KÜLTÜR SANAT - 13 Mayıs 2022 Cuma 18:13

Bakan Kurum: 'Türkiye her alanda adeta çağ atladı'

A
A
A
Bakan Kurum: 'Türkiye her alanda adeta çağ atladı'

Erzurum Büyükşehir Belediyesi'nin MNG Fuarcılık ile birlikte 13-22 Mayıs tarihleri arasında düzenlediği Doğu Anadolu Erzurum Kitap Fuarı'nın açılışını yapan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Türkiye her alanda adeta çağ atladı” dedi.

Açılış töreninde Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban, Erzurum Valisi Okay Memiş’in selamlama konuşmalarının ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum bir konuşma yaptı. “Bugün Anadolu’nun tapusu, direnişin ve dirilişin sembolü Erzurum’dayız, gönülleri vatan aşkıyla yananların, tarih boyunca defalarca destan yazanların şehrindeyiz” diyen Bakan Kurum, “Erzurum Kitap Fuarımızda bizleri ağırladığınız için heyecanınızı o güzel enerjinizi bizimle paylaştığınız için sizlere teşekkür ediyorum. Bizim medeniyetimizde kitap demek bilim demektir, okumak demektir, ilim demektir. Gönüller sultanı Yunus Emre şöyle söyler; 'İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendin bilmezsen ya nice okumaktır.' Bu yüzden bizler ilmi Hakk’ın ve halkın rızasını kazanmak için öğreniriz. Bunun yanında ilimden maksadımız da kendimizi bilmek, yani Hakk’ı tanımaktır. İnancımızın bizlere ilk emri “Oku” olmuştur. Çünkü biliyoruz ki okuyan, kitapla yetişen nesiller başarı dolu ve iyi bir geleceğe doğru koşan insanlar olacaktır. Çağımız bilgi çağıdır, bilgi güç demektir. Bilgiyi üreten, bilgiye sahip olan dünyaya da yön verecektir. Ecdadımız da hep bilgiyi ürettiği gibi hem korumuş hem de geliştirmiştir. Bilgi ile birlikte büyümüş ve güçlenmişlerdir. Erzurum da sahip olduğu birçok medreselerle tarihte her zaman okumaya, bilime hep önem vermiştir. İşte bugün Erzurum’da bu tür organizasyonların, fuarların düzenlenmesi bu ilim öğrenme geleneğinin en canlı ve en güzel örneklerinden biridir” dedi.

Kitap fuarlarının her zaman okuyucular ile yazarları buluşturan en güzel mekânlar olduğunu dile getiren Bakan Kurum, “İnşallah Erzurum Kitap Fuarımız da Türkiye’nin en kıymetli hocaları, ülkemizin yetiştirdiği en büyük yazar, şair ve edebiyatçılar burada, Erzurumlu kardeşlerimizle buluşacak, imza günü ve söyleşiler gerçekleştirecek. Tabii bu noktada benim de hoşuma giden bir hikâyeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Zamanın birinde bir delikanlı varmış. Annesi yaşlanınca ona “Ölmeden sana bir kitap bırakıyorum evladım ve bu kitaptaki talimatları harfiyen yerine getirirsen zengin olacaksın” demiş. Annesi vefat edince delikanlı başlamış kitabı okumaya. Kitabın başında “Hazineye ulaşmak için sayfa atlamadan okuyunuz. Eğer bir sayfa dahi atlarsanız hazineye ulaşamazsınız.” yazıyormuş. Kitapta Arapça metinler varmış. Genç, başkalarının da bu sırrı öğrenip hazineye sahip olmalarından korktuğu için metni tercüme ettirmek yerine Arapça öğrenmeye başlamış. Sonunda Arapça bir metni mükemmel şekilde okuyacak hale gelmiş. Fakat bir noktadan sonra kitap Çince devam ediyormuş. Sonra da başka lisanlar geliyormuş. Genç adam, azimle ve sabırla bu dillerin hepsini öğrenmiş.

Kitabın ilerleyen sayfalarında hazinenin nasıl idare edileceğine dair talimatlar varmış. Genç adam, bu sefer de iktisat ve ticaret öğrenmiş, ayrıca hazineyi bir kez ele geçirdikten sonra dolandırılmamak için kıymetli şeylerin değerlerini de belirlemeyi öğrenmiş. Çok lisan bilen ve maliyeden iyi anlayan biri olarak şöhreti sultana kadar ulaşmış. Sultan, onu devletin genel valisi olarak tayin etmiş.Tabii kitabın sonlarına doğru daha teknik bilgiler yer alıyor; büyük taş kapılar açılırken büyük taş kütleler nasıl çıkartılır, yol yapımında yolları düzlemek için dolambaçlı yerler nasıl doldurulur ve buna benzer konular anlatılıyormuş. Bu sırları hiç kimseyle paylaşmayı düşünmeyen ve dolayısıyla hiç kimseden yardım almayan genç, böylece bilge bir kişi olmuş. Nihayet kültürünü ve bilgisini çok takdir eden sultan onu vezirliğe kadar yükseltmiş. Tabii genç sonunda son sayfaya gelmiş. Delikanlı, son yaprağı çevirmiş ve şu son cümleyi okumuş. “Bu alemde, bilmekten ve gerçekten daha büyük bir hazine yoktur.” Bu hikâyeden hareketle bugün burada gençlerimiz için de ayrı bir parantez açmak istiyorum. Gençler! Türkiye’nin aydınlık yarınları sizlersiniz! Bu milletin, bin yıllık hayallerine bizleri ulaştıracak olanlar sizlersiniz. Şunu asla unutmayın! Bu milletin bir hedefi, bir hayali var. O hedefi sizler omuzlarınızda yükselteceksiniz. Sizler Yunus'un diliyle seslenen, Mevlâna’nın gönlüyle bakan, Hacı Bektaş'ın kalbiyle seven, Fatih’in cesaretiyle hareket eden Anadolu'nun evlatlarsınız. Çağ açıp çağ kapatan, tüm insanlığın umudu olan bu milleti tekrar sizler dünyada söz sahibi yapacaksınız, liderliğe yükselteceksiniz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye’mizde artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” dediğini hatırlatan Bakan Kurum, “Ve ülkemizde hiçbir şey artık eskisi gibi olmadı, Türkiye her alanda adeta çağ atladı. İnşallah sizler de bu kalkınmayı çok daha ileriye taşıyacaksınız. Büyük Türkiye yürüyüşünden bir an bile geri durmayacaksınız. Sizler bizden daha özgüvenli bir nesilsiniz. Sizler bugün itibarlı, dünyada söz sahibi bir ülkenin şerefli vatandaşlarısınız. Bizim el yordamıyla yaptıklarımızı sizler teknolojiyle, yapay zekayla yapacaksınız. Dedelerinizin okla, yayla yaptıklarını sizler İHA’larla, SİHA’larla yapacaksınız. Dünyayı hayran bırakacak geleceğin akıllı kentlerini, geleceğin şehirlerini sizler inşa edeceksiniz. Medeniyetimizin şehirlerini, çarşılarını, camilerini, külliyelerini sizler ihya edeceksiniz. Bu cennet vatanın taşını, toprağını, havasını, suyunu, çevresini, doğasını, hasılı tüm servetini sizler muhafaza edeceksiniz. Sağlıkta, eğitimde, kültürde, sanatta, bilimde, sanayide ülkemizin ve dünyanın ihtiyacı olan ne varsa, en mükemmel şekilde sizler üreteceksiniz” şeklinde konuştu.

Bakan Kurum, törene katılan protokol mensupları ile birlikte açılış kurdelesini kestikten sonra fuarda yer alan stantları gezdi.

Özge Bozo - M. Ertuğrul Polat

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul ’81 İlde 81 Orman’ Projesi yeniden hayata geçiyor Türkiye İş Bankası’nın 100. yılına özel olarak 2008-2017 yılları arasında Orman Genel Müdürlüğü ve TEMA Vakfı iş birliğiyle gerçekleştirilen ’81 İlde 81 Orman’ Projesi yeniden hayata geçiyor. Türkiye İş Bankası, 100. yıl heyecanını, ülke genelinde gerçekleştirdiği doğayı korumaya ve çevre bilincini artırmaya yönelik projelerle paylaşmayı sürdürüyor. Bu kapsamda, başta çocuklarımız olmak üzere toplumda çevre bilincini artırmak amacıyla 81 İlde 81 Orman Projesi’ni Orman Genel Müdürlüğü ve TEMA Vakfı iş birliğiyle yeniden hayata geçiriyor. Projenin yeni dönemi, İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç ve Orman Genel Müdürlüğü’nden İstanbul Orman Bölge Müdürü Celal Pir’in katılımıyla gerçekleştirilen bir tanıtım toplantısıyla duyuruldu. Projenin ikinci aşamasında da Türkiye’nin 81 ilinde, 5 yıl içinde 2 milyon 200 bin fidan dikilmesi ve dikilen fidanların bakımının da 3 yıl boyunca düzenli olarak yapılması planlanıyor. İlk aşamada dikim sahalarının başarı oranı yüzde 84 oldu Ülkemizin dört bir yanında ağaçlandırma seferberliğine dönüşen projenin ilk aşamasında, 81 ilde yaklaşık 1500 hektar alanda 2 milyon 205 bin fidan toprakla buluştu. Bu sahalarda 5 yıl boyunca düzenli bakım yapıldı ve tutmayan, kuruyan ya da zarar gören fidanların yerine yeni fidanlar dikildi. 2008 - 2017 yılları arasında gerçekleştirilen 81 İlde 81 Orman Projesi’nde dikim sahalarının ormana dönüşüm oranı yüzde 84’ün üzerine çıkarak büyük bir başarı elde etti. Ayrıca proje kapsamında, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde 22 hektarlık alanda 35 bin 200 fidanla 82’nci orman da kuruldu. “İkinci yüzyılımızda yeni çınarlar yetiştirmek üzere bir yolculuğa çıktık” Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, 100. kuruluş yıl dönümünü kutlayan İş Bankası’nın da artık asırlık çınar olarak nitelendirilen kurumlar arasına girdiğini belirterek ikinci yüzyıla giriş yaparken yeni çınarlar yetiştirmek üzere TEMA Vakfı ve Orman Genel Müdürlüğü ile bir yolculuğa çıktıklarını söyledi. Bunun aslında yeni bir yolculuk olmadığına işaret eden Aran, “2008-2017 yılları arasında bin 500 hektar alana 2,2 milyonun üzerinde fidan dikmiştik. Ne mutlu bize, bu fidanların yüzde 84 oranında ormana dönüştüğünü görüyoruz. Şimdi de yeniden hayata geçirdiğimiz ve 2,2 milyon fidan dikmeyi planladığımız projeyle karşınızdayız. Samsun ve Erzincan’dan başlayacağız, sırasıyla 81 ilimize ulaşacağız. Her ilimizde bölge halkıyla, çalışan ve emeklilerimizle, çocuklarımızla şölen havasında bu dikimi yapacağız. Önümüzdeki 5 yıl içinde tekrar ülkemize orman alanları kazandıracağız” dedi. Ormanlaştırmanın yanında karbon salımını azaltmaya yönelik olarak yürüttükleri çalışmalara da değinen Hakan Aran, hem İş Bankası Grubu olarak sebep oldukları karbon salımını azaltmak için çaba harcadıklarını hem de müşterilerinin yeşil dönüşümünü sağlayacak projeler yürüttüklerini kaydetti. Bu yolda son 2 yılda önemli mesafe kat ettiklerini; daha önce 2035 olarak belirttikleri karbon nötr olma taahhüdünü 2026’ya çektiklerini aktaran Aran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülke olarak bu anlamda kendi kendimize yetebilecek, Paris İklim Anlaşması’na attığımız imzanın hakkını verebilecek bir ülkeyiz. Çin ve ABD başta olmak üzere onların atacağı adımlar çok önemli ama her COP zirvesinde yeni şeyler yapmayı bırakın yaptıklarını geri çekmeyi tartıştıkları bir konjonktürden geçiyoruz. Bizim gibi ülkelerin yaptıkları umarım asıl adım atması gereken ülkelere de ilham olur. İklim değişikliğiyle mücadele, başarılı olduğumuz ve sivil toplum, özel sektör, kamu iş birliğinin en güzel örneklerini verdiğimiz bir alan.” "OGM son yıllarda sosyal ağaçlandırma çalışmalarına ağırlık vermiştir" Orman Genel Müdürlüğü (OGM) adına proje tanıtım toplantısına katılan İstanbul Orman Bölge Müdürü Celal Pir, konuşmasında yoğun programı nedeniyle toplantıya katılamayan Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey’in selamını ileterek Orman Genel Müdürlüğü’nün son yıllarda sosyal ağaçlandırma çalışmalarına özel önem verdiğini, bu yaklaşımla yürüttüğü pek çok ağaçlandırma projesinde sivil toplum kuruluşları, şirketler ve kamu kurumlarıyla ortak ağaçlandırma çalışmaları gerçekleştirdiklerini ifade etti. Bu ağaçlandırma çalışmalarına en güzel örneklerden ilkinin, 2008-2017 yıllarında uygulanan ve büyük başarıyla tamamlanan ’81 İlde 81 Orman Projesi’ olduğunu vurgulayan Pir, “Kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşu iş birliğinde gerçekleştirilen projenin ikinci aşamasında da yine Türkiye İş Bankası’nın katkılarıyla 5 yılda, 81 ilimizde 81 orman oluşturulacak ve bu ormanların bulundukları yörelerde flora ve faunanın zenginleşmesine ekolojik yönden imkan sağlanırken, insanlarımız için de gelir artışına, rekreasyonel alan teminine, görsel zenginliğin artmasına ve daha çok karbon tutulmasına katkı sağlanacak” şeklinde konuştu. Bu proje vasıtasıyla iklim değişikliğiyle mücadele açısından dikilen her bir fidanın ülkemiz ve hatta dünya için çok önemli olduğunun bilinciyle hareket ettiklerini söyleyen Pir, “Ülkemizin yeşil dokusunun geliştirilmesine yaptıkları uzun soluklu destekler ve katkılar için Türkiye İş Bankası ve TEMA Vakfı temsilcilerine teşekkür ediyorum; iş birliği yaptığımız paydaşlarımıza da bu vesileyle Genel Müdürlüğümüz adına teşekkürlerimizi sunuyorum” dedi. Konuşmasının sonunda insanlığın geleceği için önümüzdeki dönemde toplumun her kesiminin çevre ve ormana karşı duyarlı davranmasının bir zorunluluk olduğuna dikkat çeken Pir, bu doğrultuda teşkilatlarınca ağaçlandırma konusunda çeşitli farkındalık projeleri yürütüldüğünü; ’Geleceğe Nefes Ağaçlandırma Projesi’nin de toplumda farkındalık geliştirmeye yönelik olarak uygulandığını belirtti. Bu kapsamda eğitim ve bilgilendirmelerin büyük önem arz ettiğini ve TEMA Vakfı Gönüllüleri tarafından özellikle okullarda yapılan bilgilendirme çalışmalarının çok değerli olduğunu söyleyerek konuşmasını sonlandırdı. “81 İlde 81 Orman sadece bir ağaçlandırma değil; sivil toplum, kamu ve özel sektörün yer aldığı birlik ve beraberlik projesidir” TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Ülkemizde ve dünya genelinde yaşamsal ekolojik sorunlarla karşı karşıyayız. Erozyon ve çölleşme, iklim krizi, ormansızlaşma ve biyolojik çeşitlilik kaybı gibi büyük küresel sorunların yaşamlarımızdaki etkilerini her geçen gün daha çok hissediyoruz. Tüm bu sorunların çözümünde ise ormanlar yer alıyor. Bu nedenle orman varlığımızın korunması, orman varlığımızın artırılması ve tahrip olmuş orman alanlarının tekrar orman haline getirilmesi büyük önem taşıyor” dedi. Tüm bu sorunlarla mücadele etmek için atılan her adımın artık bir tercih değil, yaşamı sürdürebilmek için bir zorunluluk olduğunu ifade eden Ataç, “81 İlde 81 Orman Projesi, Türkiye’nin dört bir yanında orman varlığını ve çevre bilincini artırmayı hedefleyerek toplumsal sorumluluğun en önemli örneklerinden birini sergiliyor. Su döngüsünü düzenleyen, birçok canlı için yaşam alanları sağlayan ormanlarımız, erozyonla ve iklim kriziyle mücadelede de kilit rol oynuyor. Bu nedenle her bir fidanın toprakla buluşması, geleceğimizin nefes alması için çok önemli” şeklinde konuştu. Proje ile toplumsal iş birliğinin önemini vurgulayan Deniz Ataç, “Ülkemizin her bir ilinde orman varlıklarını korumak ve artırmak için sivil toplum, özel sektör ve kamunun iş birliği içinde çalışması çok kıymetli. Bu yolda, Türkiye İş Bankası ve Orman Genel Müdürlüğü’ne bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Bu projenin sadece bir ağaçlandırma değil, aynı zamanda bir birlik ve beraberlik projesi olduğunu düşünüyorum. Bu vesileyle de gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini bir kez daha vurguluyorum” dedi. Doğaya olan sorumlulukla hareket etmeye devam edeceklerinin altını çizen Ataç, “81 İlde 81 Orman Projesi ile 2023’ten 2028’e kadar, 81 ilimizde toplam 2 milyon 200 bin fidan dikerek orman varlığımızı daha da artıracağız ve gelecek nesillere yeşil bir dünya bırakmak için önemli bir adım daha atmış olacağız. Bu projede yer almanın gururunu ve mutluluğunu hep birlikte yaşıyoruz. Hepinize katılımlarınız ve destekleriniz için teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
İstanbul Üsküdar Üniversitesi öğrencilerinden Gazze’ye destek yürüyüşü Üsküdar Üniversitesi öğrencileri, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek için yürüdü. Üsküdar Üniversitesi’nde okuyan öğrenciler İsrail’in Gazze’ye yönelik devam eden saldırıları nedeniyle Üsküdar Üniversitesi Merkez yerleşkesinin önünde buluşarak okulun önünden Üsküdar sahiline kadar yürüdü. Yürüyüş sırasında sloganlar atan öğrenciler, ’Kampüsler Ayağa Yaşasın Küresel İntifada’, ’Gazze’de Soykırım Var’ gibi pankartlar açarak, Üsküdar sahiline kadar yürüyüşünü sürdürdü. Ayrıca yürüyüş sırasında yoldan geçen yüzlerce araç da korna çalarak yapılan protestoya destek verdi. Grup adına açıklama yapan okulun öğrencilerinden Mehmet Hamza Budulgan, "İşgalci İsrail’in gerçekleştirdiği soykırım karşısında göğüslerindeki inancı Müslümanlara ve tüm insanlığa örnek olurcasına taşıyan onurlu ve cesur Filistin halkına selam gönderiyoruz. Yıllardır siyonist İsrail’in sürdürdüğü zulüm son 7 ayında insanlığı ayağı kaldırmıştır. Filistin’in dik duruşu dünyaya siyonizmin gerçek yüzünü göstermiştir. Filistin halkı aylardır bizlere insanlık dersi verirken, haklı davalarını bütün insanlığa duyurmuştur. Türkiye olarak daima Filistin’in yanında olduğumuzu göstermeye ve zulmü duyurmaya çalışıyoruz. Biz de bugün Üsküdar Üniversitesi öğrencileri olarak bu çağrıya sessiz kalmak istemiyor, onların direnişini sonuna kadar destekliyoruz" diye konuştu.