İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Teşkilatlarla Buluşma” programı kapsamında Yenimahalle’de programa katıldı.
Afitab Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda konuşan Bakan Soylu, “Biz yıllardır darbelerle terbiye edilmekten sıkıldık ve biz yıllardır gazete manşetleriyle birtakım ülkelerin, birtakım diplomatların, emekli generallerin açıklamalarıyla tehdit edilmekten hep birlikte sıkıldık. Darbe anayasalarının kurduğu kurumlardaki ne üdüğü belli olmayan adamların kendi küçük akıllarınca siyaseti terbiye etmeye kalkmasından, siyaseti terbiye etmek istemesinden hep birlikte sıkıldık” dedi.
Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ezanımızla uğraşılmasından, kılık kıyafetimizle uğraşılmasından, çalışan, emek veren insanımızın 'çobanın oyuyla benimki bir mi?' diye aşağılanmasından hep birlikte sıkıldık. Dost ve müttefik ülke diye Dünya'da sadece bir tane ülkenin bize pazarlanmasından sıkıldık. PKK'dan sıkıldık. Bu ülkede istihbarat teşkilatlarının ortaya koyduğu fitnelerden, alevi kardeşlerimiz üzerinden, Kürt kardeşlerimiz üzerinden, iddialar üzerinden bu ülkenin bölünmesine, kardeş kanı akıtılmasına çalışılmasından, bu tezgahlardan, bu oyunlardan ve Türkiye üzerine kurulan bu kumpaslardan hep birlikte sıkıldık. Bu ülkeyi bütün uluslararası anlaşmalara dahil edip bizim kırmızı bültenle aradığımız teröristlerin güya dost ve müttefik ülke dediğimiz ülkelerde oturum hakkı almasından, onların neredeyse o ülkenin ev sahibi gibi muamele edilmesinden sıkıldık.”
Soylu, “Hani bizim çok bilmişlerin toz kondurmadığı 1960 darbesi var ya, Türkiye'de 1960'ta darbenin hemen öncesinde kişi başına milli geliri tam tamına 583 dolardı. Darbeden sonra 194 dolara indi. Güney Kore'nin o zamanlar kişi başı milli gelir seviyesi 80 dolar civarındaydı. Bugün o da 30 bin dolar seviyesinde ve bugün birçok dünya markası var. Bu da bir petrol ülkesi değil. Biz ise 2002'ye kadar ancak 3 bin 400 dolara gelebilmişiz. Sağladığımız istikrar sayesinde son 16 yılda çok şükür üçe katladık da 10 bin dolar seviyesine gelebildik. Oysa Türkiye’nin bugün şu konumuyla, şu kaynaklarıyla, şu insan potansiyeliyle 30 bin dolar bandını çoktan yakalayıp geçmiş olması lazımdı ama olamadı. Çünkü bizim ayağımızda prangalar hiç eksik olmadı. Siyasi tezgahlardan, darbelerden, darbe anayasalarından, fitnelerden, kardeş kavgalarından, fuzuli tartışmalardan, vesayet kurumlarından, muhtıralardan, e-bildirilerden kafamızı kaldıramadık ve son 6-7 yıldır bütün bu fitnelerin sahipleri ayaklandılar. ‘Türkiye'de sen nasıl istikrarı yakalarsın, sen nasıl helikopterini, tankını yaparsın, sen nasıl modern şehir hastaneleri yaparsın, sen nasıl dünyanın en büyük havalimanını yaparsın, sen nasıl Marmaray'ı, Avrasya Tüneli'ni, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yaparsın da Çin ile Avrupa arasında köprü olursun, sen nasıl ikide bir ‘yerli ve milli’ dersin, sen nasıl Doğu ve Güneydoğu'da belediyeleri terör örgütünden kurtarıp oraları kalkındırmaya çalışırsın, sen nasıl Suriye'den gelen mazluma, garibana kol kanat gerersin, sen nasıl Ortadoğu'da bizim emrimizden çıkarsın, talimat almazsın, gözünü yummazsın ve sen nasıl IMF'den bağını koparırsın' diye büyük bir kızgınlıkla bu ülkeye karşı, bu ülkenin milli iradenin tecellisi evlatlarına karşı bir büyük kızgınlık içerisindeler” dedi.
Soylu, 31 Mart seçimlerini beka seçimleri olarak görmeleriyle ilgili olarak ise “Şimdi biz bütün bunları görmeyeceğiz, 31 Mart'ı sadece belediye başkanı seçimi olarak göreceğiz, öyle mi? Yapılan her şeyi unutacağız, terörün üstüne, ekonomik saldırıların üstüne, son 6 yıldır yaşadıklarımızın üstüne bu seçimi beka seçimi beka seçimi olarak görmeyeceğiz, sadece sıradan bir seçim olarak göreceğiz, öyle mi? Kampanya yapmayacağız, evimizde oturacağız öyle mi? Size şunu söyleyeyim, vallahi öyle değil” ifadelerini kullandı.
Soylu, “Devlet idare ediyoruz, biz seçimin de ne olduğunu biliriz. Biz diplomasinin de ne olduğunu biliriz, milletimizin gücünün de ne olduğunu biliriz. Bize kimin ne tezgahladığını da biz çok iyi biliriz. O tezgahları başlarına geçirmeyi de çok iyi biliriz. Aslan gibi evlatlarımızı şehit eden PKK parti kuracak, onu meclise sokacaksın, utanmadan her evden onun için oy isteyeceksin, pazarlıklar yapacaksın. İttifak kuracaksın sonra milletin karşısına geçip pişkin pişkin 'bu bir yerel seçimdir, bu bir beka meselesi değidir' diyeceksin. Biz de bunu yiyeceğiz, biz de bunu yutacağız öyle mi?” şeklinde konuştu.
Eleştirilerde de bulunan Bakan Soylu, “Efendi, senin aklın SSK’ya yetmedi, kendi partine yetmedi. Senin aklın Türkiye'ye hiç yetmez. Hanımefendi, senin aklın bakanlığa yetmedi. 6 ay bakanlık yapabildin, 6 ay. Senin aklın Türkiye'ye hiç yetmez” dedi.
Soylu, sözlerine şöyle devam etti:”
“HDP sizi üç kuruşluk aklıyla avucunun içine almış. Bu millete kurşun sıkanlara ortak etmiş, siz ayakta uyuyorsunuz. PKK, bir yandan HDP eliyle sizi kumanda ediyor, bir yandan DEAŞ'la petrol pazarlığı yapıyor. Türkiye'ye karşı ortak terör eylemleri planlıyor. Bir yandan, ABD ile pazarlık yapıyor, Türkiye'nin güney sınırında devlet kurmak için plan yapıyor. Siz hala ayakta uyuyorsunuz. Bugün bizim karşımızdaki ittifak bilesiniz ki şer ittifakıdır. HDP tarafından resmen güdülmektedir. Hiç kimse yerel seçim diye kıvırmasın. HDP, bal gibi bu şer ittifakının içerisindedir.”
Cevdet Fırat Aydoğmuş - Musa Erdoğan
