EKONOMİ - 14 Nisan 2025 Pazartesi 10:18

Doğu Karadeniz’in 3 ili emekli şehri olma yolunda ilerliyor

A
A
A
Doğu Karadeniz’in 3 ili emekli şehri olma yolunda ilerliyor

Doğu Karadeniz’in 3 ili Giresun, Rize ve Artvin emekli şehri olma yolunda hızla ilerliyor. Büyük şehirlerin kargaşasından sıkılan emekliler ata topraklarına dönerek hayatlarının son dönemlerini memleketlerinde geçirmeyi tercih ediyor.


Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 2024 yılına ait aktif sigortalı çalışan ve pasif sigortalıların yani emekliliklerin sayılarını açıkladı. Açıklanan bu verilere göre emeklisinin çalışanın daha fazla olduğu illerin ilk 10 il arasında Giresun ilk sıralarda yer alırken, Artvin ve Rize de emekli sayısı çalışan sayısına yaklaştığı gözleniyor.


Açıklanan verilerde 455 bin 922 kişi nüfusu olan Giresun’da 109 bin 993 kişi aktif olarak sigortalı çalışırken, pasif sigortalı sayısı ise 120 bin 12 oldu. 169 bin 280 nüfuslu Artvin’de ise aktif sigortalı sayısı 42 bin 636 olurken pasif sigortalı 42 bin 490 oldu. Rize’de de 346 bin 977 nüfustan aktif sigortalı olan sayısı 94 bin 582 olurken pasif sigortalı sayısı 91 bin 902 oldu.


Vatandaşlara göre, Doğu Karadeniz’in bu 3 ilinde sanayinin yeterince gelişmemesi ve iş imkanlarının sınırlı olması, yıllardır birçok kişinin büyükşehirlere ya da başka illere göç etmesine neden oldu. Ancak gurbetçiler, emeklilik döneminde memleketlerine dönmeyi tercih ediyor. Büyükşehirlerin kargaşasından sıkılan Rizeli, Giresunlu ve Artvinliler emekli olunca ata topraklarına geri dönüyor. Emeklilerin büyük çoğunluğu özellikle güzel havalarda şehir meydanlarında toplanıp yaşıtları ile sohbet ediyor, çay içiyor, eski günleri yad ediyor.


Giresunlu emeklilerden Hasan Bay 45 yıllık çalışma hayatının ardından memleketine döndüğünü ifade ederek "Büyükşehirde emekli maaşıyla geçinmek çok zor. O yüzden doğduğum yere döndüm. Zaten bizler için memlekette bir köy, bir baba ocağı her zaman var. Keşke zamanında burada da iş sahaları olsaydı, belki hiç gurbete gitmek zorunda kalmazdık" dedi.



Sanayi kuruluşlarının kapanması göçe yol açtı


Kentte istihdam sağlayan sanayi kuruluşlarının kapanması da göçün başlıca nedenlerinden biri olduğunu ifade eden Hüseyin Dede isimli bir başka Giresunlu ise "Eskiden SEKA Kağıt Fabrikası, Adel Kalem Fabrikası, FİSKOBİRLİK gibi büyük kurumlar binlerce kişiye iş verirdi. Mahalle aralarında fındık içhaneleri vardı. Bugün bunların çoğu ya kapandı ya da küçüldü. SEKA ve kalem fabrikası kapatıldı, FİSKOBİRLİK özelleşti, içhaneler kalmadı. Bugün Giresun’da yaşayan emeklilerin yüzde 40’ı bu kurumlarda çalışmış insanlardan oluşuyor. Çalışan genç nüfus ise başka illerde şansını arıyor" ifadelerini kullandı.



Artvin’de ‘Artvin hasreti’ hakim


Artvin’de yaşayan emeklilerden Emin Genç ise "Yazları köye gidiyorum, kışın merkezde yaşıyorum. Artvin’de tarım sanayi olmadığı için insanlar genelde emekliliği tercih etmişler. Atam dedem burada yaşamış bende burada kalmayı düşündüm" ifadelerini kullanırken, Necat Akbulut da Artvin’e hasret kalmanın zor olacağını dile getirerek "21 yıldır emekliyim, Artvin’de yaşıyorum. Nere gidersen git Artvin’de doğmuş büyümüş insan başka bir memlekette yaşaması mümkün değil. Burada dost arkadaşla geçinebiliyoruz. Büyük şehirde en samimi arkadaşın birle sana çay içirmez. Ama burası öyle değil" şeklinde konuştu.


Kemal Bingöl isimli bir başka emekli ise Artvin’de emeklilikten sonra tarımla uğraştıklarını ifade ederek "Kışın burada iş güç yok merkezde yaşıyorum yazın köye gidiyorum. Orda arazilerimiz var. Eşimle birlikte tarım yapıyorum. Sebze meyve büyütüyoruz. Zamanımız böyle geçiyor" dedi.



"Dışarının emeklisini Rize’ye getirdik"


Gurbette çalıştıktan sonra emeklilik hayatını geçirmek üzere Rize’ye döndüğünü dile getiren Rizeli Sultan Süleyman Turan isimli vatandaş ise "Dışarıda çalıştık hep, dışarının emeklisini buraya getirdik. Rize’de çok emekli yok bizler dışarıda çalışıp geldik hep. Emekli olunca hayallerim vardı, emekli olsam arıcılık, hobi bahçesi yapacaktım fakat zaman ayıramadım. Hemen çocuklar çağırdı, torun baktık. Emekliliği memlekette geçirecektik fakat hayal ettiğimiz gibi olmadı. Çocuklardan sonra torunları bakmakla devam ediyor hayat" dedi.


Hüseyin Köse isimli bir başka Rizeli ise Rize’nin tarım bölgesi olmasından kaynaklı emekli sayısının fazla olduğunu düşündüğünü dile getirerek "Emekli sayısının fazla olma nedeni buranın tarım bölgesi olmasından dolayı kaynaklı olabilir. Rizeli çalışkan olduğu için, dışarıda çalışıp burada hayatını devam ettiriyor" ifadelerini kullandı.


Bazı vatandaşların çalışırken büyük şehirlerin kargaşasından sıkılarak emekli olunca Rize’ye döndüğünü ifade eden Recep Yılmaz isimli vatandaş ise "Rize’nin çayından dolayı herkes fabrikada çalışmış emekli olmuş, bunun yanında dışarıda çalışmış emekli olup memleketine gelen var. Büyükşehirde trafik yoğunluğundan sıkılmış insanlar. Rize ise sakin, huzurlu bir memleket, geçim kolay bağ bahçe var" dedi.



Doğu Karadeniz’in 3 ili emekli şehri olma yolunda ilerliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Polisten kaçan alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı Karabük’te polisin "dur" ihtarına uymayıp otomobiliyle kaçan ehliyetsiz ve 1.85 promil alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı. Hürriyet Mahallesi Melisa Caddesi’nde 78 ABL 583 plakalı otomobilin sürücüsü M.E.Y. (19), yolda zikzak çizince polis ekiplerin "dur" ihtarına uymayarak kaçtı. Buradan Karabük-Yenice kara yolu üzerinde devam eden kovalamaca sonucu sürücü, direksiyon hakimiyetini kaybederek önce kaldırıma ardından köprü ayağına çarptı. Çarpmanın etkisi ile otomobilin motoru yerinden fırlayarak koptu. Kazada sürücü M.E.Y ve yanındaki Z.C.K. (18) yaralanırken, kaza sonrası polise direnenince ekipler biber gazı sıkarak etkisiz hale getirdi. Bu sırada ihbar üzerine kaza yerine sağlık ve çok sayıda polis ekipleri sevk edildi. Olay yerinde ilk müdahaleleri yapılan yaralılardan otomobil sürücüsü M.E.Y, önce alkolmetreyi üflemek istemeyince ambulansa bindi. Bir süre sonra ambulanstan geri inen ve yüzüne yediği biber gazından dolayı zor anlar yaşayan sürücü polisle pazarlık yapmaya başladı. Trafik ekiplerin alkolmetreyi üflememesi durumunda cezaların katlanarak artacağı söylenen sürücü M.E.Y, 5 ay önce ehliyetini alkollü araç kullanmaktan dolayı alındığını belirterek, ’Alkolmetreyi üflersem mi daha çok yararıma" diye sormasının üzerine polisin üflemezsen cezan daha çok katlanır demesiyle alkometreyi üfledi. Yapılan ölçümde sürücünün 1.85 promil alkollü olduğu tespit edildi. Ambulanslarla Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan yaralıların genel durumlarının ise iyi olduğu öğrenildi. 1,85 promil alkollü sürücüye, tarafik ekiplerince Karayolları Trafik Kanunu’nun "dur ikazına uymamak", "sürücü belgesiz araç kullanmak" ve "alkollü araç kullanmak" gibi 6 maddeden toplam 51 bin 948 lira idari para cezası kesildi. Sürücü hakkında ayrıca "trafik güvenliğini tehlikeye düşürmek" suçundan da adli işlem başlatıldı. Diğer yandan kazanın meydana geldiği yerde bulunan Soğuksu KYK kız yurdundaki öğrencilerde yurdun bolkonuna çıkarak yaşananları film gibi izledi.
Manisa Kaymakam Dalak’ı duygulandıran kara kalem portre Sarıgöl Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği’nin Kaymakam Halil Dalak’a gerçekleştirdiği ziyarette hediye edilen kara kalem portre, duygu dolu anlara sahne olurken, Sarıgöl’ün kültürel mirası bir kez daha gündeme taşındı. Sarıgöl Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği (SADER) Başkanı Salih Yapıcı ve yönetim kurulu üyeleri, Sarıgöl Kaymakamı Halil Dalak’ı makamında ziyaret etti. Ziyarette derneğin yürüttüğü kültürel ve tarihî çalışmalar hakkında bilgi verildi. Ziyaret sırasında, Sarıgöl İlçe Devlet Hastanesi’nde 30 yılı aşkın süre başhekim olarak görev yapan emekli Operatör Doktor Cengiz Başkaya tarafından çizilen Kaymakam Halil Dalak’a ait kara kalem portre, Dernek Başkanı Salih Yapıcı tarafından takdim edildi. Anlamlı hediye, ziyarette duygusal anların yaşanmasına neden oldu. Kaymakam Halil Dalak, kendisi için hazırlanan kara kalem portrenin makam odasında sürekli sergileneceğini belirterek, dernek yönetimine teşekkür etti. SADER Başkanı Salih Yapıcı ise yaptığı açıklamada, "Dernek olarak Sarıgöl ve çevresindeki tüm kültürel değerleri bağış yoluyla topluyor ve gelecek kuşaklara aktarıyoruz. Arşivimizde binlerce doküman bulunuyor ve bağışçılarımızın sayısı her geçen gün artıyor" dedi. Yapıcı, geçmişe ait binlerce eski fotoğrafın Sarıgöl Üzüm Festivali süresince etnografya müzesinde sergilendiğini belirterek, bu çalışmalarla geçmişten geleceğe ışık tutmanın mutluluğunu yaşadıklarını sözlerine ekledi.