Beşiktaş’ta gerçekleşen olağan divan kurulu toplantısı stadyumda yapıldı. Başkan Ahmet Nur Çebi, gündeme ilişkin konulara dair açıklamalarda bulunurken, kendisine iletilen soruları da yanıtladı. Göreve gelmelerinin ardından borcun 600 milyon TL yükseldiğini ifade ederek sözlerine başlayan Çebi, “Biz göreve geldikten sonra yaklaşık 600 milyon TL artan bir borç var. Ama ne yaparsak yapalım, faizler ve kur farkından dolayı elimizde olmayan şekilde artan bir borçla karşı karşıyayız. Elimizde çok yüksek kontratlar var. Bunlar maalesef 2 yıl daha devam ediyor. Bu kadar yüksek alan futbolcular, kontratlardan vazgeçmiyorlar. Bunların birçoğu kadro dışı bırakılmıştı. Futbol oynama aşklarını bir tarafa bırakarak ‘Ben paramı alırım, yan gelip yatarım’ diyorlar. Bunun acısını çekiyoruz ve çekmeye de devam edeceğiz. Geldiğimizden bu yana 200 milyon TL’lik kur farkı oluştu. Ben göreve geldiğimizde borcun 3 milyar TL değil, 3 milyar 300 milyon TL olduğunu da ifade etmiştim. Gelen borç artışını da aslında kötünün iyisi diyebiliriz. 300 milyon faiz ve 200 milyon kur farkını koyduğumuz zaman 500 milyon artması lazım aslında. 120 milyon tribün gelirinden, 40 milyon Kartal Yuvası’ndan 40 milyon da yayın gelirinden kaybımız var. Bunlara rağmen borcu yönetmeye çalışıyoruz. 300 milyon TL yöneticilerin şahsi kefaletleri ve 100 milyon TL de nakit vermeleriyle bugüne kadar ekonomi bir şekilde yönetildi” diye konuştu.
Raporu okumaktan aciz adamlar bu soruyu soruyor
‘Bırakmam Seni’ kampanyasından gelen paraların kulübe aktarıldığını ifade eden Ahmet Nur Çebi, “Bırakmam Seni kampanyasından gelen paralar, bir önceki divan kurulunda ve zaman zaman yaptığımız açıklamalarda belirtilen rakamlar, Beşiktaş Kulübü ve ona ait kurumların ekonomisine katkı olarak gelmiştir. Bahsi geçen rakamlar kesinlikle kulübümüze kazandırılmıştır. Gelen sorular var ve çok çirkin iftiralarla arkamızdan çalışan insanların sorduğu art niyetli sorular var. Gelen bir soruda ‘Yönetim kurulunun 38 milyon TL aldığı görülüyor, toplanan bağışlardan mı alınmıştır’ deniliyor. Ben de bunu CEO’ya sordum. 38 milyon TL alınmamış, aksine bu para kulübe verilmiş. Raporu okumaktan aciz adamlar bunu soruyorlar. Ben göreve geldiğimde ‘Beşiktaş’ın 1 kuruşu benim için önemli’ dedim. Bununla ilgili kimsenin kafasında soru işareti olmasın. Karius davası sorulmuş. Bu dava devam ediyor. Bu arkadaşımız çok büyük kaleciydi, kirası hariç yıllık 2,5 milyon Euro maaş alıyordu. Şimdi Ersin kardeşim, bu adamın aldığın paranın yüzde 10’unu bile almıyor. İnşallah onu da maddi ve başarı anlamında gökyüzüne çıkaracağız. Mesut Bakkal’ın yazdıklarıyla ilgili soru sorulmuş. Mesut Bakkal’ın hayat hikayesiyle ilgili TFF’ye başvuruda bulunmuştuk. TFF uygun görmediğini iletti. Ama kayıtlardaki yerini aldı bu durum. Beşiktaş’ın hakkı yenmemiştir diyemedi kimse, ‘dava usulden reddedilmiştir’ denildi” ifadelerini kullandı.
Nefes alma şansı doğacak
Bankalar konsorsiyumu ile yapılan anlaşmanın revize edilmesi için görüşmelerin sürdüğünü ifade eden Ahmet Nur Çebi, “Bankalar konsorsiyumu ile yapılacak olan anlaşmanın ardından Beşiktaş’ı çok iyi şekilde yöneterek borçlardan kurtulma planımız var. Bunun mayıs sonu, haziran başına uzama durumu da var ama şu ana kadarki gidişat pozitif. Beşiktaşımızın nefes alma şansı olacağı bir yapılandırma içinde çalışıyoruz. Umarız kulübümüz uzun yıllar ayakta kalır ve Beşiktaş’ın 1 kuruşunu düşünen yöneticilerle bu borçları kontrol altına alarak borçsuzluğu sağlar. Bizden sonrakilerin de bu şekilde hareket etmesi gerekiyor” dedi.
Kulüplerin yüzde 90’ının arzusuyla başkan oldum
Kulüpler Birliği Başkanı olmasıyla ilgili de konuşan Çebi, “Kulüpler Birliği Başkanlığımla ilgili çok şey yazıldı. Beşiktaş’ın şanlı tarihi ortada. Bir Beşiktaşlı olarak Kulüpler Birliği’nin başkanlığını yapmak benim için onurdur. Buradaki kulüplerin yüzde 90’ının arzusu ve isteğiyle olan bir durumdur. Beşiktaş’ın sorunlarıyla diğer kulüplerin sorunları birbiriyle aynı. Beşiktaş’ın hakkını ve hukukunu korumamak gibi bir şey söz konusu olamaz. Gereğini yaptığım da zaten görülüyor. Camiamızda sürekli hakemler tarafından şampiyonluklarımızın çalındığı düşünülüyor. Biz bunları Beşiktaş’a yakışır şekilde idare etmek zorundayız. Yumuşak başlı değiliz. Camia bana ve yöneticilere güvensin. Bununla ilgili söyleyeceklerimizi söyledik. Bunların ne kadar anlaşıldığı konusunda tedirginliklerim var. ‘Beşiktaş’ın önünü kesecekler’ cümlesi çok kullanıldığı için de ben de ‘Böyle bir şey olursa taş üstünde taş bırakmam’ demiştim. Trabzonspor Başkanı, benim bu söylemim üzerinde ‘Omuz üzerinde baş bırakmam mı diyelim’ demiş. Alanyaspor sahasında muharebe yapan ben değildim, bunu kendisine söyledim. Kendisi de ‘Bu şekilde ifade etmek istemedim, yanlış anlaşılmış’ dedi. Türk hakemlerine güvensizlikten bahsetmedim. Bize verilen hakeme taraftarımız ‘5 sene önce golümüzü vermedi, kırmızı kart verdi’ diyor. Bu durumlar hakemleri baskı altına alıyor. Ben de özellikle derbilerde Türk futboluna bulaşmamış hakem getirirsek durum değişebilir dedik. Bu teklif alınıp başka bir yere çekilmiştir. Bunun dışında spor yasasıyla ilgili bir talebimiz var. Diğer kulüpler tarafından da bu anlayışla karşılanıyor. Ama içinde bulunan cezaların başka yerlere çekilmemesi için netleştirilmesi konusunda talebimiz var” diyerek sözlerini sürdürdü.
Abdullah Avcı’dan dönüş bekliyorum
Kulübün eski teknik direktörü Abdullah Avcı konusunda da konuşan Çebi, “Abdullah Avcı hocamızla yollarımızı 1 sene evvel ayırdık ve şu anda başka bir takımın başında. Kendisine başarılar diliyoruz. Hocamızdır, hocalığımızı yaptı ve bizim için değeri vardır. Konu Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’ndadır. Geçen hafta kendisine bu işi sulh yoluyla çözmek istediğimi ilettim ve haber bekliyorum” dedi. Denetim raporuyla ilgili de konuşan Çebi, “Sanki pandemi yokmuş gibi konuşuluyor. Türkiye’de 2 kez bu hastalığa yakalanan birkaç kişiden biriyim. Bunu soranları çağırdığımız zaman ‘Pandemi var gelemem’ diyorlar. 3 gün önce yine davet ettim gelmediler. Biz de insan evladıyız, ailemiz var. Covid kaptığımız zaman evimizde yaşayanlara bulaştırma riskimiz var. Biraz bizi de düşünün” diye konuştu. Beşiktaş Dergisi için kulübe 850 bin TL girdi sağlandığını da ifade eden Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, “Biz geldiğimizde dergi kapalıydı. Bir arkadaşımız dergi için kulübe 850 bin TL vermeyi teklif etti biz de kabul ettik. Gelirimiz dergi geliri sıfırdı. Şimdi adam fazla para kazandı diye ortalığı ayağa kaldırıyorlar. Allah daha çok versin. Dergimiz köy okullarına gitmiş, Beşiktaş da 850 bin TL kazanmış, bunun üzerinden bizim nemalandığımız konuşuluyor” ifadelerini kullandı.
Tek kalemde 7 milyon TL bağışladım, 700 binin peşine mi düşeceğim
Birçok kişinin arkasından konuştuğunu ve mesaj grupları oluşturularak bunların yapıldığını ifade eden Ahmet Nur Çebi, “Bakıyorum mesaj grupları kurmuşlar. Konular da hep aynı; Ahmet Nur Çebi, çatı, 700 bin TL. Bunu söylemekten hicap duyuyorum ama ben bu kulübe tek kalemde 7 milyon TL bağışladım, 700 bin TL’nin mi peşine düşeceğim. Çatı konusunda imza Fikret Orman’ın, anlaşmayı yapan Fikret Orman, konuşan Fikret Orman. Hala Ahmet Nur Çebi diyorlar, mesaj gruplarında bunu konuşuyorlar. Bir tane öneri yok. Sabah akşam hakaret, iftira. Biz sizin bıraktığınız enkazı toparlamaya çalışıyoruz, ne istiyorsunuz bizden. Tavsiyede bulunun, eleştirin. Bir arkadaşımız burada beni eleştirmiş ama çok da güzel öneri vermiş. Bunu arkadaşlarıma ileteceğim” dedi.
Bu takımdan bir şey olmaz dediler, şampiyonluğa gidiyoruz
Takımın şampiyonluğa gittiğini de sözlerine ekleyen Ahmet Nur Çebi, “Şampiyonluğa gidiyoruz arkadaşlar. Sezon başında bu takımdan bir şey olmaz diyenler, şimdi neredesiniz. Niye sabretmediniz 3 ay. Yaptığımız transferler, eski transferlerin 4’te 1 fiyatına 4 katı top oynuyor. Takdir etmeyin ama fuzuli de konuşmayın akşama kadar. Basketbol takımındaki çocuklarımızın son derece başarılı olduğunu görüyoruz. Eski bütçelerin 4’te 1 bütçeyle gidiyoruz. 1 hocaya 400 bin Euro verilirken, şu anda onun 10’da 1’i fiyatla başarılı olan hocamız olduğunu görüyoruz. Altyapı konusunda plan ve projelerimizi pandemi nedeniyle henüz başlatamadık. U19 takımına özel olarak eğiliyoruz. Hentbolda da 4’te 1 bütçeyle kurduğumuz takımımız da başarılı gidiyor. Voleybolda başarısız bir sezon geçirdik. Ama hepsi Beşiktaş’ın çocukları. Basketboldaki başarıyı voleybolda da yakalayacağımızı belirtmek istiyoruz. Biraz sabır lazım. Her sene 50 milyon TL açık verdiğimiz amatörlerde bu sezon 10-15 milyon TL arasına düştük. Futbol takımımızdaki başarılı oyuncularımızın eskiye göre 4’te 1 fiyatla oynaması da dikkat çeken başka bir unsur. Burası koskoca Beşiktaş. Beşiktaş ayakta kalmaya devam edecektir, başarılarıyla yoluna devam edecektir. Bütçenizi dengeleyeceksiniz, kendi özkaynaklarınızdan sporcu yetiştireceksiniz ve buradan gelir elde edeceksiniz. Sportif başarı ve spora harcadığınız giderden tasarruf edeceksiniz. Bu durum çok basit. Kafamızdaki proje bu. İçinde bulunduğumuz durumun yanı sıra, TFF’nin koyduğu limitlerle birlikte uzun yıllar dikkatli transferler yapmak, hesaplı transferler yapmak, içimizden çıkan genç çocuklarla sportif başarı yakalamak gibi formüllerle yola devam edeceğiz. Konsorsiyum kredisi realize olduğu takdirde transferlerde limitlerle baş başa kalacağımız gibi, futbol takımının gelirlerinden amatör faaliyetlere herhangi bir ödeme yapılmayacağı şartı önümüze konulmuştur. Bunu kabul etmekten başka çaremiz yoktur. Onun için amatör faaliyetlerimiz, futboldan gelecek paralarla beslenemeyecek. Önceliğimiz onlara temiz antrenman sahaları, temiz formalar, temiz hocalar sağlamak. Stopajların amatörlere ödenmesiyle ilgili bir gelir şu anda yok. Eğer bu olsaydı, bahsettiğim 10-15 milyon TL’lik açık da olmayacaktı bu sezon” diyerek devam etti.
Rakiplerimiz hakemler üzerinde algı oluşturuyor
Futbol takımının bu akşamki maçına değinen Çebi, “İnşallah çocuklarımız bu akşam galibiyetle maçı tamamlayacaktır. Yeter ki camia olarak birlik olalım, iftira ve hakaret olmasın. İnşallah mayıstaki mali genel kurulu pandemisiz ve yüz yüze şekilde yaparız. İnşallah kupayı kaldırmış şekilde yaparız. Voleybol takımına da çok fazla üzülmeyin, çok daha iyi şekilde geri dönecektir. Rakiplerimizin hakemler üzerinde oluşturduğu algıyı görüyoruz. Onunla ilgili siteden yaptığımız açıklama da çok naif ve kibar olmuştur. Hakemler hatalı maç yönetebilirler ama kasıtlı olmayacağına eminim. Kendilerine olan güvenim sonsuzdur. Onları yıpratacak olan söylemlerden kaçınmak adına yabancı hakemlerin de düşünülmesi gerektiğini ifade ediyorum. Takdir TFF’nindir” diyerek sözlerini tamamladı.
Bozhan Memiş
