MAGAZİN - 27 Aralık 2013 Cuma 09:57

Arda Turan: 'Sinem benim baş tacım'

A
A
A
Arda Turan: 'Sinem benim baş tacım'

Arda Turan, Sinem Kobal’dan ayrıldığı yönünde çıkan haberleri yalanlayarak, 'Sinem benim baş tacım' dedi. Yıldız oyuncu, Fenerbahçe’ye transfer olup olmayacağına da yanıt verdi.

TV8’de Saba Tümer’in ’Bu Gece’ programına konuk olan Atletico Madrid’in yıldız oyuncusu Arda, Sinem Kobal’ın çocukluk aşkı olduğunu belirterek, “Hayatımda her şeyi paylaştık, aramızda ufak tefek sorunlar olabilir ama son dönemde çıkan haberler gerçeği yansıtmıyor. Sinem benim baş tacım. Basında benim ailemle ilgili haberler çıkıyor, bunlar yakışmıyor” diye konuştu.

KOBAL’A “SARI FIRTINA” DEDİ

Basında çıkan her habere cevap vermediğini ifade eden Arda Turan, “Sinem’le de konuşuyorum ve bu durumları değerlendiriyoruz. Ben iyi niyetli bir adamım ve herkesin sorduğu sorulara cevap veririm ama yanlış yazıyorlar. Sarı fırtına iyidir, başımızın tacı" dedi.

"BEN DELİYİM”

İspanya’da çok rahat olduğunu ve kendine zaman ayırabildiğini anlatan milli oyuncu, “İdmanlara çıkıyorum, binlerce kişinin karşısında maç oynuyorum. Herkesle paylaşım halindeyim ama benim de kendime ait bir zamanım olmalı. Sonuçta ben psikolojik deliyim. Bayrampaşalıyım, bunun da gururunu taşıyorum. Biraz da raconluk var tabii semtten kaynaklanan diye konuştu.

FENERBAHÇE’YE GELECEK Mİ ?

Türkiye’ye tekrar dönmeyi düşünmediğini, Türkiye’deki magazin olaylarından dolayı yurt dışına gittiğini kaydeden Arda, "Fenerbahçe 10 kat daha fazla para verse yine de transfer olmaz mısın?" sorusuna şu yanıtı verdi:

" Fenerbahçe başkanını ve taraftarını üzmek istemiyorum, onlara karşı kırıcı sözlerden de uzak durmaya çalışıyorum çünkü bana karşı bir sevgileri var. Ama ben bir Galatasaraylıyım. Böyle politik cevaplar vereyim."

Rol modelinin Fenerbahçeli Emre Belözoğlu olduğunu anlatan Arda, Türkiye’de en beğendiği futbolcuların Selçuk İnan ve Burak Yılmaz olduğunu söyledi.

RONALDO ANISI

Real Madrid’in dünyaca ünlü yıldızı Cristiano Ronaldo ile yaşadığı bir anısını da açıklayan Arda, şu ifadeleri kullandı:

"Ronaldo’ya dedim ki içimden, ‘ben ettim sen etme’. ‘Bir faul yapayım da kendine gelsin’ dedim. Elimi şöyle bir attım vücuduna, bir baktım duvar gibi. Şaka bir yana Ronaldo gerçekten çok özel bir oyuncu. Aynı yerde oturuyoruz, komşuyuz. Karşılaştığımızda da selamlaşıyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Bilim Kafe’de her yönüyle Mehmet Akif konuşuldu Düzce Üniversitesi, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın öncülüğünde başlatılan ve üniversitelerde üretilen akademik bilginin toplumun her kesimiyle buluşturmayı amaçlayan ‘Bilim Kafe’ buluşmalarına bir yenisini daha ekledi. Bilim İletişimi Ofisi ile Toplumsal Katkı Koordinatörlüğü tarafından 27 Aralık Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü’ne ithafen düzenlenen "Her Yönüyle Mehmet Akif" başlıklı bilim kafe Düzce Belediyesi Konuralp Antik Tiyatrosu Seyir Terası Çadırı’nda gerçekleştirildi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç’in konuşmacı olarak yer aldığı bilim kafe etkinliğine; Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Duygu Ekinci, Toplumsal Katkı Koordinatörü Doç. Dr. Hande Bulut, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recai Özcan ve öğrenciler ile vatandaşlar katılım sağladı. Programın açılış konuşmasını yapan Toplumsal Katkı Koordinatörü Doç. Dr. Hande Bulut, Mehmet Akif Ersoy’un yalnızca bir şair değil; yaşadığı dönemi, toplumsal sorunları derin bir sorumluluk bilinciyle ele alan çok yönlü bir düşünce insanı olarak ele alınması gerektiğini vurgulayarak bu kapsamda düzenlenen bilim kafe etkinliğine katılımı için Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç’e teşekkürlerini sundu. "Her zaman zihnimde Mehmet Akif idealizmi vardı" Programa konuşmacı olarak katılım sağlayan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Mehmet Akif Ersoy’a duyduğu hayranlığın ilkokul yıllarında başladığını belirterek, zihninde her zaman bir "Mehmet Akif idealizmi"nin yer aldığını dile getirdi. Mehmet Akif’in 1873 yılında Osmanlı Devleti’nin siyasi, sosyal ve fikrî açıdan sarsıntılı bir döneminde dünyaya geldiğini belirten eden Prof. Dr. İlhan Genç, Balkanlar ve Türkistan kökenli bir aile yapısı içinde yetişmesinin, onun düşünce dünyasına çok yönlü bir bakış kazandırdığını ifade etti. Doğu ile batıyı birleştiren güçlü sentez Mehmet Akif’in eğitim hayatına da değinen Prof. Dr. Genç, Akif’in modern mektep eğitimi ile dinî ilimleri birlikte sürdürdüğünü, Baytar Mektebi’nde kazandığı sebep–sonuç temelli bilimsel bakış açısını hayatının her alanına yansıttığını aktardı. Akif’in yalnızca Doğu kaynaklarını değil; Batı edebiyatını da yakından takip ettiğini vurgulayan Prof. Dr. İlhan Genç, Victor Hugo, Tolstoy ve Emile Zola gibi isimleri okumasının, onun fikri derinliğini ve sentez gücünü artırdığını belirtti. "Mehmet Akif, neden–sonuç ilişkisini en güçlü kuran şairlerdendir" Konuşmasında Mehmet Akif’in şiir ve yazılarında sürekli olarak "neden geri kaldık?" sorusunun peşinden gittiğini ifade eden Prof. Dr. Genç, Akif’in olaylara duygusal olduğu kadar rasyonel ve analitik bir perspektiften yaklaştığını söyledi. Akif’in yalnızca bir şair değil aynı zamanda toplumsal sorunlara çözüm arayan bir fikir ve aksiyon insanı olduğunun altını çizen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşad dergilerindeki faaliyetlerine de değindi. Bu yayınlar aracılığıyla memleketin meselelerini ele aldığını, maddi imkânları sınırlı olmasına rağmen idealizminden ve sorumluluk bilincinden asla ödün vermediğini ifade etti. Akademik bilgiyi toplumla buluşturarak toplumsal farkındalığın artırılmasına önemli katkılar sunan Bilim Kafe etkinliği, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından sona erdi.
Kırşehir Esnaf Odaları çağrı yaptı, küçük esnaf destekledi Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği; yeni yıl öncesi şehir halkına çağrıda bulunarak hediye ve günlük alışverişlerde küçük esnafın tercih edilmesini istedi. Öztürk’ün çağrısı, kentteki esnaf tarafından da destek buldu. Birlik Başkanı Bahamettin Öztürk; yaptığı açıklamada Kırşehir’in küçük bir şehir olduğunu belirterek, internet satışları ve büyük mağazalara karşı yerel esnafın korunmasının önemine dikkat çekti. Öztürk; "Hediyeleşmelerin yoğun olduğu bu dönemlerde vatandaşlarımıza sesleniyorum. Alışverişlerinizi küçük esnaftan yapın. Bu hem esnafımıza hem de şehir ekonomimize katkı sağlayacaktır" dedi. Yapılan çağrının ardından küçük esnaf arasında da olumlu bir hava oluştu. Esnaflardan Bektaş Yıldırım, vatandaşlarda yerel esnafa yönelik bir duyarlılığın oluşmaya başladığını ifade ederek; "İnsanlar artık küçük esnafın ayakta kalması için destek olunması gerektiğinin farkına varıyor" şeklinde konuştu. Bir diğer esnaf İsa Yılmaz ise, halkın yerel esnafa karşı daha duyarlı olması gerektiğini vurgulayarak; "Büyük zincirler yerine mahalle esnafının tercih edilmesi hepimizin yararına" dedi. Kırşehir’de süs eşyaları satışı yapan esnaf Müberra Can da özel günlerde yerel esnafın tercih edilmesinin önemine dikkat çekti. Can; "Anneler Günü, yeni yıl, Sevgililer Günü gibi özel günlerde yerli esnafın tercih edilmesini çok önemsiyoruz" ifadelerini kullandı. Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk; küçük esnafın desteklenmesinin şehir ekonomisinin canlı kalması açısından büyük önem taşıdığını belirterek, vatandaşları alışverişlerinde yerel esnafı tercih etmeye davet etti.