DÜNYA - 23 Şubat 2025 Pazar 14:08 | Son Güncelleme : 23 Şubat 2025 Pazar 14:11

Almanya’da halk erken genel seçimler için sandık başında

A
A
A

Almanya’da yaklaşık 1 milyonu Türk kökenli olmak üzere toplam 59,2 milyon seçmen, 21. Dönem Federal Meclis’in (Bundestag) 630 üyesini belirlemek üzere gerçekleştirilen erken genel seçimlerde yerel saatle 08.00 itibarıyla oy kullanmaya başladı.

Almanya’da halk erken genel seçimler için sandık başına gidiyor. Yaklaşık 1 milyonu Türk kökenli olmak üzere 7,1 milyon yabancı kökenli toplam 59,2 milyon seçmen, yerel saatle 08.00 itibarıyla 21. Dönem Federal Meclis’in (Bundestag) 630 üyesini belirlemek üzere oy kullanmaya başladı. İlk kez oy kullanacak seçmen sayısının ise 2,3 milyon olduğu açıklandı. Saat 18.00 itibarıyla sona erecek seçimler için 16 eyaletteki 299 seçim bölgesinde kurulan sandıklarda 675 bin kişi görev yapıyor. Ülkede 29 partinin katıldığı seçimlerde 53’ü Türk kökenli olmak üzere 4 bin 506 aday Federal Meclis’in yeni üyesi olmak için yarışıyor.

Seçmenler tek pusulada 2 ayrı oy kullanabilecek

Seçimlerde yeni seçim yasası ilk kez uygulanacak. Ülkede 2021 yılı eylül ayında yapılan seçimler sonrasında 736 milletvekilinin girdiği Bundestag'ta yapılan değişiklik sonrası yeni dönemde 630 milletvekili olacak. Bu durum hem genel kuruldaki sandalye sayısını hem de komisyonlarda üye sayısı ve dağılımını etkileyecek. Seçmenler sandıklarda tek pusulada 2 ayrı oy kullanabilecek. İlk oyla (Erststimme) seçim bölgesindeki adayı belirleyecek olan seçmenler, ikinci oyla (Zweitstimme) partilerin belirlediği listede yer alan adaylara oy verecek. Yüzde 5 olan seçim barajını geçebilen partiler Bundestag’a girmeye hak kazanacak. Barajı geçemeyen partiler de 3 seçim bölgesinden doğrudan milletvekili çıkarması durumunda partinin oy oranına göre Federal Meclis’te temsil edilecek.

Almanya’da halk erken genel seçimler için sandık başında

Seçimlerde 5 aday başbakanlık için yarışıyor

Seçimlerde, Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) adayı mevcut Başbakan Olaf Scholz, ana muhalefetteki Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin adayı Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Friedrich Merz, aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi (AfD) Eş Başkanı Alice Weidel, Yeşiller Partisi’nin adayı Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Robert Habeck, Sahra Wagenknecht İttifakı-Anlayış ve Adalet İçin (BSW) Partisi’nin Genel Başkanı Sahra Wagenknecht ülkenin yeni başbakanı olmak için yarışıyor.

Anketlerde Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partileri önde

Yüzde 5 seçim barajının bulunduğu Almanya'da seçime sayılı günler kala farklı şirketler tarafından yapılan anketlere göre, ana muhalefetteki CDU/CSU partileri yüzde 27-30 oyla birinci sırada yer alırken, aşırı sağcı AfD Partisi yüzde 20 ile ikinci sırada yer alıyor. SPD yüzde 15-17 bandında yer alırken, Yeşillerin ise yüzde 14 oy oranı bulunuyor. Hür Demokrat Parti ve Sol Parti ise ocak ayında yapılan anketlerde, yüzde 5 barajını geçemezken son kamuoyu yoklamaları iki partinin meclise girebilecek oy oranına ulaşabileceğini ortaya koydu.

Bir önceki seçimlerin galibi 27,7 ile SPD olmuştu

Eylül 2021'de yapılan genel seçimlerde Sosyal Demokrat Parti yüzde 27,7, Hristiyan Birlik Partileri CDU/CSU yüzde 24,1, Yeşiller Partisi yüzde 14,8, Hür Demokrat Parti yüzde 11,5, aşırı sağcı AfD yüzde 10,3, Sol Parti ise yüzde 4,9 ile Bundestag’da yer almıştı.

İlhan Atasoy

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Evlerini su basan aile, geçici olarak lojmana yerleştirildi Samsun’un Terme ilçesinde yaşadıkları evi su basan bir aile, geçici olarak cami lojmanına yerleştirildi. Ailenin ihtiyaçlarının kaymakamlık ve belediye tarafından karşılanacağı bildirildi. Terme’nin Haydarağa Mahallesi’nde yaşayan 38 yaşındaki Tuncay Yılmaz, annesi 70 yaşındaki Ayşe Yılmaz ile birlikte eski bir evde ikamet ediyordu. Yapısal sorunları bulunan evin çatı, kapı ve ana duvarlarının zarar gördüğü, yağışlı havalarda su baskınlarının yaşandığı belirtildi. Son yağmurda evde bulunan eşyaların da zarar gördüğü öğrenildi. Yaşanan su baskınının ardından Yılmaz ailesi, Terme Kaymakamlığı tarafından geçici olarak mahalle camisinin lojmanına yerleştirildi. Lojmanda geçici olarak kalmaya başladıklarını ifade eden Tuncay Yılmaz, "Her yağmur yağdığında evimizi su basıyor. Yaşlı ve hasta annemle birlikte mecburen burada kalıyorduk. Son yağmur sonrası oluşan su baskını nedeniyle tüm eşyalarımız kullanılamaz hale geldi. Evde soba bile kuramıyoruz. Çatı da çökmek üzere. Duvarlar da su geçiriyor. Kaymakamlık tarafından geçici olarak cami lojmanına yerleştirildik. Önümüzde zorlu bir kış var" dedi. Babasının vefat ettiğini ifade eden Yılmaz, diğer 3 kardeşinin uzakta olduğunu ve kendilerini zor geçindirebildiklerini, hurda toplayarak ve annesinin yaşlı aylığıyla geçinmeye çalıştıklarını sözlerine ekledi. Terme Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın(SYDV) aileye kira yardımı yapacağı, belediyenin ise yakacak ve diğer temel ihtiyaçlar konusunda destek sağlayacağı bildirildi. Yardım derneklerinin de sürece katkı sunacağı kaydedildi.
Malatya Malatya Valisi Yavuz’dan marka şehir vurgusu Malatya Kent Konseyi 11. Olağan Genel Kurulu bugün gerçekleştirildi. Kurul’da konuşan Malatya Valisi Seddar Yavuz, kentte deprem işinin artık bittiğini belirterek, Malatya markasının parlatılması gerektiğini söyledi. Nikah Sarayı’nda yapılan Kent Konseyi 11.Olağan Genel Kurulu’na Malatya Valisi Seddar Yavuz, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, Baro Başkanı Onur Demez, kurum temsilcileri, oda ve vakıf başkanları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan Genel Kurul toplantısında konuşan Malatya Kent Konseyi Genel Sekreteri Dr. Hasan Batar, Malatya’da ortak akıl sinerjisi oluşturduklarını söyledi. Batar, "Malatya Kent Konseyine gelen önerileri genel kurulumuza taşıyoruz. Önerileri merkeze aldık. 11.Genel Kurulumuz tavsiye niteliğinde kararlar alacak" dedi. Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er ise ortak akıl çerçevesinde geleceğin Malatya’sını inşa ettiklerini söyledi. Başkan Er, "Başta Sayın Valimiz olmak üzere bütün sivil toplum kuruluşlarımız, muhtarlarımız, siyasi partilerimiz, başlı mensuplarımız ve şehre gönül vermiş siz kıymetli hemşerilerimizle birlikte ortak bir gelecek inşa ediyoruz. Attığımız her adımda, hayata geçirdiğimiz her projede sizlerin görüşlerini referans aldık. Önerilerinizi, eleştirilerinizi ve beklentilerinizi yol haritamızın merkezine koyduk. Herhangi bir şeye karar verirken Malatya halkının öncelikleri bizim için önemli oldu. Malatya’mız hepimizin bildiğimiz gibi yeniden ayağa kalkıyor. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçekten çok büyük bir operasyon yapılıyor. Sadece Malatya değil, deprem bölgelerin tamamında büyük bir operasyon. Ama Allah’a hamdolsun, ilk başladığımız dönemlerde biraz sıkıntılarımız vardı. Allah’a şükürler olsun, Murat Kurum Bakanımızın gelişiyle birlikte Sayın Valimiz ile ele, kol kola verdik, gönül birlikteliği yaptık. Allah’a hamdolsun, bizler de bu şekilde iyi bir birliktelik yakalayarak, diğer kamu kurum kuruluşlarımızla birlikte ve siyasi partililerimizle, STK’larımızla çok ahenk ve bir uyum içerisinde çalışma prensibini oluşturduk ve bunu hayata geçirdi" şeklinde konuştu. Başkan Er, Malatya’ya Fırat Havzasından alternatif su kaynağı getireceklerini, projenin hazırlandığını söyledi. Dünya üzerindeki en büyük milletlerden bir tanesinin de şüphesiz Türk milleti olduğunu söyleyen Malatya Valisi Seddar Yavuz, "6 Şubat depreminden sonra hepimizin bir araya gelmesi, birlik, beraberlik, kardeşlik ve bir ekip ruhuyla çalışması gerekiyordu. Büyük milletlerin en önemli özelliği, büyük meydan okumalar ve sınavlar karşısında gösterdiği dirençtir. Dolayısıyla dayanıklılık testinden geçmeyen hiçbir şeyin güçlü olduğunu söyleyemeyiz. Devletimiz, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bütün imkanlarını bölgeye seferber etti. Ve geldiğimiz noktada başımızı kaldırın ve dimdik yürüyün. ‘En güçlüyüm, en zenginim’ diyen devletlerin altından kalkabileceği bir yük değil, bir organizasyon da değil. Dolayısıyla öylesine büyük başarılara alıştık ki, biz neredeyse yaptıklarımızı veya yapıyor olduklarımızı da itibarsızlaştırma konusunda maalesef algılara da yetişiyoruz. 104 bin konut ve iş yerini yapabilen, bunun yaklaşık 80 binini de cumartesi günü itibariyle teslim eden bir devletten bahsediyoruz. Malatya’da 500 bin nüfuslu yeni bir şehir kuruyoruz." ifadelerine yer verdi. Malatya markasının parlatılması gerektiğini dile getiren Vali Yavuz, "Konteyner kentleri istismar ettirmeyin. Bu şehrin normalleşmesi lazım. Ekonomik durumu iyi insanlar konteynerde oturmasının mantığı yok. Konteyner Kent sayısını azalacağız. Çıkmak istemeyen, direnenler ve bunu destekleyenler var. Ben bu kenti düşünüyorum. Bu şehrin olumlu düşünmeye ihtiyacı var. Şehrin takım olgusuna ihtiyacı var. Burası ego yarıştırma yeri değil. Bu başarı, Malatya’nın, Türkiye Cumhuriyeti’nin, Malatya ailesinin başarısı. Bizi geri götüren işlerden uzak duralım. Konteyner kentleri boşaltmaya gerideyiz. İnsanları ikna edelim. Adam son model arabayla orada kalmaya çalışıyor. İmkanı olmayana yardımcı oluyoruz. Çözülemeyecek sorun yok. Bu şehir 2022 yılından daha güvenli. İşimiz gece gündüz uyuşturucu ile mücadele. Zehir tacirleriyle mücadelemiz kararlılıkla devam ediyor. Hırsızlık oranlarında düşüş oldu. Trafik kazalarını azaltamadık. Olmadık kazalar bizde meydana geliyor. EDS sistemini aktif ediyoruz, Malatya’yı en güvenli şehir haline getireceğiz. Şehri imar ve inşa ederken nesli ihmal etmiyoruz. Toplumu kurallara uymaya zorlamalıyız. Bin 235 sınıf yaptık. Daha da iyisini yapacağız. 2,5 milyarlık spor yatırımı yapılıyor, Malatya spor şehri oluyor. Sizlerden daha fazla aksiyon almanızı istiyorum. Siz bu şehrin eşrafısınız. Bizim amacımız; depremde sarsılmış insanların yüzünde tebessüm olmak istiyorum. Bu şehirde takım olma konusunda eksiklik var. Takım olmalıyız" diye konuştu.
Ankara Adalet Bakanı Tunç: "11. Yargı Paketi ile infazda eşitsizlikler giderildi" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 11. Yargı Paketi kapsamında ceza infaz sisteminde eşitsizlikleri gideren düzenlemenin hayata geçirildiğini açıkladı. Bakan Tunç, düzenlemeye ilişkin detayları sosyal medya hesabından paylaştı. Bakan Tunç’un sosyal medya paylaşımında, 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin yararlanabildiği daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve denetimli serbestlik uygulamasından, aynı tarihte veya daha önce işlenen suçlar nedeniyle hükümlü olanların da faydalanabilmesinin sağlandığı belirtildi. Düzenleme ile suç tarihi itibarıyla benzer durumda olan hükümlüler arasında ortaya çıkan farklılıkların giderildiğini vurgulayan Tunç, infazda eşitlik ilkesinin güçlendirildiğini ifade etti. Tunç paylaşımında şu ifadelere yer verdi: "Bu kapsamda; 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenen suçlar bakımından; 3 yıl daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılabilme, 3 yıl daha erken denetimli serbestliğe ayrılabilme imkânı tanınmaktadır. Bu düzenlemenin temel amacı; Soruşturma ve kovuşturma süreçlerinde, hükümlünün iradesi dışında ortaya çıkan gecikmelerin, kişi aleyhine bir sonuca dönüşmesini engellemektir. Kasten öldürme suçlarının üstsoy veya altsoydan birine ya da eş, boşandığı eş veya kardeşe, çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye ya da kadına karşı işlenmesi, deprem nedeniyle bina veya diğer yapıların yıkılması, çökmesi ya da hasar alması sonucu meydana gelen öldürme suçları, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, terör suçları ve örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar bu düzenlemenin dışında tutulmuştur." Bakan Tunç, ceza infaz kurumlarında gerekli hazırlıkların tamamlandığını ve bugün itibarıyla düzenlemeden faydalanacak hükümlülere ilişkin işlemlerin başlatıldığını da paylaşımında duyurdu.