POLİTİKA - 05 Haziran 2018 Salı 19:33

Başbakan Yardımcısı Fikri Işık Gümüşhane’de

A
A
A
Başbakan Yardımcısı Fikri Işık Gümüşhane’de

Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, bir dizi açılış ve temel atma törenine katılmak üzere Gümüşhane’ye geldi.

Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, bir dizi açılış ve temel atma törenine katılmak üzere Gümüşhane’ye geldi.


İlk olarak Gümüşhane Valisi Okay Memiş’i makamında ziyaret eden Başbakan Yardımcısı Işık, Valilik Şeref Defterini imzaladıktan sonra Vali Memiş’ten şehirde yapılan çalışmalar hakkında brifing aldı. Gümüşhane’nin AK Parti iktidarlarında nüfus başına en çok kamu yatırımı alan illerin başında geldiğini kaydeden Başbakan Yardımcısı Işık, “Şehrimiz bir dönem çok yoğun göç veren bir şehirdi. Sürekli Gümüşhane dışarıya insanını gönderen, sürekli kan kaybeden bir şehir konumundaydı ama Allah’a şükürler olsun AK Parti iktidarı ile birlikte Gümüşhane’nin makus talihi değişti ve artık Gümüşhane kan kaybını durdurduğu gibi, dışarıdan gönderdiği insanların en azından bir kısmını geri kazanan bir vilayet haline geldi. O açıdan belki üniversitemizin de Gümüşhane’mize verdiği katkıyı zikretmemiz gerekiyor” dedi.



“Adı Gümüşhane ama insanlarının altın gibi kalbi var”


“Adı Gümüşhane ama insanlarının altın gibi kalbi var” değerlendirmesinde bulunan Işık, “Avrupa’nın en uzun, dünyanın ikinci en uzun tüneli 14,5 kilometre ve çift tüp tünelle Zigana’da yapılıyor. Bu tünelin inşaatı büyük bir hızla devam ediyor yani Gümüşhane’nin dünyaya bağlanma süresi daha da kısalıyor. Trabzon’a ve dünyaya açılış mesafesi daha da kısalıyor. Burada inşallah 2019 yılının sonuna kadar Allah nasip ederse açılışı yapmayı hedefliyoruz. Bunlar bir ülkenin yani ’Bolu tünelini bu ülke, bu devlet yapamaz, biz burayı patates deposu yapalım.’ denildiği bir ülkenin aslında hangi noktadan hangi noktaya geldiğinin çok güzel bir göstergesidir Zigana Tüneli. Şu anda Zigana Tüneli büyüklüğünde olmasa bile bir yılda aynı anda inşa edilen yüzlerce tünel var. Onun için Allah’a hamdolsun, ülkemizin gidişatı iyi, gelişmeler son derece iyi. Kim ne derse desin Türkiye büyümeye, gelişmeye devam ediyor” diye konuştu.



“Artık Gümüşhane bütün dünyaya çok daha yakın olacak”


Başbakan Binali Yıldırım’ın 13 Haziran günü Gümüşhane’ye gelerek Gümüşhane-Bayburt Havalimanının temelini atacağını ve kısa sürede de bu havaalanının hizmete alınacağını kaydeden Işık, “Artık Gümüşhane bütün dünyaya çok daha yakın olacak. Bayburt bütün dünyaya çok daha yakın olacak. Bu ve bunun gibi daha önceden hayal bile edilemeyecek projeleri artık ardı ardına hayata geçiren bir Türkiye var. Allah ülkemizin, milletimizin, memleketimizin yolunu açık eylesin. Allah memleketimizin bahtını açık eylesin. Türkiye istikrarını sürdürdükçe, Türkiye özellikle bu yürüyüşünü devam ettirdiği sürece çok daha güzel hizmetleri, çok daha güçlü bir Türkiye’yi hep birlikte göreceğiz, yaşayacağız inşallah” şeklinde konuştu.


AK Parti Gümüşhane Milletvekilleri Hacı Osman Akgül ve Cihan Pektaş, Belediye Başkanı Ercan Çimen ve diğer ilgililerin de hazır bulunduğu ziyarette konuşmaların ardından Vali Memiş Bakan Işık’a hediye takdim ederken, Bakan Işık da ziyaret anısına Vali Memiş’e plaket verdi.



Kodlama ve Robotik Şenliği


Başbakan Yardımcısı Işık ve beraberindeki heyet daha sonra Aydın Doğan Spor Salonu’nda gerçekleştirilen 2. Kodlama ve Robotik Şenliği’nin açılış programına katıldı.


Burada yaptığı konuşmada dünyanın dördüncü sanayi devrimini yaşadığını hatırlatarak dördüncü sanayi devriminin diğer üç sanayi devriminden çok daha köklü değişiklikler getirdiğini ifade eden Işık, artık nesnelerin birbiriyle konuştuğu, yapay zekanın üretimde ve üretimin tüm süreçlerinde daha fazla kullanıldığı, simülasyon, artırılmış gerçeklik teknolojilerinin artık üretimde çok daha fazla kullanıldığı dördüncü sanayi devrimini dünyanın yaşamaya başladığını söyledi.


Bütün ilişkileri kökten değiştiren dijital çağda, bu çağa hükmetmenin, bu çağda var olmanın yolunun kodlama olduğunu ifade eden Işık, “Bu çağ, yazılım üzerine kurulmuş bir çağ. Artık yazılımın girmediği alan yok. Evde ders çalışırken de yazılımı kullanıyorsunuz, sahada futbol oynarken de yazılımı kullanıyorsunuz veya bilgisayarda oyun oynarken de yazılımı kullanıyorsunuz. Yazılım demek, kodlama demektir. Kodları birleştirerek bir yazılımı elde ediyorsunuz. İşte kodlamayı bilmeyenlerin gelecekte söz sahibi olması mümkün değil” dedi.



“Gümüşkod uygulamasıyla bunun Gümüşhane’de çok güçlü temellerini atıyoruz”


Kodlamayla gençlerin ve çocukların problem çözmeyi, analitik düşünmeyi, veriler arasında bağlantı kurmayı, sebep sonuç ilişkisini geliştirebilmeyi öğrendiğini, bu şekilde sadece yazılım yapmayacaklarını, hayatlarındaki problemleri de kolaylıkla çözeceklerinin altını çizen Başbakan Yardımcısı Işık, “Bütün problemlerin çözüm yöntemi bellidir, analitik düşüneceksiniz, sebep sonuç ilişkisi kuracaksınız, verilenlerle istenenler arasında bağ kuracaksınız, sonra da problemi çözmüş olacaksınız. Şu anda biz Gümüşkod uygulamasıyla bunun Gümüşhane’de çok güçlü temellerini atıyoruz. Kodlamayı öğrenen gençlerin hayatta başarısız olması mümkün değil” diye konuştu.



“Artık ‘Başıma icat çıkarma’ cümlesinden, ‘Bir icat da sen yap yavrum’ cümlesine geçmeliyiz”


Velilere de kodlama konusunda çocuklarını motive etmelerini öneren, velilerin artık “Başıma icat çıkarma” cümlesinden, “Bir icat da sen yap yavrum” cümlesine geçmeleri gerektiğine dikkati çeken Işık, “Hiçbir başarının tesadüfi olmadığını bilmek zorundayız. Hiçbir başarı tesadüfi değildir, onun için başarının efendisi olmak için çalışmanın kölesi olmak gerekiyor, yani çok çalışmak, çok uğraşmak gerekiyor, asla yarım bırakmamak, yarı yolda terk etmemek gerekiyor. İşi sonuna kadar takip etmek ve kovalamak gerekiyor. Bunu yaptığınız zaman göreceksiniz ki başarı sizi peşinizden kovalar. O zaman başarı size kendisi gelir, yeter ki çalışalım, gayret edelim, ayran gönüllü olmayalım, her şeyi sonuna kadar devam ettirelim. Bunu başarırsak, hele hele kodlama, yazılım alanında kararlı, sabırlı ve inançlı olursak çok güzel bir gelecek sizleri bekliyor. Bundan dolayı sizlere, özellikle çalışma konusunda ’Aman ha yorulmayın, aman ha gevşemeyin’ diyorum. Bunu yapacağınıza inanıyorum. Gümüşhane’mizin çocukları zekidir, eğer zeka çalışkanlıkla birleşirse o zaman başarı gelir” ifadelerini kullandı.


Konuşmaların ardından Başbakan Yardımcısı Işık ve protokol üyeleri şenlik kapsamında düzenlenen yarışmada dereceye giren öğrencilere belge ve hediyelerini takdim etti.


Başbakan Yardımcısı Işık ve Vali Okay Memiş, AK Parti Gümüşhane Milletvekilleri Hacı Osman Akgül ve Cihan Pektaş ile diğer yetkililerden oluşan heyet daha sonra 121 adet kodlama ve robotik projenin yer aldığı sergiyi tek tek gezerek projeler hakkında öğrenci ve öğretmenlerden bilgi aldı.



Gümüşhane Lisesinin temeli atıldı


Başbakan Yardımcısı Işık buradaki programın ardından şehrin en köklü okullarından Gümüşhane Lisesinin yıkılan eski binasının yerine yapılan yeni yerleşkenin temel atma törenine katıldı. Toplam 24 derslikli okul, 200 kişilik pansiyon ve 600 kişilik spor salonundan oluşan kompleksin açılış töreninde halk oyunları gösterileri ve protokol konuşmalarının ardından Başbakan Yardımcısı Işık ve beraberindeki heyet butona basarak temel atmayı gerçekleştirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya 230 bin ilmek atarak dokudu, halısına 100 bin lira değer biçti Amasya’da ebatları 40 ile 45 santim olmasına rağmen dokunması 9 ayı aşan yüzde yüz el yapımı 2 Hereke ipek halı toplam 230 bin ilmek atılarak oluşturuldu. Halk Eğitimi Merkezi, emekli kursiyer Müzeyyen Ulavur’un dokuduğu halıların tezgahtan kesimi için tören düzenledi. İpek halı sanatının değerine işaret eden 61 yaşındaki kursiyerin, el emeği ve göz nuru eserlerinin tanesini değer biçtiği 100 bin liradan satabileceğini açıkladı. Yüzde yüz el yapımı halı Amasya Şehit Mehmet Gök Halk Eğitimi Merkezi’nin geleneksel el sanatlarının yaşatılması için düzenlediği kurslardan Hereke ipek halı kursu özellikle de emeklilerin ilgisini çekiyor. Hereke halısını diğer halılardan ayıran özellikler arasında çift düğüm tekniği kullanılması, ince ve kalın çift atkı tekniğiyle örülmesi ile kesiminin el makasıyla yapılıyor olması yer alıyor. Ayrıca Hereke halıların en önemli özelliği yüzde yüz el yapımı olması. Dokunması yıllar alabilen Hereke halı, dünyanın en ince ve en sağlam halısı olarak biliniyor. Yapımında, çözgüsünde birinci sınıf ipek ip kullanılıyor. “İpek halının değeri maalesef bilinmiyor” Çiçek ve canlı motiflerinden esinlenerek halılarını dokuyan memur emeklisi Müzeyyen Ulavur, “İpek halının değeri maalesef bilinmiyor. Tanesini 100 bin liradan aşağı satmam. Biri beş aylık emek. Asgari ücretten hesaplandığında 100 bin lira tutuyor” dedi. “Terapi gibi geliyor” Merkezdeki farklı kurslarda eğitim almasının ardından usta öğretici Fehmiye Bozkurt’un düzenlediği Hereke ipek halı kursuna katılıp bu sanatın inceliklerini öğrenen Ulavur, “4 ayda yaptığım pano halıya 100 bin ilmek, 5 aydan fazla sürene ise 130 bin ilmek atarak dokudum. Çok sabır ve emek istiyor ama çok keyifli. Motifin ilmeğini, rengini düşünüyorsun. Stres kalmıyor. Bedava terapi gibi geliyor” diye konuştu. Şehit Mehmet Gök Halk Eğitimi Merkezi yöneticileri, emektar kursiyerlerinin eserinin tezgahtan kesimi için özel tören düzenledi. Törene, Amasya Milli Eğitim Müdürlüğü’nden Şube Müdürü Hayriye Tüfekçi ve Şehit Mehmet Gök Halk Eğitimi Merkezi Müdürü İbrahim Özarslan da katıldı.
Antalya Hayali araca 90 bin TL yatırdı, ruhsattaki plakaya bakınca şoke oldu Antalya’da internetten gördüğü kazalı ve trafikten men aracı 90 bin TL’ye almak isteyen araç boyacısı Cumali Orhan, adına düzenlenen ruhsata güvenip ücreti peşin yatırınca 1,5 yıllık birikiminden oldu. Satın aldığını zannettiği aracın satılık olmadığını, hatta başkasına ait olduğunu öğrenen Orhan, düzenlenen ruhsattaki plakanın tek harfinin farklı olduğunu görünce dolandırıldığını anladı. Orhan, “Hayali bir aracı satın almışım. 1,5 senelik birikimimi adam 15 dakikada aldı” dedi. Antalya’da sanayide araç boyamacılığı ile uğraşan 2 çocuk babası Cumali Orhan (40), internetten 105 bin TL’den satışa konulan kazalı bir aracı satın almak için A.S. ile iletişime geçti. Taraflar 90 bin TL’ye anlaşırken, Orhan Kırşehir’deki araca bakmaları için kuzenlerini belirtilen adrese yönlendirdi. Kuzenlerinin araçları görmesi üzerine satış işlemlerine başlanırken, A.S.’nin bulduğu şahsa vekalet veren Orhan, kendi adına düzenlenen ruhsata güvenip 90 bin TL’yi karşı tarafa gönderdi. Ruhsattaki harfi görünce şoke oldu Ardından aracı almak için oto servisi arayan Orhan, aracın satılık olmadığını ve ruhsat sahibinin başka kişiye ait olduğunu öğrenince şoke oldu. Ruhsatı kontrol eden Orhan, ilandaki aracın plakasıyla adına düzenlenen ruhsattaki plakada tek bir harfin farklı olduğunu görünce dolandırıldığının farkına vardı. Bir yandan karşı tarafa ulaşamayan Orhan, sahte ruhsattaki plakayı sorgulattı ve belirtilen plakada trafiğe kayıtlı bir araç olmadığını öğrenince soluğu polis merkezinde aldı. "Plakadaki tek farkı kaçırdım" Yaşadıklarını anlatan Cumali Orhan, "Benim adıma hazırlanan sahte bir sahte ruhsat, noter huzurunda imza atıyormuş gibi sahte bir sözleşme. Biz de adama güvendik. Aracın plakası ile bizim almak istediğimiz aracın plakası arasında tek bir fark var. Biz bunu kaçırdık. Gördüğüm aracın plakasında EH, bizimkinde EM yazmışlar. Tek harfi değiştirmiş, bunu ben fark etmedim” dedi. "1,5 senelik birikimimi adam 15 dakikada aldı" Parayı yatırdıktan sonra servisi aradığını ancak aldığı yanıtla şok geçirdiğini ifade eden Orhan, “Aracı satın aldığımı söyledim, sahibinin aranmasını istedim. Sahibi ne vekalet vermiş ne satış vermiş. Yani sahibi başkası çıkıyor. Yani ben hayali bir aracı satın almışım. Vekalet ücretleri, doları bozdurmamdaki zararla birlikte 100 bin TL param gitti. Bizim yatırdığımız hesaptan parayı çekmiş, hemen bankadan o hesabı kapattırmış. Sonra hiç onlara ulaşamadım. Çok mağdurum. 1,5 senelik birikimimi adam 15 dakikada aldı” diye konuştu. "İnsan değildir, hayvandan da sayılmaz" Orhan, kendisini dolandıran kişiye de seslenip, "Bu işi yaptığına göre onun çoluğu çocuğu yok, vicdanı da yoktur. Benim iyi niyetimi kullanıp bana zarar veriyorsa insan değildir, hayvandan da sayılmaz. Vidanı varsa benim paramı ödesin. Hakkımı helal etmiyorum. Bu dünyada olmazsa bile öbür dünyada illaki karşılaşacağız" ifadelerini kullandı.
Antalya Antalyasporlu milli yüzücülerden Bulgaristan’da 4 madalya Bulgaristan’ın Karadeniz kıyı şeridinde yer alan Burgaz kentinde gerçekleştirilen 11. Swimming Talent Cup’a katılan Antalyasporlu sporculardan Mevlüt Efe Güler ve Muhammed Eyüp Oya, Bulgaristan’dan 4 madalya ile ayrıldı. Bulgaristan Yüzme Federasyonu öncülüğünde çeşitli ülkelerin katılımı ile düzenlenen 11. Swimming Talent Cup, 26-28 Nisan 2024 tarihleri arasında Bulgaristan’ın Karadeniz kıyı şeridinde yer alan Burgaz kentinde gerçekleşti. Kupaya katılan milli takımda yer alan Antalyasporlu sporculardan Mevlüt Efe Güler ve Muhammed Eyüp Oya, Bulgaristan’dan 4 madalya ile ayrıldı. Ev sahibi Bulgaristan’ın yanı sıra Romanya, Litvanya, Sırbistan gibi çeşitli ülkelerin sporcularının da süre mücadelesi ettiği organizasyona katılan milli takımda Antalyaspor’un takım antrenörü Özkan Cantürk ile birlikte akreplerin milli yüzücüleri Boran Atasoy, Mevlüt Efe Güler, Abdülaziz Oruç, Muhammed Eyüp Oya, Deniz Keskin ve Bengisu Gürbüz yer aldı. Doğum yılı 2008 olan ve 15-16 yaş grubunda yarışan kırmızı beyazlıların başarılı milli yüzücüsü Mevlüt Efe Güler, 800 metre serbest yarışını 8:26:55 ile tamamlayarak birinci oldu. Aynı yarışı 8:33:27’lik derece ile Mevlüt Efe’nin hemen ardından tamamlayan bir diğer Antalyaspor’lu yüzücü Muhammed Eyüp Oya ise ikinci olarak gümüş madalyayı kazandı ve böylelikle ilk iki sırayı rakiplerine kapattı. Öte yandan 800 metrenin birincisi olan Mevlüt Efe, 400 metre serbest yarışını da 4:05:29 ile tamamlayarak ikinci oldu ve bir de gümüş madalya kazandı. Yine 400 metre mesafeye sahip olan ancak karışık stilde yüzülen yarışı 4:43:30 ile tamamlayan Muhammed Eyüp ise üçüncü sırayı elde ederek takım arkadaşı Mevlüt Efe gibi madalya sayısını 2’ye yükseltti.