EĞİTİM - 01 Haziran 2020 Pazartesi 16:37

Anaokulları öğrencilerine merhaba dedi

A
A
A
Anaokulları öğrencilerine merhaba dedi

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı’nın kararı ile 1 Haziran itibarıyla yeni normal süreçte isteğe bağlı olarak açılacak olan okul öncesi okullar ve anaokulları öğrencilerine kapıları açtı. T.C. Millî Eğitim Bakanlığı ayrıca 15 Ağustos itibarıyla veli talebine bağlı olarak özel eğitim kurumlarının tüm kademelerde yüz yüze eğitime geçeceğini duyurdu.

T.C. Millî Eğitim Bakanlığı'nın kararıyla özel okul öncesi eğitim kurumlarının kurucuları ve öğrenci velilerinin istemeleri halinde eğitim ve yaz okulu adı altında yapılan sosyal ve kültürel etkinliklere başlayabilmelerinin önünü açan düzenleme hayata geçti. Bahçeşehir Kolejinin veli talebi alınan anaokulları da 2 Haziran – 17 Haziran tarihleri arasında yüz yüze eğitime geçmek üzere kapılarını açtı. Türkiye genelindeki anaokullarında toplam 500'ü aşkın öğrenci, pandemi nedeniyle alınan geniş çaplı önlemlerle eğitime başladı. Yüz yüze eğitim için okullarına gitmeyecek anaokulu öğrencileri için online dersler de bu zamana kadar olduğu gibi devam edecek. 17 Ağustos’ta da veli talebi olursa tüm kademelerde yüz yüze eğitime başlayacak Bahçeşehir Kolejinde, bu süreçte okulların kapalı olması nedeniyle yüz yüze eğitime devam etmeyen öğrenciler için online eğitim uygulamayacak.

Anaokulları öğrencilerine merhaba dedi

Minikleri için geniş çaplı önlemler

2 Haziran’da veli talebi olan anaokullarında geniş çaplı tedbirlerle yüz yüze eğitime başlayan Bahçeşehir Koleji, T.C. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından 15 Ağustos itibarıyla veli talebine bağlı olarak tüm kademelerde “yüz yüze telafi eğitimi” verileceği kararı üzerine de harekete geçti. 23 Mart’tan bu yana uzaktan eğitim sürecini başarıyla yürüttüklerini ve öğrencilerinin kazanımlar konusunda eksiği bulunmadığını söyleyen Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, bu nedenle telafi eğitimi sırasında ayrıca online derslere devam etmeyeceklerini belirtti. Öğrencilerin yeni normale uyum sürecinde öğretmenleri ve arkadaşlarıyla birlikte olmasının psikososyal gelişimleri için önemli olduğunu vurgulayan Dağ, T.C. Millî Eğitim Bakanlığı’nın kararı gereği talep olursa 17 Ağustos’ta tüm kademelerde yüz yüze eğitim için de hazır olduklarını belirtti.  

   Anaokulları öğrencilerine merhaba dedi

2-17 Haziran arasında açacak oldukları kampüslerde çocuklar için geniş çaplı önlemler alındığını ifade eden ve Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, “Bu dönemde önlem amacıyla servis kullanmıyoruz. Öğrencilerimizi velilerimiz getirecek. Küçük çocuklara maske takılması tavsiye edilmiyor ancak velilerimiz, diğer misafirlerimiz ve tüm çalışanlarımız sürekli olarak maske takacak. Öğrencilerimiz ise öğretmenlerinin yardımıyla girişten itibaren Fen ve Teknoloji Liselerimiz tarafından imal edilen siperliklerden takacaklar. Kapı girişlerimizde dezenfeksiyon kabinleri yerleştirdik. Hareket sensörlü bu kabinleri yine küçük çocuklar kullanmayacak ancak öğretmenlerimiz, personellerimiz bu kapıdan geçecekler. Su ve sabuna erişim olmayan tüm alanlara sabit dezenfektanlar yerleştirdik. Koridorlarımızda; duvarlarda, yerlerde, ortak alanların tümünde bilgilendirici görseller yerleştirdik. Okuma yazma bilmeyen öğrencilerimize yönelik özel görsel uyarılar hazırladık. Ayrıca öğretmenlerimiz görsellerle de anlatılan tüm uyarıları öğrencilerimize aktaracak. Yemekhanelerimizde sosyal mesafeyi uygulamak ve partikül geçişini paravanlar aracılığıyla sağlamak için oturma düzeni de sosyal mesafe kurallarına göre ayarlanacak. Bunun yanında, kullanılan tüm malzemeler her kullanım öncesi ve sonrası hijyen kurallarına uygun şekilde hazırlanacak. Bahçelerimize sosyal mesafe çizgileri çizdik. Pandemi döneminde okul bahçesinde düzenlenen törenler yapılmayacak ancak öğrencilerimiz teneffüslerde, bahçede vakit geçirdikleri her zaman bu çizgiler yardımıyla sosyal mesafe kuralını sürekli hatırlayıp koruyabilecekler. Tuvaletlerde doğru el yıkamayı ve hijyen kurallarını her yaştan öğrencimizin kolayca anlayacağı şekilde görselleştirdik. Her alandaki kullanımlarla ilgili öğrencilerimize rehberlik ederek bu alanlardaki hijyen kurallarının da kolayca uygulanabilmesini sağlayacağız. Bu süreçte havuz ve soyunma odaları gibi alanlar kullanıma kapalı olacak.”
 

“Yeni normalde kampüste yaşam konusunda da örnek olacağız”

Koronovirüs salgını ile birlikte yüz yüze eğitime ara verilmesiyle birlikte uzaktan eğitim konusunda hiçbir sıkıntı yaşamadıklarını ifade eden Özlem Dağ şimdi de yeni normal süreç ile birlikte kampüs hayatını virüse karşı şekillendirdiklerini ifade etti. Özlem Dağ, yeni normalde kampüs yaşamının deneyimleneceği bu süreçte, uygulamalarıyla diğer kurumlara örnek olacaklarını söyledi. Dağ, sözlerine şöyle devam etti: “Yeni normale geçiş her alan için pek çok yeniliğin deneyimlenmesi de demek. Yeni normalde yüz yüze eğitim de bu konulardan biri ve en önemlisi. Uzaktan eğitime geçtiğimizde, 2 yıldan bu yana uyguladığımız Yapay Zekâ Tabanlı Kişiye Özgü Öğrenim Platformumuz Metodbox'taki tecrübelerimiz sayesinde çok hızlı aksiyon alabildik. Uzaktan eğitimi en başarılı şekilde yürüten eğitim kurumlarından biri olduk ve bu alanda pek çok kuruma da örnek teşkil ettik. Yeni normalde yüz yüze eğitimde dikkat edilecek tüm hususlar da yeni yeni deneyimleniyor. Bu konuda da etraflıca çalışma yaptık, Millî Eğitim Bakanlığı'nın yayınladığı kılavuzdaki önlemleri tam olarak hayata geçirirken, kendi önlemlerimizi de aldık. Yeni normalde kampüs yaşamında da örnek teşkil edeceğimizi, uygulamalarımızın diğer kurumlara kılavuzluk edeceğini düşünüyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bartuğ Elmaz: “Herkesin olduğu gibi benim de hayalim Mourinho ile çalışmak” Geçtiğimiz sezonun ikinci devresini Sivasspor’da kiralık olarak geçiren Fenerbahçe’nin 21 yaşındaki futbolcusu Bartuğ Elmaz, oynamaya ihtiyacı olduğu için kırmızı-beyazlılara gitmeye karar verdiğini söyleyerek, “Herkesin olduğu gibi benim de hayalim Mourinho ile çalışmak” dedi. Türkiye Ümit Milli Takımı, konuk ettiği İskoçya U21 Milli Takımı’nı 2-1’lik skorla mağlup etti. Geçtiğimiz sezonun ikinci yarısını Sivasspor’da kiralık olarak geçiren Fenerbahçe’nin 21 yaşındaki orta saha oyuncusu Bartuğ Elmaz, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu. 5-6 günlük süre içerisinde İskoçya U21 Milli Takımı’nı iyi analiz ettikleri söyleyen ve karşılaşmayı da bir asistle tamamlayan Elmaz, “Eksilerini, artılarını biliyorduk ve ona göre hazırlandık. Takım olarak iyi oynadığımızı düşünüyorum. İyi mücadele ettik. Asist veya gol fark etmez, sonuçta takım olarak kazanıyoruz. Kazandığımız için de mutluyum” şeklinde konuştu. “İnşallah iyi bir yaz kampı geçirip, Fenerbahçe’de kalmak istiyorum” Geçtiğimiz sezonun devre arasında, oynamaya ihtiyacı olduğu için Sivasspor’a kiralık olarak gittiğini söyleyen Bartuğ, “Sezonun ikinci yarısında Sivasspor’a gitme kararını ben verdim. Oynamaya ihtiyacım vardı. Sakatlıktan önceki 3 haftayı iyi geçirdim. Sakatlık sonrasında iyi toparlandığımı düşünüyorum. Güçlü bir şekilde döndüm. İnşallah iyi bir yaz kampı geçirip, Fenerbahçe’de kalmak istiyorum” ifadelerini kullandı. “Herkesin olduğu gibi benimde hayalim Mourinho ile çalışmak” Geçtiğimiz günlerce Fenerbahçe’nin Portekizli teknik direktör Jose Mourinho’yu takımın başına getirmesiyle ilgili hislerini paylaşan genç orta saha, “Herkesin hayali Mourinho ile çalışmak. Benimde hayalim Mourinho ile çalışmak. Çok heyecanlıyım. Çok istiyorum hemen sezon kampı başlasın diye. İnşallah benim adıma çok iyi bir sezon geçer” diye düşüncelerini paylaştı.
Elazığ 18 yıllık cinayet davasındaki beraat istinaftan döndü Elazığ’da 21 Mayıs 2003’te öldürülen ve zanlıları 18 yıl sonra bulunan Ruhi Canpolat olayına ilişkin, davada beraat eden sanıklardan biri hakkında, istinafa yapılan şikayet üzerine tekrar tutuklama kararı verildi. Elazığ’da 21 Mayıs 2003’te Ruhi Canpolat hakkında kayıp başvurusunda bulunulmuş fakat şahsın uzun süre bulunamamıştı. Elazığ Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, dosyayı 2 Şubat 2021’de yeniden açtı. Cinayet Büro Amirliği ekiplerince 10 ay süren titiz çalışmalar sonucunda olaya ilişkin 2’si kadın 9 şüpheli tespit edildi. Ekipler, 4 Kasım 2021’de 7 adrese eş zamanlı operasyon düzenleyerek, zanlıları yakalayıp gözaltına aldı. Elazığ Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğinde alınan ifadeler sırasında kayıp şahıs Ruhi Canpolat’ın (38) öldürüldüğü ortaya çıktı. Ruhi Canpolat olayına ilişkin dava görülmüş ve 7 Aralık 2022’de karar açıklanmıştı. Kararda, Ruhi Canpolat’ın eski eşi Azime Ş. ile Cevdet Ş. Hakkında ağırlaştırılmış müebbet cezası verilirken tutuklu sanıklardan Temur Ş. hakkında ise beraat kararı verdi. Avukatın itirazı üzerine karar istinafa taşındı. Yapılan incelemede istinaf mahkemesi ‘Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması’ nedeni ile beraat eden Temur Ş. hakkında tutuklama kararı verdi.
Adana Yaşlı teyzelerin okuma yazma azmi Adana’da aileleri tarafından zamanında okula gönderilmediği için okuma yazma öğrenemeyen yaşlı teyzeler, belediyenin açtığı kursta okuma yazma öğreniyor. Adana’nın merkez Yüreğir Belediyesi tarafından 8 kültür merkezinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan öncülüğünde başlatılan ’Okuryazarlık Seferberliği’ programı kapsamında 192 kişiye eğitim veriliyor. Yaşlılar, azmiyle örnek oluyor ‘Okuma Yazma Bilmeyen Kalmasın’ sloganıyla her yaş grubuna yönelik okuma-yazma kursları gerçekleştirilirken, kursun özel kursiyerleri, okuma istekleri ve azimleriyle herkese örnek oluyor. Yaşlı teyzelerin okuma yazma heyecanı gözlerinden okunurken, okumanın yaşı olmadığını bir kez daha gözler önüne seriyor. “Okuma yazma bilmediğim için ağladım” Bu yaşlılardan birisi de 6 çocuk, 12 torun sahibi 70 yaşındaki Şefika Akkaya. Yıllar önce babası tarafından okula yazdırılan ancak ağabeyi tarafından okuldan alınan Akkaya, İhlas Haber Ajansı’na konuştu. Akkaya, okuma yazma bilmediği için ağladığını anlatarak, “Dolmuşa binerken yanlış biniyordum. İnsan malum herkese güvenemiyor. Dolmuşa artık yanlış binmeye başlayınca kendime yemin ettim ve buraya geldim. Müdüre ağladım, durumumu anlattım. ’Okuma yazma bilmediğimi söyledim, kalemi tutmayı bile bilmiyorum’ dedim. Beni hemen kaydetti. Başladım ve şu anda hem okuyorum hem de yazıyorum. Allah herkesten razı olsun” ifadelerini kullandı. “Okul hep rüyalarıma giriyordu” Okula gitmeyi hep hayal ettiğini kaydeden Akkaya, “Zamanında babam beni okula yazdırdı ama ağabeyim okula gitmeme izin vermedi. Bu hep rüyalarıma giriyordu. Kalem tuttuğumu görüyordum ama uyanınca rüya olduğunu anlıyordum. Şu anda hem okuyup hem yazıyorum. Bütün okuma yazma bilmeyenler gelip öğrensin. Hiç ayıp değil. Bütün kadınlarımız gelsinler. Evlatlarım da şu anda çok seviniyor, destekliyorlar” dedi. “Okuma yazma bilmeyen herkes gelsin” 3 çocuk 6 torun sahibi 65 yaşındaki Saime Perk ise ailesinin ‘kızlar okumaz’ diyerek okula göndermediği bir diğer yaşlılardan. Perk, okuma yazma bilmediği için hep üzüldüğünü belirterek, şunları söyledi: “Memlekette ‘kızlar okumaz’ diyerek beni okula yollamadılar. Ben o nedenle hiç okuma yazma öğrenemedim. Evlendikten sonra Adana’ya geldim. Senelerce çalıştım, torunlara baktım. Hiç okuma yazmayı bilmiyordum, çok üzülüyordum. Artık çok şükür hem okuyup hem de yazıyorum. Herkes okusun, bu kursu bilmeyenler gelsin. Şu anda bütün işlerimi kendim halledebiliyorum. İyi ki de gelmişim. Çok şükür hem yazıp hem okuyorum. Artık hem akraba hem de arkadaşlarımla telefonda mesajlaşıp görüşebiliyorum. Okuma yazma bilmeyen herkes gelsin, öğrensin.”