GENEL - 15 Temmuz 2018 Pazar 10:03

Gümüşhaneli dağcılardan şehitler diyarına 15 Temmuz zirve tırmanışı

A
A
A
Gümüşhaneli dağcılardan şehitler diyarına 15 Temmuz zirve tırmanışı

Gümüşhane’de dağcılar Dağcılık İl Temsilciliğinin organizasyonunda 15 Temmuz hain darbe girişiminin ikinci yıldönümünde ‘Gümüşhane’nin çatısı’ olarak kabul edilen şehitler diyarı Artabel Gölleri Tabiat Parkına 2 gün süreli kamplı yürüyüş düzenledi.

Gümüşhane’de dağcılar Dağcılık İl Temsilciliğinin organizasyonunda 15 Temmuz hain darbe girişiminin ikinci yıldönümünde ‘Gümüşhane’nin çatısı’ olarak kabul edilen şehitler diyarı Artabel Gölleri Tabiat Parkına 2 gün süreli kamplı yürüyüş düzenledi.


15 Temmuz Şehitleri Anma Tırmanışı adıyla gerçekleştirilen etkinliğe 38 sporcu katıldı. Sporcuların büyük bir bölümü yoldaki çalışma nedeniyle minibüsün çıkamadığı yolda Torul ilçesine bağlı Gülaçar köyü Esentepe mahallesinden yolun bittiği noktaya kadar kamyonet kasasında geldi.


Kamplı olması nedeniyle çadırlarını, uyku tulumlarını ve bazı yiyeceklerini yanında taşıyan sporcular yemek ihtiyacı için yakacakları ateşin odunlarını da köyden kiraladıkları at yardımıyla taşıdı.


Gümüşhane Belediyesi, Türkiye Dağcılık Federasyonu, Türk Kızılayı’nın katkıları ve Gümüşhane Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü’nün (GÜDAK) destekleriyle gerçekleştirilen etkinlikte sporcular araçtan indikten sonra bir saat yürüyerek tabiat parkı içindeki en geniş çaplı göl olan “Büyük Göle” ulaştı.


Yaz mevsiminin ortasında olunmasına rağmen erimeyen kar kütlelerinin yanından geçen sporcular kat ettikleri dik yokuşlar boyunca ayaklarının altına serilen halı gibi gözüken yemyeşil çimler ve onlarca farklı renkte çiçeklerin arasından yürüdü.



"Artabel Gümüşhane için önemli bir değer"


Göl kenarında ilk olarak geceyi geçirecekleri çadırlarını kuran, kamp ateşini yakan sporcular, planlamalarında olmasına rağmen sisli hava nedeniyle zirve tırmanışını bir gün sonraya bıraktı.


Etkinliğe katılan TEMA Vakfı İl Temsilcisi Yusuf Oral, göl kenarındaki büyük bir kaya parçasının düz olan yüzeyine yanında getirdiği sprey boyayla kırmızı renkle ay-yıldızlı Türk bayrağı çizerek altına 15 Temmuz yazarken, sporcular ayrıca 1916-1918 yılları arasındaki Rus İşgali sırasında şiddetli çatışmalara sahne olduğu bilinen bölgede halen ayakta duran siperleri de gezerek ecdada dua etti.


Doğu Karadeniz’in Kaçkar’dan sonraki ikinci en yüksek zirvesi olan 3 bin 331 metrelik Abdalmusa Zirvesini ve 18 buzul gölünü bünyesinde barından 5 bin 859 hektarlık alandaki Artabel Gölleri Tabiat Parkı içerisinde bulunan Ahtabur gölünün üzerinde yer alan 3 bin 149 metre rakımdaki şehit mezarını da ziyaret edecek olan sporcular, ardından şehre geri dönecek.


Etkinliği organizatörü Gümüşhane Dağcılık İl Temsilcisi Yılmaz Şahin, “15 Temmuz demokrasi şehitlerimizi ve tüm şehitlerimizi anmak için Artabel göllerinde toplandık, çadırlarımızı kurduk. Bugün burada konaklayıp yarın zirve yapacağız. Bu yörenin ayrı bir özelliği de Rus işgali sırasında burada şehitler verdik. Onları da anmak için doğaseverlerle burada bulunuyoruz” dedi.


Etkinliğe katılan Gümüşhane Üniversitesi Turizm Fakültesi akademisyenlerinden Dr. Öğretim Üyesi İsmail Çalık ise Artabel Gölleri Tabiat Parkı’nın Gümüşhane’deki en önemli tabiat parklarından birisi olduğunu belirterek, “Gümüşhane tabiat parkları ve tabiat koruma alanları açısından çok zengin bir bölge. Artabel Gümüşhane için önemli bir değer” diye konuştu.



"15 Temmuz darbe girişimini hatırlamak ve hatırlatmak için"


GÜDAK Başkanı Mustafa Akbulut ise 15 Temmuz darbe girişimini hatırlamak ve hatırlatmak için Gümüşhaneli dağcılar olarak bu etkinliği düzenlediklerini belirterek, “Sadece gezi ve programlara bırakmamak hatırlatmak için bu tür programları sürekli yapacağız” ifadelerini kullandı.


Kamp yaptıkları yerin üst tarafında bulunan Ahtabur gölünde bu ülke için şehit olanlar olduğunu hatırlatan Akbulut, “Hem 15 Temmuz şehitlerini hatırlamak hem ülkemizi kurtarırken şehit olan kardeşlerimizi anmak ve bugünleri sürekli hatırlamak ve hatırlatmak için bu programı düzenledik” dedi.


TEMA Vakfı Gümüşhane Temsilcisi Yusuf Oral da 15 Temmuz’da özellikle Artabel Gölleri Tabiat Parkını niye seçtiklerini şu cümlelerle açıkladı:


“Artabel’in ismi şehitlik öyküsünden geliyor. Rus işgali sırasında bir tabur asker üst tarafta bulunan gölün üzerindeki taşın üzerinden aşağıya siste düşüyor ve komutanları arkalarından ah taburum diye ağlıyor. O göle ahtabur ismi verilmesi buradan geliyor. O kadar şehit verdiğimiz bir yer olduğu için 15 Temmuz’la özdeşleşen biryer. 15 Temmuz’u yaşatmak adına buradayız.”



Artabel Şehitleri


Genel Kurmay Başkanlığı’nın Birinci Dünya Harbinde Türk Harbi Kafkas Cephesi 3. Ordu Hareketi Cilt 1. ve Cilt 2 adlı eserlerindeki bilgilere göre, 14 Ağustos 1916 tarihinde teşekkül ettirilen cephe teşkilatlanmasından sonra iki yıl boyunca Gümüşhane ve çevresinde yoğun savaşlar olduğu ve bu savaşların yapıldığı yerlerden birinin de Artabel Gölleri Tabiat Parkı sınırları içerisinde yer alan bölge olduğu anlaşılırken, yüz yıl önce yaşanan kurtuluş mücadelesinin izlerinin rahatlıkla görüldüğü top yolları, şehit mezarları ve bozulmamış mevzilerle Türkiye’nin kurtuluş mücadelesinin verildiği en yüksek rakımlı mevzilerinden olan Artabel’de zor koşullar içerisinde sürdürülen bu mücadelenin gelecek nesillere aktarılması için bir şehitlik veya savaş anıtının bölgede yapılması talep edilmişti.


Yöre sakinlerinin beyanlarında ise atalarından dinledikleri kadarıyla karşılıklı top atışlarının olduğunu bölgede Osmanlı fesli çok sayıda şehit mezarı bulunmuş, Esentepe yaylasının karşısındaki hastane diye tabir edilen alanda da yüzlerce insan kemiğine rastlanmıştı. Yine vatandaşlar bölgede farklı yerlerde çok sayıda alay, bölük kalıntıları, siper ve diğer kalıntıların bulunduğunu beyan etmiş, fakirlik zamanlarında vatandaşların kazmalarla siperleri kazıp silah, mermi, konserve kutuları ve diğer değerli metalik eşyaları bulup sattıkları ifade etmişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Yağmurlu havalarda ıslanmak istemeyen depremzede Meriç’in sesini duyan sağlıkçı Havva’dan afetzede aileye sıcak yuva Hatay’da depremin ilk günlerinde enkaz altındaki vatandaşları yaşatmak amacıyla görev alan sağlıkçı Havva Aydanur Ertuğrul, yağmurlu havada bir daha ıslanmak istemeyen 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesini sıcak yuvasına kavuşturmayı başardı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay yerle bir olmuş, 25 bine yakın insan vefat etmişti. Afetin ilk saatlerinden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından kurtarma ekipleri ve sağlık çalışanları bölgeye yardıma koşmuştu. Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgedeki afetzede vatandaşları hayata tutundurmak için mücadele etti. Sağlık personeli Ertuğrul, depremin yaralarını sarmak için kurucusu olduğu Ülkem Kitap Okuyor Derneği aracılığıyla afet bölgesine 21 çadır okul açtı ve 7 bin 700’den fazla öğrenciye 100 binden fazla kitap ulaştırdı. ATT Ertuğrul, depreme Antakya ilçesi Karaali Mahallesi’nde yakalanan 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesinin isteği üzerine afetzede aileye yuva yapabilmek için çalışma başlattı. Dernek aracılığıyla Altunay ailesine ev yaptırmayı başaran Ertuğrul, 2 odası ve 1 salonu olan evi Altunay ailesine teslim etti. "Yeterli maddi destek sağladığında yıl sonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz" Ülkem Okuyor Derneği olarak 2’nci evi teslim ettiklerini ifade eden Ertuğrul, "Depremin 37’nci gününde çadır okul açmıştık. Bugün ev yaptığımız öğrencimiz de o çadır okula gelen ilk öğrencilerimizden biriydi. Talent ve Meriç okulu açtığımızda koşa koşa gelmişti. Bu enkazlar bir gün kalkıp Hatay normale dönecek dememize neden oldular. Biz 2 aydır ev yapıyoruz. Öğrencilerimiz ve depremzede çocuklarımızın yaşam koşullarını düzeltmeye dert edindik. Çadırda ve barakada yaşayan öğrencilerimize ev yaparak hak ettikleri yaşamları sürmelerini istiyoruz. Bu depremden en çok çocuklar etkilendi. 15 aydır baktıklarında enkaz görüyorlar. Çadırda yaşıyorlar. Deprem üzerine oyunlar kuruyorlar. O yüzden buradaki çocukların daha iyi yaşam koşullarından yaşamaları için emek veriyoruz. ‘Ülkem Okuyor Derneği’ olarak ev yapmaya devam edeceğiz. Haftaya 4 ve 5’inci evlerimizin temelini atacağız. Durmadan yorulmadan Hatay’daki son çocuğun yüzünü güldürene kadar güldürmeye devam edeceğiz. Yeterli maddi destek sağladığında yılsonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz” dedi. "Yeni evim için çok heyecanlıyım ve çok mutluyum" Yeni evlerine kavuşan anne Esmeray Altunay, "Depremde evimiz yıkıldı. Çok kötü bir durumdaydık. Havva abla çocuklara mont ve ayakkabı getirmişti. Okula çağırdı. Oğlum Meriç’in doğum günüydü. O esnada Havva ablayı tanıdım. Eşimle beraber çadırdan suları dışarı atmaya çalışıyorduk. Ellerimiz, ayaklarımız ve çocuklar berbat bir haldeydi. Çocuklar sırılsıklamdı. Çocukların ayaklarında ne ayakkabı ne de çorap vardı. Yeni evim için çok heyecanlıyım. Çok mutluyum" ifadelerini kullandı.