GÜNDEM - 04 Eylül 2019 Çarşamba 11:22

1 metrelik oltayla 2 adet 20 kiloluk dev sinarit yakaladı

A
A
A
1 metrelik oltayla 2 adet 20 kiloluk dev sinarit yakaladı

Av sezonunun açılmasıyla birlikte balıkçıların dışında olta meraklıları da denize açıldı. Bursa'dan Güney Ege'nin serin sularına açılan olta balıkçıları 20 kilogram ağırlığında 2 adet dev sinarit yakaladı. Bursalı avukatın 5 metrelik tekneye çekmeye çalıştığı dev sinaritler bir başka balıkçı tarafından cep telefonu ile görüntülendi.

Adli tatilinin büyük bir bölümünü Göcek'teki teknesinde geçiren Bursalı ünlü avukat Osman Orhan, av yasağının kalkmasıyla birlikte denize açıldı. Yanında bulunan bir başka avukat arkadaşı ile birlikte Göcek'in serin sularına avlanan Orhan'ın 1 metre uzunluğundaki özel karbon oltasına yarım saat arayla trança olarak bilinen 20 kilo ağırlığında 2 adet sinarit balığı takıldı. Balığın oltaya vurmasıyla birlikte teknede yoğun bir mücadele başladı. Bursalı avukat ipi koparmadan balığı tekneye çekebilmek için yoğun bir çaba sarf etti. 

Yaklaşık 20 dakika ter döken Osman Orhan balığı tekneye güçlükle alabildi. 20 metrelik balıkla hatıra fotoğrafı çektiren Bursalı avukat oltasını 2. kez denize attığında yaklaşık 20 kiloluk bir sinarit daha yakaladı. 2. balığı da tekneye çeken Orhan, 'kuzu bunlar kuzu kuzu' dediği balıklarla birlikte fotoğraf çekip sosyal medyada paylaştı.

Trança 

Mercan ailesinden ve fangri ile aynı türdendir. Ege'nin ünlü balığıdır. Sıcak ve ılık denizlerin 20-25 metre derinlerinde yosun ve bitki örtülü kumluk veya taşlıklarda tek başına yaşar. Boyu 30-50 trança balığı çok kuvvetli ve sert bir balık olan sinaritin büyükleri olup 15-20 kilo arasındadır. Boyları 1 metreyi bulur. Akdeniz, Ege ve Marmara denizlerimizde bulunan sinaritler yazın sığ, taşlık ve kırmalık sahillere yaklaşırlar. Kışları ise açık sularda taşlar arasındaki büyük kovuklara çekilirler. Olta avcılığı en zevkli balıklardan biridir. Eti de çok lezzetli olan sinaritin gövdesi elips şeklindedir. Çok kuvvetli çenesi olduğu için koni biçimindeki dişleriyle iğneleri kolaylıkla açar veya kırar. Gövdesi iri pullarla örtülü olup, sırtı ve yanlan pembe-sarıdır. Karnı ise beyazdır. Sinaritler ilkbaharda ürerler ve küçük sürüler halinde yaşarlar. Av sırasında kullanılan başlıca yemler karides, çağanoz, yengeç, sübye, kalamar, iskorpit, gelin balığı, zargana, hani, izmarit, tekir, gelincik, kaya, uskumru vonosu, istavrit, sardalya, hamsi ve kolyozdur. Av şekline göre bu yemler canlı veya cansız olarak kullanılır.  

Süleyman Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Hayırseverlerden, engelli bireylere 20 akülü sandalye hediye edildi Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yürütülen "Hevsel’in Çiçekleri" Projesi" kapsamında, hayırseverlerin destekleriyle özel gereksinimli öğrenciler ve velilere 20 adet akülü sandalye takdim edildi. Törene İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Zülfü Özkan, Yenişehir İlçe Millî Eğitim Müdürü Hüsamettin Atlı, Bağlar İlçe Millî Eğitim Müdürü Mehmet Kantar, Hevsel’in Çiçekleri Projesi koordinatörü Yahya Kamçı ile yöneticiler, öğretmenler, öğrenciler ve veliler katıldı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Zülfü Özkan, Diyarbakır İl Milli Eğitim bünyesinde yürütülen Hevselin Çiçekleri Projesi kapsamında, 20 adet akülü aracı öğrencilere ve yetişkinlere hediye ettiklerini ifade etti. Özkan, "Onları mutlu edebilmiş, hayatlarına bir nebze de olsa destek olabilmişsek ne mutlu bize. Proje kapsamında bu tür sosyal sorumluluk faaliyetlerimiz artarak devam edecektir" dedi. Hevsel’in Çiçekleri Projesi koordinatörü Yahya Kamçı, Diyarbakır’da yaklaşık 5 bin 400 yetim ve öksüz kişiye çeşitli hediyeler ulaştırdıklarını, bunun yanı sıra okullarımızda eğitim gören engelli kişilere de normal ve akülü tekerlekli sandalyeler hediye ettiklerini aktardı. Kamçı, "Bu vesileyle, Ankara’dan Mustafa Şahin Bey’in değerli katkı ve hediyeleriyle 20 öğrencimizin ve ailesinde engelli bulunan ebeveynlerin yaşadığı sıkıntıları bir nebze olsun gidermiş olduk. Bu destek sayesinde kardeşlerimiz evde eğitim yerine okullarına giderek kendi sınıflarında eğitimlerini sürdürebilecek. Bunun gerçekleşmesi bizleri son derece mutlu ediyor. Desteklerinden dolayı Mustafa Şahin’e teşekkür ediyoruz " diye konuştu. Engelli bireylerden Miraç Güney Baykal, akülü sandalyeden dolayı çok mutlu olduğunu söyledi. Baykal, "Çok teşekkür ederim. Dışarıya çıkamıyordum, çok zorlanıyordum. Artık çok rahat bir şekilde dışarıya çıkabileceğim. Herkese çok teşekkür ederim" şeklinde konuştu. Torunuyla gezmek istediğini fakat koltuk altı değnekleriyle bunu yapamadığını aktaran bir diğer engelli birey Nizam Kaya, torunuyla akülü sandalyesiyle tur attı. Kaya, "Ben bugüne kadar hangi yardımlaşma faaliyetine gittiysem, herkes bana ’Sana bir sandalye verelim’ dedi. Ben de hep şunu söyledim ’Sandalyeyi veriyorsunuz ama beni kim sürecek?’ Çocuklarım beni süremez. 60 yıldır bu koltuk değneklerinin altında gidip geliyorum. Kollarım şişti, ayaklarımda artık güç kalmadı. Engelli olduğumuz için. Dünya benim oldu, keyfim yerime geldi. Sağ olsun, Ankara’da yaşayan Mustafa Şahin isimli değerli bir ağabeyimiz bu konuda bize destek oldu. Allah ondan bin kere razı olsun. Yardım ettiği için kendisine çok teşekkür ediyorum. Onun gibi nice insanların da engellilere destek olmasını temenni ediyorum; bu bizleri gerçekten çok mutlu eder" ifadelerini kullandı. Akülü sandalyelerin dağıtılmasından sonra pasta kesilip kutlama yapıldı.
Niğde Vali Çelik: "Edebiyat yalnızca okuma alışkanlığı kazandırmaz, aynı zamanda düşünmeyi mümkün kılan güçlü bir alandır" Niğde İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ev sahipliğinde düzenlenen Anadolu Mektebi Yazar Okumaları İl Paneli, geniş katılımla gerçekleştirildi. Programa Niğde Valisi Cahit Çelik, Merkez Valilerinden Mevlüt Bilici, Cumhuriyet Başsavcısı Ufuk Mustafa Süren, Adalet Komisyonu Başkanı Bayram Ünlü, Tarım ve Köyişleri Eski Bakanı ve Anadolu Mektebi Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sami Güçlü, 22. Dönem AK Parti Kütahya Milletvekili ve Anadolu Mektebi Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Fehmi Kınay, İl Millî Eğitim Müdürü Elif Özbek ile Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Ramis Karabulut katıldı. Programda konuşan Vali Cahit Çelik; edebiyatın yalnızca bir okuma alışkanlığı kazandırmadığını, aynı zamanda düşünmeyi, anlamayı ve değerlerle bağ kurmayı mümkün kılan güçlü bir alan olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanının takdirleriyle 2025 yılının ’Aile Yılı’ ilan edilmesinin önemine değinen Çelik; Anadolu Mektebi Yazar Okumaları kapsamında ele alınan eserlerin aile, insan ilişkileri ve toplumsal değerler üzerine derinlikli bir farkındalık oluşturduğunu vurguladı. Vali Çelik, bu yönüyle programın gençlerin kültürel gelişimine ve değer dünyasına önemli katkılar sunduğunu belirtti. Anadolu Mektebi projesi kapsamında çalışmaların yürütüldüğü okulların yöneticileri, öğretmenleri ve öğrencilerinin katılımıyla gerçekleşen panelde, açılış ve değerlendirme konuşmalarının ardından öğrenci sunumları gerçekleştirildi. Program, katılım belgelerinin takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.
Niğde Köylerde yaşayan öğrenciler bu projeyi çok sevdi Niğde Şehit Ramazan Konuş Gençlik Merkezi tarafından hayata geçirilen "Bi Niğde mi Yapsak?" projesi, kent merkezine uzak köylerde yaşayan öğrencileri Niğde’nin tarihi, kültürel ve sosyal yaşamıyla buluşturuyor. Proje kapsamında köy okullarında eğitim gören çocuklar, şehir merkezine getirilerek tarihi ve turistik mekanları geziyor, sinema izliyor, birlikte yemek yiyip oyun alanlarında vakit geçirerek unutamayacakları bir gün yaşıyor. İki hafta önce başlatılan uygulama, İl Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığıyla okul idarecileri tarafından belirlenen öğrencilerin belli gruplar halinde Niğde’ye getirilmesiyle sürdürülüyor. Şehir merkezine daha önce hiç gelmemiş ya da Niğde’nin tarihi alanlarını görme imkanı bulamamış öğrenciler, günün ilk saatlerinden itibaren heyecan dolu anlar yaşıyor. Çocuklar, öğretmenleri ve Niğde Şehit Ramazan Konuş Gençlik Merkezi ekipleri eşliğinde Niğde Kalesi, Rahmaniye Camii, Alaaddin Camii ve Bedesten Müzesi’ni ziyaret ederek kentin tarihine yakından tanıklık ediyor. Gezi programının ardından öğrenciler için özel olarak seçilen filmle sinema keyfi yaşanırken, günün devamında alış veriş merkezinde yemek yeniliyor ve oyun alanlarında vakit geçiriliyor. Projenin ilk haftasında Ağcaşar Köyü’nden, ikinci haftasında ise Elekgölü, Mahmatlı ve Üskül köylerinden öğrenciler etkinliğe katıldı. Proje hakkında bilgi veren Niğde Şehit Ramazan Konuş Gençlik Merkezi Müdürü Hüseyin Ceylan, amaçlarının köy okullarındaki öğrencileri Niğde merkezle buluşturmak olduğunu belirtti. Ceylan, "Bi Niğde mi Yapsak? projemizde amacımız, daha önce Niğde merkezde gezi ya da herhangi bir faaliyette bulunmamış gençlerimizi şehrimize getirmek. Niğde’nin tarihi ve kültürel yapısını tanıtmak için belirlediğimiz alanlarda bir gezi programı oluşturduk. Niğde Kalesi, Rahmaniye Camii, Alaaddin Camii ve Bedesten Müzesi’ni gezdik. Şu an sinema etkinliğimizi gerçekleştiriyoruz. Ardından AVM’de yemek yiyeceğiz, oyun oynayacağız ve çocuklarımızı uğurlayacağız. Hedefimiz Niğde’deki tüm köy okullarına ulaşmak, en uzaktaki köylerdeki öğrencilerimizi şehir merkezine getirerek onlarda tarih ve kültür bilinci oluşturmak, sosyal hayata katılımlarını sağlamak" dedi. Sabah ilk servisten indikleri andan itibaren çocukların mutluluğunun yüzlerinden okunduğunu ifade eden Ceylan, kısa sürede kurulan bağın kendilerini de çok mutlu ettiğini belirterek, "Yaklaşık üç saattir birlikteyiz. Şu an çok mutlular, çok heyecanlılar. Bize aktardıkları duygular, gözlerindeki sevinç bu projenin ne kadar doğru ve anlamlı olduğunu gösteriyor. Biz de bu mutluluğa ortak olduğumuz için çok mutluyuz" şeklinde konuştu. Projeye katılan çocuklar da yaşadıkları mutluluğu dile getirdi. Niğde’nin tarihi mekanlarını ziyaret etmenin, arkadaşlarıyla birlikte vakit geçirmenin kendilerini çok mutlu ettiğini söyleyen öğrenciler, bu gezinin onlar için unutulmaz bir anı olduğunu ve yeniden gelmek istediklerini ifade etti.