GÜNDEM - 21 Nisan 2017 Cuma 10:51

50 milyon kişinin kimlik bilgileri hala tehlikede

A
A
A
50 milyon kişinin kimlik bilgileri hala tehlikede

Mersin’in Erdemli ilçesinde Apple ve Youtube'da bulduğu açıklarla adını duyuran liseli Çayan Temel, 2009 yılında çalınan 50 milyon kişinin kimlik bilgilerine halen erişilebildiğini ve 2017 referandumunda oy kullananların bilgilerine de erişilebilme ihtimalinin bulunduğunu belirterek yetkilileri uyardı.

Temel, 2009 yılındaki bilgilerin halen çekilebildiğini ve bunun yeni bilgilerin de çekilebileceği anlamı taşıyabileceğini belirterek, "Tüm Türkiye'nin kimlik bilgilerini birkaç kötü insan çalıp, internet üzerinden tüm dünya ile paylaşmıştı. Buna neredeyse isteyen herkes ulaşabiliyordu. Tabi yıllar geçtikten sonra siteler engellendi, DNS problemleri oluşturup bunları farklı yerlere yönlendirdiler. Devlet daha da olayı yükseltip siteleri komple kapattırdı. Şu an bu bilgilere erişilebilen hiçbir site yok. Ancak devletin kendi sistemi üzerinden bu bilgilere ulaşılabiliyor. Bizim yaptığımız şöyle, ben ve ekip arkadaşlarım birlikte denedik, devletin kendi sistemi üzerinden bu verileri çekebildik. Verileri çekebilmişken bu yeni verileri de çekebileceğimiz anlamına geliyor" dedi.

Bilgileri hiçbir şekilde kullanmadıklarını ve kullanmayacaklarını kaydeden Temel, devlet yetkililerinin kendileriyle iletişime geçmesi halinde bunu nasıl yaptıklarını anlatacaklarını, açığın böylelikle kapatılabileceğini söyledi.

Bu tür verilerin dolandırıcılar için bulunmaz fırsat olacağını da dile getiren Temel, "Dolandırıcılar için bu çok güzel bir şey. Tabi biz bunu kötü bir amaç için yapmadık. Sadece test ettik. Olacağından emin değildik. Oldu ve şu da olabilir, biz bunu yaptıysak bu yılın sistemini de ele geçirebiliriz. Yani bu yılın verilerini de indirebiliriz. Biz sadece ona odaklandık ve başardık. Aynı işlemi bu yıla yaparsak aynısının olacağını tahmin ediyorum" diye konuştu.

Kendilerine birçok yurt dışı kaynaklı maillerin geldiğini de söyleyen Temel, "Bir konu vardi ki üçümüze de aynı anda aynı mail geldi. Önce önemsemedik, sonra araştırdık. İçinde yurt dışı kaynaklı resmi kurumlarda var. Bugüne kadar hiçbir bilgiyi kimseyle paylaşmadım, paylaşmayacağım da. Ancak bu bilgi devletin işine yarayacağı için bu bilgiyi sadece devletin yetkilileri bizimle iletişime geçerse onlarla paylaşacağız. Onun dışında hiç kimseye bilgi vermeyeceğiz" şeklinde konuştu. 

Oktay İnce

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli "Sizi umreye götüreceğiz" yalanıyla vatandaşları 10 milyon TL dolandırdıkları iddia edilen şüpheliler: "Asıl mağdur biziz" Umre ziyaretine gitmek isteyen 412 kişiyi 10 milyon TL dolandırdığı iddia edilen turizm acentesi sahibi ve aracı şahıs tutuklandı. İlk ifadesi ortaya çıkan acente sahibi, "Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Uçuş firması yetkilileri yerine biz gözaltına alındık" dedi. Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar’ın (53) sahibi olduğu turizm acentesinin Kocaeli, İstanbul, Bursa, Sakarya, Balıkesir, Düzce gibi illerde umre ziyaretine gitmek isteyen yaklaşık 412 kişiyi yaklaşık 10 milyon TL dolandırdığı iddia edildi. Umreye gitme tarihinin geçmesi üzerine vatandaşlar şüphelilerle irtibata geçerek polis şikayette bulundu. Sakarya’da camide müşteriler ile yapılan toplantı sırasında Çokyaşar ve 4 şüpheli Sakarya’da gözaltına alındı. İfadesi alınan 5 şüpheli savcılık tarafından serbest bırakılmasına karar verildi. Ancak Bursa’da da yapılan şikayetler üzerine Bursa Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatıyla Ahmet Çokyaşar ve aracı olduğu iddia edilen Ersoy Y. (50) serbest bırakılmadan gözaltı süreçleri devam etti. Diğer 3 şüpheli ise serbest bırakıldı. "Asıl mağdur olan biziz" Sakarya’dan SEGBİS aracılığıyla Bursa 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne bağlanan şüpheliler, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan ifade verdi. Suçlamaları kabul etmeyen Ahmet Çokyaşar, "Asıl mağdur olan taraf biziz, firma iki kere uçuşlarımızı iptal etti. Bilgiyi aldığımız an itibari ile emniyete suç duyurusu yaptık. Uçakları ertelenen yolcularımız ile görüşmek için Sakarya’ya gittik. Aynı suçtan dün Sakarya’da serbest bırakılmıştık ancak Bursa’daki vatandaşların yine suç duyurusunda bulunması üzerine 3 gündür gözaltına olduğumuz için müşterilerimizle irtibata geçemedik. Uçuş firması yerine bizler bugün buradayız. Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için serbest kalmamız gerekmektedir. Uçuş firması yetkililerinin acil olarak gözaltına alınmasını talep etmekteyiz. Asıl bizler dolandırıldık. Bu olaydan dolayı çok üzgünüm, sizlerden yardım talep ediyoruz, biz bu sorunu çok kısa zamanda çözecek pozisyondayız. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim” diye konuştu. "Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık" Çokyaşar’ın savunmasına katılan müdafisi Av. Nurcan Özlen, "Müvekkilimiz uçuşların iptal edildiğini 30 Nisan tarihinde öğrenmiştir, bu haberi alır almaz firma hakkında şikayetçi olduk. Firma sahibi hem Sakarya’da yürütülen soruşturmada hem de Kocaeli’de yürütülen dosyada şüpheli konumundadır. Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık. Müvekkilimin dolandırıcılık kasti söz konusu değildir. Aksine biz mağduruz” şeklinde konuştu. "Umreyi iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi" 29 senedir kamu personeli olarak görev yaptığını söyleyen Ersoy Y., "Ben de umreye gidecektim, orayı iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi. İnsanlar umreye gideceğimi duyunca beni arayarak, ‘Birlikte gidelim’ dediler. 12 kişi bana para verdi, ben de parayı yatırdım fakat Umre’ye gitmemize 2 gün kala uçuş firması uçuşun iptal olduğunu bildirdi. İtibarımdan dolayı bu 12 kişinin parasını hemen ödemek istiyorum yeter ki serbest kalayım. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim, hakimliğiniz aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanarak serbest bırakılmamı talep ederim” ifadelerini kullandı. "Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını geri iade etmiştir" Ersoy Y. müdafisi Av. Gizem Dirbisoğlu ise "Müvekkilim daha önce de bu turizm firması ile umreye gitmiştir. Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını da geri iade etmiştir. Müvekkil mağdur durumdadır, tutuklanması ağır bir tedbir olacaktır. Fazla şikayetçi olduğu için herkes para verdiğini iddia etmiştir ancak müştekinin gerçeğe aykırı beyanları ile müvekkilin tutuklanması hakkaniyete aykırı bir durum olacaktır. Turizm firmasının yetkilisini müvekkilim vatandaşlara bildirmiştir, kendisi sadece aracıdır. Ersoy Y., bir kuruş dahi kar sağlamadan vatandaşların parasını turizm firmasına yatırmıştır. Maddi menfaat yoktur” dedi. İfadelerinin ardından 2 şüpheli, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.