ASAYİŞ - 14 Kasım 2018 Çarşamba 11:47

15 yaşındaki kızları kaçırılan aileye şok üstüne şok

A
A
A
15 yaşındaki kızları kaçırılan aileye şok üstüne şok

Yanlarında misafir ettikleri ve adını Taner bildikleri 25 yaşındaki şahıs tarafından 15 yaşındaki kızlarının kaçırıldığını iddia eden aile, şikayet için gittikleri karakolda bir şok daha yaşadı. Şahsın gerçek isminin farklı olduğunu öğrenen ve kaçıranlarla yaptıkları görüşmede birçok kez bu yolla kız kaçırdıklarını öğrenen aile, bir an önce kızlarının bulunmasını istiyor.

 Diyarbakır’ın Sur ilçesi Karabaş Mahallesinde ikamet eden 4 çocuklu Güler ailesinin 15 yaşındaki kızları Berfin yaklaşık 10 gün önce ortadan kayboldu. Baba Mehmet Salih Güler’in iddiasına göre, 3 ay önce mahalleye gelen yörükler, evlerinin yanında bulunan ve kardeşine ait olan boş eve yerleşti. Üç ay boyunca aileyle iyi komşuluk ilişkileri yürüttüklerini hatta ailenin 25 yaşındaki ve adını Taner bildikleri oğulları için 15 yaşındaki kızları Berfin’i istediklerini belirten Güler, kızının yaşının küçük olması ve lisede okuması nedeniyle olumsuz cevap verdiğini söyledi. Sonra iş için Sakarya’ya giden Güler, eşinden gelen telefonla şok yaşadı. Kızları Berfin’in Taner tarafından kaçırıldığını öğrenen baba Güler, apar topar Diyarbakır’a geldi. Karakola şikayete giden Güler, şikayet ettiği Taner’in gerçek isminin M.K. olduğunu öğrendi. Kızını kaçıran aileyle telefonla görüştüğünü ve ailenin kendisine “Biz böyle çok kız kaçırdık, bize bir şey yapamazsınız” dediğini iddia eden Güler, biran önce kızının bulunmasını istiyor. 

“Adını Taner diye biliyorduk” 

İnşaat sektöründe çalıştığını ve sık sık gurbete gittiğini ifade eden Mehmet Salih Güler, kızının kaçırıldığını öğrendikten sonra yaptığı şikayette Taner’in gerçek isminin M.K. olduğunu öğrendiğine dikkat çekerek, “Geldiğimde yörükler tarafından kaçırıldığını öğrendim. Pencereden kaçırmışlar. 3 ay bizim yanımızda yemeğimizi yediler, suyumuzu içtiler. Her şeyimizi biliyorlar. Bildikleri için gece saat 03.00'da çocuğumu pencereden çıkarıp götürmüşler. Götüren aile bellidir. Babası B.K ve annesi S.K.’ da M.K.’yi azmettirmişler. Çocuğun ismini daha önce Taner olarak biliyorduk. Kaçırma olayından sonra jandarmaya bildirdik. Yapılan araştırmada Taner değil de M.K. olduğunu öğrendik. Kızım kaçırıldıktan iki gün sonra annesini aramış ve ‘Anne ben iyiyim, kendi rızamla gittim. Merak etmeyin. Farz edin ki kızınız ölmüş’ demiş. Bu şekilde konuşması bana göre bir sıkıntı olduğunu gösteriyor. Kaçıran 25 yaşında. Kızımı daha önce istediler. Sadece onlar değil birçok kişi istedi. ‘Çocuktur, daha 15 yaşında ve okuyor veremem’ dedim. Kızım da ‘ben okulumu okuyorum veteriner olacağım’ diyordu. Çocuğun aklına girdiler ne yaptılar ne ettilerse bilmiyorum. Çocuğumun nerede olduğunu bilmiyorum. Çocuğun ailesi nerede olduklarını biliyor. Bir türlü söylemiyorlar” dedi.

“5-6 tane kız kaçırdık kimse bize bir şey yapamadı” 

Kızı kaçırıldıktan sonra çocuğun babasıyla görüştüğünü aktaran Güler, şunları kaydetti:
“Üç ay boyunca yemeğimizi suyumuzu içtiniz ama bana bu ihaneti yaptınız dedim. Bana söylenen, ‘Ben 5-6 tane kız kaçırmışım, çoğu da 15 yaş altında ve buna rağmen kimse bize bir şey yapamadı. Siz de bir şey yapamazsınız. İstediğinizi yapın’ dedi. Çocuğumu kaçırmak için sinsice evimize sızmışlar. Zaten çocuğum 15 yaşından küçük olduğu için evlendiremem. Kim olursa olsun. Şu anda kimleri kimleri devreye sokuyorlar. Kaç tane adam girdi araya. ‘Çocukları evlendirelim’ diyorlar. Ben buna karşıyım.”
 

Emrah Kızıl - Aydın Yorat
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Prostat ve meme kanserinde umut ışığı Zonguldak’ta prostat ve meme kanseri gibi yumuşak doku kanserinin tedavisinde kullanılabilecek olan ilaç adayı patent aldı. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (ZBEÜ) Fen Fakültesi Kimya Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Zuhal Gerçek ile İstanbul Medipol Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Güzel ve öğrencisi Betül Yaşin’in "Kanser Tedavisinde İlaç Adayı Olarak Kullanılabilecek Arilidin Barbitürat Türevi Özgün Moleküller" başlıklı ortak çalışmasına Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından patent verildi. Çalışmanın sentez kısmı Prof. Dr. Gerçek tarafından gerçekleştirilirken; sentetik olarak üretilen özgün moleküllerin anti-kanser aktivitesi ise Prof. Dr. Güzel ve doktora öğrencisi Yaşin tarafından tespit edildi. Yapılan testler sonucunda, bu moleküllerin tirozin kinaz inhibitörü olarak kullanılabileceği belirlendi. “Sentezlenen moleküller yumuşak doku kanserinde çok etkili oldu” Anti kanser ilaçları üzerinde yapılan çalışmalarda sentezlenen maddelerin kanserli hücrelerin üzerinde etkili olduğunu ifade eden Gerçek, “Yeni sentezlediğimiz maddelerin tirozin kinaz enzim inhibisyonunu kanıtlayarak sonuçlandırdık. Bu proje kapsamında pek çok yeni ürün sentezledik. Bunların sentezi üniversitemizde gerçekleştirildi. Sentezlenen ürünlerin anti kanser aktivitelerini Prof. Dr. Mustafa Güzel ve doktora öğrencisi Betül Yaşin çalıştılar. Pek çok kanserli hücre hakkında moleküllerin aktivitesi çalışıldı. Özellikle yumuşak doku kanserlerinde çok etkili olduğu bulundu. Bunun üzerine biz de patent başvurumuzu gerçekleştirdik. Patentimizi de aldık, çok mutluyuz. Dileriz pek çok ortak çalışmayla bu buluşlarımız devam eder” diye konuştu. “Dünyanın en çok zarar gördüğü kanserin tedavisine bir ışık da biz yakmış oluruz” Prof. Dr. Gerçek, günümüzde en çok meme ve prostat kanserinin zarar verdiğini ve bu kanser türlerinin tedavisine bir ışık da kendilerinin yaktığını belirtti. Üç yıldır devam eden projenin henüz tamamlanmadığını belirten Gerçek, “Şu anda dünyanın en çok zarar gördüğü kanserin tedavisine bir ışık da biz yakmış oluruz. Özellikle yumuşak doku derken meme ve prostat kanserinde çok etkili olduğunu kanıtladık. Bizim sentezlediğimiz 8-9 molekül vardı. Bunların türevlerinin aktivitesi de çalışılacak tabi ki. Proje burada bitmedi aslında. Bu bir başlangıçtı. Türevlerine de çalışacağız. Projeyi yaklaşık üç sene boyunca çalıştık. Sonuçlarını daha yeni alıyoruz. İnşallah ilaç olarak görürsek de hepimiz için daha mutluluk verici bir sonuç olacaktır” şeklinde konuştu. Patenti alınan ilaç adayı; eczacılar ve ilaç enstitüleri tarafından ilaca dönüştürülerek satışa sunulabilecek.
Gümüşhane Kahvehanede çıkan tartışmada bıçaklanan 3 çocuk babası hayatını kaybetti Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde bir kahvehanede çıkan kavgada göğsünden aldığı bıçak darbeleriyle ağır yaralanan 3 çocuk babası Alparslan Yıldırım kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Edinilen bilgiye göre, dün akşam saatlerinde ilçeye bağlı Cumhuriyet Mahallesi Aydın Doğan Caddesi üzerindeki kahvehanede kimliği belirlenemeyen kişiyle kavga eden A.P.D., bir süre sonra eline aldığı bıçakla tekrar kahvehaneye girmek istedi. Kapının kilitli olması üzerine camını kırarak kilidi açmak isteyen A.P.D.’ye engel olmak isteyen Alpaslan Yıldırım (47) karmaşada A.P.D.’nin elinden göğsüne aldığı bıçak darbeleriyle ağır yaralandı. İhbar üzerine olay yerine gelen 112 Acil Sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılan Yıldırım, ardından Kelkit Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı. Kalbine yakın noktadan aldığı 2 bıçak darbesi nedeniyle birkaç kez kalbi duran Yıldırım, sevk edildiği Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayın ardından bölgeden kaçan A.P.D. ise Kelkit İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı çalışmayla sabah saatlerinde yakalanarak gözaltına alındı. Adli tahkikatın başlatıldığı olayda hayatını kaybeden 3 çocuk babası Alparslan Yıldırım, 6 Mayıs günü Kelkit Küçük Camii’de ikindi namazını müteakip kılınacak cenaze namazının ardından aile kabristanında toprağa verilecek.
Kayseri Yeşilay Bisiklet Tur’u yoğun katılımla gerçekleşti Kayseri Büyükşehir Belediyesi Spor A.Ş. ve Yeşilay işbirliğinde ‘Sağlığın Keyfini Birlikte Sürelim’ sloganı ile 11’incisi düzenlenen Yeşilay Bisiklet Turu düzenlendi. 81 ilde eş zamanlı gerçekleşen bisiklet turunun Kayseri ayağında bisikletseverler 7,5 kilometrelik parkurda pedal çevirdi. Vali Gökmen Çiçek, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç ile birlikte Büyükşehir Belediyesi Spor A.Ş., Yeşilay iş birliğinde düzenlenen 11. Yeşilay Bisiklet Turu’na katıldı. Cumhuriyet Meydanı’nda başlayan tura, Başkan Büyükkılıç’ın yanı sıra Vali Gökmen Çiçek, AK Parti Kayseri Milletvekilleri Ayşe Böhürler, Şaban Çopuroğlu, ilçe belediye başkanları, Yeşilay Kayseri Şube Başkanı Mehmet Çifçi ve bisikletseverler katıldı. 81 ilde eş zamanlı olarak başlayan ülke çapındaki dev organizasyonun Kayseri ayağı Cumhuriyet Meydanı’nda start aldı. Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen bisikletliler, bisiklet turunu 7,5 kilometrelik parkurda Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi’nde bitiş noktasında tamamladı. Başkan Büyükkılıç, tur öncesinde yaptığı konuşmada, Yeşilay’a ve Spor A.Ş.’nin tüm çalışanlarına gayret ve katkılarından dolayı teşekkür ederek, Kayseri’de özel bir gayret ile gönüllü dostların bu etkinlikte bir araya geldiklerini ifade etti. Başkan Büyükkılıç, şöyle konuştu; “Güzel bir pazar günü. Yeşilayımızı tebrik ediyorum. Türkiye ayağında ama Kayseri’de özel bir gayret ile gönüllü dostlarımızı bu etkinliğe katılmaya teşvik etti, sağladı ve başardı. Burada değerli valimiz ve milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız ve halkımızla iç içe olunca daha bir güzel oluyor.” Kayseri Valisi Gökmen Çiçek ise, “Gerçekten çok fazla Yeşilay gönüllüsünü bu yağmura rağmen burada görmekten dolayı çok mutluyum. İnşallah bir farkındalık oluşturması açışından faydalı olur diye düşünüyorum. Organizasyonumuz hayırlı olsun” şeklinde konuştu. Yeşilay Kayseri Şube Başkanı Mehmet Çifçi’de “Geleneksek Yeşilay bisiklet turumuzu şehrimizde geniş bir katılımla gerçekleştireceğiz. 81 ilde yine eş zamanlı aynı saatte başlayacak. Bugün burada çok fazla sayıda gönüllümüz var. Yağış olmasına rağmen bizi yalnız bırakmadılar” dedi.