GÜNDEM - 03 Mart 2014 Pazartesi 09:12

8 yaşındaki Miraç’ın dramı

A
A
A
8 yaşındaki Miraç’ın dramı

Hatay’ın Dörtyol ilçesinde, kronik akciğer hastalığına yakalanan 8 yaşındaki Miraç Hamitgil, 5 aydır bürokrasinin yavaş ilerlemesi nedeniyle ölümle pençeleşiyor.

Hatay’ın Dörtyol ilçesinde, 9 aylıkken geçirdiği enfeksiyon sonucu kronik akciğer hastalığına yakalanan ve doktorların, “Az ömrü kaldı, yurt dışında ameliyat olması şart" dediği 8 yaşındaki Miraç Hamitgil, 5 aydır bürokrasinin yavaş ilerlemesi nedeniyle ölümle pençeleşiyor.
Kronik akciğer hastalığı teşhisi konduktan sonra 7 yıl bir hastanede tedavi gören küçük Miraç’a doktorlar tarafından akciğerlerinin "iflas ettiği" ve nakil yapılması gerektiği teşhisi konularak nakil yapılması için başka bir hastaneye sevk edildi. Nakil yapılmayı bekleyen küçük kıza doktorları, Viyana'da akciğer nakli yapılmasını tavsiye etti.
Hamitgil ailesi küçük kızlarının yaşaması için Sağlık Bakanlığına girişimlerde bulundu. Bakanlık ve Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) görevlendirdiği bir hastanede iki doktor, Dörtyol'a gelerek Miraç'ı muayene etti.
Doktorlar, yaptıkları testlerin sonucunda Miraç'a canlı vericiden akciğer nakli yapılması gerektiği ve naklin Viyana'da gerçekleştirilmesinin uygun olacağı yönünde rapor verdi. Annesi ve teyzesinden alınan doku örneklerinin uyum sağladığını tespit ederek Viyana'daki uzmanlarla görüşen doktorlar, Miraç'a nakil için yurtdışından onay aldı.
Anne Fatma Hamitgil, kızının tedavisini yapan doktorların 5 ay önce kızı için 8 ay ömrü kaldı dediğini belirterek, "Zaten 5 ayı gitti gün sayıyoruz ama hala biz nakil için gidemedik. Ameliyat için her şey bitti deniyor ama bir türlü ambulans uçak gelip bizi almadı. Artık tek umudumuz başbakanımız kaldı. Sesimizi bari o duysun da bir an önce işlemler hızlansın. Kızımdan önce ben tükendim" dedi.
Baba Yılmaz Hamitgil, kızının ameliyatı nedeniyle yurt dışına gidebilmesi için istenen evrakları tamamladıklarını vurgulayarak, "Ancak şuan bir neticeye varamadık. Biran evvel yurt dışında nakil olması gereken kızım evde adeta hastane ortamında yaşamaya çalışıyor ama nereye kadar. Arkadaşları dışarıda oynarken Miraç’ımız gözümüzün önünde eriyor. Kızımın yaşaması için devlet büyüklerimizden aşamadığımız bürokrasinin hızlandırılmasını ve kızımın biran önce ambulans uçakla yurt dışına gönderilmesini istiyorum” diye konuştu.
Miraç'ın teyzesi Çiğdem Aslan ise yeğeninin sağlığına kavuşması için donör olmayı tereddütsüz kabul ettiğini söyleyerek, “Benim ve ablamın dokuları uyum sağladı. Yeğenimin sağlığına kavuşacağını umut ediyorum. Yeter ki yurt dışına bir an önce gidelim. 15 gün oldu yetkililerden gitmek için olumlu bir haber alamadık. Fazla bir ömrü kalmayan yeğenimin sesini Başbakanımızın duymasını ve işlemlerini hızlandırmasını istiyorum” dedi.
S ağlık Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada , “ Miraç’ın durumu
Akciğer Nakilleri Bilimsel Danışma Komisyonunda hastanın durumu görüşülmüştür.Komisyonda alınan karar gereği hastanın tedavi planının, muayene ve tetkikleri ile birlikte değerlendirilerek yapılması kararlaştırılmıştır.Kararla ilgili Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Akciğer Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Adnan Sayar ve Hatay İli Dörtyol İlçesinde daha önce Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi bilgi verildi ve fikir alışverişinde bulunuldu. 10.01.2014 tarihinde Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi Organ Nakli Merkez sorumlusu Prof.Dr.Adnan SAYAR ve Organ ve Doku Nakli Koordinatörü Hüseyin YILDIRIMOĞLU ile birlikte hasta Miraç Hamitligil Dörtyol Devlet Hastanesinde yattığı serviste konsülte edilmiştir.
Hastada BOS (BronşiolitisObliterans Sendromu) teşhisinin var olduğu ve Son Dönem Akciğer Yetmezliği geliştiğinden Akciğer Nakli endikasyonun var olduğu tespit edilmiştir. Viyana Üniversitesi Tıp Fakültesi (AllgemeniesKrankenhausUniversitasKlinikenLungen) Hastanesi ile paylaşılmış ve hastanın akciğer nakli içinkabül edilmesi istenmiştir.Üniversite
sadece canlı 2 (iki) verici ile hastanın gönderilmesi halinde Akciğer nakli için kabul edeceklerini bildirmiştirdir Canlıdan akciğer nakli için 4. dereceye kadar hastanın akrabalarından 2 kişinin tetkiklerinin acilen yapılması için 06.02.2014 tarihinde hastanın annesine telefonla bilgi verilmiştir. Anne eşinin il dışında olduğunu pazartesi günü (10.02.2014) tarihinde geleceğini ve hazırlıkların ancak yapabileceklerini beyan etmiştir. Verici adaylarının Anne ve Babası olacağı tarafımıza bildirilmiştir. Yapılan tetkikler sonucunda babanın verici olamayacağı tespit edilmiş, diğer verici adaylarının tetkikleri yapılmıştır. Teyzesinin uygun verici olduğunun tespit edilmesi üzerine yurt dışı sevk raporları yenilenmiştir.
18.02.2014 tarihinde Yedikule Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından ulaştırılan yurt dışı tedavi raporu yeniden onay için aynı gün Ankara numune Hastanesine teslim edilmiş (SUT hükmü gereği) alınan onay raporu 20 Şubat tarihinde Bakanlığımız tarafından onaylanarak elden 25.02.2014 tarihinde SGK’ na teslim edilmiştir.
SGK ile yapılan görüşmede Miraç hakkında düzenlenen yeni rapora istinaden ( anne ve teyzeden canlı nakil) yeniden onay hemen hazırlanarak ilgili il müdürlüğüne göndereceklerini ve vize işlemleri için Avusturya büyükelçiliğine başvurabileceklerini beyan edilmiştir.
Vize işlemlerinin tamamlanmasından sonra hastamız vericileri ile birlikte Uçak Ambulans ile Avusturya ya sevk edilecektir.” denildi.

NECATİ İVGİN

HATAY

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Kadınlarla ilgili meseleyi LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara haksızlık yapıyorsunuz" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Kadınlarla ilgili meseleyi sadece LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara büyük bir haksızlık yapıyorsunuz. Birincisi bu. İkincisi küreselci söylemlerin etkisi altındasınız ve geçmişe bakarsak oryantalist bir bakış açısıyla kendi toplumunuza bakıyorsunuz" dedi. TBMM Genel Kurulunda Cumhurbaşkanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 2026 yılı bütçesi kabul edildi. Genel Kurulda, bütçeler üzerindeki konuşmaların tamamlanmasının ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Milletvekilleri tarafından sorulan soruları yanıtlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Rakamlar sizi doğrulamıyor. Az önce söyledim. Binde 1,1 ya da 1,2 civarında harcama söz konusu. Eski sisteme göre daha düşük bir harcama. Kaldı ki şunu da söylemek zorundayım. Cumhur İttifakı’nın adayı olan Cumhurbaşkanımız değil de rakibi seçilmiş olsaydı, şimdi 6 tane cumhurbaşkanı yardımcısı olacaktı. Kim bilir kaç tane bakan olacaktı; 90’lı yıllarda koalisyon hükümetleri dönemlerinde 35, 36’ları bulmuş. Muhtemelen 30’un üstünde de bakan olurdu. Asıl o zaman cumhurbaşkanlığı makamı israf noktasına dönüşürdü. Bir de resmi resmi ilan edilen cumhurbaşkanı yardımcılarının dışında da kimlere cumhurbaşkanı yardımcılığı sözü verildi onu da bilmiyoruz. Onları da eklerseniz çok daha fazla olur" dedi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi hakkındaki eleştirilere cevap veren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Ben ısrarla aynı şeyi söylüyorum. Bir defa orada bir cami var. Cuma dahil namazlar kılınıyor ve herkes geliyor. Kütüphane 7 gün 24 saat açık. Kongre Merkezi açık. Ayrıca, Külliye’nin daha resmi bölümlerini gezmek isteyenler için belki Ali Mahir (Başarır) Bey de gezmek isteyebilir. O yüzden adresi söyleyeyim: ziyaret.tccb.gov.tr/. Turist olsun, vatandaşımız olsun herkes bu siteye girebilir. ’Gezmek istiyorum’ diyebilir ve bunlar belli bir sistem içinde gezdiriliyorlar. Yani ’vatandaşa açık değil’ ifadeniz doğru değil. Lütfen gezmek istiyorsanız bu siteye girebilirsiniz veya benden randevu istersiniz ben gezdiririm" diye konuştu. Genel bütçenin 10 binde beşinin kullanıldığını vurgulayan Yılmaz, "Nedir bu sınır? ’Bütçe başlangıç ödeneğinin binde 5’ini geçemez’ demiş kanunlarımız. Geçen yıl itibarıyla, 2024 yılında, genel bütçe başlangıç ödeneğinin 10 binde beşini kullanmış Cumhurbaşkanımız. 10 kat daha altında limitin bir kullanım söz konusu. Bu yıl itibarıyla 10 binde üç civarında kullanım. Öyle ifade ettiğiniz gibi sanki bütçenin tamamı büyük bir kısmı bu işlere harcanıyormuş gibi ifadeler doğru değil ama ihtiyaç oldukça da elbette kullanılacak. Tüm ülkelerin kullandığı gibi" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanlığındaki taşıt sayıları hakkında bilgi veren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Cumhurbaşkanlığında ihtiyaç çıkabilir, acil bir şey olabilir diye 20 taşıt koyuyoruz. Doğru. Ama 2024 yılında sadece 7 taşıt alınmış. 2025 yılında yine 20 taşıt koymuşuz. Şu ana kadar bir tane bile alınmamış. NATO zirvesi geliyor, belki onun için bir ihtiyaç olursa bir alım yapılabilir. Yapılmaz demiyorum ama genelde bu 20 taşıt konuyor. Bir ihtiyat ödeneği olarak konuyor. Acil bir ihtiyaç çıkar kullanılabilir diye konuyor. Ama geçmişe baktığınız zaman bunun pek de kullanılmadığını görüyoruz" ifadelerini kullandı. Kadınlarla ilgili meselelerin sadece LGBT üzerinden tartışılmasının haksızlık olduğuna değinen Yılmaz, "Kadınlarla ilgili meseleyi sadece LGBT kontekstinde tartışıyorsanız kadınlara büyük bir haksızlık yapıyorsunuz. Birincisi bu. İkincisi küreselci söylemlerin etkisi altındasınız ve geçmişe bakarsak oryantalist bir bakış açısıyla kendi toplumunuza bakıyorsunuz. Bu uzun bir entelektüel tartışma. Ama bakış açınıza hiçbir şekilde katılmadığımı, Kürt halkının da sizin bu bakış açınıza en küçük bir prim vermeyeceğini de buradan ifade etmek istiyorum" şeklinde konuştu. Türkiye’de açlık sınırının sadece TÜRK-İŞ’in yaptığı hesaplamalar olduğundan bahseden Yılmaz, "Türkiye’de açlık ve yoksulluk sınırı dediğiniz TÜRK-İŞ’in yaptığı hesaplamalar. Yoksulluk olarak hesapladığı geçen ay gördüm televizyonlardan 97 bin lira. Yani neredeyse 2 bin 500 dolara yakın bir geliri olanı yoksul olarak tarif ediyor. Siz 5 bin dolar da dersiniz. Açık arttırmaya da çıkabilirsiniz. Tüm toplumu da yoksul ilan edebilirsiniz. Ama bir uluslararası ölçüte, istatistiğe dayalı bir yaklaşım değil bu. Sendikal olarak hazırlanmış muhtemelen sendikal taleplerine baz teşkil etmek üzere yapılan çalışmalar. Biz elbette en küçük yoksulluk oranıyla da mücadele etmeye devam edeceğiz. Güçlü bir sosyal politikayla yolumuza devam edeceğiz" dedi. Soru-cevabın ardından Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, birleşimi, yarın saat 11.00’de toplanmak için kapattı.
Kocaeli Kocaeli’de silahlı saldırı: 1’i futbolcu 3 yaralı Kocaeli’de meydana gelen silahlı saldırıda 3 kişi silahla vurularak yaralandı. Yaralılardan birinin Kocaelili futbolcu Uğurcan Bekçi olduğu öğrenildi. Olay, İzmit ilçesi Sanayi Mahallesi Ömer Türkçakal Bulvarı’nda meydana geldi. Henüz bilinmeyen sebeple iki grup arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi ile çıkan kavgada Sultanbeyli Belediyesporlu Uğurcan Bekçi (27), E.K.B. (27) ve İ.A. (31) silahla yaralandı. 3 kişi kanlar içinde yerde kalırken, durum 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber verildi. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, biri ağır olmak üzere yaralan 3 kişiyi yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırdı. Kağıtspor, Körfez Spor Kulübü, Kocaeli Güneşspor, Belediye Derincespor, 24 Erzincaspor, Ankara Keçiörengücü, Adıyaman 1954 gibi önemli takımlarda forma giyen 27 yaşındaki kanat oyuncusu Uğurcan Bekçi’nin ayağından yaralandığı, durumunun ağır olduğu ve ameliyata alındığı öğrenildi. Polis olay yerinde delil aradı Öte yandan bölgeye çok sayıda polis ekibi de sevk edildi. Olayın Sefa Sirmen Sanayi Sitesi’nin yakınlarında başladığı, sahil yolu boyunca da sürdüğü öğrenildi. Polis ekipleri olayın yaşandığı noktalarda mermi ve delil aradı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi Cinayet Büro ekipleri, çok yönlü araştırma başlatırken, zanlı veya zanlıların yakalanması için çalışmalar sürüyor.
Ankara Bakan Işıkhan: "’Özel hastanelere aktarılan pay artıyor’ ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır" Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, "Özel hastanelere yapılan ödemelerin tedavi harcamaları içindeki payı 2013 yılında yüzde 23,40 iken 2024 yılı sonunda yüzde 10,45’e düşmüştür, 2025 yılının ilk yedi ayında ise bu oran yüzde 6,78’e gerilemiştir. Bu yüzden ‘Özel hastanelere aktarılan pay artıyor’ ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır" dedi. TBMM Genel Kurulu, Cumhurbaşkanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yanı sıra Mesleki Yeterlilik Kurumu, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, İletişim Başkanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Arşivleri Başkanlığı, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı, Savunma Sanayii Başkanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığının bütçeleri görüşüldü. Milletvekillerinin konuşmalarıyla başlayan Genel Kurul toplantısında Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın sunumlarıyla devam etti. Sunumların ardından soru-cevap bölümüne geçilen toplantıda Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Burada konuşan Işıkhan, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) 2026 yılı bütçesinin düşük olduğuna yönelik iddialara yanıt vererek, "Sosyal Güvenlik Kurumunun bütçesi merkezî yönetim bütçe kapsamı dışında olup ayrı bir bütçedir. 2026 yılı merkezî yönetim bütçesinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ayrılan pay, Bakanlık bütçesi üzerinden SGK’ye ayrılan teşvikleri 261,3 milyar lira, açık finansman ise 43,7 milyar lira kalemlerini kapsamaktadır. Dolayısıyla, sosyal güvenlik sisteminin finansman kaynağını sadece genel bütçeden aktarılan pay üzerinden değerlendirmek doğru bir yaklaşım değildir. SGK bütçesinin 2026 yılında 7 trilyon 130 milyar lira olacağı öngörülmektedir" ifadelerine yer verdi. "Dilovası yangınında ihmali, kusuru, sorumluluğu olan kim varsa gözünün yaşına bakmadan gerekli işlemi yapacağız" Işıkhan, DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun Dilovası yangınında insanların ihmalden dolayı hayatını kaybettiği iddialarına da yanıt vererek, şu ifadelere yer verdi: "İlk anından itibaren ailelerimizin yanında oldum, devlet olarak kimseyi yalnız bırakmadık ve bırakmayacağız. Olayla ilgili adli süreç hâlen devam etmektedir, yargının yürüttüğü soruşturmayı titizlikle ve yakından takip ediyoruz. Bununla birlikte, idari açıdan üzerimize düşen sorumluluğu gecikmeden yerine getirdim, 3 başmüfettişimizi ve 2 müfettişi görevlendirdi. Soruşturma kapsamında SGK Kocaeli İl Müdürü, İl Müdür Yardımcısı, Gebze Sosyal Güvenlik Merkezi Müdürünü görevden aldık. Çalışma ve İş Kurumu Kocaeli İl Müdürü, İŞKUR Dilovası Hizmet Merkez Müdürü, İŞKUR CİMER’den Sorumlu Şube Müdürü personelini görevden aldık. Hem adli hem de idari soruşturmalar eşzamanlı olarak devam etmektedir. Az önce açıkladığım gibi ihmali, kusuru, sorumluluğu olan kim varsa gözünün yaşına bakmadan gerekli işlemi yapacağız." "‘Özel hastanelere aktarılan pay artıyor’ ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır" Bakan Işıkhan, 2025 bütçesinde SGK’ye yapılan transferler arttığını ve sağlık sistemini kalkındırmak için bu transfer harcamalarının özel hastanelere gittiğini iddia edildiğini söyleyerek, "Bu iddia kesinlikle doğru değil. Özel hastanelere yapılan ödemelerin tedavi harcamaları içindeki payı 2013 yılında yüzde 23,40 iken 2024 yılı sonunda yüzde 10,45’e düşmüştür, 2025 yılının ilk yedi ayında ise bu oran yüzde 6,78’e gerilemiştir. Bu yüzden ‘Özel hastanelere aktarılan pay artıyor’ ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır" dedi. Genel Kurul toplantısı Bakan Işıkhan’ın konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın konuşmasıyla devam etti.