SPOR - 23 Aralık 2025 Salı 10:44

Galatasaray ligin ilk yarısını lider tamamladı

A
A
A
Galatasaray ligin ilk yarısını lider tamamladı

Trendyol Süper Lig’in ilk yarısını 42 puanla lider tamamlayan Galatasaray, 39 golle de ligin en golcü iki takımından biri oldu. Sarı-kırmızılılar ilk yarıda tek yenilgisini Kocaelispor karşısında yaşarken, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor ile de berabere kaldı.

Galatasaray, Trendyol Süper Lig’in ilk yarısını evindeki Kasımpaşa karşılaşmasıyla tamamladı. Sarı-kırmızılılar, mücadeleden 3-0 galip ayrılarak devre arasına mutlu girdi. Cimbom ligin ilk yarısında sakatlıklar ve cezalardan dolayı zaman zaman sıkıntılar yaşasa da liderlik koltuğunu bırakmadı.

En yakın rakibinin 3 puan önünde

Galatasaray, ligin ilk yarısını 13 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 mağlubiyet sonucunda topladığı 42 puanla lider tamamladı. Sarı-kırmızılılar, en yakın rakibi Fenerbahçe’nin 3, Trabzonspor’un da 7 puan önünde şampiyonluk yarışını avantajlı götürüyor.

Galatasaray ligin ilk yarısını lider tamamladı

Fenerbahçe ile birlikte ligin en golcü takımı

Sezonun ilk yarısında Galatasaray, hücumdaki etkili performansıyla Fenerbahçe ile birlikte en golcü takım oldu. Sarı-kırmızılılar, çıktığı 17 mücadelede rakip fileleri 39 kez havalandırmayı başardı. Aslan; Kayserispor ve Antalyaspor maçlarında da 4’er gol sevinci yaşarken, Trabzonspor ve Kocaelispor karşısında ise gol atamadı.

En golcü Mauro Icardi

Süper Lig’de bu sezon rakip fileleri 39 kez havalandıran Galatasaray’da 11 farklı futbolcu gol sevinci yaşadı. Bu gollerde Mauro Icardi ön plana çıktı ve attığı 9 golle de takımının en skorer oyuncusu oldu. Icardi’nin ardından Victor Osimhen ve Leroy Sane 6’şar, Barış Alper Yılmaz 4, Yunus Akgün ve Eren Elmalı 3’er, İlkay Gündoğan ve Gabriel Sara 2’şer, Lucas Torreira, Davinson Sanchez ve Roland Sallai de 1’er gol kaydetti. Fatih Karagümrük maçında ise Fatih Kurucuk kendi kalesine attı.

7 maçta gol yemedi

Sarı-kırmızılılar geride kalan 17 haftada kalesinde 12 gol gördü ve Göztepe’nin ardından en az gol yiyen ikinci takım olarak yer aldı. Aslan, söz konusu mücadelelerde ise 7 kez kalesini gole kapattı. Cimbom; Gaziantep FK, Fatih Karagümrük, Kayserispor, Eyüpspor, Corendon Alanyaspor, Trabzonspor ve Kasımpaşa karşısında gol yemeden maçı tamamladı.

Galatasaray ligin ilk yarısını lider tamamladı

Tek yenilgi Kocaelispor deplasmanında

Galatasaray, Süper Lig’deki tek mağlubiyetini Kocaelispor deplasmanında yaşadı. Sarı-kırmızılılar, ligin 12. haftasında konuk olduğu Körfez ekibine 1-0’lık skorla kaybetti. Aslan, dış sahada oynadığı 8 karşılaşmada 6 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 mağlubiyetle 19 puan toplandı ve bu alanda da zirvede yer aldı.

Büyük maçlarda berabere kaldı

Galatasaray, Süper Lig’in ilk 17 haftasında oynadığı 3 büyük maçta galibiyet alamadı. Sarı-kırmızılılar, 8. haftada evinde Beşiktaş ile 1-1, 11. haftada RAMS Park’ta Trabzonspor ile 0-0 ve 14. haftada da Kadıköy’de Fenerbahçe ile 1-1 berabere kaldı. Aslan, ligin ikinci yarısında Fenerbahçe’yi konuk edecek, Beşiktaş ve Trabzonspor ile de deplasmanda oynayacak.

26 futbolcu görev aldı

Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Süper Lig’in ilk yarısında 26 futbolcuya görev verdi. Söz konusu futbolculardan Nicolo Zaniolo, sezon başladıktan sonra takımdan ayrıldı. Buruk, geride kalan 25 futbolcu içinde Arda Ünyay ve Gökdeniz Gürpüz gibi genç futbolculara da süre verdi.

3 futbolcu, 17 maçta da forma giydi

Galatasaray’ın en istikrarlı futbolcuları Leroy Sane, Gabriel Sara ve Abdülkerim Bardakcı oldu. Bu 3 futbolcu, 17 maçta da forma giyerken, Abdülkerim en fazla sahada kalan oyuncu olarak dikkat çekti.

Galatasaray ligin ilk yarısını lider tamamladı

Uğurcan 10, Günay 7 kez kaleye geçti

Uruguaylı file bekçisi Fernando Muslera’nın takımdan ayrılmasının ardından Trabzonspor’dan transfer edilen Uğurcan Çakır, ligin ilk yarısında 10 maçta görev aldı. Çakır, bu maçların 3’ünde kalesini gole kapatırken, toplam 8 gol yedi. Günay Güvenç de 7 müsabakada oynarken, kalesinde 4 gol gördü. Deneyimli kaleci, 4 mücadeleyi ise gol yemeden tamamladı.

Leroy Sane’den 6 gol, 3 asist

Sarı-kırmızılıların yeni transferlerinden Leroy Sane, ilk 17 haftada hücumda önemli katkılar verdi. Sane oynadığı müsabakalarda fileleri 6 kez havalandırırken, 3 defa da gol pası verdi. Alman futbolcu, deplasmandaki Fenerbahçe derbisinde de gol sevinci yaşadı.

Davinson ve Sallai kırmızı kart gördü

Sarı-kırmızılılar, bu sezon Süper Lig’in ilk yarısında 2 kırmızı kart gördü. Ligin 8. haftasındaki Beşiktaş derbisinde Kolombiyalı futbolcu Davinson Sanchez, 34. dakikada kırmızı kartla oyun dışı kaldı. Macar futbolcu Roland Sallai de 13. haftadaki Gençlerbirliği karşılaşmasının son dakikalarında kırmızı kartla ihraç edildi. Takımda ayrıca Davinson Sanchez, Victor Osimhen ve Lucas Torreira 4’er, Kazımcan Karataş 3, Günay Güvenç, Mario Lemina, Barış Alper Yılmaz, Roland Sallai ve Abdülkerim Bardakcı da 2’şer sarı kart aldı.

Arda Ünyay 7 maçta oynadı

Galatasaray’ın genç futbolcusu Arda Ünyay ligin ilk yarısında önemli süreler buldu. Sakatlıklar ve cezaların çok olmasından dolayı Teknik Direktör Okan Buruk, 18 yaşındaki futbolcuya 7 müsabakada görev verdi. Ünyay, Fenerbahçe ile oynanan derbide de sonradan oyuna dahil olarak, ilk derbi heyecanını yaşadı.

Oğuzhan Ort

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Yapay zekanın bilinçsiz kullanımı güvenlik, dezenformasyon ve mahremiyet risklerini artırıyor Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Karaelmas Siber Güvenlik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Semih Çakır, yapay zekanın sunduğu kolaylıkların yanında güvenlik, dezenformasyon ve mahremiyet risklerine dikkat çekerek dijital okuryazarlığın önemine vurgu yaptı. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Karaelmas Siber Güvenlik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Semih Çakır, yapay zekanın günlük hayatın ayrılmaz bir parçası haline geldiğini belirterek, bu teknolojinin bilinçsiz kullanımının çeşitli riskleri de beraberinde getirdiğini söyledi. Yapay zekanın sanıldığı gibi yeni bir kavram olmadığını dile getiren Çakır, son dönemde artan kullanım alanlarıyla birlikte güvenlik ve mahremiyet konularının daha fazla gündeme geldiğini ifade etti. "Yapay zeka hayatımızın bir çok alanında var" Yapay zekanın uzun süredir hayatın içinde olduğunu anlatan Çakır, bu teknolojinin temel olarak veriler üzerinden karar verme sürecini yürüttüğünü belirterek, "Aslında yapay zeka çok iyi bir kavram gibi görünse de hayatımızda uzun bir süren beri aslında bulunmaktaydı. Son zamanlarda oldukça popüler hale geldi ve her alanda kullanılır hal almakta. Şimdi yapay zeka deyince şunu söyleyebiliriz. Yapay zeka bilgisayarların insanlardan öğrendikleri verilerle karar verme sürecidir. Bugün baktığın zaman telefonlarımızda, bankalarda, hastanelerde ve birçok alanda kullanılmakta" dedi. "Hayatımızın içine bu kadar girmiş bir teknoloji güvenlik risklerini de beraberinde getirmektedir" Yapay zekanın düşünme ve sorgulama yeteneğine sahip olmadığını vurgulayan Çakır, yanlış verilerle eğitilen sistemlerin ciddi sorunlara yol açabileceğini söyledi. Çakır, "Hayatımızın tabii ki bu kadar içine girmiş olan bir teknoloji ve hayatımıza getirdikleri kolaylıklar küçümsenemez bir gerçek ve her anda şu an yapay zeka kullanıyoruz. Ve gündemdeki aslında diğer bir soru da şu olabilir, güvenlik. Yani güvenlik riskleri nelerdir? Çünkü hayatımızın içine bu kadar girmiş bir teknoloji her anda var olması güvenlik listenin de beraberinde getirmektedir. Yapay zeka düşünmez. Sorgulamaz. Sadece girdi olarak verilen verilerle sonuç üretir" ifadelerini kullandı. "Yanlış veri üzerinden eğitim gerçekleşirse zararlı sonuçlar doğurabilir" Yanlış veri ve dezenformasyonun yayılmasında yapay zekanın etkisine değinen Çakır, dijital okuryazarlığın bu noktada kritik öneme sahip olduğunu dile getirdi. Çakır, "Bu kapsamda siz ne kadar yanlış bir veri verirseniz ve bu yanlış veri üzerinden eğitim gerçekleşirse o zaman kullanıcıya yanlış yönlendirmeler hatta zararlı sonuçlar doğurabilir. Yapay zekanın bu noktada okuryazarlığı çok önemli bir husus. Çünkü çok hızlı bir giriş yapmış oldu hayatımıza" şeklinde konuştu. "Kullanıcılar bilinçli yada bilinçsiz mahremiyet teşkil edecek verilerini verebiliyor" Yapay zekanın gerçekçi ama doğru olmayan içerikler üretebildiğine dikkat çeken Çakır, bu durumun dolandırıcılık ve mahremiyet ihlallerini artırdığını belirtti. Çakır, "Şimdi yapay zeka bir lafa çok gerçekçi. Ama tamamen yanlış haberler, görüntüler hatta ve hatta bu görüntülerle beraber sesleri de üretebilir hale geldi. Aynı zamanda yanlış bilgin yanında suç oranında da artış var. Yani dolandırıcılık faaliyetleri. Dolandırıcılık faaliyetlerinde işte birinin sesini veya görüntüsünü alıp bu görüntü, Deep Fake dediğimiz buradaki görüntü ve içerikleri kişinin yani bunu kullanan kişinin vermiş olduğu direktifler doğrultusunda üreterek insanlar kandırılabilip suça hatta suça yönlendirmede gerçekleştirebiliyor. Diğer bir husus da bu noktada mahremiyet. Yani kişiye ait, kişiye özel olan demek olan mahrumiyet kavramında kişisel verilerimizde izinsiz analiz edilebiliyor. Bunu bilinçli veya bilinçsiz şekilde kullanıcılarımız ne yazık ki mahremiyet teşkil edecek, sıkıntı oluşturabilecek alanlarda verilerini kişiler verebiliyor" şeklinde konuştu. "Manavdan iyi ürün için tavsiyede bile bulunabiliyor" Yapay zekanın tamamen tehlikeli olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayan Çakır, sağlık ve eğitim alanlarındaki olumlu uygulamalara dikkat çekti. Çakır, "Her gördüğünüz, duyduğunuz her şeye güvenmeyin. Tamamen tehlikeli diyemeyiz yapay zekaya. Neden? Çünkü iyi örnekleri yok mu? Çok iyi örnekleri var. Bunu nerede görüyoruz? Sağlıkta görüyoruz. Yani sağlıkta erken teşhis. Aynı zamanda eğitimde görüyoruz. Eğitimde çok güzel uygulamalar başladı. Kişiye özel öğrenme modelleri, yine yapay zeka tabanlı sistemlerle algoritmalar kullanılarak gerçekleştirmeye başladı. Yine engellilerle ilgili büyük kolaylıklar, sosyal hayatta yaşantımızda birtakım kolaylıklar yapay zeka ile gerçekleştirebiliyoruz. Hatta işte en büyük sıkıntımız bir manava gittiğiniz zaman işte bir meyve alacaksınız karpuz diyelim bunun bir görüntüsünü çekip sizin adınıza oradaki en iyi ürünü seçip size bir tavsiyede bulunabiliyor" ifadelerini kullandı. BEUN’de yapay zeka farkındalık etkinlikleri düzenleniyor Üniversite bünyesinde yapay zeka ve dijital güvenlik konusunda çalışmalar yürüttüklerini aktaran Çakır, farkındalık eğitimlerinin sürdüğünü belirtti. Çakır, "Üniversite olarak neler yapıyoruz? Üniversite, biz bünyesinde Karaelmas Siber Güvenlik Uygulama Araştırma Merkezi olarak birçok etkinliğe imza atıyoruz. Başta Rektörümüz Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer önderliğinde üniversitemizde birçok farkındalık eğitimleri, seminerler, ulusal kongreler düzenledik ve olabildiğince de sadece üniversite öğrencilerimize yönelik değil hem personellerimize hem de halkımıza yönelik programlarla bu farkındalığı, yapay zeka ve teknoloji kullanımı, özellikle dijital alandaki kullanımla ilgili halkımızı bilinçlendirme faaliyetlerine devam ediyoruz" dedi. Çakır, yapay zekanın kontrolsüz kullanımından kaçınılması gerektiğini vurgulayarak, özellikle gençlerin her işi yapay zekaya bırakma alışkanlığından vazgeçmesinin önemine dikkat çekti. Çakır, "Buradaki sorun aslında teknoloji ve yapay zeka değil, yine bunun kontrolsüz kullanımı. Okuryazarlık çok önemli bir kavram. Ve şu an görülüyor ki gençlerde de üniversitede biraz tabii ki öğretim üyesiyiz biz derslere giriyoruz. Derse girdiğimiz zaman şunu görüyoruz. Her şeyi yapay zekaya bırakma durumu var. Bu anlayıştan bir defa vazgeçmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
İstanbul Pendik’te Işıl Öykü Dinç’in hayatını kaybettiği kazaya ilişkin sanığın yargılanmasına devam edildi Pendik’te 15 yaşındaki Işıl Öykü Dinç’in hayatını kaybettiği, kazaya ilişkin ’Taksirle ölüme neden olma’ suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapsi istenen sanık Ömer Faruk Ballı 2. kez hakim karşısına çıktı. Olay, 18 Mayıs’ta Kaynarca Mahallesi Erol Kaya Caddesi Tuzla istikametinde meydana geldi. 34 KAB 356 plakalı otomobilin sürücüsü Ömer Faruk Ballı (26), yolun karşısına geçmek isteyen Işıl Öykü Dinç’e çarptı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yapılan müdahalelere rağmen Dinç olay yerinde hayatını kaybetti. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı. Ömer Faruk Ballı’nın (26) ’Taksirle ölüme neden olma’ suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapsi istenmişti. Anadolu 56. Asliye Ceza Mahkemesinde bugün görülen davaya, tutuksuz sanık Ömer Faruk Ballı, hayatını kaybeden Işıl Öykü Dinç’in annesi Özlem Dinç, baba Yunus Dinç, taraf avukatları ve Kadıköy’de öldürülen Mattia Ahmet Minguzzi’nin annesi Yasemin Minguzzi katıldı. Işıl Öykü Dinç’in arkadaşları ve yakınları destek için duruşma salonu dışında bekledi. "Aracın çok hızlı olduğunu düşündüm" Tanık Mürvet Aydın, "Her iki tarafı da tanımıyorum, o gün pikniğe gitmiştik. Olay anını görmedik, kazadan sonra kızın yerde olduğunu gördük, beş dakika kimse gelmedi. Beş dakika sonra polisler geldi. Polis nabzına dokundu kızın öldüğünü biz doktor hemşire var mı diye bağırdık, bir kız veteriner olduğunu söyledi tekrar nabzını baktı. Öldüğünü söyledi. Çarpma sesi çok yüksekti, bu yüzden aracın çok hızlı olduğunu düşündüm ancak görmedim" şeklinde konuştu. "Çarpan araçtan biri indi mi bilmiyorum" Tanık Remzi Özdemir, "Ben sahilde yürüyüş yapıyordum. Işıklarda bir çarpma sesi duydum, kafamı çevirdiğimde birisinin uçtuğunu gördüm, hemen telefonumu çıkarıp 112’yi aradım. İlk başta bir kaç kişi vardı sonra kalabalıklaştı. Doktor yokmu, ilk yardım bilen birisi yok mu diye bakındık, kimse olmayınca ambulansı bekledik. 12-13 dk sonra ambulans geldi. Aracın çok hızlı olduğunu çarptığı nokta ile savrulduğu nokta ile arasındaki mesafeden anladım. Çarpan araçtan biri indi mi bilmiyorum" ifadelerini kullandı. "Polis nabzına baktı ölmüş dediler" Tanık Yıldız Pınarbaşı, "O gün biz orada piknik yapıyorduk. Büyük bir gürültü duyduk. Motor arabaya çarptı sandık çünkü çok büyük bir ses geldi. Sonra baktık çocuk orada yatıyordu. Polis nabzına baktı ölmüş dediler. Ben kaza anını görmedim. Arabalar birbirine çarptı zannettik çünkü o kadar yüksek bir ses geldi" dedi. Işıl Öykü Dinç’in annesi Özlem Dinç, şikayetinin devam ettiğini ifade ederek, sanığın tutuklu yargılanmasını talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme, olay yeri ile çevresinin fotoğraf ve video kayıtları alınarak trafik bilirkişisince kroki çizilmesi için yazı yazılmasına ve Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur raporu aldırılmasına karar verdi. Hakim, olaya müdahale eden polis memurlarının tespit edilerek bir sonraki celse beyanlarının alınmasına hükmetti. Duruşma, 17 Nisan’a ertelendi.
Muğla HPV yaygın ancak önlenebilir bir sağlık sorunu HPV (Human Papilloma Virüsü), dünya genelinde en sık görülen viral enfeksiyonlar arasında yer alırken, çoğu zaman belirti vermeden seyrediyor. Uzmanlar, HPV’nin yaygın olmasına rağmen doğru bilgilendirme, düzenli kontroller ve aşı ile büyük oranda önlenebilir bir sağlık sorunu olduğuna dikkat çekiyor. HPV, cinsel ilişki yoluyla bulaşabildiği gibi, vajinal, anal ya da oral temas olmaksızın yalnızca cilt teması ile de geçiş gösterebiliyor. Kondom kullanımı bulaşma riskini azaltmakla birlikte tam koruma sağlamıyor. Bu nedenle uzmanlar bilinçli korunmanın ve periyodik kontrollerin önemini vurguluyor. Memorial Bodrum Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Onur Şivaz, HPV’nin çok sayıda alt tipi bulunduğunu belirterek, bazı tiplerin genital bölgede siğillere yol açtığını, bazı tiplerin ise uzun süre vücutta kalması halinde rahim ağzı kanseri başta olmak üzere bazı kanser türleriyle ilişkilendirilebildiğini ifade etti. Dr. Şivaz, HPV taşıyan herkesin kanser olacağı yönündeki algının yanlış olduğunu, çoğu vakada bağışıklık sisteminin virüsü kendiliğinden temizlediğini söyledi. HPV enfeksiyonu çoğu zaman belirti göstermezken, belirti görülen durumlarda genital bölgede ağrısız siğiller ortaya çıkabiliyor. Kadınlarda ise smear testlerinde anormal hücresel değişiklikler saptanabiliyor. Uzmanlar, erken tanı için düzenli jinekolojik ve dermatolojik kontrollerin büyük önem taşıdığını belirtiyor. HPV’yi tamamen ortadan kaldıran özel bir ilaç bulunmadığını belirten uzmanlar, tedavide amacın virüsün neden olduğu lezyonları ve riskleri kontrol altına almak olduğunu ifade ediyor. Genital siğillerin varlığında dondurma, yakma, lazer uygulamaları ya da hekimin önerdiği topikal tedaviler uygulanabiliyor. Bu yöntemlerin bulaştırıcılığı da önemli ölçüde azalttığı bildiriliyor. HPV’ye karşı korunmada en etkili yöntemin aşı olduğu vurgulanıyor. HPV aşısı, genital siğillere ve kansere yol açabilen tiplere karşı koruma sağlıyor. Erken yaşta uygulandığında etkinliği daha yüksek olan aşı, cinsel olarak aktif bireylerde de fayda sağlıyor. Aşı, hem kadınlara hem de erkeklere uygulanabiliyor. Uzmanlar, HPV tanısının utanılacak ya da korkulacak bir durum olmadığını, doğru bilgilendirme, düzenli takip ve koruyucu önlemlerle HPV’ye bağlı ciddi sağlık sorunlarının büyük oranda önüne geçilebileceğini belirtiyor.