EKONOMİ - 09 Ekim 2018 Salı 15:17

Bakan Varank, enflasyonla mücadele kapsamında yapılacak yeni düzenlemeleri açıkladı

A
A
A
Bakan Varank, enflasyonla mücadele kapsamında yapılacak yeni düzenlemeleri açıkladı

Sanayi ve Teknoloji bakanı Mustafa Varank, bakanlık olarak enflasyon ile mücadeleye destek vereceklerini belirterek, atılacak adımları sıraladı. Varank, "Bakanlık olarak finansman maliyetlerini indiriyoruz. Yurt içi katma değerli üretimi destekliyoruz. İthalata bağımlılığı azaltıyoruz. Bakanlığımız uhdesindeki belgelendirme ve tescil işlemlerinde indirime devam ediyoruz" dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı'nın lansmanında önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Varank, bu kapsamda bakanlık olarak belli adımların atılacağını belirterek şu şekilde sıraladı: "Bakanlık olarak finansman maliyetlerini indiriyoruz. Yurt içi katma değerli üretimi destekliyoruz. İthalata bağımlılığı azaltıyoruz. Bakanlığımız uhdesindeki belgelendirme ve tescil işlemlerinde indirime devam ediyoruz."

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, tüm paydaşlarla birlikte ortaya konan enflasyonla topyekun mücadele programına tam destek vereceklerinin altını çizen Bakan Varank, bakanlıklarının enflasyonla mücadelede atacağı yeni adımları özetle paylaştı.

İşletmelerin kullanacakları TL cinsinden kredilerine, yüzde 14’e kadar finansman desteği 

Bu kapsamda öncelikle, finansman maliyetlerinden kaynaklanabilecek fiyat artışlarını aşağıya çekmek için, 'Finansman Destek Programı'nı hayata geçireceklerini söyleyen Varank, "İşletmelerimizin kullanacakları TL cinsinden kredilerine, yüzde 14’e kadar finansman desteği sağlıyoruz. Ayrıca, ihracat yapacak olan KOBİ’lere 200 bin dolara kadar 180 gün vadeli Libor oranında yeni bir destek veriyoruz. Bu sayede, yaklaşık 3 milyar liralık finansmana erişim imkanı sağlıyoruz" açıklamasını yaptı.

KOSGEB alacaklarına erteleme 

Bakan Varank, KOSGEB’i enflasyonla mücadelede önemli bir kurum olarak gördüklerini vurgulayarak, "İki ay önce; ekonomimize yönelik saldırılar başladığında derhal bir acil eylem planı hazırlamış ve uygulamaya başlamıştık. Açıkladığımız o destek ve önlem paketinde; geri ödemeli destek alan işletmelerin KOSGEB borcunu, 30 Haziran’a kadar erteleyeceğimizi ilan etmiştik. Bugün, burada, bu süreyi 3 ay daha uzatıyoruz. Yani işletmelerimizin KOSGEB’E olan borçlarına toplamda 1 yıllık erteleme sağlamış oluyoruz" dedi.

Yatırım maliyet artışlarına karşı destek 

Bakan Varank, KOSGEB tarafından destek kararı alınan üç farklı programla toplamda 1 milyar liralık makine ve teçhizat yatırımına, yüzde 25’e kadar ilave destek sağlayacaklarını da sözlerine ekledi.

Yerlileştirme Programı 

Cari açığa neden olan ürün ve ürün gruplarının yerlileştirilmesi için 1 milyar lirayı aşan yatırım desteğini başlattıklarını ifade eden Varank, "Cari açık verdiğimiz, orta yüksek ve yüksek teknoloji ürün gruplarına yönelik yeni ve bütüncül bir yerlileştirme programını ilan edeceğiz. Ar-Ge ve Ür-Ge desteklerinde önceliğimiz, bu ürün gruplarına yönelik olacak. Böylece, döviz kuru artışından kaynaklı enflasyonun sınırlandırılmasına destek olacağız. Ayrıca, Stratejik Ürün ve Teknoyatırım Destek Programları kapsamında, cari açığa neden olan ürün ve ürün gruplarının yerlileştirilmesi için 1 milyar lirayı aşan yatırım desteğini başlattık. İkinci çağrı için hazırlıklarımızı tamamlanmak üzereyiz. Yerlileştirme programı kapsamındaki ikinci çağrımızda, en az 1.5 milyar liralık yeni yatırıma destek vereceğiz" şeklinde konuştu.

Varank böylelikle, ithalat kaynaklı fiyat artışlarının da azaltılmasını hedeflediklerini aktardı. Varank, "Yerlileştirme politikalarımız ithal edilen enflasyonu azaltmanın yanı sıra; katma değerli üretimi artırıp dış finansman ihtiyacını azaltmaya da ciddi katkı sağlayacak" dedi.

Yüksek katma değerli üretime destek
Bakan Varank, cari açığı azaltmak için, 'Proje Bazlı Teşvik Programı' vasıtasıyla, yüksek katma değerli stratejik üretimi desteklediklerinin altını çizerek "Teşvik kapsamındaki yeni ve büyük ölçekli yatırımlarla, üretim maliyetlerini düşürerek, enflasyonla mücadeleye katkı sağlayacağız" diye konuştu.

Test ve muayene hizmetlerinde indirimler
Bakan Varank sanayicilerin, üreticilerin çok önemli paydaşları olan TSE ile Türk Patent ve Marka Kurumunu da, bu mücadeleye dahil edeceklerinin vurguladı. Varank bu kapsamda, belgelendirme ücretleri, tasarım, marka ve patent tescil hizmetleri için ilan edilen yüzde 25 indirimin 2019 yılı sonuna kadar devam edeceğini kaydetti.

Varank, "Kısaca toparlamak gerekirse, Bakanlık olarak; finansman maliyetlerini indiriyoruz. Yurt içi katma değerli üretimi destekliyoruz. İthalata bağımlılığı azaltıyoruz. Bakanlığımız uhdesindeki belgelendirme ve tescil işlemlerinde indirime devam ediyoruz. Politikalarımızın ortak özelliği; yatırım, üretim ve girdi maliyetlerini düşürmektir. Sanayicimizin elini rahatlatarak, üretime teşvik ederek ve özellikle yerli üretimi tüm kaynaklarımızla destekleyerek, enflasyonla mücadeleye katkı sunuyoruz" şeklinde konuştu.

"Gelişmeleri yakından takip ediyoruz" 

Enflasyonla mücadelede kalıcı ve sürdürülebilir çözümün yüksek katma değer üreten bir ekonomi olduğunu çok iyi bildiklerini belirten Varank, "Bu yüzden 'Milli Teknoloji, Güçlü Sanayi' diyerek, bakanlık olarak yol haritaları, yeni destek paketleri ve politikalar üretiyoruz. Açıkladığımız her politikayı kararlılıkla hayata geçiriyor, gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Enflasyonla mücadeleye bu bütüncül bakışla tam destek veriyoruz. Daha çok çalışacak, daha çok üretecek, milletimizin refahını daha da yükselteceğiz, bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Enflasyonla mücadele için elini taşın altına koyan sanayicilerimiz ve iş insanlarımız başta olmak üzere tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.

Ali Canberk Özbuğutu - Murat Ergin
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun Giresunspor - Sakaryaspor maçının ardından Trendyol 1. Lig’in 32. haftasında Giresunspor, konuk ettiği Sakaryaspor’a 3-2’lik skorla mağlup oldu. Karşılaşmanın ardından teknik direktörler açıklamalarda bulundu. Mücadele sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Giresunspor Teknik Direktörü Serhat Güller, son dakikalarda yedikleri gollerle mağlup olmalarının üzücü olduğunu belirtti. Güller, maça kazanabilecekleri bir karşılaşma olarak hazırlandıklarını ifade ederek şunları dile getirdi: “Öncelikle son dakikalarda yediğimiz gollerle mağlup olduğumuz için tabii ki üzgünüz. Bu maç kendi adımıza kazanabileceğimiz bir karşılaşmaydı. Çok alan bulacağımızı tahmin ederek oynadığımız, hazırlandığımız bir karşılaşmaydı. İlk yarıda attığımız iki gol ile devreyi 2-1 önde kapattık. Fakat daha sonra özellikle ilk yarıda yanlış tercihlerden dolayı gol olması gereken iki tane daha pozisyonumuz vardı. Bunları değerlendiremedik. Genç takım olduğumuz zaman bunları tabii ki doğru tercihler yapmakta biraz sıkıntı yaşıyoruz. İkinci yarıda genel anlamda oyunu tutmaya çalıştık. Daha çok Sakaryaspor’un stoperlerini boş bırakarak onların oyuna girmesini ve oluşacak alanlarda da hızlı hücumlar yapmayı planlamıştık. İşin aslına bakarsanız onların oyun şablondaki tüm oyuncuları iyi bir şekilde marka ettik. Taa ki son dakikalara kadar. Uzatmalarda yediğimiz gol var. Kendi kalemize attığımız gol var. Daha önce de söylemiştim. Özellikle bizim gibi tecrübesiz takımlarda kişisel hatalar çok oluyor. Kişisel hataların da yine ağır bir bedelini ödedik. Sakaryaspor’a başarılar diliyorum. Yani biz her türlü olumsuzluğa rağmen, kulübümüzün içinde bulunduğu duruma rağmen ligi bırakmadan en iyi şekilde oynamaya Giresunspor’u en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz. Güzel bir karşılaşma oldu. Kaldı iki maçımız. Bu iki maçımızı da en iyi şekilde ciddi bir şekilde havlu atmadan oynamaya çalışacağız. İnşallah o maçı da kazanma şansımız olur. Sonuçta elden bir şey gelmiyor. Bazen saha içerisindeki hataları önlemek adına elden bir şey gelmiyor. Yapacak bir şey yok.” Turgay Karslı: "Kötü oynarsınız ama 3 puan alırsınız. Bu onlardan bir tanesiydi" Sakaryaspor Teknik Direktörü Turgay Karslı ise kötü bir oyun sergilediklerini söyledi. Karslı, kazanmanın önemli olduğunu ancak bazen kötü oyunlar sonucunda da galip gelmenin mümkün olduğunu belirterek, “Arkadaşlar bazı maçlar vardır. İzahı anlatılır. Taktik olarak teknik performans olarak değerlendirilebilir. Ama bazı müsabakalar vardır. Bugün oynadığımız gibi değerlendirmesi çok güçtür. Tamam biz bazı şeyleri ve bazı gerçekleri görüyoruz. Takım içindeki dengeleri eşit nitelikte tutmaya çalışıyoruz ama kağıtta yaptığınız iş bazen sahada birbirini tutmuyor. İnsan faktörü çok önemli. Bunları bir araya getirdiğinizde böyle bir sorun, böyle bir problem, böyle bir sonuç çıkıyor. Gerçekçi olalım. İlk yarıda çok üstün bir oyun oynamadık. Ama inanın Giresunspor’un ligdeki durumuyla alakalı hiçbir olumsuz bir düşünceyle sahaya çıkmadık. Onların ne kadar ciddiye aldığını bu olayı bizim de bu kadar hedefe yaklaşmışken kazanmak zorunda olduğumuzu bütün oyuncularımız biliyordu. Kötü oynadık, belki de oynadığımız sınırlı sayılı kötü oyunlarından bir tanesiydi. Rakibimizin tabii ki genç olması çok koşan oyunculara sahip olması bu skorla onları çok daha iştahlandırdı. Haklı buluyoruz. Küçücük bir özeleştiri yapalım. Mağlup olduğumuz bir oyunda galip geldikten sonra çok da fazla saha dışı münakaşalara girmemizin doğru olmadığını düşünüyorum. O konuda biraz kendimize ders vermemiz gerekiyor. Sonuçta biz burada bir camiayı temsil ediyoruz, Sakaryaspor’u temsil ediyoruz. Söylediğim gibi münferit davranmanın bir anlamı yok. Üç puan aldık. Çok güzel bir oyun muydu, hayır değildi. Kötü oynarsınız ama 3 puan alırsınız. Bu onlardan bir tanesiydi” diye konuştu.
Kayseri İYİ Parti’de liyakatsizlik istifası İYİ Parti Kayseri ilçe yöneticilerinden Hasan Mert Çakmak partisinden istifa ettiğini açıkladı. Çakmak istifa açıklamasında; "İYİ Parti’nin ilkelerinden ve çizgisinden ayrıldığını, liyakatsizlik sorunları ile karşı karşıya kaldığını gözlemledim. Bu sebeplerden dolayı, milletimizin umudu olma özelliğini yitiren İYİ Parti’den istifa etme kararı aldım" dedi. Partiden istifa ettiğini yaptığı yazılı açıklama ile duyuran Hasan Mert Çakmak, partinin ilkelerinden ve çizgisinden ayrıldığını ifade ederek; "2018 yılının başlarında, Türkiye siyaset sahnesinde yeni bir umut olarak doğan İYİ Parti, pek çok vatandaşın ve siyasi figürün ilgisini çekmişti. Ben de Hasan Mert Çakmak olarak, bu umut verici başlangıcın bir parçası olma niyetiyle, partimize katıldım ve o günden bu yana çeşitli görevler bulundum. Ancak bugün, üzülerek belirtmeliyim ki, İYİ Parti’nin ilkelerinden ve çizgisinden ayrıldığını, liyakatsizlik sorunları ile karşı karşıya kaldığını gözlemledim. Bu sebeplerden dolayı, milletimizin umudu olma özelliğini yitiren İYİ Parti’den istifa etme kararı aldım. İYİ Parti, kurulduğu ilk günlerde, liyakate dayalı bir yönetim anlayışı ve kutuplaşmayı aşma hedefi ile yola çıkmıştı. Ancak zamanla, bu hedeflerin geride kaldığını, partinin yönetim kademesinde liyakatten ziyade farklı önceliklerin belirleyici olduğunu üzülerek gözlemledim. Türkiye’nin içinde bulunduğu zorlu süreçte, halkımızın umudunu canlı tutacak, adaletli ve kapsayıcı bir siyaset anlayışına her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Bu düşünceyle, İYİ Parti’nin maalesef bu beklentilere cevap vermekten giderek uzaklaştığı kanaatindeyim. Görev yaptığım süre zarfında, partimizin ve ülkemizin geleceği için samimi çabalar sarf ettim. Ancak, parti içinde yaşanan bir takım gelişmeler ve karşılaştığımız liyakatsizlik problemleri, düşüncelerimde ciddi bir revizyon yapmamı gerektirdi. İYİ Parti’nin ilk kuruluş felsefesinden ve amaçlarından sapma eğiliminde olduğunu görmek, benim için derin bir hayal kırıklığı oldu. Sonuç olarak, bu kararı almamın temelinde yatan ana sebep, İYİ Parti’nin özünden ve milletimiz için taşıdığı umuttan uzaklaşmasıdır. Bir siyasetçi olarak, halkımıza hizmet etme misyonumun, şahsımın ve partimizin çıkarlarından önce gelmesi gerektiğine olan inancımı sürdürüyorum. Bu nedenle, bu ayrılık kararı, hem kişisel ilkelerime hem de ülkem için taşıdığım umuda olan bağlılığımın bir yansımasıdır. Bundan sonraki süreçte, Türkiye’nin ve Türk Milleti’nin menfaatleri doğrultusunda, liyakat ve adaleti ön planda tutan, kapsayıcı ve birleştirici bir siyaset anlayışını savunmaya devam edeceğim" ifadelerinde bulundu.,
Niğde Şehirdeki sorunlara yapay zeka ile çözüm ürettiler Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi ve Niğde Teknopark iş birliğinde düzenlenen "HackNiğde Geleceğin Çözümleri Hackathan" genç yetenekleri bir araya getirdi. 27-28 Nisan tarihlerinde Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Şehit Ömer Halisdemir Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Geleceğin Çözümleri Hackathan’unda yazılım alanına ilgi duyan gençler, şehir teması ile 24 saati aşkın sürede projelerini geliştirerek seçici kurula sundular. 24 takım ve 85 yarışmacının katıldığı yapay zeka yazılım yarışmasında şehirde önce bir sorun belirleyen gençler, ardından bu soruna yapay zeka destekli çözüm projesi geliştirdi. Ödül töreninde konuşan Niğde Valisi Cahit Çelik, "Bugün üç takıma ödül vereceğiz ama kazanan aslında programa katılan tüm takımlar. Sadece şehirlerle ilgili değil, yapay zekanın etki ettiği birçok alan var. Güvenlikten eğitime, sağlığa kadar artık dijitalleşme ile birlikte yapay zeka her alanda var. Bu anlamda gençlerimizin geliştirdiği her projede ülkemiz kazanacak. Bugün gururla söylüyoruz ki Türkiye havacılık anlamında altın yıllarını yaşıyor ve sizler gibi on sene önce, 20 sene önce kendisini bu işe adayan kişilerin sayesinde yaşıyor. İnşallah sizlerin de çabaları, katkıları ile ülkemizi daha ileri taşıyacak" dedi. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Hasan Uslu ise katılımcılara teşekkür ederek, üniversitelerinin siber güvenlik ve yapay zeka alanında fakülte açacak altı üniversiteden birisi olduğunu ifade etti. Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Genel Koordinatörü ve Savunma Sanayi Müşaviri Alpaslan Kesici ise genç mühendislerin projeleri ile önemli ürünlerin ortaya çıktığını söyledi. Kesici, "Savunma sanayii alanında ülkemiz bu coğrafyada zoru başardı. Şu an savunma sanayii alanında bir marka değeri, patenti olan ve dünyada devler ligi içinde önemli başarılar elde eden bir ülke olarak şu anda karşınızdayız. Kaan uçağımızın prototipini uçurduk, tanklarımız, sihalarımız var ve elektronik harp anlamında da çok iyi bir yerdeyiz. Savunma sanayiinde bu ülke sizler gibi gençlere güvenerek, inanarak aslında bu işi başardı. Bilişim ve güvenlik sistemi alanında da ülkemizin genç mühendisleri inşallah bunu başaracak, emin adımlarla ilerliyoruz. Harikulade ürünlerimiz ortaya çıkmaya başladı. Yakında sizler de kendi bilişim sistemlerinizde kullanıyor olacaksınız ve bunu birlikte yine taçlandıracağız, dünya markası haline getireceğiz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından HackNiğde Geleceğin Çözümleri Hackathan’unun kazananları belli oldu. Çukur Takip Sistemi projesi ile Ehl-i Hack takımı birinci, PatiNet projesi ile YeniCherry takımı ikinci, SSW projesi ile ByteBenders takımı üçüncü oldu. Jüri Özel Ödülü’nü ise Gezdir projesi ile Team EMKA takımı kazandı.
Ankara YTP lideri Yılmaz: “AK Parti iktidarda, CHP belediyelerde yıpranır” Yeni Türkiye Partisi (YTP) Genel Başkanı Ahmet Reyiz Yılmaz, 2028 Genel Seçimleri’ne kadar kimsenin erken seçim beklememesi gerektiğini vurgulayarak, “AK Parti iktidarda, CHP belediyelerde yıpranır. Bu millet tarumar olur. ’Bizi kurtaracak biri yok mu?’ der” dedi. Yılmaz, Nejat Uygur Tiyatro ve Konferans Salonu’nda düzenlenen partisinin İl ve İlçe Başkanları 2’nci İstişare Toplantısı’na katıldı. Burada konuşan Yılmaz, 2028 Genel Seçimleri’ne kadar kimsenin erken seçim beklememesi gerektiğini ifade ederek, “Bu şartlar altında erken seçim olmaz. AK Parti iktidarda, CHP belediyelerde yıpranır. Bu millet tarumar olur. ’Bizi kurtaracak biri yok mu?’ der. O kadar ağır travmaların neticesiyle olacak işler bunlar. Büyük bir savaş var. Bir taraftan İran-İsrail, bir taraftan Çin, ABD’yi yok etmek istiyor. ABD bizi yok etmek istiyor. Rusya bizden toprak kopartmak istiyor. Batı, Kürt kardeşlerimizin içerisine soktuğu Ermeni unsurlarla kendi nüfusları yetmediği için Kürt kardeşlerimizi kullanarak Kürdistan projesi hayali kuruyor” değerlendirmesinde bulundu. Yılmaz, Türkiye şehirlerinin güvenlik altında olduğuna inanmadığını dile getirerek, “Bize bu konuda siyasetin diğer alanlarındaki gibi yalan söylendiyse bu Haçlı zihniyeti bizi tarumar etmeden gitmez” dedi. “AK Parti her iktidar döneminde bir Türkiye yemiş” AK Parti hükümetinin 21 yıllık dönemde yaklaşık 3 trilyon dolar vergi aldığını belirten Yılmaz, Türkiye’nin Gayrisafi Milli Hasılası’nın 800 milyar dolar olduğunu ifade ederek, “4 tane Türkiye eder. Bugün bütün varlıklarımızı satsak bizim ederimiz 800 milyar dolar. Bunlar her iktidar döneminde bir Türkiye yemiş” dedi.