KÜLTÜR SANAT - 22 Haziran 2023 Perşembe 23:29

5 yılın sonunda restorasyonu tamamlanan tarihi yapı Feshane ziyarete açıldı

A
A
A
5 yılın sonunda restorasyonu tamamlanan tarihi yapı Feshane ziyarete açıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yaklaşık 5 yıl önce restore edilmeye başlanan tarihi yapı, "Artistanbul Feshane" adıyla ziyarete açıldı.

Osmanlı döneminde 1833 yılında Feshane-i Amire ismiyle 2. Mahmud tarafından yeniçerilerin yerine kurulan orduya, üniforma üretilmesi amacıyla Fatih, Kadırga semtindeki Cündi Meydanı'nda kurulmuştu. Uzun yıllar kültür merkezi olarak kullanılan Feshane'nın 2018 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restoresine başlanmıştı. Yaklaşık 5 yıl süren çalışmaların ardından 190 yıllık tarihi yapı yeni vizyonuyla Artistanbul Feshane olarak ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. İlk endüstriyel yapılardan biri olan Feshane bugün resmi olarak açıldı. Açılış törenine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, sanatçı Maria Rosa, Beral Matra ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mahir Polat ve davetliler katıldı.
İstanbul Sanat Merkezi'nin "Ortadan Başlamak" adlı sergisiyle faaliyet göstermeye başlayan Artistanbul Feshane'de 300 sanatçının 400'den fazla eseri bulunuyor. İstanbul’un turistik merkezlerinden biri olan 190 yıllık tarihi yapı Feshane’de 8 bin metre karelik alanda bienal alanı, geçici sergi alanları, mağaza konferans salonu, kütüphane ve kafe yer alıyor. Açılış etkinliği çerçevesinde ışık gösterisinin ardından caz piyanistlerinden Kerem Görsev konser verdi.

"Bu şehrin kadim tarihinin sorumluluğunu hep birlikte üzerimizde hissediyoruz"

Artİstanbul Feshane açılışında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "İstanbul'a bakınca eşsiz bir dünya mirasını ve paha biçilmez bir ecdat yadigarını görüyoruz. Bu mirasın 16 milyon İstanbulluya her yönüyle en doğru biçimde, en doğru ihtiyaçları karşılayan şekliyle kavuşturmanın yolculuğunu bu şehirde var ediyoruz. Yaptığımız restorasyonların listesine Feshane'yi eklemenin gururunu yaşıyoruz. Feshane, Osmanlı sanayileşmesinin öncü tesislerinden bir tanesi. Başta fes olmak üzere kumaşlar, askeri çizmeler, halı kilimler ve bu tarz ürünlerin üretildiği Feshane, yerli sanayimizin gelişmesi adına önemli bir tarihçeye sahip. İlk kez buhar makinelerinin kullanıldığı bu tesis zamanla kapsamlı bir dokuma fabrikasına dönüşmüş. Bu endüstriyel mirasın Feshane'nin tarihi kimliğiyle uygun bir restorasyon anlayışıyla bugüne getirdik. Artİstanbul Feshane olarak yeniden tanımlayarak kent hayatına kazandırdığımız gibi hem ülkemizin hem de dünyanın eşsiz bir sanat merkezi olmasına dönül yolculuğa çıktı. Bienal alanı, geçici sergi alanları, mağaza konferans salonu, kütüphane bu tür alanlarıyla Haliç'e yeni bir değer daha hep birlikte kazandırdık. Açılışla birlikte sunduğumuz 'Ortadan Başlamak' ismiyle beraber oluşan sergi farklı tekniklerden ve dönemlerden oluşan 400'den fazla eseri kapsıyor. 300 sanatçının katıldığı sergi çeşitli etkinliklerle zenginleşecek tarihin ve kültürün yanı sıra süreklilik ve değişim kavramlarına verdiğimiz öneminde kıymetli bir göstergesi olacak. Artİstanbul Feshane'nin kültür sanatla, tarihle nice buluşmalara ev sahipliği yapmasını elbette istiyoruz" diye konuştu.

"Haliç çok özel bir sürece erişti"

"Haliç çok özel bir sürece erişti" diyen İmamoğlu, "Haliç'te ne yazık ki yanlış projelendirmeyle eksik kalan tümden neredeyse 3 kilometreye yakınını sökerek sıfırdan başladığımız biraz önce buradan geçen tramvayı bitirmemiz son 1 kilometrelik kısmını Ağustos sonunda Eminönü meydanına yaklaşacak şekilde bitireceğimiz bu tramvayın bitişiyle bu sahada İstanbul'a yeni nesil pırıl pırıl 800 bin metrekarelik yeşil alanı kazandırdık. Haliç'e sadece tek bir bina ölçeğinde değil yanında ilave yapacağımız sanat alanlarıyla yaklaşık 50 bin metre kareyle değil gerçekten bu alanda 100 binlerce metrekarelik bir alanda tramvay erişimiyle, deniz erişimiyle ve özellikle kültür sanat alanlarıyla dünyaya bir Haliç markasını kazandırma konusunda kararlı bir vizyon genel bakış açısı içerisindeyiz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak İstanbul halkı adına bu atacağımız her adımda gerçekten mutlu olacağınız, İstanbul'a ilave turist konaklama günleri katacağımızı şimdiden müjdelemek istiyorum" dedi.

Semanur Kaygısız - Alperen Baran Metecan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Konya Ovasında kıraç alanlarda bitkiler strese girdi, rekolte beklentisi düştü Tahıl ambarı Konya Ovasında az yağışlı bir sezon devam ederken, özellikle kıraç bölgelerde bitkiler strese girdi. Yumurtlama dönemi olarak bilinen başaklanma döneminde aralıklarla yağan yağışların yetersiz kaldığını belirten uzmanlar, kıraç alanlarda rekolte düşüşü yaşanacağını ifade etti. Türkiye’nin tahıl ambarı Konya Ovası’nda Nisan ayına kadar yağışların düşük olması kıraç alanlarda kuraklığa kapı araladı. Zaman zaman etkili olan yağışlar kıraç alanlarda üretim yapan çiftçileri sevindirdi. Yapılan analizler sonrası bazı bölgelerde bitkilerin strese girdiği raporlandı. Yumurtlama dönemi olarak bilinen başaklanma döneminde ise aralıklarla yağan yağışların yetersiz kaldığını belirten uzmanlar, özellikle kıraç alanlarda rekolte düşüşü yaşanacağını ifade etti. “Nisan ayının sonunda yağmur yağmasaydı kıraç alanlarda hiç hasat yapılmayacaktı” Konya çevresinde Nisan ayının başında beklenen yağışların düşmediğini anlatan Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz, “Tabii yağışların dengeli ve düzenli yağmasını bekliyoruz. Nisan ayının başında yağmaması kıraç alanlardaki bitkilerin strese girmesine ve bu alanlardaki verimin düşmesine neden olacaktı. Nisan ayının sonunda yağan bu dönemdeki yağmur kıraç alanlarda bir nebze de olsa rahatlamaya neden oldu. Nisan ayının sonunda eğer yağmur yağmasaydı belki kıraç alanlarda hiç hasat dahi yapılmayacaktı. Bu yağışlar Mayıs ayında da devam ederse kıraç alanlardan hasat yapılacak. Tabii bu dönemde yağan yağış rekolteyi çok ciddi anlamda artıracak diyemeyiz. Çünkü Nisan ayının başında bitkiler iyice strese girmiş, hava sıcaklıkları da aşırı fazla gitmesi bitkilerin stresini biraz daha arttırdı. İnşallah bundan sonraki süreçte yağışlar dengeli ve düzenli yağar” dedi. “Kardeşleme döneminden sonra Konya Ovası’na hemen hemen hiç yağış düşmedi” Geçen hububat sezonunda da benzer bir iklimin yaşandığını kaydeden Burak Kırkgöz, “Yılbaşından sonra beklediğimiz yağışları maalesef alamadık. Geçen sene de buna benzer bir iklim vardı. Lakin Nisan yağışları dengeli ve düzenli yağmıştı. Kardeşleme döneminden sonra Konya Ovası’na hemen hemen hiç yağış düşmedi. Geçen seneki rekolteyi yakalamamız biraz zor gözüküyor. Bu yıl rekoltede bir nebze de olsa düşüş yaşanabilir. Bunun için şu dönemden sonra yapılabilecek çok fazla da bir şey yok. Sulu alanlarımızda herhangi bir problemimiz yok ama bu sene arpalarda özellikle bir rekolte düşüşü bekliyoruz. Kısmen buğdayda da rekolte düşüşü yaşanabilir ama çok ciddi bir rekolte düşüşü değil bu. Kısmen olsa da özellikle arpalarda çünkü kıraç alanlarda yoğun bir şekilde ekilişi olduğu için bir rekolte düşüşü bekleniyor” şeklinde konuştu. Başkan Kırkgöz, Meteorolojinin verdiği bilgilere göre son haftalarda yine de yağışlar devam edeceğini tahmin edildiğini belirterek, "Mayısın başında da önümüzdeki haftalarda da yağış gözüküyor. Tabii havanın, rüzgarın bunlarda çok büyük etkeni var. Bu yağışlar geliyor gibi gözüküp daha sonrasında kaybolabiliyor. İnşallah yağış alırız ve verimli bir sezon geçiririz. Mahsullerimiz için bereketli olur bu yağışlar” diye konuştu.
İstanbul HAK-İŞ Taksim’de HAK-İŞ Konfederasyonu üyeleri, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde Kazancı Yokuşu’na karanfil ve Taksim’e çelenk bıraktı. HAK-İŞ Konfederasyonu Başkanı Mahmut Arslan, "Türkiye’nin bütün meydanları bizim meydanlarımızdır, bütün alanları bizim alanlarımızdır. Emekçilerin birlik, mücadelesinin sağlanması konusunda konfederasyonumuzun üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz" dedi. HAK-İŞ Konfederasyonu Başkanı Mahmut Arslan ve beraberindeki grup, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle Taksim Kazancı Yokuşu’na geldi. 1977 yılında Taksim’de 1 Mayıs’ta hayatını kaybedenlerin anısına buraya karanfil bırakan grup, daha sonra Taksim Meydanı’na yürüyerek çelenk bıraktı. Burada açıklamalarda bulunan HAK-İŞ Konfederasyonu Başkanı Mahmut Arslan, “1977 yılının 1 Mayısı’nda bazı hain planlar sonucu meydandaki emekçiler bu yokuştan aşağıya giderken önlerine çıkartılan kamyon bu alanı kapatmış, emekçilerin büyük bir bölümü ezilerek hayatlarına son verilmiştir. Bu acı ve hala faillerinin bulunamadığı 1 Mayıs 1977 katliamının hesabının sorulamaması hepimizi üzmektedir. HAK-İŞ olarak her yıl bu meydanda, bu yokuşta 1 Mayıs’ta kaybettiğimiz kardeşlerimizi anmak, onlara yapılanların hesabının sorulmasını bir kez daha hatırlatmak üzere buraya geliyoruz. Burada önce anmamızı yapacağız. Karanfillerimizi bırakıp, sonra anıt önüne çelengimizi koyup Kocaeli’deki miting alanımıza gideceğiz. Emekçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak tekrar hatırlatıyorum, emekçilerin birlik, mücadelesinin sağlanması konusunda konfederasyonumuzun üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz” dedi. Taksim Meydanı’nda da konuşan Arslan, “Bugün bütün meydanları Taksim Meydanı, bütün alanları 1 Mayıs alanı olarak gördüğümüz için uzun zamandır Türkiye’nin her bölgesinde birlik, mücadele ve dayanışma gününü bir şölen havasında gerçekleştirmekteyiz. HAK-İŞ olarak bugün Türkiye’nin bütün meydanlarında emek hareketinin sorunlarını bir bir ortaya koyup, çözümler talep eden bütün emekçilerle dayanışmamızı bir kez daha ifade ediyoruz. Türkiye’nin bütün meydanları bizim meydanlarımızdır, bütün alanları bizim alanlarımızdır” ifadelerini kullandı.
Düzce Etkili iletişimin temeli dinlemek DÜZCE(İHA) – Düzce Üniversitesi Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Senem Çolak Yazıcı, yüz yüze iletişimde başarılı olmanın en temel unsurlarından birisinin, iyi konuşmacı olmanın yanı sıra, iyi bir dinleyici olmak ve bunu karşı tarafa gösterebilmek olduğuna bildirdi. Düzce Üniversitesi Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi ile Eğitim Fakültesi iş birliğinde düzenlenen “Kariyerimi Planlıyorum” eğitim serisinin üçüncüsü olan “Etkili İletişim Teknikleri” başlıklı program, çevirim içi olarak gerçekleştirildi. Programda, Dr. Öğretim Üyesi Senem Çolak Yazıcı, insanların günlük hayatlarının büyük bir çoğunluğunu çevreleri ile iletişim kurarak geçirdiğini, ancak gerçekleşen iletişimin bir kısmının karşı tarafta etkili olmadığını dile getirerek, katılımcılara etkili iletişim kurmak için gerekli olan unsurlar hakkında detaylı bilgiler aktardı. Etkili iletişimde iletişimin temelinin dinlemek olduğuna değinen Yazıcı, özellikle yüz yüze iletişimde başarılı olmanın en temel unsurlarından birisinin, iyi konuşmacı olmanın yanı sıra, iyi bir dinleyici olmak ve bunu karşı tarafa gösterebilmek olduğuna vurgu yaptı. İyi bir dinleyici olmanın özelliklerine değinerek beden dili, göz teması, vücut dili ve hareketlerin de iletişimdeki önemine dikkat çeken Senem Çolak Yazıcı, iletişim türlerinin yanında etkili iletişim kurmada uygulanabilecek yöntemler ile etkili iletişimde dikkat edilmesi gereken hususlardan söz etti. Günlük hayatta karşılaşılan sorunlardan örnek veren Yazıcı, katılımcılardan gelen soruları yanıtlayarak sözlerini sonlandırdı.
Sivas BİLSEM öğrencileri dereceyle döndü Sivas İl Milli Eğitim Müdürü Necati Yener, Kayseri’de düzenlenen Ortaokul ve Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasında önemli başarılara imza atan Sivas BİLSEM ve Buruciye BİLSEM öğrencilerini tebrik etti. Kayseri’de düzenlenen Ortaokul ve Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasında derece elde eden Sivas Bilim ve Sanat Merkezi ile Buruciye Bilim ve Sanat Merkezi öğrencileri, Sivas İl Milli Eğitim Müdürü Necati Yener’i ziyaret etti. Öğrencilere, okul idarecileri ve danışman öğretmenleri de eşlik etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Yener, bir süre öğrenci ve öğretmenlerle sohbet ederek bölge yarışması hakkında bilgi aldı. Bölge finalinde Sivas BİLSEM öğrencilerinin; matematik alanında 2 birincilik, biyoloji alanında birincilik, teknoloji tasarım alanında birincilik ve ikincilik, biyoloji alanında birincilik, kimya alanında üçüncülük, değerler eğitimi alanında ikincilik, sosyoloji alanında birincilik, yazılım alanında ikincilik ve üçüncülük, kimya alanında üçüncülük derecelerini elde ederek toplam 13 ödül kazandıkları belirtildi. Buruciye BİLSEM öğrencilerinin ise Türk Dili ve Edebiyatı alanında birincilik, değerler eğitimi ve coğrafya alanlarında birincilik, Türkçe alanında ikincilik, biyoloji ve psikoloji alanlarında ikincilik, sosyoloji alanında üçüncülük derecelerini alarak toplam 7 ödül kazandıkları kaydedildi. Öğrencileri ve başarılarında pay sahibi olan öğretmenleri tebrik eden Yener, öğrencilere çeşitli hediyeler takdim ederek başarılarının devamını diledi.
Şırnak Şırnak’ta "Güçlükonak Doğa, Kültür ve Su Sporları Festivali" düzenlendi Şırnak Valiliği ve Güçlükonak Kaymakamlığınca düzenlenen "Güçlükonak Doğa, Kültür ve Su Sporları Festivali" sona erdi. Güçlükonak kara yolu 25. kilometresi Dicle Nehri kenarı Ali Dino Kasrı mevkiinde yapılan festival programında konuşan Güçlükonak Kaymakamı Ökkeş Furkan Karakurt, amaçlarının ilçenin güzelliklerini tanıtmak olduğunu söyledi. İlçeyi anlatmayı, tanıtmayı kendilerine vazife bildiklerini belirten Kaymakam Karakurt, bunlardaki tek amaçlarının ilçenin muhteşem doğasını güçleri yettiği ölçüde ülkenin her yerinde bulunan insanlarına göstermeye çalışmak ve onları bu doğal güzelliğe davet etmek olduğunu ifade etti. Karakurt, "Desteklerinden dolayı Vali Cevdet Atay başta olmak üzere tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum" dedi. Konuşmaların ardından Türkiye Hava Federasyonuna bağlı pilotlar yamaç paraşütü, Beytüşşebap Kata Rafting ve Doğa Sporları rafting, Bingöl Genç Murat Aslanları Spor Kulübü ise kano gösterisi sundu. Doğaseverlerin katıldığı etkinlik renkli gösterilere sahne oldu. Su sporları için geldiklerini belirten Rukiye Çeçen, "Rafting, kano ve paraşüt etkinliklerini izledik. Buraya gelen herkes hem pikniğini yaptı hem etkinliği izledi. Bu çalışmada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Şırnak’ın doğal güzelliklerini dünyaya tanıttığını belirten doğasever Ayhan Babat, "İki gündür Güçlükonak Doğa, Kültür ve Su Sporları Festivalindeyiz. Dün 250 kişilik grupla birlikte Akdizgin köyünden apartman mağaralarına 20 kilometrelik doğa yürüyüşü gerçekleştirdik. Bende bir doğasever olarak katıldım. Bu doğa harikası parkurda videolar çekip sosyal medya hesaplarımda paylaşarak Şırnak’ımızın güzel doğasını dünyaya tanıtıyorum. Bu şekilde Şırnak’ımızın doğa turizmine açılmasını çok istiyoruz. Bugün burada yamaç paraşütü, rafting ve kano etkinliği gerçekleştirdik. Böyle etkinliklerin çoğalmasını istiyoruz. Şırnak’ımızın gerçekten turizme kazandırılması gereken müthiş bir doğası var. Şırnak’ımızın bir doğa turizm merkezi haline getirilmesini istiyorum" şeklinde konuştu. Bingöl’den gelen rafting takımı antrenörü Arif Kaya, "Rafting ikinci kademe antrenörüyüm. Kaymakam beyin daveti ile Bingöl’den geldik. Güzel bir alan var, çok güzel bir organizasyon yapılmış. Bu tür doğa etkinliklerinin tekrar edilmesi lazım. Bu sporu yaparken insan huzur buluyor, stres atıyor. Bizi güzel karşılayan halkımıza teşekkür ederiz" diye konuştu. Etkinliğe, Cizre Kaymakamı Nazlı Demir, Silopi Kaymakamı Cihat Koç, Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdullah Ayar, Güçlükonak Belediye Başkanı Selahattin Aktuğ, Fındık Belde Belediye Başkanı Abdulselam İmre, doğaseverler, sporcular ve vatandaşlar katıldı.