GÜNDEM - 27 Kasım 2017 Pazartesi 15:07

2018'de kaç gün tatil var? Çalışanlar 2018'de kaç gün tatil yapacak? İşte 2018 yılı resmi tatil günleri...

A
A
A
2018'de kaç gün tatil var? Çalışanlar 2018'de kaç gün tatil yapacak?  İşte 2018 yılı resmi tatil günleri...

2018 Ramazan bayramı kaç gün tatil olacak? 2018 Kurban bayramı kaç gün tatil olacak? 2018 yılında kaç gün resmi tatil olacak? İşte 2018 yılı ile ilgili çalışanların merak ettiği resmi tatil günleri...

2017'de çalışanlar hafta sonları dahil 113.5 gün tatil yaptı. Bir başka deyişle 2016'ya göre 5 gün daha az tatil yapılmış olundu. 2018 yılında haftasonları ve resmi tatillerle birlikte toplam 116 gün izin yapılacak. 2017 Ramazan ve Kurban bayramlarında toplamda 18 gün tatil yapan memurlara bu kez 12.5 gün tatil yapmış olacaklar. 

İŞTE 2018'İN RESMİ TATİLLERİ 

YILBAŞI TATİLİ

Yılın son günü olan 31 Aralık, Pazar gününe denk geliyor. Dolayısıyla 1 Ocak Pazartesi günü resmi tatil. 30 Aralık Cumartesi ile birlikte düşünüldüğünde çalışanlar için üç günlük bir tatil fırsatı doğuyor.

23 NİSAN

Yılbaşı tatilinden sonraki ilk resmi tatil 23 Nisan'da. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Pazartesi gününe denk geliyor. Dolayısıyla aynı yılbaşı tatilinde olduğu gibi yine hafta sonu ile birleştirilebilecek 3 günlük bir tatil söz konusu.

2018'de kaç gün tatil var? Çalışanlar 2018'de kaç gün tatil yapacak?  İşte 2018 yılı resmi tatil günleri...

1 MAYIS

23 Nisan'dan 8 gün sonra 1 Mayıs tatili var. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Salı gününe genk geliyor. Aradaki Pazartesi günü izin alabilecekler için bu kez 4 günlük bir tatil fırsatı doğuyor.

2018'de kaç gün tatil var? Çalışanlar 2018'de kaç gün tatil yapacak?  İşte 2018 yılı resmi tatil günleri...

19 MAYIS

Haftasonuna gelen ilk resmi tatil 19 Mayıs'ta. Cumartesi gününe denk geldiği için çalışanlar için ekstra bir tatil fırsatı oluşturmayacak.

RAMAZAN BAYRAMI

19 Mayıs'tan sonra bu kez sırada Ramazan Bayramı var. Ancak Ramazan Tatili'nde uzun bir tatil gözükmüyor. Önceki günü 14 Haziran Perşembe gününe denk geliyor. Dolayısıyla resmi tatil günleri perşembe öğleden sonra ile birlikte Cuma, Cumartesi ve Pazar. Çalışanlar, zaten iki günü haftasonu olan 3.5 günlük bir tatille yetinmek zorunda.

2018'de kaç gün tatil var? Çalışanlar 2018'de kaç gün tatil yapacak?  İşte 2018 yılı resmi tatil günleri...

15 TEMMUZ

19 Mayıs gibi 15 Temmuz tatili de hafta sonuna denk geliyor. 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Pazar günü.

KURBAN BAYRAMI

2017 yılındaki Kurban Bayramı 30 Ağustos ile birleştiği için 11 gün tatil yapma şansı bulan çalışan kesim, 2018'de de Kurban Bayramı'nda uzun bir tatil yapma şansına sahip olabilecek. Kurban Bayramı'nın arefesi 20 Ağustos Pazartesi gününe denk geliyor. Takip eden Salı, Çarşamba, Perşembe ve Cuma ise resmi tatil. Dolayısıyla bu sene Kurban Bayramı'nda yine 9 günlük bir tatil gözüküyor.

2018'de kaç gün tatil var? Çalışanlar 2018'de kaç gün tatil yapacak?  İşte 2018 yılı resmi tatil günleri...

30 AĞUSTOS

30 Ağustos Zafer Bayramı 2018 yılında Perşembe gününe denk geliyor. Sonraki Cuma gününü tatil olarak kullanabilecekler için yaz sonunda 4 günlük bir izin gözüküyor.

2018'de kaç gün tatil var? Çalışanlar 2018'de kaç gün tatil yapacak?  İşte 2018 yılı resmi tatil günleri...

29 EKİM

2017 yılında Pazar gününe denk gelen 29 Ekim tatili bu kez Pazartesi günü. Dolayısıyla yine 3 günlük bir tatil var.

Resmi Tatil Nedir, Ne Demektir?

Resmi tatil, herhangi bir ülkede devlet otoriteleri tarafından kamu kuruluşlarının ve okulların tatil edildiği kısa dönemlere denilmektedir. Dini, milli, veya kültürel öneme sahip olan günler birçok ülkede resmi tatil olarak ilan edilmektedir. Resmi tatiller genel olarak 1 ile 5 gün uzunluğunda değişmektedir. Resmi tatiller yasalarca belirlenmiştir.

Resmi tatil günlerinde çalışan kişiler ücretlerini \%100 zamlı olarak almaktadırlar. Bu hususta detaylı bilgilere resmi tatil günlerinde çalışma hakkındaki yazımızdan detaylı olarak elde edebilirsiniz. Peki ülkemizde hangi günler resmi tatil olarak geçmektedir?

2018'de kaç gün tatil var? Çalışanlar 2018'de kaç gün tatil yapacak?  İşte 2018 yılı resmi tatil günleri...

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.
Erzincan Erzincan’da 111 bin tuz çalısı toprakla buluşturuldu Erzincan’da 3 köyde 1000 dekarlık mera alanına dikilen tuz çalısı, erozyonla mücadele ve hayvancılıkta kaba yem ihtiyacına katkı sunacak. Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen proje kapsamında, kent genelinde mera kalitesini artırmak ve hayvancılıkta kaba yem açığını azaltmak amacıyla bir çalışma hayata geçirildi. Bu kapsamda Erzincan’da 3 köyde toplam 1000 dekarlık mera alanına 111 bin adet Atriplex Halimus (Tuz Çalısı) fidanı dikildi. Son yıllarda hem hayvan beslenmesinde hem de erozyonun önlenmesinde etkin şekilde kullanılan tuz çalısı bitkisi, özellikle kurak ve tuzlu topraklara uyum sağlamasıyla dikkat çekiyor. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü de bu özelliklerinden dolayı tuz çalısını meraların ıslahında yaygınlaştırarak, hayvancılığın sürdürülebilirliğine katkı sağlamayı hedefliyor. Proje kapsamında Mollaköy Mahmutlu Mahallesi’nde 300 dekarlık alana 33 bin 300 adet, Pınarönü köyünde 450 dekarlık alana 49 bin 950 adet ve Aydoğdu köyünde ise 250 dekarlık alana 27 bin 750 adet tuz çalısı fidanı toprakla buluşturuldu. Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından finanse edilen projenin toplam maliyeti ise 2 milyon TL olarak açıklandı. Proje sahasında incelemelerde bulunan Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürü Alper Koçaker, Erzincan’ın yüzölçümünün yaklaşık üçte birinin meralardan oluştuğunu belirterek, bu alanların verimliliğinin artırılmasının hayvancılık açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Hayvancılık sektörünün ihtiyaç duyduğu kaba yemin önemli bir bölümünün meralardan karşılandığını vurgulayan Koçaker, özellikle küçükbaş hayvancılığın meralara bağımlı olduğuna dikkat çekti. Erzincan’da her yıl ortalama 3 meranın ıslah ve amenajman projelerine dahil edildiğini belirten İl Müdürü Koçaker, tuz çalısı projelerinin de bu çalışmaların önemli bir parçası olduğunu söyledi. Tuz çalısının derin ve kazık kök yapısı sayesinde toprağı tutma kapasitesinin yüksek olduğunu ifade eden Koçaker, bu özelliğiyle erozyonla mücadelede etkili bir bitki olduğunu kaydetti. Koçaker açıklamasında, "Tuz çalısı kuraklığa dayanıklı, iklim değişikliği ve çölleşmeye karşı dirençli, sorunlu ve tuzlu topraklarda bile yetişebilen çok önemli bir bitkidir. Kış mevsiminde yaprağını dökmemesi ve yoncaya eş değer besin değerine sahip olması hayvancılık açısından büyük avantaj sağlamaktadır. Hayvanlar tarafından sevilerek tüketilen tuz çalısı, tuzlu yapısı sayesinde hayvanların tuz ihtiyacını da doğal yoldan karşılamaktadır. Mahmutlu, Pınarönü ve Aydoğdu köylerimizde 111 bin adet tuz çalısı fidanını toprakla buluşturduk" ifadelerini kullandı. Hayata geçirilen proje ile birlikte Erzincan’da meraların verimliliğinin artırılması, erozyonun azaltılması ve hayvancılıkta sürdürülebilir yem kaynaklarının güçlendirilmesi hedefleniyor.