ASAYİŞ - 26 Nisan 2024 Cuma 16:46

Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil köprü korkuluklarına çarparak durabildi

A
A
A
Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil köprü korkuluklarına çarparak durabildi

Gümüşhane’de sürücüsünün yağmur nedeniyle kayganlaşan zeminde kontrolünü kaybettiği otomobil köprüdeki köprülüklere çarparak durabildi. Şoför hastanede tedavi altına alınırken kaza yapan otomobilin tekerleği metrelerce öteye savruldu.


Kaza, öğleden sonra Gümüşhane merkez Pirahmet Köyü’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre Erzincan’dan Gümüşhane istikametine hareket halindeki 42 YD 504 plakalı Fiat Marea markalı otomobilin sürücüsü Ahmet Baş (28) Pirahmet Köyü geçişinde yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda direksiyon hâkimiyetini kaybetti. Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil ters istikamete dönerek köprüdeki korkuluklara çarparak durabildi. Kazanın etkisiyle ise otomobilin sol ön tekeri metrelerce uzağa fırladı.


İhbar üzerine olay yerine 112 acil sağlık, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Otomobilin hava yastığının açılması nedeniyle hayata tutunan sürücü sağlık ekiplerinin olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından Gümüşhane Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.


Olay yerinden başka bir vakaya giden ambulansın kazayı görerek müdahale ettiğini söyleyen görgü tanığı İsmail Çilenk, “Ben evimin kapısının önünde oturuyordum bir ses duydum, köprüden araba gittiğini düşündüm koştum geldim bu araba bu hale gelmiş. Demirlere vurarak durmuş ve ters dönmüş. Şans eseri başka bir hastaya giden ambulans gördü de müdahale etti. Şoförün durumu iyiydi sadece kaburgalarım ağrıyor diyordu” dedi.


Kaza nedeniyle Gümüşhane - Erzincan Karayolu’nda trafik kontrollü olarak verilirken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.



Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil köprü korkuluklarına çarparak durabildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Kraliçenin adını taşıyan Efteni Gölü, ziyaretçilerini yeni yüzüyle karşılayacak Düzce’nin Gölyaka ilçesinde bulunan ve göçmen kuşların önemli mola noktalarından biri olan Efteni Gölü Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nda çevre düzenleme ve iyileştirme çalışmaları devam ediyor. Bünyesinde barındırdığı 150’den fazla kuş türüyle bölgenin önemli sulak alanlarından biri olan Efteni Gölü’nde, İl Özel İdaresi ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekiplerince başlatılan çalışmalar aralıksız sürdürülüyor. Ekipler, gölün ekolojik dengesini korumak amacıyla sazlık alanlarda temizlik çalışması yürütürken, bölgenin turizm potansiyelini artırmak ve ziyaretçilere daha konforlu bir ortam sunmak için "engelsiz alan" projesinin inşasına da devam ediyor. Ender türlere ev sahipliği yapıyor İsmini Bizans kraliçesi Eftelya’dan aldığı rivayet edilen göl, özellikle göçmen kuşların göç yolu üzerinde bulunması nedeniyle stratejik öneme sahip. Sazlık alanları, bataklıkları ve çamur düzlükleri gibi farklı ekolojik habitatları barındıran göl, Türkiye’de ender görülen ve nesli tükenme tehlikesi altındaki kuş türlerine ev sahipliği yapıyor. Zengin bitki örtüsü ve nilüfer çiçekleriyle sonbahar aylarında ayrı bir güzelliğe bürünen Efteni Gölü, doğaseverlerin ve fotoğraf tutkunlarının da ilgisini çekiyor. Bölgede yürütülen çalışmaların tamamlanmasıyla gölün, doğa turizminde daha etkin bir rol oynaması hedefleniyor.
Kilis Kilis’te 4 kuşaktır süren sabun üretimi insan gücüyle yaşatılıyor Kilis’te 4. kuşak olarak sabun üretimi yapan Mehmet Akil Teksabuncu, tamamen el emeğiyle ürettikleri sabunlarda Halep sabununun özünü yaşattıklarını belirterek, doğallıktan ödün vermediklerini söyledi. Kilis’te 4. kuşak olarak sabun üretimi yapan Mehmet Akil Teksabuncu, bir dönem makine üretimine geçtiklerini ancak işlerin düşmesi üzerine yeniden insan gücüne döndüklerini belirterek, el emeğiyle üretilen sabunların daha fazla tercih edildiğini söyledi. Sabun üretim sürecini anlatan 20 yıldır sabun üretiminde çalışan ustalardan Ali Furuncu, "Sabun kesiminden sonra şu an damga vuruyoruz. Damgalandıktan sonra sabunları çıkarıyoruz, havalandırıyoruz. Daha sonra tahtalara dizip içeride kafes yaparak istifliyoruz. Ürettiğimiz prinalı sabun sabır olmadan yapılmaz" dedi. ‘’O dönem gümrük olmadığı için Halep’ten Kilis’e yerleşmiş’’ Mesleği lise çağlarından bu yana sürdürdüğünü belirten Mehmet Akil Teksabuncu, "Babam rahmetliden devraldım, ben 4. kuşak oluyorum. Dedem rahmetli Suriye’den gelmiş, o dönem gümrük olmadığı için Halep’ten Kilis’e yerleşmiş. Dedem Halep’te de bu mesleği yapıyordu. Bizim ürettiğimiz sabun aslında Halep sabununun özüdür" dedi. ‘’45 çeşit sabun üretiyoruz.’’ Sabunların tamamen doğal içeriklerle üretildiğini vurgulayan Teksabuncu, "Saf zeytinyağı, prina yağı ve defne yağı kullanıyoruz. Zeytinin yağı alındıktan sonra küspesinden elde edilen prina yağıyla sabun yapıyoruz. Bunun yanında ardıç katranı, kükürt, lavanta, aloe vera gibi içeriklerle toplam 45 çeşit sabun üretiyoruz. Buharla pişiriyoruz, son sistem teknoloji kullanıyoruz ancak kalıplara dökülmesi ve kesimi tamamen elle yapılıyor" ifadelerini kullandı. "Makineden geçirdiğimizde müşterilerimiz ‘bu fabrika sabunu’ diyerek tercih etmedi’’ Bir dönem makine kullanmayı denediklerini ancak müşterilerin doğal üretimden vazgeçmek istemediğini dile getiren Teksabuncu, "Makineden geçirdiğimizde müşterilerimiz ‘bu fabrika sabunu’ diyerek tercih etmedi. Biz özellikle elle yapılmasına önem veriyoruz. Doğallığından ödün vermemek bizim için çok önemli" dedi. ‘’İşi doğru bildiğinizde ve bilerek yaptığınızda para zaten geliyor’’ Kazancın işin özü öğrenilmeden gelmeyeceğini vurgulayan Teksabuncu, "Kazanç güzel ama önce işi bilmek lazım. İşi doğru bildiğinizde ve bilerek yaptığınızda para zaten geliyor. Her şeyi taşerona yaptırırsanız, bilmediğiniz ustalarla çalışırsanız sıkıntı yaşarsınız" diye konuştu.