EĞİTİM - 20 Ocak 2017 Cuma 13:25

2 yaşında okuma yazma öğrendi, 8 yaşında ilkokulu bitirdi

A
A
A
2 yaşında okuma yazma öğrendi, 8 yaşında ilkokulu bitirdi

İzmir’de, 2 yaşında okuma yazma öğrenen daha oturmadan yürümeye başlayan 8 yaşındaki Muhammed Hakan Nayiş karne sevinci yaşayarak, yaşıtlarından seneler öncesinde ilkokulu bitirdi.

İzmir’in Göztepe ilçesinde yaşayan 8 yaşındaki Muhammed Hakan Nayiş, başarısıyla herkesi şaşırttı. 2 yaşında okuma yazma öğrenen, oturmadan yürümeye başlayan Muhammed, öğrencisi olduğu Misak-ı Milli Ortaokulu’nda üstün başarısı sebebiyle kendisinden yaşça büyük öğrencilerle eğitim görüyor. Akademik zekası, sorduğu sorular ve yaptığı buluşlarla öğretmenlerini de şaşırtan Muhammed Hakan Nayiş’in IQ (zeka seviyesi) de dünyada binde birlik dilim olan 160 olarak çıktı. Devletin zeka seviyesi üstün öğrencilere tanıdığı tüm imkanlardan yararlanan ve özel bir okulu tercih etmeyen küçük Muhammed, yaşıtlarından yıllar önce ilkokulu bitirdi.

“Kendimden büyüklerle eğitim görüyorum ama zorlanmıyorum”
Karnesini Okul Müdürü Ergün Bayram’dan alan Muhammed, 4 yaşında anaokuluna başladığını ve birinci sınıfı atladığını belirterek, “Benimle ilgilenen tüm öğretmenlerime ve okul müdürüme gönlümden teşekkürlerimi sunuyorum. Arkadaşlarım bana ‘senin gibi olabilsek keşke bizde’ diyorlar. Kendimden iki üç yaş büyük arkadaşlarımla eğitim görüyorum ve onlarla iyi geçiniyorum, hiçbir zorluk yaşamıyorum” dedi.

Bakan İsmet Yılmaz’dan sınıf atlama ricası
Küçük Muhammed Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’a da seslenerek, “Ben milli eğitim bakanımızdan rica ediyorum ve ikinci dönem 6. sınıfa başlamak istiyorum. Zaten 4 ve 5.sınıf aynı o yüzden 6. sınıfa geçmek istiyorum. Derste aynı şeyleri dinlemek çok kolay geliyor” diye konuştu.

“Boş vakitlerinde zeka oyunları oynasınlar”
Okulda çeşitli buluşlar da yapan küçük Muhammed, ileride ise hem insanlara faydalı olmak hem de maddi imkanlarının iyi olması için doktor olmak istediğini dile getirdi. Yaşıtlarına tavsiyelerde bulunan Muhammed Hakan Nayiş, “Boş vakitlerinde bilgisayarda çalışsınlar test çözsünler. Oyun oynadıkları zaman zeka oyunları oynasınlar. Mesela satranç oynayabilirler” ifadelerini kullandı.

Sorduğu sorularla öğretmenlerini şaşırtıyor
Muhammed’in sınıf öğretmeni Çiğdem Bekar Kebapçı ise öğrencisinin her anlamda çok özel bir çocuk olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Henüz 2 yaşında okuma yazma öğrenmeye başlıyor. Daha oturmadan yürümeye başlıyor. O zamanlardan belli aslında sonra sınıf atlayarak öğrenimine devam ediyor. Henüz 8 yaşında ama 5. sınıfta ve son derece başarılı ve uyumlu. Arkadaşları tarafından çok sevilen, her zaman sorun ve problem olduğunda çözmeye çalışan çok başarılı bir çocuk ama aynı zamanda çocuk. Onunla çok zor problemlerin, çok zor konuların üstesinden en fazla 10 dakika içerisinde gelebiliyorsunuz. Matematikte bir anda sorular üretebiliyor. Bir konunun farklı bir yöntemini çıkarabiliyor ve öğretmenler şaşırıyor. Fen Bilgisi dersinde öğretmen bir konu anlatımının peşinden soru hazırlamasını istiyorlar ve Muhammed lise seviyesinde bir soru hazırlıyor. Fen Bilgisi öğretmeni ‘Biz 8. sınıfta bile bu kadar zor seviyede soru sormuyoruz’ diyor.”

Zeka seviyesi ile dünyada binde birlik dilimde
Zeka seviyesi (IQ) 160 olan ve verilere göre ‘Dahi’ olarak nitelenen IQ’ya sahip olan Muhammed’in dünyada var olan binde birlik dilimde olduğunu belirten Kebapçı, “Dolayısıyla onun seviyesinde metinler bulmakta zorlanıyoruz. Muhammed aynı zamanda bu sene 99. 9 ortalamaya sahip bu oldukça büyük bir başarı. Zeka dilimi açısından dünyada binde birlik zeka seviyesine sahip” diye konuştu.
 

Mihrap Düzöz -Ali Gözeten

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Boğazından bıçaklanan kadının saldırıya uğradığı anlar kamerada Ankara’nın Sincan ilçesinde bir kadının ölümüne sebep olan bıçaklı saldırı an be an güvenlik kamerasına yansıdı.Sincan’da dün akşam saatlerinde meydana gelen olayda S.K. (34) isimli şahıs, bilinmeyen bir nedenden dolayı kavga ettiği Edanur K.’yi (28) boğazından ve vücudunun çeşitli yerlerinden bıçakladı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Ağır yaralanan Edanur K., hastanedeki tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Saldırgan S.K. ise polis ekiplerince kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Dün yaşanan olay ise çevredeki güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde S.K.’nin Edanur K.’ye saldırdığı anlar an be an kaydedildi.“Sadece sevgiye ihtiyacı olan bir kızdı”Öte yandan, Edanur K.’nin arkadaşı olan Kader Düzgün, olayın ardından açıklamalarda bulundu. Düzgün, Edanur’un psikolojik sıkıntıları olabilir fakat hiçbir insan bu şekilde öldürülmeyi hak etmiyor. Cinayete kurban giden birçok kadınlarımız, çocuklarımız var. lütfen kadınlarımıza ve çocuklarımıza sahip çıkalım. Edanur daha 27 yalındaydı. Arkadaşları tarafından sevilen, sayılan bir kızdı. Ailesi paramparça durumda, eşi de aynı şekilde. Tabi ki hepimiz hata yapabiliyoruz. Hepimizin psikolojik olarak sorunlarımız var. Kendisi de aynı şekilde psikolojik destek de alıyordu. Sadece sevgiye ihtiyacı olan bir kızdı” açıklamasında bulundu.
Erzurum ETÜ deprem felaketinde hayatını kaybeden Rabia’yı unutmadı Asrın felaketi olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) öğrencisi Rabia Elmacı anısına futsal turnuvası düzenlendi. ETÜ Spor Bilimleri Fakültesi ile öğrenci topluluklarından Eğitim ve Kültür Kulübü iş birliğiyle yarı yıl tatili için memleketi Hatay’a giden ve 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketinde yaşamını yitiren ETÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 1. sınıf öğrencisi Rabia Elmacı’nın hatırasını yaşatmak amacıyla futsal turnuvası düzenlendi. Turnuvanın final programına ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Dekanlar, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci ile Rabia Elmacı’nın yakınları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda Rabia anısına hazırlanan video gösterimi ve Kur’an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi. Açılışta konuşan Rektör Çakmak, yaşanan felaketin derin yaralar açtığını belirterek: “Böylesi zamanlarda konuşmak gerçekten zor. Her nefis ölümü tadacak. Ancak Rabia kızımız diğer depremzede kardeşlerimiz gibi şehadet mertebesine erişti. Ne mutlu siz yakınlarına ki şehit olan bir evladınız var. Rabia’mızın kıymetli hatırası her zaman bizlerle beraber olacak. Bu vesileyle afetlerde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Programın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. Rektör Çakmak’ın ardından konuşan Eğitim ve Kültür Kulübü Danışmanı, Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Elemanı Arş. Gör. Furkan Öget, yaşanan felakette hayatını kaybedenlerin üzüntüsünün hala çok taze olduğunu ifade ederek: Bizler şunu biliyoruz ki ölüm bedenin sonlanmasıyla değil, sevginin ve hatıraların son bulmasıyla başalar. Biz kardeşimizi her daim aramızda ve yakınımızda hissedeceğiz” diye konuştu. Son olarak söz alan Rabia’nın Dayısı Osman Köylü ise ETÜ’de olmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirerek, Rabia’nın hatırasına sahip çıkan ve etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Konuşmaların ardından başlayan final müsabakasında Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü penaltı atışlarında İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’nü 6-5 mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı. Şampiyon takım kupasını Rektör Çakmak’ın elinden aldı.