POLİTİKA - 20 Mart 2017 Pazartesi 14:02

Bakan Süleyman Soylu korucu başlarıyla bir araya geldi

A
A
A
Bakan Süleyman Soylu korucu başlarıyla bir araya geldi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bölücü terör örgütüyle mücadelede önemli bir irade ortaya koyulduğunu belirterek, "Bu irade bizim güç aldığımız, bu hain örgütü bitirecek olan iradedir" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Gölbaşı Vilayetler Evi’nde 26 ilden gelen korucu başları ve korucu dernekleri temsilcileri ile bir araya geldi. Soylu, toplantıda yaptığı konuşmada, “Bölgenin kalkınmasını engelleyen, Bitlis’te olduğu gibi kütüphaneleri yakan, Yüsekova Havalimanı inşaatında olduğu gibi iş makinelari yakan, mühendisleri, işçileri kaçıran, tehdit eden, yatırımları engellemeye çalışan, anne babaların göz bebeği 12-13 yaşındaki çocukları dağa kaçırıp istismar eden, eline silah verip terörist yapan bu hain örgütün biran önce kökünün kurutulmasını istiyoruz. İnsanlar çarşıda elimizi tutup, ‘Allah aşkına bizi bırakmayın ne olursunuz böyle devam edin’ diyorlar. Gençler yanımıza gelip, ‘Sayın bakanım biz sadece iş istiyoruz, çalışmak istiyoruz’ diyorlar. Bu irade önemli bir iradedir ve bu irade bizim güç aldığımız, bu hain örgütü bitirecek olan iradedir” diye konuştu.

"BATININ HER YERİNDEN O ÜNİVERSİTELERE OKUYABİLMEK İÇİN GENÇLERİMİZ VE EVLATLARIMIZ GELECEK"

“Üniversiteleri de görüyoruz. Üniversitelerin kapasiteleri Doğu’da, Güneydoğu Anadolu’da yeterli mi?” diye soran Soylu, “Cazibe merkezlerinden bahsediyoruz. Huzuru getirdiğimiz andan itibaren bilmenizi istiyorum ki batının her yerinden, Orta Anadolu’dan, Akdeniz’den, Karadeniz’den o üniversitelere okuyabilmek için, orada ilim tahsil edebilmek için, eğitim görebilmek için gençlerimiz ve evlatlarımız gelecek. O bir taraftan milletimizin birliğine çok önemli katkı sağlayacak, diğer taraftan da şehirlerimizin ekonomik ve sosyal yapılarını geliştirecek. Tek taraflı değil, sadece fabrika değil, imalathane değil, orada üretim değil, bu belediyelerle ilgili teröre destek olması sebebiyle aldığımız kararlar ve yaptığımız görevlendirmeler sebebiyle neler söylediler. Şimdi hep beraber görmüyor muyuz? Bunlar terör örgütüne o belediyelerden maddi destek sağlayan, insan kaynağı desteği sağlayan, lojistik destek sağlayan ve o belediyelerden teröre moral aşılayan, moral depolayan ve orada o belediyelerden askerimize, korucumuza, jandarmamıza, polisimize; oradan elden edilen, oradan devşirilen kaynaklar sayesinde kurşun sıktıran anlayışlara, onlara devletin kararlılığını, milletin kararlılığını, hukukun kararlılığını gösterince neler söylemişlerdi” ifadelerini kullandı.

"BU MÜCADELENİN İÇERİSİNDE EN ÖN NOKTADA OLAN SİZLERSİNİZ"

İki gün önce Şırnak İdil’de olduğunu anlatan Bakan Soylu, “Oradaki diğer belediye başkanlarını topladık. Yüksekova’daydık. O kadar büyük heyecan içindeler ki, çöpler toplanıyor, her taraf tertemiz. 550 gün kendi belediyesine gitmemiş belediye başkanı. Kime vermiş, terör örgütünün temsilcilerine orayı yönetmek için tahsis etmiş. Bir de masum yüzleriyle beraber milleti kandırmaya çalışan, milleti ikna etmeye çalışan ama başka yerlerde gezip bu millete kaynakları sağlayarak kurşun sıktırırken kardeşlik edebiyatı yapan sözde belediye başkanları vardı. Biz bunların hepsini biliyoruz. Allah’a şükürler olsun bugün yıllardır suyu gelmeyen, kanalizasyonu yapılmayan, yıllardır çocuk parkları yapılmayan, yılardır sadece ve sadece Diyarbakır Belediyesini söylüyorum çalışanlardan her ay para kesiliyordu her ay, dağa gönderiliyor, terör örgütüne gönderiliyor ve Türkiye’nin birliğine, beraberliğine kast ediliyordu. Şimdi belki de en çok rahat eden Diyarbakır Belediyesinde çalışanlardır. Çünkü artık maaşlarını tam alabiliyorlardır. Bunun önemli olduğunu, bunun Türkiye için, ülkemizin geleceği, birliği için önemli olduğunu ifade etmeye çalışıyorum. Aylardan beri mücadele ediyoruz. Bu mücadelenin içerisinde en ön noktada olan sizlersiniz. Korucularımız, korucu başlarımız, onların aileleriyle birlikte ne büyük bir mücadele ettiğimizi ve bu ülkenin birliğine, beraberliğine hangi katkıları ortaya koyduğunuzu net bir şekilde bizler biliyoruz. Ülkemiz biliyor, milletimiz biliyor. Bizim kardeşliğimize halel getirmeye çalışanlara, kardeşliğimizi ortadan kaldırmaya çalışanlara bin yıldır bu coğrafyada birbirimizle aynı hali, aynı anlayışı, aynı kardeşliği taşımamızı bir şekilde istemeyenlere karşı nasıl dik durduğunuzu, mücadele ettiğinizi ve bu milletin tarafında olduğunuzu gösteriyorsunuz. Minnettarız, müteşekkiriz, ülkemizin geleceği adına, hürriyetimiz adına ve özgürlüğümüz adına” açıklamasında bulundu.

“BİZATİHİ BAŞBAKANIMIZIN TALİMATIDIR”

“Türkiye’nin 51 vilayeti, Doğu ve Güneydoğu Anadolu vilayetlerindeki bu köy yolları sorununda sıcak asfaltla buluşmasını sağlayabilecek çok önemli bir atılımı ortaya koyuyoruz" Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Sayın Başbakanımızın başlattığı 23 il cazibe, sadece terörle mücadele etmiyoruz, sadece terörizmle mücadele etmiyoruz. Türkiye’nin her tarafında 51 vilayette, bunların içerisinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu vilayetlerimiz de var, köylere kadar asfalt ve sıcak asfalt getireceğiz. İki kat yükselttik, iki kattan daha fazla yükselttik. Şimdi bir ödenek daha tahsis edeceğiz ve nasıl kalkınmanın, nasıl gelişmenin, nasıl köylere kadar sıcak asfalt gitmenin, KÖYDES projeleriyle beraber bunu vatandaşımıza sağlamanın heyecanı içerisinde olacağız. Bizatihi Başbakanımızın talimatıdır. Maliye Bakanlığı ile Kalkınma Bakanlığı ile ortak yaptığımız çalışmalar çerçevesinde Yüksek Planlama Kurulu (YPK) kararıyla birlikte ödenekler illere gönderiliyor ve inşallah bu yıl, önümüzdeki yıl ve ondan sonraki yıl içinde bir planlama çerçevesinde Türkiye’nin 51 vilayeti, Doğu ve Güneydoğu Anadolu vilayetlerindeki bu köy yolları sorununda sıcak asfaltla buluşmasını sağlayabilecek çok önemli bir atılımı ortaya koyuyoruz. Sadece kardeş belediyecilik mantığıyla beraber belediyelerimiz, özellikle batıdaki belediyelerimiz çok büyük işlerin altına imza atıyorlar. Sadece yaptıkları yollar, parklar, binalarla ilgili söylüyor değilim, başka bir şey daha yapıyorlar. Örneğin geçen yıl Bursa’da Yıldırım Belediyesi, Güneydoğu’daki çocuklarımızı aldı Bursa Uludağ’a götürdü. Antalya Belediyesi başka bir etkinlik yaptı.”

İlker Turak - Mustafa Apaydın 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Burdur’da üretici kadınlara 60 bin çilek fidesi dağıtıldı Burdur’da “Kadınlar Üretiyor Özel İdare Destekliyor” projesi çerçevesinde 10 kadın çiftçiye 60 bin çilek fidesi dağıtıldı. Burdur Valiliği koordinesinde İl Özel İdaresi ve Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ortaklığında hazırlanan, yüzde yüz İl Özel İdaresi hibe destekli “Kadınlar Üretiyor Özel İdare Destekliyor” projesi çerçevesinde Kemer Asarcık Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi’ne üye 10 kadın çiftçiye 1‘er dekar alanda yetiştirilmek üzere 6 biner adet olmak üzere toplam 60 bin çilek fidesi dağıtıldı. Kemer ilçe merkezinde düzenlenen programda Vali Türker Öksüz, Milletvekilleri Prof. Dr. Adem Korkmaz ve İzzet Akbulut, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Asım Ertilav tarafından konuşma yapıldı. Yapılan konuşmalar sonrası Vali Öksüz ve protokol üyeleri tarafından kadın girişimcilere temsili çilek fidesi takdim edildi. Programda konuşan Vali Öksüz, “Bugün bu güzel ilçede, güzel günde hep birlikte bir üretim sürecinin küçükte olsa bir adımını atacağız. Öncelikle Kadınlar Üretiyor, Özel İdare Destekliyor çilek üretimi projemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Biz burada tarımı, hayvancılığı desteklemek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Burdur hakikaten tarımı ile hayvancılığı ile öne çıkmış bir şehir. Bu konuda da belli bir noktaya gelmiş. Ama biz tarımda, bitkisel üretimde üretim çeşitliliğini de sağlamak adına ve toplum kalkınmasının başlangıcı olan üretimi destekleme adına bu projeyi ortaya koyduk. Geçen hafta zeytincilik projesi ile başlamıştık. Çeşitli ilçelerimizde zeytincilik projesi ile birlikte zeytin üretimi ve daha sonra da zeytine dayalı bir sanayinin kurulması için bir adım attık. 7 bin civarında zeytini toprakla buluşturmuş olduk. Burada da 60 bin çilek üretimi ile inşallah bir başlangıcı yapacağız. Kadınlarımızdan oluşturulan Asarcık kooperatifinin zaten bir üretimi var. Ben de bunu çok memnuniyetle öğrendiğimi ifade etmek istiyorum. El emeği göz nuru ürünlerini zaten satıyorlar, üretiyorlar. Onların bu üretiminden dolayı onları tebrik ediyor ve kutluyoruz. Bir araya gelmeleri kooperatif adı altında o dayanışmayı göstermelerinden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. Biz de kooperatifimizin bu güzel emeğine bir katkı göstermek istiyoruz. Onları inşallah çilek üretimi ile destekleyeceğiz” dedi. Program sonrası Vali Öksüz, beraberindeki heyetle birlikte ilk çilek fidelerinin toprağa dikimini gerçekleştirdi.
İstanbul TSSF Paletli Yüzme Kulüplerarası Büyükler Türkiye Şampiyonası’nda 3 Türkiye rekoru Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu’nun (TSSF) İstanbul’da gerçekleştirdiği Paletli Yüzme Kulüplerarası Büyükler Türkiye Şampiyonası’nda 3 yeni Türkiye rekoru kırıldı. İstanbul’daki GSİM Tozkoparan Olimpik Yüzme Havuzu’nda 26-28 Nisan tarihleri arasında TSSF tarafından gerçekleştirilen Paletli Yüzme Kulüplerarası Büyükler Türkiye Şampiyonası’nda yeni Türkiye rekorları geldi. Türkiye2nin farklı şehirlerinden 21 spor kulübünün katılımıyla gerçekleşen şampiyonada kadınlarda İstanbul Su ve Doğa Sporları Kulübü’nden Masal Özgü Koyuncu, 100 metre çift palette yaptığı 50.77 saniyelik derecesiyle gençler 14-15 ve 16-17 yaş gruplarında iki ayrı yeni Türkiye rekorunun sahibi oldu. Erkeklerde Bakırköy Ata Spor Kulübü’nden Arda Karacabay 50 m. çift palet yarışmasını 20.13 saniyede tamamlayarak gençler 16-17 yaş grubunda Türkiye rekoru kırdı. 3 sporcu 12 şampiyonluğa imza attı Dört gün süren şampiyonluk mücadelelerinde 89’u kadın, 130’u erkek olmak üzere toplam 219 sporcu su üstü, çift palet, dip ve tüp disiplinlerinde palet vurdu. Kadınlarda en çok şampiyonluğa Bakırköy Ata Spor Kulübü’nden Adasu Ramazanoğlu imza attı. Ramazanoğlu, 200, 400 ve 800 m. su üstü, 400 m. çift palette şampiyonluk kürsüsüne çıktı. Bakırköy Ata Spor Kulübü’nden Derin Toparlak ve Bakırköy Su Sporları Kulübü’nden Ömer Faruk Saydam ise 4 kez altın madalya ile şampiyonluk kürsüsüne en çok çıkan sporcular oldu. Derin Toparlak, 200, 400, 800 ve 1500 m. su üstü yarışlarında şampiyon olurken, Ömer Faruk Saydam 50 m. dip, 50 m. su üstü, 100 m. ve ilk kez yapılan 200 m. tüp yarışlarında altın madalya aldı. Bayrak yarışlarında Bakırköy Ata Spor Kulübü kadınlar ve erkek takımları, 4x100 ve 4x200 m. su üstü, 4x100 m. çift palet yarışlarında tüm şampiyonlukları kazanma başarısı gösterdi. En başarılı spor kulüpleri Şampiyonluk yarışlarına katılan kulüp sporcularının başarı puanlarına göre yapılan takım sıralamasında kadınlarda Bakırköy Ata Spor Kulübü en başarılı takım olurken, Smaç Spor Kulübü ikinci, İstanbul Su ve Doğa Sporları Kulübü üçüncü oldu. Erkeklerde ise Bakırköy Ata Spor Kulübü birinci oldu. İkinci sırada Tenis Yüzme Kayak Spor Kulübü yer alırken, Anadolu Yakası Spor Kulübü üçüncü sırada yer aldı. Dün yapılan kapanış ve ödül töreninde şampiyon sporcu ve takımlara madalyaları takdim edildi. TSSF Başkanı Fatih Uysal yaptığı açıklamada, son derece başarılı bir şampiyonluk organizasyonu gerçekleştirdiklerini belirterek, “Paletli yüzme, uluslararası başarılara imza attığımız branşlarımız arasında yer alıyor. Altyapıdan yetişen başarılı sporcularımızın yeni Türkiye rekorlarına imza atması hepimizi gururlandırdı. Organizasyonlarımızı sürdüreceğiz. Madalya alan tüm sporcularımızı ve kulüplerimizi kutluyor, rekor kıran sporcularımızı alkışlıyoruz. Şampiyonaya katılan tüm sporcularımıza ve spor kulüplerine teşekkür ederiz” dedi. TSSF Başkan Vekili Kadir Sağlam, madalya alan ve rekor kıran sporcuları yürekten kutladığını ifade ederek, “Gerçekten çok heyecanlı ve mutluyuz. Çok başarılı sporcularımız var. Spor kulüplerimizi kutluyorum böyle başarılı genç sporcuları yetiştirdikleri için. Federasyon olarak sporcularımıza ve kulüplerimize her türlü desteği vermeye devam edeceğiz” dedi. Sağlam, desteklerini esirgemeyen Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak başta olmak üzere, Bakan Yardımcısı Hamza Yerlikaya’ya, Spor Genel Müdür Vekili Ömer Altunsoy’a, İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürü Muhittin Özbay’a, Güngören Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Remzi İlhan’a, tesis yöneticileri ve çalışanlarına, hakemlere ve organizasyon ekibine teşekkür etti.
Karabük Dina’nın babası Guy Serge Ibouanga: "Kızım için adalet istiyorum" Karabük’te Gabon uyruklu Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga’nın ölü bulunmasına ilişkin soruşturmada sanık Dursun A.’nın tahliye talebinin reddine ve tutukluluk halinin devamına karar verildi. Karabük-Yenice karayolu Yeşilköy mevkiindeki Filyos Çayı’nda 26 Mart 2023 tarihinde cesedi bulunan Gabonlu üniversite öğrencisi Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga (17) ile ilgili davanın üçüncü duruşması görüldü. Polis ekipleri adliye önünde ve içerisinde geniş güvenlik önlemleri alırken, duruşmaya Gabon’un Ankara Büyükelçisi Jean Bernard Avouma, İstanbul ve Ankara’dan gelen dernek temsilcileri ile Gabonlu öğrenciler de katıldı. Dina’nın bodrum katından koşarak çıktığını aktaran baba Guy Serge Ibouanga, “Kızım bir arabaya yardım çağrısı yapıyor ve biniyor. Hastaneye götürülmek için arabaya biniyor. Araba hastaneyi geçiyor ve yoluna devam ediyor. Dina da arabadan iniyor. Yolun karşısına koşarak gidiyor. Sanık ise oraya geri dönüyor. Bu durum videolarda da açıkça görülüyor. Ben kızımı okumaya gönderdim ama tabut içinde geri aldım. Gerçeği öğrenmek ve adalet bulmak istiyorum" diye konuştu. Duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katılan sanık Dursun A. ise, Dina’yı yardım etmek için aracına aldığını ve suçsuz olduğunu tekrarlayarak, tahliyesini talep etti. Dursun A., “Ben ölen kızımıza hiçbir şey yapmadım. Arabayı durdurunca karşıya gittiğini gördüm. Arabada en ufak bir taciz içeren kelime kullanmadım. Diğer kişileri de tanımıyorum. Çayın kenarına şeker hastası olduğumdan ihtiyaç gidermek için döndüm. İhtiyaç giderip sigara içtim" dedi. Sanığın tahliye talebinin reddine ve tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı 5 Ağustos tarihine erteledi.
İstanbul Muhammed Dursun, Dubai’ye bileniyor Kick boksçu Muhammed Dursun, Dubai’de yapacağı maça hazırladığını belirterek, "Bu yıl kilom ve formum 130 olacak. Çıkacağız yine şampiyon olacağız ülkemize döneceğiz" dedi. Altın kemer sahibi milli kick boksçu Muhammed Dursun, gelecek dönemdeki hazırlıklarına ve hedeflerine dair İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu. Eylül - Ekim ayı gibi Dubai’de bir şampiyonluk maçı yapacağını söyleyen Dursun, "Dubai için bir hazırlık sürecim var, buna hazırlanıyorum önümüzde Ramazan ayı vardı Ramazan ayını atlattık ve bu seneki formu biraz daha farklı çekeceğim 130 kilo olana kadar çıkıp ve bu kilolarda mücadele vereceğim. Şu an için antrenman süreçlerim güzel gidiyor formum iyi çünkü biliyorsunuz ki rakibim çıkmadı ve ünvan direkt bana geldi. Hiçbir şekilde yorulmadan unvanı kazandık. Dubai’de tahminen Eylül Ekim gibi dövüşeceğim. Oraya bir hazırlık sürecim olacak. Şu an için İstanbul’dayım, 2 gün sonra İran’a gideceğim. Önümde kamp süreçlerim var" diye konuştu. "İnşallah Çin’de şampiyon olacağım" Bu yılki takvimi ve hedefleri hakkında da konuşan Dursun, "Dubai için sözleşme yaptık, geldik. Eylül - Ekim için Dubai’de ringte olacağım. Ondan öncesinde Türkiye’nin en büyük organizatörlerinden Mehmet Müftüoğlu aracılığıyla Çin’den bir maç teklif aldım ve inşallah bir aksilik olmazsa Çin’de dövüşeceğim. Orada ağır sikletle mücadele edeceğim ve inşallah orada da şampiyon olacağıma inanıyorum ama benim için buradaki süreçte en önemlisi Dubai. Çünkü neden, dünyanın birçok dövüş sporlarında en iyi sporcularının olduğu yer Dubai" dedi. "Çıkacağız ve şampiyon olacağız" Milli boksör açıklamalarını şöyle tamamladı: "Biliyorsunuz ki bundan 6 ay önceki maçımda 110 kiloydum ve şu an 130 kiloyum ve kendimi şu an çok iyi hissediyorum. Bu seneki form ve kilom 130 kilo olacak ve bu şekilde dövüşeceğim. Dünyanın çok yerinde dövüşmüş bir sporcuyum ve uluslararası birçok derecem var. İnşallah da çıkacağız yine şampiyon olacağız, ülkemize döneceğiz."
İstanbul Su birikintisine düşerek hayatını kaybeden Edanur Gezer için cenaze töreni düzenlendi Su birikintisine düşerek hayatını kaybedeb 5 yaşındaki Edanur Gezer için Esenyurt’ta bulunan Kıraç Cemevinde cenaze töreni düzenlendi. Acılı annenin ayakta güçlükle durduğu görülürken, cezaevinde olan baba da izinli olarak katıldı.Emrah DODUKKüçükçekmece Fatih Mahallesi Menekşe Sahil Parkı’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından yapılan kazı çalışmasında oluşan su birikintisine düşen 5 yaşındaki Edanur Gezer hayatını kaybetmişti. Edanur Gezer için bugün Esenyurt’ta bulunan Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene; İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, ailesi, yakınları ve cezaevinde olan baba jandarma eşlinde kelepçeli olarak katıldı. Vali Davut Gül acılı anne Nurcan Gezer baş sağlığı diledi. Edanın acılı annesi ayakta durmakta güçlük çektiği görülürken feryatları yürekleri dağladı. Vali Davut Gül tabuta omuz verdi. Kılınan cenaze namazın ardından cenaze defnedilmek için Esenyurt’da mezarlığa defnedildi.İstanbul Valisi Davut Gül, “ Yavrumuz hayatını kaybetti maalesef. Bizlerde Esenyurt’ta cenaze törenine geldik. Allah ailesine sabır versin. Ölüm olayı olduğu için otomatikman savcılık tarafından başlanan işlemler oluyor. Bundan sonraki adli süreç orada devam edecek. İhmal var mı yok mu kusur var mı yok mu ya da kimlerin kusuru var bu adli süreçte belli olacak. Biz daha çok yavrularımızın bu tür bir hadise ile karşılaşmaması için tedbirleri hangi kurum neler yapması gerek onlara bakacağız. Ayrıca ailenin kendi içerisinde bir çok sıkıntısı var onlarla ilgili Aile, Sosyal Politikalar il müdürlüğümüz üzerine düşen neyse bundan sonraki süreci takip edeceğiz” dedi.Feryat eden acılı anne Nurcan Gezer, “Güvenlikler gelmiş burada ateş yakmayın mangalın içine ateşi yakın demişler. Çocuk yok diye hepsi dağılmışlar çocuğu aramaya bir tane mi iki tanemi güvenlik varmış. Güvenliğe gidip 5 yaşındaki kız çocuğu yok demişler . güvenlikte kuyunun yanına geliyor. kafasını uzatıp çocuğunuz burada içinde diyor. Orada bizimkilerden birisi müdehale etmeye çalışıyor. İçine atlama burası çok derin diyor. Derin olduğunu biliyorsunuz da niye bir şeyler yapmıyorsunuz. Dün gittim oraya çevirmişler orayı önem almışlar. Benim çocuğum olmasa başka birinin çocuk da olabilirdi. Başka bir annenin ciğeri de yana bilirdi. Kim oraya sebepliyse cezasını çeksin” dedi.Eda’yı su birikintisinden çıkaran dayı Selçuk Yaşar, “ Biz ailece piknik yapıyorduk. Baktım kuyunun üzerinde yatıyor. İçinden çıkardım baktım dudakları mosmor. Etrafında koruma yoktu bildiğimiz su birikimiydi. Kimse gelip burada kuyu var demedi. Derinlik beni çekiyordu zaten. Toprağa tutunup tek elimle çıkardım. Bulmamız 20 dakikayı buldu. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.