EKONOMİ - 17 Ocak 2017 Salı 14:01

'Akaryakıt fiyatlarındaki hızlı artışın sebebi...'

A
A
A
'Akaryakıt fiyatlarındaki hızlı artışın sebebi...'

Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS), akaryakıt fiyatlarının yükselişinde ana unsurların, döviz kurlarında ve ham petrol fiyatlarındaki yaşanan yukarı yönlü hareketlerin olduğunu belirtti.

PÜİS, akaryakıt fiyatlarının artışına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Akaryakıt fiyatları, Türkiye petrol piyasasında EPDK tarafından uygulanan fiyat metodolojisi çerçevesinde; ürün fiyatı (rafineri veya ithal ürün fiyatı), Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), toplam dağıtım payı (dağıtıcı+bayi karı) ile Katma Değer Vergisi’nin (KDV) toplamından meydana gelmektedir. Rafineri fiyatı, ham petrol ve döviz kuruna bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. ÖTV ise maktu yani sabit bir rakamdan oluşmaktadır. Dağıtım şirketi ve bayi karı da çok az değişkenlik göstermektedir. KDV ise fiyatı oluşturan bu dört unsurun toplamı üzerinden yüzde 18 olarak hesaplanarak toplama ilave edilmektedir. Ülkemizdeki akaryakıt fiyatlarındaki zamlar dünya petrol piyasalarındaki petrol fiyatlarının yükselişi ve ülkemizdeki döviz kurlarındaki artışlar sebebiyle yapılmaktadır. Ayrıca akaryakıt fiyatlarının hızlı artışının en önemli unsuru olan dövizdeki anormal yükselişten kaynaklandığı hususu ne kadar gerçek ise, döviz kurlarındaki artışın dış mihraklar tarafından gerçekleştirilen bir terör saldırısı olduğu da o kadar gerçektir. Ancak biz PÜİS mensubu ve yöneticileri olarak, milletimizin üstün sağduyusu ve eşsiz vatan sevgisi ile bu hain saldırıyı da başarıyla püskürterek döviz fiyatlarının kısa bir sürede inişe geçeceğine ve buna bağlı olarak akaryakıt fiyatlarında da düşüşlerin olacağına yürekten inanıyoruz. Bir kere daha altını çizerek ifade etmek istiyoruz ki, döviz kurlarındaki artışlar dış odaklıdır, provokasyondur, suni beklentiler yaratmak için yapılan hain bir terör olayıdır ve yakın bir gelecekte bitecektir. Devletine ve milletine yürekten bağlı olan PÜİS mensupları ve yöneticileri de bu milli bilinçle üzerine düşen görevleri sahip oldukları vatan sevgisiyle dün olduğu gibi, bugün ve yarın da daima yerine getirecektir" denildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Sungurlu’da KKKA eğitim semineri düzenlendi Çorum’un Sungurlu ilçesinde, baharın gelmesi ve havaların ısınması ile ortaya çıkan ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığına sebep olan kene ısırmalarına karşı vatandaşlar uyarıldı. Sungurlu Devlet Hastanesi’nde görevli Uzm. Dr. Mustafa Akıncı tarafından Kırım Kongo Kanamalı Ateşinden Korunma Yolları temalı eğitim düzenlendi, seminer sonrasında hasta ve hasta yakınlarına farkındalık oluşturmak amacıyla danışma biriminde stant açıldı. Konuya ilişkin olarak hastane başhekimliğinden yapılan açıklamada, “Kırım Kongo Kanamalı Ateşinden korunmak için tarla, bağ, bahçe, orman ve piknik alanları gibi kene yönünden riskli alanlara gidilirken, kenelerin vücuda girmesini engellemek maksadıyla mümkün olduğu kadar vücudu örten giysiler giyilmeli, pantolon paçaları çorapların içerisine sokulmalı ve ayrıca kenelerin elbise üzerinde rahat görülebilmesi için açık renkli kıyafetler tercih edilmelidir" denildi. Kene yönünden riskli alanlardan dönüldüğünde kişi kendisinin ve çocuklarının vücudunda (kulak arkası, koltuk altları, kasıklar ve diz arkası) kene olup olmadığını kontrol etmesi istenilen açıklamada, "Yapılan kontrollerde kene tutunmuş ise hiç vakit kaybetmeden çıplak el ile dokunmamak şartıyla vücuda tutunduğu en yakın yerden tutarak uygun bir malzeme ile (bez, naylon poşet, eldiven gibi) çıkarmalıdır. Kişi keneyi kendisi çıkaramadığı durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Kene ne kadar erken çıkarılırsa hastalığın bulaşma riskinin de o kadar azalacağı unutulmamalıdır. Hastalık hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiğinden hastalığın sık olarak görüldüğü bölgelerde bulunan hayvanlar sağlıklı görünse bile hastalığı bulaştırabilirler. Bu sebeple hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas edilmemelidir. Hastalığa yakalanan kişilerin kan, vücut sıvıları ve çıkartıları ile hastalık bulaşabildiğinden, hasta ile temas eden kişiler gerekli korunma önlemlerini (eldiven, önlük, maske vb.) almalıdır " ifadeleri kullanıldı. Kene tutunan kişiler kendilerini 10 gün süreyle halsizlik, iştahsızlık, ateş, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma veya ishal gibi belirtiler yönünden izlemeli ve bu belirtilerden bir veya bir kaçının ortaya çıkması halinde derhal en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmeleri konusunda da ikaz edilen açıklamada, "Hastalığa sebep olan mikrobun taşıyıcısı, saklayıcısı ve bulaştırıcısı olan keneler uçmayan, zıplamayan, yerden yürüyerek vücuda tırmanan eklem bacaklı hayvanlardır. Vücuda tutunan veya hayvanların üzerinde bulunan keneler kesinlikle çıplak el ile öldürülmemeli ve patlatılmamalıdır. Keneler üzerine sigara basmak, kolonya, gaz yağı gibi maddeler dökmek kenenin kasılmasına sebep olarak vücut içeriğini kan emdiği kişiye aktarmasına sebep olacağı için yapılmamalıdır" bilgileri verildi.