GÜNDEM - 28 Eylül 2017 Perşembe 13:32

Arttırılan vergiler milli savunmaya gidecek

A
A
A
Arttırılan vergiler milli savunmaya gidecek

Maliye Bakanı Naci Ağbal,2018-2020 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Programın dahilinde elde edilen gelirin önemli bir kısmının milli savunmaya gideceğini söylemesiyle ilgili Prof. Dr. Emre Alkin, “Demek ki önümüzdeki dönemlerde sıcak çatışma ihtimali çok yüksek. Bu yüzden Türkiye ordusunu hazır tutuyor” dedi.

Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın 2018-2020 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program (OVP) kapsamında vergi düzenlemelerini açıklamasının ardından harekete geçildi. Gelişmeler kapsamında vergi düzenlemelerini içeren torba yasa, TBMM'ye sunuldu. Yeni torba yasa kapsamında gelir getirici çalışmalar kapsamında çeşitli değişikliklere gidilerek vergi oranlarında büyük artışlar yapılacak. Ağdal’ın OVP ile ilgili yapmış olduğu açıklamada yapılan değişikliklerle birlikte gelirin önemli bir kısmının milli savunma adına kullanılacağını söylemesine ilişkin olarak da Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkın de, “Demek ki önümüzde bir sıcak çatışma ihtimali var. Bunun için orduya yatırım yapılıyor” diyerek artan vergi oranları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

“ Demek ki Türkiye’nin önümüzdeki dönemde büyümenin, enflasyonun, özel tasarrufların ve hatta kalkınmanın önüne geçen bir önceliği var. O da bölgedeki beka sorunu gibi gözüküyor" diyerek sözlerine başlayan Emre Alkin, “Sıcak çatışma tehlikesi çok yüksek. Kabine üyelerinden bir tanesi ve her zaman rasyonel konuşan bir insan olan Maliye Bakanı çıkıp da vergi dilimlerin önemli bir kısmı milli savunma harcamalarına gidecek diyorsa ben ciddiye alırım. Maliye Bakanımız, ‘Ortada Türkiye Cumhuriyeti sınırında kırmızı sınırların çiğnendiği ciddi gelişmeler var. Yani burada tansiyon yükseliyor.’ demek istiyor. Her an ne olacağı belli değil. Bu yüzden ordu hazır tutulmak isteniliyor. Bunun da bir maliyeti var. Yani maliyedeki kıymetli üstatlar bir sıcak çatışma ihtimalinden haberdar olarak Türkiye’nin savunma harcamaları için vergi toplama arayışına gitmişler” dedi.

“Jeopolitik konum vergileri etkiliyor”

Türkiye’nin ekonomik anlamda vermiş olduğu önceliklerin diğer rakip ülkelerden farklı olduğuna değinen Alkin aynı zamanda, “Türkiye Cumhuriyeti’ndeki toplam vergi gelirlerinin milli gelirdeki oranı yüzde 30’un biraz üzerinde. Bu oran ABD’de yüzde 27,4. Yani vergi gelirinin Milli Gelire oranı Amerika’ya göre yüksek. Bunun gelişmişlikle alakası yok. Mesela Fransa da bu oran yüzde 48. Bazı ülkelerde yüzde 50 ya da üstü. Fakat burada asıl bakmamız gereken Türkiye’nin eşdeğerindeki ülkelerdeki vergi oranları. Mesela Meksika’daki vergi oranı yüzde 17,5. Onların ekonomi anlamındaki ajandaları farklı Türkiye’nin ajandası farklı. Çünkü Türkiye’nin vergi dilimlerinde milli savunma, uluslararası diplomasındaki çatlaklar ve bunlara karşı önlem almak gibi öncelikleri var. Bizim sanat, bilim, spor, sağlık ve teknolojide öne çıkmaktan çok dosta güven veren düşmana da gözdağı veren bir güç olma arzumuz var. Dolayısıyla Türkiye’nin bulunduğu jeopolitik pozisyon önceliklerimizi değiştiriyor. Bu da vergi dilimlerini doğrudan etkilemiş oluyor” şeklinde konuştu.

“İnsanların geliri artmadan vergilerin artması büyümeye engel”

Bunlarla beraber vergi oranlarındaki artışın ilerideki dönemlerde büyüme oranlarını olumsuz olarak da etkiyeceğini söyleyen Alkin son olarak da, “Eğer siz geliri artmamış insanlardan daha fazla vergi keserseniz bir sonraki yılların büyüme oranını düşürürsünüz. Büyüme oranlarımızdaki dalgalanma her ne kadar global sorunlara bağlansa da aslında içsel sebeplerden dolayı da gerçekleşiyor. Ortaya çıkan son durum, Türkiye’nin yüksek büyüme hızına ulaşma ve dolayısıyla tasarrufları artırma şeklinde ortaya koyduğu tez ile taban tabana zıt bir durum. Çünkü insanların gelir seviyesinde ciddi bir artış yokken vergi oranlarında ciddi bir artış yaparsanız insanlar tasarruf edemez. Zaten Türkiye tasarruf edebilenlerin yaşadığı bir ülke değil. Hal böyleyken büyüme, kalkınma ve özel tasarruflar da artmaz Özel tasarrufların artmadığı bir yerde de istikrarlı büyümeden söz edemeyiz” diyerek sözlerini sonlandırdı.

ŞEYDA CEYLAN GÖRGENÇ 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Selçuk Üniversitesi ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında iş birliği Selçuk Üniversitesi ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında iş birliği protokolü imzalandı. Protokol ile Bakanlık tarafından belirlenen eğitim kurumlarında güncel yaklaşımlara uygun öğrenme mekanları tasarlanacak. ’Eğitim Kurumları Tip Projelerinde İç Mimari Proje Hazırlanmasına Yönelik İş Birliği Çalışmaları Yapılması’na yönelik protokolün imzalarını Milli Eğitim Bakanlığı adına İnşaat ve Emlak Genel Müdürü Özcan Duman, Selçuk Üniversitesi adına Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rabia Köse Doğan attı. İnşaat ve Emlak Genel Müdür Özcan Duman, eğitim ortamlarının kalitesinin iyileştirilebilmesi için kamu ve özel kurumlarla iş birliği yapmaya devam edeceklerini söyledi ve imzalanan protokolden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Protokol kapsamında bakanlığa bağlı eğitim kurumlarında “İç Mimari Proje” çerçevesinde Genel Müdürlük tarafından belirlenen 2 adet tip projede yer alan mekanların; yerleşim, esneklik, sirkülasyon, mobilya-donatı ve yardımcı ekipmanlar, renk, aydınlatma, malzeme, estetik ve benzeri unsurlara yönelik ihtiyaçlarının neler olduğu ya da olabileceği incelenerek güncel eğitim yaklaşımlarına uygun öğrenme mekanları tasarlanacak. Bakanlık Beşevler Kampüsü İnşaat ve Emlak Genel Müdürlüğünde gerçekleştirilen imza törenine Bakanlık Ar-Ge ve Projeler Daire Başkanı Ahmet Tarık Çakır, Selçuk Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Noraslı ile Dr. Öğr. Üyesi Hatice Çınar katıldı.
İstanbul CANiK’ten Afrika ihracatına TTI Combat dopingi Geçen yıl Güney Afrika ihracatını önceki yıla göre 11 kat artıran CANiK, yeni başarılara imza atmak üzere en gözde ürünlerini burada vitrine çıkardı. CANiK TTI Combat ürününü HuntEX’te Güney Afrika pazarı için gözler önüne serdi. Dünyanın bir uçtan diğer ucuna en büyük savunma, avcılık ve atıcılık fuarlarında etkinliğini devam ettiren CANiK, son olarak Güney Afrika’daki HuntEX fuarında yer aldı. Geçen yıl Güney Afrika ihracatını önceki yıla göre 11 kat artıran CANiK, yeni başarılara imza atmak üzere en gözde ürünlerini burada vitrine çıkardı. HuntEX’te ABD ve Almanya’nın ardından CANiK TTI Combat’ın Güney Afrika lansmanı gerçekleşirken, Dünya şampiyonu olan Güney Afrika Cumhuriyeti Milli Rugby Takımı’na özel limitli sayıda üretilen RUGBY SFT tabancası da fuarda dikkat çeken ürünler arasında yer aldı. CANiK, ABD, Suudi Arabistan ve Almanya’nın ardından Güney Afrika’da da hafif silah pazarına yön vermeye devam ediyor. Güney Afrika Midrand’da 26-28 Nisan tarihlerinde düzenlenen Avcılık ve Atıcılık Fuarı HuntEX’e katılan CANiK, en yeni ve inovatif ürünlerini burada sergiledi. CANiK, en güçlü olduğu pazarlardan biri olan Güney Afrika’da, geçtiğimiz yıl satış rakamlarını 2022 yılına göre 11 kat artırarak önemli bir başarıya imza atmıştı. Bu sene de rakamı daha da yukarılara çıkarmak amacıyla çalışmalarına devam eden CANiK, ABD ve Avrupa lansmanlarını gerçekleştirdiği CANiK TTI Combat ürününü HuntEX’te Güney Afrika pazarı için vitrine çıkardı. Yine CANiK tarafından özel olarak Güney Afrika Milli Rugby Takımı için tasarlanan RUGBY SFT tabancası da fuarda öne çıkan ürünler arasında yer aldı. “Her yıl daha da büyüyen bir ilgi ile karşılanıyoruz” Fuarla ilgili değerlendirmelerde bulunan CANiK Yönetim Kurulu Üyesi Didem Aral, “CANiK olarak domine ettiğimiz pazarlardaki etkinliğimizi en yeni ve inovatif ürünlerimizle daha da artırıyoruz. Son bir yılda, Güney Afrika’daki sistematik pazarlama faaliyetlerimiz sayesinde, satış rakamlarında önceki yıllara göre büyük oranlarda artış kaydettik. Geçtiğimiz yıl, bunun daha bir başlangıç olduğunu, ne yapması gerektiğini çok iyi bilen bir ekibimiz olduğunu söylemiştik. Bu söylediklerimizi, elde ettiğimiz sonuçlarla kanıtlamış olduk. İş birliklerine ve yoğun tanıtım faaliyetlerine devam ediyoruz. Burada her yıl daha da büyüyen bir ilgi ile karşılanıyoruz. Bu da bizi çok gururlandırıyor. Önümüzdeki dönemde de ülkemiz ihracatına katkı sunmaya ve Türkiye’yi yurtdışında başarıyla temsil ederek gücümüzü katlamayı sürdüreceğiz” dedi. Samsun Yurt Savunma Samsun Yurt Savunma (SYS) Türkiye, ABD ve Birleşik Krallık‘ta ana üretim tesisleri bulunan ve sahipleri Türk olan global bir savunma sanayi şirketidir. SYS, devlet öncülüğünde başlatılan Doğu Karadeniz Silah Projesi’nin Samsun ayağının temsilcisi olarak 1998 yılında kuruldu. Aradan geçen yılda SYS; CANiK markasıyla silah, silah aksesuarları, silah sistem tasarımı ve üretimi konusunda Türk savunma sanayinin önemli kuruluşlarından biri haline geldi. Merkezi İstanbul’da bulunan SYS, Samsun Organize Sanayi Bölgesi’ndeki toplam 100 bin ve ABD’de 20 bin metrekare kapalı alanda kurulu dört tesisinde 950 çalışanı ile üretimini sürdürüyor,
Şanlıurfa Şanlıurfa’da 68 yıl sonra gelen mutluluk Şanlıurfa’da yaşayan ve 68 yıldır şaşı olan İsmail Çobanlı, yapılan başarılı şaşılık operasyonuyla sağlığına kavuştu. Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesinde başarılı bir ameliyat daha gerçekleştirildi. 68 yaşındaki İsmail Çobanlı adlı hasta, gözlerindeki şaşılık rahatsızlığından dolayı Harran Üniversitesi Hastanesine başvurdu. Harran Üniversitesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Lokman Balyen tarafından yapılan kontrollerinin ardından 68 yaşındaki hasta şaşılık ameliyatına alındı. Yapılan başarılı operasyonun ardından hastanın gözündeki şaşılık düzeltildi. Ameliyatı gerçekleştiren Göz doktoruu Lokman Balyen, 68 yıldır dünyaya şaşı bakan hastanın başarılı bir şaşılık ameliyatı geçirdiğini söyledi. Balyen, “Hastamız bize geldiği zaman her iki gözü dışa bakıyordu. Bazen sağ bazen de sol gözü dışa bakıyordu. Hasta tek gözü ile dünyayı görüyordu. Şaşı bakıyordu. 68 yıldır böyle gezen bir hasta ve yüksek derecede kayması olan bir hastanın biz muayenelerini yaptık. Kayma ölçülerine baktık, prizmalarını ölçtük ve ameliyata karar verdik. Ameliyatımızı yaptık, Allah’a şükürler olsun ilk ameliyatta her iki gözü paralel oldu ve kayma açısı sıfır oldu. Bu açıdan çok mutluyuz 68 yıldır böyle gezen bir insan toplumda çok acı çeken, sıkıntı çeken, insanların karşısına çıkamayan bir hastamızdan bahsediyoruz. Artık ameliyat sonrası her iki gözünü beraber kullanıyor ve sosyal açıdan da hasta artık daha çok kendine güveni var. Hiçbir problemi kalmadı, hastamız mutlu olunca, biz de mutlu olduk” dedi. İsmail Çobanlı ameliyatı gerçekleştiren doktor ve ekibine minnettar olduğunu söyledi. Çobanlı “Birçok hastaneyi gezdim, tedavi oldum, bir türlü çare bulamadım. 68 yıl sonra dünyayı düz görmenin mutluluğunu yaşıyorum" ifadelerini kullandı.