DÜNYA - 08 Temmuz 2025 Salı 07:14 | Son Güncelleme : 08 Temmuz 2025 Salı 07:20

ABD Başkanı Trump: "İsrail de Filistin de barışa yakın"

A
A
A
ABD Başkanı Trump: "İsrail de Filistin de barışa yakın"

ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze’deki ateşkes süreci ve Orta Doğu'da kalıcı barış hedefiyle Beyaz Saray’da özel bir akşam yemeğinde bir araya geldi.

Görüşmede Trump, Orta Doğu’daki barış vizyonunu anlatarak Netanyahu’ya "Nobel Barış Ödülü’ne adaylık mektubu" için teşekkür etti. Netanyahu ise "Bu süreçte İsrail'in egemenliğini tehlikeye atmayacak ama Filistinlilere özgürlük tanıyacak çözümler üzerinde ilerliyoruz" dedi. Trump, iki tarafın da kalıcı barışa yakın olduğunu belirtti.

Görüşmenin merkezinde, İsrail ile Hamas arasında sağlanan geçici ateşkesin kalıcı barışa dönüşüp dönüşemeyeceği yer aldı. Başkan Trump, son çatışmalarda Gazze’den İsrail’e atılan 14 füzenin tamamının İsrail hava savunma sistemlerince havada imha edildiğini belirterek, "Bu bir dönüm noktasıydı. O andan itibaren gerilim hızla düştü. Biz de Katar’daki üsten askerleri çıkardık. İsrail'e 'füzeler saat 1’de geliyor' denildi, yanıtımız netti: 'Gelsinler'" dedi.

Trump, "İki hafta öncesine göre sahada çok farklı bir tablo var. Görüşmeler devam ediyor. Filistin tarafı da ateşkesi sürdürme konusunda istekli görünüyor. Bu bizim açımızdan umut verici" ifadelerini kullandı.

Trump: "Gazze bir hapishane olmamalı, Filistinlilere özgür seçim hakkı tanınmalı"
Başkan Trump, Gazze’deki yaşam koşullarına da değinerek, "Bu bir hapishane olmamalı. İnsanlara özgür seçim hakkı verilmeli. Kalmak isterlerse kalmalı, gitmek isterlerse gitmeliler. Biz bu konuda bölgedeki müttefik ülkelerle birlikte Filistinlilere daha iyi bir gelecek kurmak için çalışıyoruz" dedi.

Trump ayrıca, Gazze’nin yeniden imarı için bazı Körfez ülkelerinin ABD ile temas halinde olduğunu ve bölgeye ekonomik teşvik paketleri üzerinde görüşmeler yürütüldüğünü açıkladı.

Netanyahu: "Gazze’de terör tünelleri ve sığınaklar inşa ettiler, bu asla unutulmayacak"
İsrail Başbakanı Netanyahu ise 7 Ekim saldırılarını hatırlatarak, Hamas’ı sert bir dille eleştirdi. "Gazze’de bir devletleri vardı. Ancak bunu halkları için kullanmadılar. Okul, hastane değil, terör tünelleri ve sığınaklar inşa ettiler." dedi.

Netanyahu, bu travmanın İsrail halkı üzerinde derin etkiler bıraktığını belirterek, "Bu yüzden insanlar Gazze’ye yeni bir devlet verilmesine karşı çıkıyor. Bu, İsrail’i yok etmek için bir platform haline gelir. Barış, ancak bizi yok etmek istemeyenlerle mümkün" ifadelerini kullandı.

Filistin yönetimine sınırlı egemenlik vurgusu

İki lider de olası çözüm modelleri üzerinde konuştu ve iki devletli çözüm tartışmasına da değindi. Netanyahu, Filistinlilere yönetsel güç tanınabileceğini ancak İsrail’in güvenliğini ilgilendiren konularda mutlak egemenlik hakkının İsrail'de kalması gerektiğini belirtti. "Bu, intihar etmiyoruz demek. Güvenlik bizim elimizde olacak" dedi.

Trump ise, "İnsanlara umut verilmeden kalıcı barış olmaz. Bu bölgede özgürlük, ekonomik gelişme ve güvenlik bir arada ilerlemeli" diyerek sürecin diplomatik ve yapıcı bir çerçevede sürdürülmesi gerektiğini kaydetti.

Trump: "Barış için tarihi fırsat, İran masaya dönmek istiyor"

Başkan Trump, İsrail’in çevresindeki Arap ülkelerle görüşmelerin ilerlediğini kaydederek, "Bu, iki hafta öncesine göre çok farklı bir tablo. İran’la da görüşme talebi aldık. Üç büyük nükleer tesisleri hedef alındı, Atom Enerjisi Komisyonu hepsinin yok edildiğini bildirdi" dedi.

"Amerika’nın desteğiyle İran’ın İsrail’i yok etmeye yönelik 20 bin füzelik kapasitesi ortadan kaldırıldı" diyen Netanyahu, bu ortak başarının kalıcı barış için temel oluşturduğunu belirtti.

İran’ın masaya dönmeye hazır olduğunu belirten Trump, "Bu görüşmelerin amacı nükleer faaliyetlerin, balistik füze üretiminin ve teröre desteğin tamamen ortadan kaldırılması. Eğer her şey yazıya dökülürse bu çok daha anlamlı olur" dedi.

Suriye yaptırımları kaldırıldı: "Yeni lideri destekliyoruz"

Başkan Trump, görüşmede ayrıca Suriye’deki yeni rejimle ilgili açıklamalarda bulunarak, "Yeni liderle görüştüm, etkilendim. Ona bir şans vermek istiyoruz. Bu nedenle Suriye’ye uygulanan yaptırımları kaldırdık" dedi. Trump, bu kararın bölgede istikrar ve güvenliği sağlayacak yeni bir sürecin parçası olduğunu söyledi.

Trump: "Bu savaş bitmeli: 7 günde 7 bin kişi öldü"

Rusya-Ukrayna savaşına da değinen Başkan Trump, "Bu savaş asla başlamamalıydı. Başkan Putin’den memnun değilim. Geçtiğimiz hafta 7 bin insan öldü. Çoğu asker ama bunlar canlar. Eğer bunu durdurabilirsem, bu insanlık için en büyük görev olur" ifadelerini kullandı.

ABD’ye yatırım rekoru: "15 trilyon doları aştık"

Toplantıda ekonomi ve yapay zekâ yatırımları da gündeme geldi. Başkan Trump, ABD’nin son üç ayda 15 trilyon dolarlık yatırım çektiğini açıklayarak, "Amerika öldü deniyordu, şimdi dünyanın en sıcak ülkesi haline geldik" dedi.

Güvenlik mesajı: "İsrail’e daha fazla savunma silahı gönderilecek"

Trump, İsrail’in güvenliği için daha fazla savunma silahı gönderileceğini duyurdu,; "İsrail çok ağır saldırı altında. Savunma sistemlerini güçlendireceğiz. Özellikle demir kubbe ve hava savunma kapasiteleri artırılacak" açıklamasında bulundu.

Dilek Kaya

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Uluslararası dil sınavları Erzurum’da başarıyla uygulanıyor Atatürk Üniversitesi; Uluslararası Dil Sınavları Koordinatörlüğü (ATAİLE) aracılığıyla Erzurum’u, Doğu Anadolu Bölgesnin uluslararası dil sınavları merkezi hâline getirerek bölgeye yönelik stratejik bir hizmeti başarıyla sürdürüyor. Dünya genelinde geçerliliği bulunan prestijli dil sınavlarının üniversite bünyesinde düzenli ve tam kapasiteyle uygulanması, akademik ve profesyonel hedefleri olan adaylar için önemli bir fırsat sunuyor. Uzun yıllar boyunca YÖK ve ÖSYM denkliği bulunan uluslararası dil sınavlarına katılmak isteyen adaylar, sınavlara girebilmek için büyükşehirlere seyahat etmek zorunda kalıyor; bu durum hem maddi hem de psikolojik açıdan ciddi bir yük oluşturuyordu. Atatürk Üniversitesi tarafından hayata geçirilen bu uygulama sayesinde adaylar, sınav stresine eklenen yolculuk, konaklama ve zaman kaybı gibi zorluklardan tamamen kurtularak kendi şehirlerinde, güvenli ve konforlu bir ortamda sınava girme imkânına kavuşuyor. Fırsat eşitliğini güçlendiren stratejik hamle Atatürk Üniversitesinin bu hizmeti, yalnızca sınav uygulaması olmanın ötesinde, bölgesel kalkınma ve eğitimde fırsat eşitliği vizyonunun güçlü bir yansıması olarak öne çıkıyor. Erzurum’un eğitim üssü kimliğini daha da pekiştiren bu adım, Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki akademisyenler, öğrenciler ve profesyoneller için erişilebilirliği artırarak uluslararasılaşma hedeflerine doğrudan katkı sağlıyor. YÖK ve ÖSYM denkliği ile resmi güvence Atatürk Üniversitesi bünyesinde gerçekleştirilen tüm uluslararası dil sınavlarının Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından tanınan resmi eşdeğerliğe sahip olması, bu hizmetin en kritik yönünü oluşturuyor. Bu sayede adaylar; yüksek lisans ve doktora başvurularında, doçentlik süreçlerinde ve dil puanı şartı aranan kamu personeli alımlarında elde ettikleri sonuçları güvenle kullanabiliyor. Rektör Hacımüftüoğlu: "Bölgenin akademik gücüne yatırım yapıyoruz" Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, üniversitenin yalnızca eğitim veren değil, bölgenin geleceğini şekillendiren bir vizyonla hareket ettiğini vurgulayarak şunları söyledi: "Atatürk Üniversitesi olarak temel önceliklerimizden biri, bulunduğumuz coğrafyanın akademik ve entelektüel potansiyelini en üst düzeye çıkarmaktır. Uluslararası geçerliliğe sahip dil sınavlarını Erzurum’da uygulamaya başlamamız, bu anlayışın somut bir göstergesidir. Akademisyenlerimizin, öğrencilerimizin ve tüm adaylarımızın büyükşehirlere gitmek zorunda kalmadan, kendi şehirlerinde bu sınavlara girebilmeleri; hem fırsat eşitliği hem de bölgesel kalkınma açısından son derece kıymetlidir. YÖK ve ÖSYM denkliği bulunan bu sınavlarla, bölgemizin akademik rekabet gücünü artırmaya ve uluslararasılaşma hedeflerimize kararlılıkla ilerlemeye devam edeceğiz." Tüm süreç, alanında uzman personel tarafından yürütülüyor Uluslararası Dil Sınavları Koordinatörü Öğr. Gör. Cengizhan Akdağ, ATAİLE bünyesinde yürütülen sınav uygulamalarında aday memnuniyetini ve sınav kalitesini merkeze alan bir anlayış benimsediklerini belirtti. Akdağ, sınav merkezlerinin modern teknolojik altyapıya sahip, sessiz ve konforlu alanlar olarak tasarlandığını vurgulayarak, "Sınav süreçlerimizi alanında uzman personelimiz eşliğinde, uluslararası standartlara uygun şekilde yürütüyoruz. Adaylarımızın kendilerini rahat hissedebilecekleri bir ortam oluşturmak, sınav stresini en aza indirerek gerçek performanslarını ortaya koymalarına doğrudan katkı sağlıyor," ifadelerini kullandı. Yüksek standartlarda sınav ortamı Erzurum’da düzenli olarak uygulanan uluslararası dil sınavlarına da değinen Akdağ, Atatürk Üniversitesi Uluslararası Dil Sınavları Koordinatörlüğü bünyesinde TOEFL iBT, IELTS, LanguageCert, PTE Academic, Oxford Test of English ve Cambridge Linguaskill gibi dünya genelinde geçerliliği bulunan sınavların başarıyla gerçekleştirildiğini belirtti. Bu sınavların YÖK ve ÖSYM tarafından tanınan resmi eşdeğerliğe sahip olmasının adaylar için büyük bir güvence sunduğunu dile getirdi. Bölge halkına çağrıda bulunan Akdağ, "Erzurum ve çevre illerde yaşayan tüm adayları, uluslararası geçerliliğe sahip dil yeterlilik puanlarını kendi şehirlerinde, yüksek standartlarda bir sınav ortamında elde etmeye davet ediyoruz. Atatürk Üniversitesi olarak akademik ve profesyonel gelişimin önündeki engelleri kaldırmaya yönelik çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz" şeklinde konuştu.
Siirt 6 yaşında başladığı bakırcılığı neredeyse yarım asırdır sürdürüyor Siirt’te 6 yaşlarında babasının yanında bakırcılık mesleği öğrenen 50 yaşındaki Fatih Bakırcı, yaklaşık 44 yıldır bakır dövüyor. Fatih Bakırcı, çekirdekten yetişerek baba mesleğini devam ettiriyor. Yaklaşık 5 yıl önce babasını kaybeden Bakırcı, babasının da işi dedesinden öğrendiğini söyledi. Yaklaşık 100 yıldır bu işin aile içinde yapıldığını kaydeden Bakırcı, "Hatta daha fazla. 6-7 yaşından beri babamın yanına dükkana gidip geliyordum, bu zamana kadar. Şu anda bakırın bir sürü farklı modeli var. Çünkü çok yayıldı, kullanılıyor. Birde sağlıklı bir ürün. İçinde pişen yemek çok lezzetli olduğu için yoğun bir talep var bakıra’’ dedi. İşinin baba mesleği olduğunu ve bu zanaatı ayakta tutmaya çalıştığını kaydeden Bakırcı, "4 tane çocuğum var. Buradaki kazancımla aşımı sağlamaya çakıyorum. Bu iş zaten terkedilmeye yüz tutmuş, zanaatlar kategorisinde fakat baba, dede mesleği olduğu için bunu ayakta tutmaya çalışıyoruz. Burada kalabalığı olmadığı için bakır üzerine rağbet oluşturamıyoruz" diye konuştu. Yaklaşık 30 sene önce her evde sadece bakır kullanıldığını aktaran Bakırcı, "Şu an çelik veya farklı çeşitler kullanılıyor. Ticaret Meslek Lisesi mezunuyum. Burada yıllardır zanaatla iç içeyiz. Bu zanaat üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığından bana verilmiş bir belge var. Devlet zanaatkarıyım kendi alanım üzerinde. Büyükşehirlerde Türkiye genelinde bakıra çok fazla rağbet var. Fakat bir iki handikapı var. Bakırda kalay problemi var. Gelen müşteriler bayanlar, ‘Rengi kararıyor, kalaycı nerede bulurum?’ diyor. O olmazsa bakırın önünü kimse tutamaz. Bayanların ona kesinlikle takılmaması lazım. Bakır ürünleri makinaya atamayacaklar, tellemeyecekler. Süngerle yıkacaklar bu şekilde yıkayacaklar. Bakırın en büyük özelliği iletken olması ve aynı ölçüde stresi çekiyor olmasıdır. Avrupa’da son birkaç yıldır bayanlar ev falan döşedikleri zaman bir çıtadan bakır çekiyorlar hastalığı stresi çeksin diye. Ağabeyimle yaklaşık 50 seneden beri bu işin içindeyiz" şeklinde konuştu.
İstanbul Petrol Ofisi Grubu’nun İstanbul Havalimanı güzergâhındaki istasyonu hizmete açıldı Petrol Ofisi Grubu, istasyon ağına stratejik bir hizmet noktası daha ekledi. Yıllık 90 milyon yolcu kapasitesiyle dünyanın en yoğun havalimanlarından biri olan İstanbul Havalimanı güzergâhında bulunan Gündoğdu akaryakıt tesisi hizmete açıldı. Petrol Ofisi Grubu, İstanbul’un trafiği en yoğun bölgelerinden biri olan İstanbul Havalimanı güzergâhında, Gündoğdu akaryakıt tesisini hizmete açtı. Boğaziçi Grup bünyesinde faaliyet gösterecek istasyonun açılış töreni; Eyüpsultan Kaymakamı Dr. Arslan Yurt, Petrol Ofisi Grubu Perakende Direktörü Ömür Gebeş ve Boğaziçi Grup Genel Müdürü Ozan Özdoğan’ın katılımıyla gerçekleşti. Törende konuşan Eyüpsultan Kaymakamı Dr. Arslan Yurt, "İstanbul Havalimanı çevresinde yapılan yatırımlar hem bölge halkı hem de kamu adına büyük önem taşıyor. Bu tür projeler sadece fiziki bir yapıdan ibaret olmaktan öte bölgenin gelişimine, istihdama ve hizmet kalitesine de doğrudan katkı sunan çalışmalar. ‘İnsanlar kıyafetleriyle karşılanır, ilmiyle ağırlanır, ahlakıyla uğurlanır’ düsturuyla hizmete alınan bu tesisin de sadece modern dış görünümü ile değil aynı zamanda kaliteli hizmet anlayışı ile fark oluşturacağına inanıyorum. Projenin gerçekleştirilmesinde, başta Petrol Ofisi Grubu ile Boğaziçi Grubu olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Yeni tesisi değerlendiren Petrol Ofisi Grubu Perakende Direktörü Ömür Gebeş, "Küresel havacılık endüstrisinin önemli referans noktalarından biri olan İGA İstanbul Havalimanı’nın oluşturduğu yolcu ve araç trafiği, bu güzergâhı İstanbul’un en yoğun ana arterlerinden biri haline getirdi. Bu yoğunluğun getirdiği artan akaryakıt ve alışveriş talebini karşılamak amacıyla yaptığımız bu stratejik yatırımdan mutluluk duyuyoruz. Yılda yaklaşık 11 milyon aracın geçiş yaptığı bir bölgede yer alan istasyonumuzda biz de yılda yarım milyondan fazla araca hizmet vermeyi planlıyoruz. Bu vesileyle açılışımıza teşrif eden Kaymakamımıza ve güçlü bir iş birliğinin başlangıcı olarak gördüğümüz bu projedeki katkıları için Boğaziçi Grup’a teşekkürlerimizi sunuyorum" şeklinde konuştu. Boğaziçi Grup Genel Müdürü Ozan Özdoğan ise konuşmasında şunları söyledi: "Burası sadece bir akaryakıt istasyonu değil; Boğaziçi Grubu’nun enerjisini, vizyonunu ve geleceğe olan inancını yepyeni bir seviyeye de taşıdığımız bir nokta. Sektörün köklü ve güvenilir markası Petrol Ofisi’nin güncel ve modern konseptiyle hizmete aldığımız bu istasyon, müşterilerimizin kaliteli hizmet ve güler yüzü bir arada bulacağı yeni bir buluşma noktası olacak. Boğaziçi Grup olarak bölgeye değer katan yatırımlar yapmayı ve hizmet standartlarını sürekli yukarı taşımayı ilke edindik. Bu ilke doğrultusunda istasyonumuz; güvenli ve hızlı hizmet için yenilenmiş altyapısı, zengin market ve dinlenme alanları, geniş ürün yelpazesi, kalite ve güvenlik standartlarına bağlı operasyon yapısıyla bölge halkına, kullanıcılara en yüksek hizmet kalitesini sunmak üzere tasarlandı. Petrol Ofisi Grubu’na, iş ortaklarımıza ve açılışımıza teşrif ederek bizleri onurlandıran Sayın Kaymakamımıza teşekkür ediyorum." Yapılan açıklamaya göre, 5 akaryakıt ve 1 LPG ünitesi bulunan Gündoğdu akaryakıt istasyonunda; sürücülere hızlı ve güvenilir yakıt ikmali sağlanıyor. Ayrıca istasyonda, Petrol Ofisi Grubu’nun ürettiği madeni yağların satışlarıyla araçların ihtiyaçlarına eksiksiz yanıt veriliyor. Geniş ürün skalası, ferah iç mekân tasarımı ve kaliteli ikram seçenekleriyle donatılan Market Plus misafirlere konforlu bir alışveriş deneyimi yaşatırken tesisin sahip olduğu kış bahçesi de sürücüler için keyifli bir dinlenme ve yenilenme merkezi olarak öne çıkıyor.