SAĞLIK - 28 Nisan 2017 Cuma 12:50

Ateşi yükseldiğinde çocuğun üstünü örtmeyin

A
A
A
Ateşi yükseldiğinde çocuğun üstünü örtmeyin

Ateşi yükseldiğinde çocuğun ya da bebeğin üzerinin kesinlikle örtülmemesi gerektiğini belirten Özel Hayat Hastanesi’nden Uzm. Dr. Serdar Yalman, gerekmedikçe de ateş düşürücüye başvurulmaması gerektiğini söyledi.

Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Serdar Yalman, ailelerin en çok korktuğu durumlardan biri olan “ateş” hakkında bilgi verdi. Ateşin vücut ısısının normal seviyenin üzerine çıkması, yanı 38 derece ve üzerine yükselmesi olduğunu belirten Dr. Yalman, “Ateş, vücudun farklı virüs, bakteri ve diğer mikroorganizmaları tanıma ve onlarla savaşı sebebiyle ortaya çıkabilir. Ateşe üst solunum yolu enfeksiyonu, alt solunum yolu enfeksiyonu, idrar yolu enfeksiyonu, mide ve bağırsak enfeksiyonu, orta kulak iltihabı, zatürre, menenjit, romatizmal hastalıklar sebebiyet verebilir. Yüksek ateşle birlikte çocuğun sıvı kaybetmesi böbrek yetmezliğine yol açabilir. Diş çıkarma ve aşılardan sonra da bebeklerde yüksek ateş görülebilir” dedi.

2-3 ayın altındaki bebeklerde ateşe dikkat

Bebeklerde ateşin genellikle 2-3 gün içinde kendiliğinden iyileşen basit viral hastalıklardan kaynaklandığını dikkat çeken Dr. Yalman, özellikle 3 ayın altındaki ateşli her bebek için zaman kaybetmeden bir uzmana başvurulması gerektiğini vurguladı. Bebeğin durumunun uzman doktor tarafından değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Dr. Yalman, şunları sıraladı: “Ateşe yol açan durumun araştırma ve tedavisi hastane şartlarında olmalıdır. Bebeğin ten rengi, bıngıldağın şekli ve uyku alışkanlıkları gibi gözlemlerle hastalık hakkında ip uçları edinmek mümkündür. Ateşi olan bebeğe ya da çocuğa ateş düşürücü bir ilacı hekime danışarak vermek gerekir.”

Çocuklarda en riskli grubun, 38 dereceden fazla ateşi olan ve 3 aydan daha küçük bebekler olduğunu belirten Dr. Yalman, orta riskli grupta ise 39 derecenin üzerinde ateşi olan 3-6 aylık bebekler yer aldığını söyledi. Bebeği; genel durumu kötü, beslenmesi zayıf ve ateşi 3 günü aşkın süredir devam ediyorsa ciddi bir hastalık işareti taşıdığını aktaran Dr. Yalman, şunları söyledi:

“Bunun yanı sıra doktor muayenesinde menenjit bulgularının saptanması, bebeğin renginin soluklaşması ya da morarması, uykuya eğilim ve zor uyandırma gibi durumlarda da hastalık tehditlerine karşı dikkatli olunmalı. Ayrıca bebeğin ağzının kuru olması ve bebeklerdeki bıngıldak bombeliğinin fazlalığı da hastalığın kötü gidişatını göstermesi açısından önemli bir belirtidir.”

Ateş nasıl düşürülür

Dr. Yalman, bebeklerde ve çocuklarda ateşi düşürmek için yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: “Bebeğinizin ya da çocuğunuzun kıyafetlerine dikkat edin. 38.5 derece civarındaki hafif ateşte çocuğun üzerindeki fazla giysileri çıkartın, ince ve bol bir pijama giydirin. Bol miktarda su ve sulu gıdalar almasını sağlayın. Ortamın sıcaklığını 21-22 derece arasında tutmaya gayret gösterin. Ilık duş aldırın veya ılık-ıslak bezlerle pansuman yapın. Hemen ateş düşürücüye sarılmayın. Ateşin 39 dereceye çıkması durumunda doktorunuza danışarak çocuğa ateş düşürücü verebilirsiniz.”

Bebeklerde ve çocuklarda ateşi düşürmek için ateş yükseldiğinde çocuğun ya da bebeğin üzerinin kesinlikle örtülmemesi gerektiğini belirten Yalman, “Kalın kıyafetler giydirmeyin. Asla soğuk suyla banyo yaptırmayın. Alkol ve sirkeli suyla kompres uygulamayın. Sık aralıklarla ateş düşürücü ilaç kullanmayın. Bebekler ve çocuklarda ateş tedavisinde asıl maksat onun rahatlatılmasıdır. Ateşin normale döndürülmesi, ateşe sebep olan hastalığın tedavi edildiği anlamına gelmez” dedi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne gastronomi ödülü Bursa Büyükşehir Belediyesi, şehrin sahip olduğu zengin mutfak kültürünü turizme kazandırmak amacıyla yaptığı çalışmalar dolayısıyla Gastro Bursa Dergisi tarafından ödüle layık görüldü. Osmanlı saray mutfağının doğduğu şehir olan ve günümüz gastronomi lezzetlerinin önemli duraklarından olan Bursa’nın tescilli lezzetlerini dünyaya duyurmak amacıyla önemli çalışmalara imza atan Bursa Büyükşehir Belediyesi, sektörün bileşenlerine desteklerini de sürdürüyor. Gastro Bursa Dergisi tarafından düzenlenen ‘Dergiye Değer Katanlar’ töreninde, Bursa Büyükşehir Belediyesi de ödüle layık görüldü. Şehir yöneticileri, kamu kurumlarının yöneticileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, gastronomi turizmi bileşenleri ve sosyal medya fenomenlerinin katıldığı geceye, Büyükşehir Belediyesi adına Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız katıldı. Genel Sekreter Yardımcısı Yıldız, ödülünü Gastro Bursa Dergisi Genel Yayın Yönetmeni İhsan Önder Uçar’ın elinden aldı. “Marmara’da ilk sıradayız” Bursa’nın, Türkiye’nin köklü tarihini ve kültürel zenginliğini en iyi şekilde temsil eden şehirlerden biri olduğunu söyleyen Mehmet Yıldız, “Şehrimizin lezzetli yemekleri, tarih boyunca yaşanan göçler ve kültürel etkileşimlerle birleşerek benzersiz bir çeşitliliğe dönüşmüştür. Bursa kebabı, İnegöl köfte, Mustafakemalpaşa tatlısı, pideli köfte, cevizli lokum, tahinli pide, cendere baklavası, Bağdat hurma tatlısı ve kestane şekeri Bursa ile anılan lezzetlerden bazıları. Şehrimizde coğrafi işaretle tescil edilmiş 30 farklı kategoride ürün ve yemek bulunması, Bursa’mızın tarım ve gıda alanındaki zenginliğini ve kalitesini de gözler önüne sermektedir. Bir lokmanın içinde binlerce yılın hikâyesi gizlidir. Sahip olduğumuz coğrafi işaret sayısıyla Marmara Bölgesi’nde ilk sırada yer alıyoruz. Şehrin marka değerini yukarılara taşıyan çalışmalarımızı Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak devam ettireceğiz. Bursa’yı dünyanın önemli gastronomi merkezlerinden birisi hâline getirmek istiyoruz” dedi. Gastro Bursa Dergisi Genel Yayın Yönetmeni ve Araştırmacı-Yazar İhsan Önder Uçar ise, gastronomi turizmiyle ilgili bütün birleşenleri bir araya getirmek ve Bursa’daki gastronomi turizminin sıkıntılarının konuşulması amacıyla dergiyi kaleme aldıklarını ifade etti. Bursa mutfağının çok zengin olduğunu dile getiren Uçar, dergiyle Bursa gastronomisine ve gastronomi turizmine değer katmak istediklerini belirtti.