DÜNYA - 13 Mayıs 2022 Cuma 13:40

Bağımsız Devletler Topluluğu Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı başladı

A
A
A
Bağımsız Devletler Topluluğu Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı başladı

Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı, Tacikistan’ın başkenti Duşanbe'de başladı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov konuşmasında Ukrayna'nın Avrupa Birliği (AB) üyeliği durumuna değinerek, "Kiev'in bu isteğinin zararsız olacağıyla ilgili ciddi şüpheler var" dedi.

Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı, Tacikistan’ın başkenti Duşanbe'de gerçekleştirildi. Kohi Somon Sarayında Tacikistan Dışişleri Bakanı Sirojiddin Muhriddin’in başkanlığında düzenlenen toplantıya Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan başta olmak üzere BDT’ye üye ülkelerin dışişleri bakanları katıldı. Azerbaycan Dışişleri Bakanı Bayramov toplantıda yaptığı konuşmada, Kazakistan’a örgüte etkili bir şekilde başkanlık yaptığı için teşekkür etti.

Tacikistan'a da üst düzey toplantı düzenlediği için teşekkür eden Bayramov, üye ülkeler arasındaki dostane ilişkilerin BDT formatında başarılı bir şekilde geliştiğini kaydetti. Birliğe üye birçok ülkenin diplomatik ilişkilerin kuruluşunun 30. yıl dönümünü kutladığını hatırlatan Bayramov, bunun ileriye bakmak, geçmişten ders almak, uzun vadeli iş birliğinin sonuçlarını incelemek ve geleceğe yönelik planlar belirlemek için iyi bir fırsat olduğuna dikkat çekti.

Bayramov'dan "Ermenistan ile ilişkilerin normalleştirilmesine hazırız" mesajı

Konuşmasında katılımcılara bölgede Azerbaycan-Ermenistan arasındaki çatışma sonrası durum hakkında bilgi veren Bakan Ceyhun Bayramov, çatışmanın geçmişte kaldığı ve Azerbaycan’ın şimdiki asıl görevinin işgalden kurtarılmış toprakları canlandırmak, ekonomik ve iletişim bağlarını yeniden kurarak uzun vadeli barış ve istikrarı sağlamak olduğuna kaydetti. Bayramov bu bağlamda bir barış anlaşması müzakere sürecini başlatmak için adımlar atıldığını vurgulayarak iki ülke arasındaki sınırların belirlenmesine ilişkin ulusal komisyonların başkanları ve formatının belirlendiğini söyledi. Bayramov Azerbaycan tarafının barış, istikrar ve güvenliği güçlendirme çabalarını sürdürmeye kararlı olduğunu da söyledi.

Lavrov: "Kiev'in AB üyeliği isteğinin zararsız olacağıyla ilgili ciddi şüpheler var"

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise yaptığı konuşmada Rusya-Ukrayna savaşına değinerek, "Ukrayna, AB üyesi olma arzusunu her zaman vurgulamaya çalışıyor. Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba, AB'nin hemen bugün 'evet' ya da 'hayır' cevabı vermesi gerektiğini söyledi. En önemlisi bunun Kiev ile AB arasındaki bir sorun olması. Fakat Kiev'in bu isteğinin zararsız olacağıyla ilgili ciddi şüpheler var. AB'nin yapıcı ve ekonomik bir platformdan saldırgan bir askeri aktöre dönüşmesi dikkate alındığında bu bir gerçek" ifadelerini kullandı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'in Ocak ayında gerçekleştirilen Münih Konferansındaki sözlerini işaret eden Lavrov, "Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin Ocak ayında Münih konferansında nükleer olmayan bir statüye hazır olduklarını açıkça söyledi. Bununla birlikte artık NATO ve diğer askeri politik blokların konusunda tarafsız, blok dışı bir statü ilan etmeye hazırlar" şeklinde konuştu.

Bir sonraki toplantı 15 Ekim'de Nur Sultan'da

Toplantıda Azerbaycan-Ermenistan barış anlaşması, Ukrayna-Rusya savaşının yanı sıra Afganistan'daki durum ve bunun Orta Asya'daki güvenlik üzerindeki etkisi de ele alındı. BDT Dışişleri Bakanları Konseyi'nin bir sonraki toplantısının 15 Ekim 2022'de Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan'da yapılmasına karar verildi. Örgütün Azerbaycan, Belarus, Rusya, Ermenistan, Kazakistan, Kırgızistan, Moldova, Özbekistan, Rusya ve Tacikistan olmak üzere 9 üyesi bulunuyor.

Kamil Nadirli - Erhan Altıparmak
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa’da iş yeri hırsızlığına 5 tutuklama Manisa’nın Turgutlu ilçesinde Organize Sanayi Bölgesi’nde bir iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayıyla ilgili adım adım iz takip eden Manisa İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri 7 şüpheliden 3’ünü İstanbul’da yakaladı, şüphelilerden 2’sinin farklı suçlardan cezaevinde oldukları öğrenildi. Mahkemeye çıkarılan 5 kişi tutuklanırken, 2 şüpheliyi yakalama çalışmaları devam ediyor. Manisa İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince, 13 Ekim 2025’i 14 Ekim 2025’e bağlayan gece saatlerinde Turgutlu ilçesi Selvilitepe Mahallesi Organize Sanayi Bölgesi’nde yaşanan iş yeri hırsızlığı olayıyla ilgili geniş çaplı çalışma başlatıldı. Asayiş Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan çalışmalarda, iş yeri ve çevresinde bulunan çok sayıda güvenlik kamerası görüntüsü incelendi. Yapılan incelemelerde, yüzleri maskeli 4 şüphelinin iş yerine girdikleri, iş yerinde bulunan çelik kasayı keserek içerisindeki paraları aldıkları ve olayın ardından ara yolları kullanarak Manisa’dan ayrıldıkları belirlendi. Şüphelilerin yakalanmasına yönelik olarak 13-14 Ekim tarihlerinde kente giriş ve çıkış yapan yaklaşık 3 bin 500 araç incelemeye alındı. Yapılan çalışmalar sonucunda şüphelilerin İstanbul’dan Turgutlu’ya geldikleri tespit edilirken, olaya karıştığı belirlenen toplam 7 şüpheli şahıs belirlendi. Şüphelilerden H.K. (31) ve M.T. (25), İstanbul’da yakalanarak gözaltına alındı. 26 Aralık 2025 tarihinde Manisa’ya getirilen 2 şüpheli, sevk edildikleri adli makamlarca tutuklandı. D.Ç. (27) ve M.K. (24) isimli şüphelilerin ise farklı suçlardan cezaevinde bulundukları tespit edildi. Söz konusu 2 şüpheli, 29 Aralık 2025 tarihinde dosya kapsamında SEGBİS yöntemiyle sevk edildikleri adli makamlarca tutuklandı. Z.S. (27) isimli şüpheli ise İstanbul’da yakalanarak gözaltına alındı. 30 Aralık 2025 tarihinde Manisa’ya getirilen şüpheli, çıkarıldığı adli makamlarca tutuklandı. Olayla bağlantılı 2 şüphelinin yakalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü belirtilirken, soruşturma kapsamında şu ana kadar toplam 5 şüpheli tutuklandı.
İstanbul Somali Cumhurbaşkanı Mahmud: "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez" Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez. Aslında bu saldırgan tavır, uluslararası hukukun da ihlalidir" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. Toplantı sonrasında Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud basın açıklaması yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Somali’nin zor zamanlarında yanında olduğu ve liderliği için teşekkür eden Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, "Özellikle Somali’nin toprak bütünlüğü ve egemenlikle ilgili tehditle karşılaştığı bu dönemde biz, Türkiye’nin, Türk milletinin desteğini hissettik. Somali olarak biz de kendi kuvvetli hükümetimizi kurmak toprak bütünlüğümüzü eğemenliğimiz korumak için çalışıyoruz. Türkiye çok uzun yıllar önce Somali arasında arabuluculuk çalışmaları yapmıştır. O zamandan beri bu sorunun barışçıl dostane bir şekilde çözülebilmesi içinde çalışmalar yürütmüştür. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, yine Türkiye’nin Somali’nin yanında olduğunu bir kere daha tekrarlamıştır. Türkiye, Somali’yi desteklemek üzere Somali’nin yanında olacaktır. Türkiye’nin desteği, Somali’nin ilerlemesinde son derece önemli. Barış, istikrar ve iyileşme için Türkiye’nin işbirliği bizimle çok önemli" dedi. "Son 2 yılda Somali ve Türkiye farklı alanlarda yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyor" Türkiye ve Somali’nin yaptığı çalışmalarla dikkat çektiğini belirten Mahmud, "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez. Aslında bu saldırgan tavır, uluslararası hukukun da ihlalidir. Birleşmiş Milletler kurucu anlaşmasını ihlal eder niteliktedir. Yine Afrika Birliği’ni bir araya getirmiş olan anlaşmaların da diplomasinin de her türlü ilkesini ihlal eder niteliktedir. Toprak bütünlüğü, egemenlik ve bunlara müdahale etmemek bütün uluslararası sistemlerin altındaki temel değerlerdir. Somalili gruplar içerisinde de bazı gerginlikler var. Bu ayrımcılığı aşırı uç gurupları destekleyerek daha da derinleştirmek uluslararası ve dışarıdan müdahalelerle bunu derinleştirmek kimseye faydalı olmaz. Son 2 yılda Somali ve Türkiye farklı alanlarda yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyorlar. Güvenlik alanındaki çalışmalar buna bir örnek. Yine insani yardım çalışmaları da Somali’nin geçmiş olduğu en zor dönemde Türkiye’nin uzatmış olduğu yardım eli de çok önemli" şeklinde konuştu. Mahmud, "Bugün ortak olarak dedik ki Somali’nin petrol ve gaz kaynaklarının tetkik edilmesinde beraber çalışmalar yapıldığını ve anlamlı başarılar elde edildiğini duyurduk. Bu alanda uzun zamandır çalışma yapıyoruz. Türkiye’ye çok müteşekkiriz bu alanda öncülük ettiği için ve Somali’nin yanında durduğu için. Teknik ve bilimsel değerlendirmeler yapıldı ve bunun sonucunda olumlu sonuçlar elde edildi. Bu uzun süreli bir iş birliği ve yatırım. Bundan sonraki fazda yine sondaj çalışmaları devam edecek bu da çok büyük bir çalışma. Ağır bir görev. Fakat çok kısa süre içerisinde sondaj çalışmaları da başlayacak. 2026’ya çok iyi bir başlangıç yapacağız" diye konuştu. "Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının Somali’nin ulusal anlamda tekrar güçlenmesinde etkili olacaktır" Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının önemli olduğunu vurgulayan Somali Cumhurbaşkanı Mahmud, "Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının Somali’nin ulusal anlamda tekrar güçlenmesinde etkili olacaktır. Somalili insanın hayatını da iyileştirecektir. Somali insanı bu sayede daha yüksek bir refah seviyesine ulaşacaktır. Bunların yönetimi de hesap verebilirlik, eşitlik ve nesiller arası sorumluluk ile sürdürülmelidir. Biz bugün bu ilkelerin, bu sürecin temellerini atıyoruz. Biz, Somali-Türkiye işbirliğinin daha da kuvvetlenmesi yönünde kararlılığımızı bir kere daha tekrarlamak istiyoruz. Allah’ın izniyle bu çabaların somut sonuçlarını artık görmeye ve ülkemize bahşedilen bu zenginlikten fayda sağlamaya biz de başlıyoruz. Bu son derece önemli ve tarihi bir başarı bizim için. Ülkemizin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü zayıflatmaya çalışanlara karşı kararlılıkla mücadelemizi sürdürürken bu zorlukların bizi doğal kaynaklarımızın sorumlu ve sürdürülebilir biçimde geliştirilmesi yönündeki hedefimizden alıkoymasına asla izin vermedik. Ve bu süreçte de Sayın Erdoğan’dan ve Türkiye’den her zaman destek gördük. Amacımız, halkımız için daha iyi ve daha müreffeh bir geleceği güvence altına almaktır" dedi.