EĞİTİM - 23 Şubat 2019 Cumartesi 12:37

9'uncu Sectoral Orienteering etkinliği

A
A
A
9'uncu Sectoral Orienteering etkinliği

Özyeğin Üniversitesi (ÖzÜ), Sectoral Orienteering etkinliğinin 9'uncusuna ev sahipliği yapacak. Öğrenciler; bir hafta sürecek panel, söyleşi, sanat etkinlikleri gibi farklı platformlarda, alanlarında lider şirketlerin yöneticileri ve esin kaynağı girişimcilerle bir araya gelerek, ilgi duydukları iş alanları ile ilgili bilgilenme ve deneyim paylaşımı olanağı bulacak.

Özyeğin Üniversitesi Sektörel Eğitim ve Profesyonel Gelişim Birimi, bu sene 9'uncusu düzenlenen Sectoral Orienteering etkinliğini 25 Şubat - 1 Mart tarihleri arasında Çekmeköy Kampüsü’nde düzenleyecek. Pek çok panel, sergi, workshop, konser ve etkinlikte öğrenciler; akademik, profesyonel, sosyal, kültürel ve sportif alanda ilgi ve hedeflerine yönelik farklı etkinliklere katılırken, sektör temsilcileri ile bir araya gelerek 'geleceklerini' bugünden tasarlama olanağına sahip olacak. 

Yapılan bilgilendirmede; üniversite ve iş dünyası iş birliğinde önemli bir işlevi 9 yıldır sürdüren Sectoral Orienteering, inovatif bir yaklaşımla geleneksel kariyer günleri kavramına da farklı yorum getiriyor. Sosyal, kültürel ve mesleki içeriklerle zenginleştirilmiş program, 'ÖzÜ Dönüştürücü Eğitim Felsefesi'ne paralel bir yaklaşımla, öğrencilerin kişisel ilgi alanlarını ve farklı gelecek beklentilerini de göz önüne alıyor.

Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Gençtürk konuya ilişkin olarak "Öğrencilerin eğitim deneyiminde dönüşüm oluşturma felsefesiyle hayata geçirdiğimiz sektörel eğitim programı ile uluslararası yükseköğretim derecelendirme kuruluşu Times Higher Education (THE) tarafından düzenlenen THE Award Asia 2019'un 'öğrenciler için üstün destek’ kategorisinde, en iyi 8 üniversite arasında gösterilen üniversitemiz, bu felsefenin yansıması olan Sectoral Orienteering etkinliğinin bu yıl 9'uncusuna ev sahipliği yapacak. Özyeğin Üniversitesi olarak bunu gerçekleştirmekten mutluluk duyuyoruz. Etkinlik, Özyeğin Üniversitesi’nin dönüştürücü eğitim felsefesi çerçevesinde, her öğrenciyi çok boyutlu bir birey olarak ele alan öğrenci gelişimi yaklaşımı doğrultusunda ayrıntılı bir çalışmayla tasarlanıyor. Öğrencilerle şirketleri bir araya getiren geleneksel kariyer günlerinden farkı, gençlere merakları, hedefleri ve ilgi alanları doğrultusunda geleceklerine yön çizme fırsatı sunan, yenilikçi ve hedef odaklı bir anlayışa sahip olması, çok farklı alanlarda çalışan sektör temsilcileriyle vaka çalışmaları, sektörel sohbetler, workshoplar, mülakat simülasyonları ve kültürel aktivitelerle öğrencilerimize deneyim esaslı bir imkân sağladığımızı ve önemli bir vizyon kazandırdığımızı düşünüyoruz" diye konuştu.

'Sectoral Orienteering' uygulaması, günümüz iş dünyasında giderek önemini kaybeden geleneksel 'kariyer günleri' ve 'kariyer fuarları'na daha hedef odaklı, yenilikçi bir alternatif olarak öne çıktığı belirtiliyor. Bu uygulama ile ÖzÜ öğrencileri, alanının önde gelen şirketleri, yöneticileri ve çalışanları ile farklı platformlarda bir araya gelerek değişik sektörlerle ilgili bilgi alıyor, alanlarının uzmanlarıyla deneyimlerini konuşma imkânı buluyor.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya Naci Görür’den deprem molozları için uyarı: “Belediyeler şimdiden düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç” Yer Bilimci ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, “Deprem molozları ya geri kazanılmalı. Veyahut da uluslararası yöntemlerle bertaraf edilmeli. Havayla, suyla ilişkileri kesilmeli. Bunu belediyeler şimdiden düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç” dedi. Birinci derece deprem kuşağı üzerinde bulunan Amasya’nın Merzifon ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldiği programda deprem molozlarının içerisinde asbest, demir, çimento, kağıt, kimyevi madde, parlayıcı madde, toksik maddelerin bulunduğuna işaret eden Prof. Dr. Naci Görür, “Eğer herkesin yaptığı gibi. İstanbul’da onu yaptılar. Arabalara doldurup götürüp denize, etrafa dökerseniz kendinizi yok edersiniz. Uzun dönemde depremin öldüremediği insanları da siz çevreyi kirleterek ölümüne neden olursunuz” diye konuştu. Belediyelerin sorumluluk alanlarında yapıları depreme karşı dayanıklı olmaya hazırlarken muhtemel bir depremde yıkılan binaların molozlarının bertaraf edilip geri kazanımının sağlanmasını da planlaması gerektiğinin altını çizen Naci Görür, “Bunu belediye şimdide düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç. O kargaşa, gürültüde ne yapacaklarını şaşırabilirler” şeklinde konuştu. Programa evsahipliği yapan Merzifon Belediye Başkanı Alp Kargı da, depreme karşı dirençli Merzifon’u inşa etme çabası içerisinde olduklarını vurguladı.
Bursa Eski Bulgaristan Başbakanı Denkov: “Vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız” Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, Bursa’daki Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni (BAL-GÖÇ) ziyaret etti. İki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığı toplantıda vatandaşlık başvuru süreci ve geçmişte yaşanan asimilasyon politikaları sorunu konuşuldu. Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, bir dizi ziyaret için Bursa’ya geldi. Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği yönetimini ziyaret eden Denkov ve Petkov, yapılan görüşmede iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldı. BAL-GÖÇ Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan, Bulgaristan göçmeni Türklerin sıkıntılarını dile getirirken en çok şikayetlerden birinin Bulgaristan vatandaşlığı başvurusunda yaşanılan zorlu süreç olduğunu söyledi. Bu konu hakkında çalışma yapılmasını dilediklerini belirten Balkan, geçmişte Türklere asimilasyon uygulayanların yıllardır ceza almadığını da ifade etti. "Başvuru sürecinin zorluğu dijitalleşmemekten kaynaklanıyor" Bulgaristan vatandaşlığındaki başvuru sürecinin sadece Türklere yönelik bir sorun olmadığını, tüm dünyadan benzer şikayetler aldıklarını aktaran eski Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov, “İnsanların yapmış olduğu vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız. Fakat bunun sadece Türkiye’ye yönelik bir durum olduğunu düşünmeyin. Biz aslında Bulgaristan’ın bütün dünyadaki konsolosluklarında benzer şikâyetleri alıyoruz. Bütün dünyadaki Bulgar vatandaşları, özellikle vatandaşlık şikayetlerini bizlere iletmekteler. Bu problemin dijitalleşme sıkıntısından kaynaklı olduğunu düşünüyoruz ve bu hizmetleri gerçekleştirme sürecinin gereksiz bazı konularla uzatıldığı gibi bir inanış oluşuyor. Bu konuda çalışıp bir an evvel dijitalleşme ve süreçlerle ilgili belirli bir süre içerisine alınarak halledilmesi gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “Benim ailem de bu sıkıntıları yaşadı” 80’lerde Türklerin yaşadığı sıkıntıları kendi ailesinin de yaşadığını belirten Kiril Petkov ise, “Yaşanan olaylardan sonra neden hala ceza alan yok diye sordunuz. Bu insanlar benim aileme de bu sıkıntıları yaşattığı için beni de kişisel olarak incitmekte ve hala ben de bunu sorguluyorum. Bu süreçte aslında yapmak istediğimiz şey insanların belirli bir siyasi oluşum tarafından kullanılmasını engellemek. Çünkü onlar siyasi faaliyetlerini insanlara yardım için kullanmaktan ziyade kendi çıkarları için kullanıyorlar. Biz buradaki kurumlarla beraber, siyasi oluşumlarla beraber yolsuzluk zincirinin sona erdirilmesi için mücadele ediyoruz. Bunun değiştirilmesini istiyoruz. Bu şekilde kapsamlı bir demokratikleşme süreci sağlayabiliriz. Bunlar geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilebilecek bir şey değil. Biz bunları yenilikçi bir yolla yapmak istiyoruz” dedi.