GÜNDEM - 23 Ekim 2019 Çarşamba 12:46

Bakan Soylu: 'Örgüte katılım tarihinin en düşük seviyesinde'

A
A
A
Bakan Soylu: 'Örgüte katılım tarihinin en düşük seviyesinde'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bir zamanlar yıllık 5 binli rakamlarla ifade edilen örgüte katılım sayısı 2018'de 136 kişi, bu yıl da şu ana kadar 101 kişi. Örgütün rakamları daha düşük. 'Suriye civarından örgüte katılım alabiliyoruz, ama Türkiye tarafından örgüte katılım alamıyoruz' diyor elebaşlarından bir tanesi" dedi.

İçişleri Bakanı Soylu, Ankara'da bir otelde gerçekleştirilen "Radikalleşme ve Aşırıcılık Uluslararası Sempozyumu"na katıldı. Programda konuşan Soylu, bombalı terör saldırılarına değindi. Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de canlı bomba eylemi gerçekleştiren veya gerçekleştirme aşamasında yakalananların büyük çoğunluğunun lise veya üniversite düzeyinde eğitim görmüş kişiler olduğuna dikkat çeken Soylu, "O insanları canlı bombaya hazırlayanlar son derece profesyonel kişilerdir. Belli zihinsel tekniklerle, bazen kimyasal maddelerle kişiyi o eylemi yapma noktasına getiriyorlar. Biz bir tanesinin yaklaşık 15 gün nasıl motive olduğunu evinde izledik. Eğer kaçırsaydık Ankara'da hepimizin belki bir tarih olarak nitelendireceği bir eylemi gerçekleştirmiş olacaktı" diye konuştu.

PKK'nın veya FETÖ'nün organizasyon modellerine bakıldığında acemice atılmış hiçbir adımın görülmediğini de dile getiren Soylu, "Kandil ve PKK siyasi organizasyonu vasıtasıyla demokrasiyi istismar ederek güya seçildiği belediyede bir imar müdürünün atamasını dahi Kandil'deki organizasyon ve kendisi yapıyor. Hangi müteahhide işin verileceği, paranın hangi yollarla transfer edilebileceği, terörizme nasıl kaynak aktarılabileceğini bir sistematik metot içinde gerçekleştiriyorlar" şeklinde konuştu.

Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"PKK kendisine meşruiyet alanı olarak Kürt kimliği üzerinden tanımlamaya çalışıyor. Maalesef Batı medeniyetinin bu yanılgıyı çok kez kullandığını görüyoruz. Oysa biz Kürtlerle binlerce yıldır birlikte yaşıyoruz. Türkiye'nin her ilinde etnik köken araştırması yapsanız oldukça fazla oranda Kürt kimliğiyle karşılaşırsınız. Kabinemizde Kürt bakan arkadaşlarımız var, akademi dünyamızda, iş ve sanat dünyamızda Kürt vatandaşımız var. 10 yıl önce kimse ben Kürdüm diyemiyordu. Türkiye'de bu devrimi Tayyip Erdoğan dönüştürdü. Çok küçük yaşımdan itibaren siyasal zihinle yetiştim. İlk yetiştiğim yıllar 1980 darbesiyle ailemin ve benim mücadele etmemdir. Cümleler şöyle başlar 'Ben Kürdüm ama...' Oysa Tayyip Erdoğan bunu altüst etti. Herkes etnik kökenini rahatlıkla söylemeli."

"Biz gereğini yerine getiririz"

DEAŞ ile mücadeleye değinen Soylu, "Bana DEAŞ'lılarla göğüs göğüse mücadele etmiş bir tek Avrupa ülkesi söyleyin. Bir tük ülke var; Türkiye. Fırat Kalkanı bölgesinde 3 bin 69 DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirdik ve o bölgeyi DEAŞ'tan temizledik. Biz mücadele ederken Avrupalı dostlarımız DEAŞ'ın kafa kestiği videoları izleyip tir tir titriyordu 'acaba metroda başımıza gelir mi?' diye. Şimdi PKK/PYD denen terör örgütü gider de DEAŞ orada ne yapar endişesi içindeler. Hiçbir şey olmaz, merak etmeyin. Biz gereğini yerine getiririz" ifadelerini kullandı.

"Örgüte katılım tarihinin en düşük seviyesinde"

Bölücü terör örgütü PKK'ya katılımlar hakkında bilgi veren Soylu, örgüte katılımın tarihinin en düşük seviyesinde olduğunu vurgulayarak, "Bir zamanlar yıllık 5 binli rakamlarla ifade edilen örgüte katılım sayısı 2018'de 136 kişi, bu yıl da şu ana kadar 101 kişi. Örgütün rakamları daha düşük. 'Suriye civarından örgüte katılım alabiliyoruz, ama Türkiye tarafından örgüte katılım alamıyoruz' diyor elebaşlarından bir tanesi" dedi.

"Bin 200 civarı havan mermisi düştü"

Soylu, Barış Pınarı Harekatı'nda PKK-DEAŞ ayrımı yapılmaksızın operasyonların yürütüldüğüne dikkat çekerek, "Şehirlerde ruhsatlı tabanca taşıyan siviller hariç elinde silah olan ama bir devletin askeri olmayan herkes teröristtir. Barış Pınarı Harekatı'nda bizim ülkemize havan mermileri düştü. Sayısı bin 200 civarı. Zeytin Dalı Harekatı'nda bu rakam 200'dü. Yani daha kısa bir sürede daha yoğun bir şekilde. Kime attılar? Sivillere. Hiçbir Batı medyası bunu ortaya koydu mu? 9 aylık Suriyeli Muhammet öldü. Bir bebek. Hiçbir Batı medyası bunu gündeme getirdi mi?" diye konuştu.

Abdullah Sarica - Mustafa Apaydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Horlayanlara müjdeli haber Kayseri’de lise öğrencileri tarafından geliştirilen yastıkla horlama problemi çözülerek, uykunun daha verimli geçmesi sağlanıyor. Kayseri Arif Molu Mesleki Teknik ve Anadolu Lisesi Biyomedikal Bölümü öğrencileri tarafından geliştirilen yastıkla horlama problemi çözülüyor. Geliştirilen projeyle uyku sırasında horlayan insanlar yastığın yavaş ve sessiz bir şekilde şişmesiyle uyandırılmadan uyarılıyor. Uyarı sayesinde horlayan kişi horlamayı sonlandırıyor. Horlamanın devam etmesi durumunda ise yastık titreşime geçerek, horlayan kişiyi daha belirgin bir şekilde uyarıyor. Hem teşhis hem de tedavi olarak kullanılabilen yastık sayesinde horlama problemi cerrahi işlem uygulanmadan ortadan kalkıyor. “Cerrahi işlem olmadan horlamayı çözmeyi hedefledik” Projeyle ilgili bilgiler veren Biyomedikal Bölümü 11’inci sınıf öğrencisi Ömür Efe Baydert, “Projemiz uyku pozisyonlarından kaynaklanan horlama probleminin çözülmesini hedefliyor. Horlamanın pek çok nedeni ve tedavi yöntemi var. Bizim projemizde tedavi yöntemi olarak cerrahi müdahale yapmadan tedaviyi amaçlıyoruz. Projemiz horlama sesini algılayıp, bir kompresör yardımıyla yastığın şişirilmesi sonucu uyku problemi çözülüyor. Eğer kişi yastık şiştiği halde hala horlamaya devam ediyorsa da içerisindeki titreşim motoruyla hastaya uyarı vererek, horlamayı sonlandırıyor. Kişi hala horlamaya devam ediyorsa da kişiye cerrahi müdahale yapılması gerektiği anlamına geliyor. Teşhis için de kullanılabilir. Ancak horlama kesilirse de basit bir çözüm yolu olmuş oluyor. Ses sensörümüz sesi algılayarak, arduinoya gönderiyor. Arduino burada komut veriyor. Komut olarak motorumuzu çalıştırıyor. Motorumuz yastığın içerisine yavaş yavaş hava basmaya başlıyor. Yavaş ve sessiz bir şekilde hava basılıyor. Eğer ses kesilirse belirli bir süre sonra içerideki havayı tahliye ediyor. Ancak ses kesilmezse titreşim motorunu aktif hale getirerek, hastayı uyarıyor” ifadelerini kullandı. Horlamayı toplumsal bir mesele olarak düşünüp, bu konuyu çözmek için böyle bir proje geliştirdiklerini dile getiren Baydert, “Horlayan insanın uyku sağlığı da bozuluyor. Etrafındaki insanların uyku sağlığı da bozuluyor. Biraz da toplumsal bir mesele. Horlamayı çözersek, 8 saatlik uykuyu daha verimli geçirebiliriz. Hem günümüz daha iyi geçecek hem de odaklanma süresi artacak. O yüzden horlamayı toplumsal bir mesele olarak düşünüp, bunu çözmeyi hedefledik” dedi.
Gaziantep Şehitkamil’den 100 Genç ile Samsun’a tarihi gezi Şehitkamil Belediyesi, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı coşkuyla kutlamak amacıyla anlamlı bir etkinlik gerçekleştirdi. Gençlere hem tarih bilincini aşılamak hem de milli bayramların önemini yerinde hissettirmek amacında olan Şehitkamil Belediyesi, 100 genç ile birlikte Samsun’a tarihi bir gezi düzenledi. Mayıs ayı başında duyurusu yapılan “100 Genç ile Samsun Çıkarması” etkinliğine büyük ilgi gösterildi. Gençlerin yoğun başvurusu üzerine, katılımcıların belirlenmesi için noter huzurunda ve canlı yayınla çekiliş yapıldı. Bu çekiliş sonucunda Samsun’a gitmeye hak kazanan 100 genç belirlendi. Kazanan gençler, 19 Mayıs 2024 Pazar günü sabah saatlerinde Samsun’a ulaştı. Samsun’da gerçekleştirilen gezinin ilk durağı, Atatürk’ün Milli Mücadele’yi başlattığı İlk Adım Anıtı oldu. Gençler, burada Atatürk’ün Samsun’a çıkışının önemini ve tarihini yerinde öğrenme fırsatı buldu. Rehberler eşliğinde gerçekleştirilen gezide gençler, tarihimizin bu önemli anını detaylarıyla dinledi. Gezinin bir sonraki durağı ise Gazi Müzesi oldu. Atatürk ve silah arkadaşlarının Milli Mücadele dönemindeki eşyalarının sergilendiği mekan, ziyaretçilere o günlerin atmosferini yaşatan önemli bir müzedir. Gençler burada, Atatürk’ün kullanmış olduğu eşyaları ve dönemin fotoğraflarını inceleyerek Milli Mücadele’nin ruhunu derinden hissetti. Gezinin diğer önemli noktalarından biri de Bandırma Gezi Müzesi’ydi. Atatürk’ün, Samsun’a çıkarken kullandığı Bandırma Vapuru’nun replikası olan müze, gençler için büyük bir ilgi odağı oldu. Burada Atatürk’ün yolculuğunun detaylarını öğrenen gençler, tarihe tanıklık eden bu gemiyi gezme fırsatı buldu. Arkeoloji ve Etnografya Müzesi ise gezinin kültürel boyutunu zenginleştirdi. Samsun’un tarih öncesi dönemlerinden başlayarak, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan bu toprakların zengin geçmişini anlatan müze, gençlerin tarih bilgilerini pekiştirdi. Samsun’un modern yüzünü görmek isteyen gençler, Yabancılar Çarşısı’nda alışveriş yaptı. Amazon Köyü, mitolojik hikayeleri ve eşsiz doğal güzellikleriyle gençlerin ilgisini çeken bir diğer durak oldu. Gezinin son durağı ise Batı Parkı oldu. Burada doğayla iç içe zaman geçiren gençler hem dinlenme hem de eğlenme fırsatı buldu. Parkta yapılan etkinliklerle gençler, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı coşku içinde kutladılar. Şehitkamil Belediyesinin düzenlediği bu anlamlı gezi, gençlerin tarih bilincini artırmanın yanı sıra, milli değerlere bağlılıklarını pekiştirdi. Gençler, bu özel etkinlik sayesinde hem Samsun’u keşfetti hem de 19 Mayıs’ın anlam ve önemini yerinde yaşadı. Belediyenin bu tür etkinliklerle gençleri bilinçlendirmesi ve milli bayramları coşkuyla kutlaması, gelecek nesillerin tarihine ve kültürüne sahip çıkma bilincini güçlendirmesi açısından takdir topladı.