ASAYİŞ - 02 Haziran 2020 Salı 15:17

Barış Çakan cinayetine ilişkin provokatif paylaşımlarla ilgili soruşturma başlatıldı

A
A
A
Barış Çakan cinayetine ilişkin provokatif paylaşımlarla ilgili soruşturma başlatıldı

Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı, Etimesgut ilçesinde yüksek sesle müzik dinleme nedeniyle çıkan tartışmada Barış Çakan'ın öldürülmesine ilişkin sosyal medyada yapılan provokatif paylaşımlarla ilgili soruşturma başlattı.

Ankara'nın Etimesgut ilçesinde 31 Mayıs'ta Barış Çakan'ın arkadaşı B.A, park halindeki araçta bulunan A.B., K.H.Y. ve Ö.K.Y.'yi ezan okunduğu sırada yüksek sesle müzik dinledikleri için uyarmış, taraflar arasında çıkan kavgada bıçaklanan Çakan ağır yaralı kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Cinayetle ilgili sosyal medyada yapılan paylaşımlarda Çakan'ın Kürtçe müzik dinlediği için öldürüldüğü iddia edilmişti. Cinayete ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında alınan şüpheli ve tanık ifadelerinde, Çakan'ın Kürtçe müzik dinlediği için değil, arkadaşının ezan okunduğu sırada yüksek sesle müzik dinleyen kişileri uyarması nedeniyle çıkan kavgada öldüğü ortaya çıktı. Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının, cinayetle ilgili sosyal medya üzerinden yanlış, yanıltıcı, halkı kin ve düşmanlığa sevk edebilecek propaganda amaçlı paylaşımlarla ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi.

Barış Çakan cinayetinde şüphelilerin ifadeleri ortaya çıktı

Ankara'nın Etimesgut ilçesinde ezan okunduğu sırada yüksek sesle müzik dinledikleri için uyardıkları kişi veya kişiler tarafından bıçaklanarak öldürülen Barış Çakan cinayetinde şüphelilerin ifadeleri ortaya çıktı. Şüpheliler, kavganın ilk başta B.A. ve K.H.Y. arasında çıktığını, Çakan'ın kavgayı ayırmaya çalıştığını söyledi.


Ankara'nın Etimesgut ilçesinde 31 Mayıs'ta Barış Çakan'ın arkadaşı B.A., park halindeki araçta bulunan A.B., K.H.Y. ve Ö.K.Y.'yi ezan okunduğu sırada yüksek sesle müzik dinledikleri için uyarmış, taraflar arasında çıkan kavgada bıçaklanan Çakan ağır yaralı kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Cinayete ilişkin Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında A.B., K.H.Y. ve Ö.K.Y. gözaltına alınmış, ifadelerinin ardından Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen şüpheliler, tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Şüpheli K.H.Y, savcılıkta verdiği ifadesinde olay öncesi arkadaşı ve kuzeni ile birlikte araçta alkol aldığını belirterek, "Bu sırada yüksek sesle müzik dinliyorduk. Mahalleden tanıdığım B.A., biraz dayılanarak 'kardeş sesini kıssana' dedi. Ben araçtan indiğim anda burnuma kafa attı ve burnum kanadı. Araçtan inen A.B ile Ö.K.Y olaya karışınca kavga çıktı. Aynı sokakta oturan S.Ü. aşağı indi ve kavga büyüdü. Kuzenim A.B., B.A.’ya yumruk attı. Sonra 5 kişi birbirimize daldık. Herkes birbirine vuruyordu. Ben B.A. ile kavga ederken, Barış Çakan ve Ö.K.Y. kavga ederek aşağı doğru gidiyordu. Ben onlardan uzaklaştım. Bizim binanın bahçesindeyken, Ö.K.Y., 'çocuğu 5 yerinden bıçakladım' diyerek elime bıçak verdi. Bende bıçağı binanın bahçesine attım. Bizim eve çıktığımızda Ö.K.Y., yine 5 yerinden bıçakladığını söyledi. Polis aracına bindirildiğimizde ise bıçağı birkaç kez salladığını ve 2 kere isabet ettirdiğini söyledi. Şahsın öldüğünü bilmiyorduk, karakolda öğrendik" diye konuştu.

"Barış kavgayı ayırmak için araya girdi"

Şüpheli Ö.K.Y., kavganın B.A ve K.H.Y arasında başladığını ifade ederek, olayda ölen Çakan'ın kavgayı ayırmak için araya girdiğini söyledi. Daha sonra kavganın büyüdüğünü anlatan Ö.K.Y., "Barış ve biz de kavgaya girdik. Barış’ın elinde bıçak vardı. Sap kısmı siyah olan açılır kapanır bir bıçaktı. Bıçağı bana doğru salladı. Sağ el parmağımın ucu kesildi. Bende bıçağı Barış’ın elinden alıp bacağına doğru iki kez salladım. Ancak isabet etmedi. Bu sırada diğerlerinin ne yaptığına dikkat etmedim. Sonrasında B.A. sopa alarak beni kovaladı. Bende kaçtım. Barış, K.H.Y. ve A.B. orada kaldılar. Daha sonra K.H.Y.’nin annesi bizi evine götürdü. Benim salladığım bıçak isabet etmedi. Üzerime atılan bu suçlamaları kabul etmiyorum. Ben, Barış Çakan’ı bıçaklamadım. Kimi bıçakladığımı bilmiyorum. Benim kullandığım bıçakta kan izi olmadığına eminim. Çünkü isabet etmedi" ifadelerini kullandı.

Şüpheli A.B. de araçta alkol aldıklarını ve yüksek sesle müzik dinlediklerini kaydederek, "Ezanı duymadık. Sonra iki kişi geldi. K.H.Y.’yi çağırdılar. K.H.Y. araçtan indi ve aralarında tartışma çıktı. Bunun üzerine ben ve Ö.K.Y. araçtan indik. K.H.Y.’nin burnu kanıyordu" şeklinde konuştu.

Bir müddet sonra olay yerinde bulunan beş kişinin kavga etmeye başladığını söyleyen A.B., "Bu sırada kimsenin elinde bıçak ve benzeri bir alet yoktu. Kavga çıkınca etraftan birileri sokağa indi. İki kişi sokaktan aşağı inerek uzaklaştı. Oradaki gecekondunun bahçesine girip tekrar çıktılar. Çıktığımızda uzun boylunun elinde sopa, kısa boylunun elinde bıçak vardı. Barış isimli kısa boylu olan şahıs bıçağı bana doğru salladı. Ben bıçağı almak için elini tuttum. Etrafındakiler koştular ve bizi ayırdılar. Hatta ben elimden hafif yaralandım. Biz üçümüz K.H.Y.'nin evine yakınlarımız tarafından çıkarıldık. O sırada polis geldi. Ö.K.Y bize, 'abi ben B.A.’nın elinden bıçağı alarak birkaç kez salladım ancak isabet edip etmediğini bilmiyorum' dedi. Benim elimde kesinlikle bıçak yoktu. Ben Barış Çakan’a bıçak sallamadım. Sadece yumruk attım. Ancak bıçakla bir eylemim olmadı" dedi.

Öte yandan Çakan’ın ilk otopsisinde vücudunda iki adet bıçak yarası olduğu belirtildi.

Abdullah Sarica
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Artvin Hopa Belediyesi’nden sokak hayvanlarına kısırlaştırma, küpelenme ve mikroçip Hopa Belediyesi Sokak köpeklerinin kısırlaştırma, küpelenme ve mikroçip uygulamasına başladı. Artvin’in Hopa ilçesinde Belediye Veteriner hekimleri ve gönüllülerle birlikte sokak köpeklerinin kısırlaştırma işlemlerine bugün itibariyle başladı. İlk olarak barınakta bulunan erkek köpeklerin kısırlaştırılması, küpelenmesi ve mikroçip takılması işlemleri gerçekleştirildi. Hopa Belediyesi Başkanı Utku Cihan sokak hayvanlarını kısırlaştırarak kontrol altına alınabileceğini dile getirerek “Yaklaşık 300 tane sokak köpeği olduğunu düşünüyoruz. Bu yaptığımız çalışmayla bir envantere de ulaşmış olacağız. Dolayısıyla bu çalışmanın bir diğer amacı da bu. Tam sayıyı tespit edeceğiz. Sadece sokakta gezen değil bahçelerimizde olanları da tespit edeceğiz. Yarı ev yarı bahçede yaşayan hayvanlarımız var. Onların kısırlaştırılması için de çağrılarımız olacak. Aynı zamanda evdeki hayvanlarımızın da kısırlaştırılmasına yönelik destek olmak istiyoruz. Bütün Hopa’da ki sokak hayvanlarının, bahçedekilerin, evdekilerin tamamının kısırlaştırılması sayesinde ancak sayıyı kontrol altına alabiliriz. Hepsinin bir envantere girmesiyle sayıyı kontrol altına alabiliriz. Bu yüzden de bu süreci takip edeceğiz. Bütün vatandaşlarımıza da bu sürece katılmaları için çağrıda bulunacağız. Vatandaşlarımızın da besledikleri hayvanlar varsa onların da kısırlaştırılması için bizimle iletişime geçmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı. Sokak hayvanlarının verdiği huzursuzluğu 6 ay içerisinde çözmeyi planladıklarını ifade eden Cihan “Bir yasa tasarısı var. Sokak hayvanlarının barınaklarda 30 gün boyunca tutulması ve sahiplendirilmeye çalışılması. Sahiplendirilmezlerse uyutulması, diğer anlamıyla öldürülmesi ile ilgili bir yasa tasarısı var. Biz bunun doğru olmadığını düşünüyoruz. Bunun alternatifleri var. Biraz ilgilenerek. Gönüllüler ile hayvan severlerle iş birliği yapılarak sokak hayvanları ile mücadele edilebilir. Dolayısıyla biz bunun örneğini burada gösteriyoruz. Sayıyı kontrol altına alma şansımız var. Bakınca bu bir maliyet meselesi değil. Bütçe meselesi değil. Sadece bir yol haritası yapılması lazım. 1910 yılında da benzer bir köpeklerin toplanması ve öldürülmesi süreci olmuştu. Gelin görün ki bir sonuç olmamış. Yine aynı şey yapılsa bile bir sonuç alınmayacaktır. Bunun en önemli çözümü gerekli kurumların gerekli iş birliklerini yaparak bu sorunu devamlı takip etmek. Biraz vatandaşların eğitilmesi, biraz kurumların görevlerini yerine getirmesi halinde gönüllülerin de desteği ile sorunu çözebiliriz. Biz bunu Hopa çevresine yapmaya çalışıyoruz. Bu sürecinin sonunda da sayılarını kontrol altına alarak sokaklarda yaşanan huzursuzluğu 6 ay içerisinde çözmüş olacağımızı düşünüyoruz” şeklinde konuştu. Cihan sözlerinin devamında, “Tarım ve Orman Bakanlığının tahsis ettiği ve isteyen her belediyeye olumlu olarak baktıkları bir süreç yaşanmış. Burada bir tahsis var. Burada bizim yaptığımız barınaklar var. Onun üzerine bizim yaptığımız alanlar var. Bu alanları biz doğayı fazla tahrip etmeden yapıyoruz. Bu alanı biraz daha genişletmek istiyoruz. Sokak hayvanlarının, sokak köpeklerinin serbest olarak gezdiği ve yine yapı yapmayacağımız alanlar tahsis ettirmek istiyoruz. Sokak hayvanlarının aşıları yine Tarım ve Orman bakanlığı tarafından yapılıyor. Kurumlar aslında iş birliği yaptığı zaman bu işin çözümü çok kolay yapılıyor” ifadelerini kullandı.
Aydın Söke’de Karadeniz Yayla Şenlikleri’nin 19’uncusu coşkulu geçti Aydın’ın Söke ilçesinde bu yıl 19.’su düzenlenen Karadeniz Yayla Şenlikleri, Ovacık Yaylası’nda gerçekleştirildi. Karadeniz kültürünün doyasıya yaşandığı şenlikte, sanatçılar tarafından seslendirilen Karadeniz türküleri büyük beğeni topladı. Yöresel kıyafetler giyen vatandaşlar, tulum ve kemençe eşliğinde horon oynayarak etkinliğe renk kattı. Horona katılanlar arasında Söke Kaymakamı Ali Akça ve Söke Belediye Başkanı Dr. Mustafa İberya Arıkan da yer aldı. Şenlik boyunca vatandaşlar, Karadeniz’in coşkulu ve enerjik atmosferinde buluşmanın keyfini yaşadı. Söke Karadenizliler Derneği Başkanı Salih Çelik, etkinliğin her yıl olduğu gibi bu yıl da büyük bir katılımla gerçekleşmesinden memnuniyet duyduklarını ifade ederek, şenliğin Karadeniz kültürünü tanıtma ve yaşatma amacını başarıyla sürdürdüğünü belirtti. Söke’nin birçok kültür farklılıklarını kucaklayan bir ilçe olduğunu belirten Söke Belediye Başkanı Dr. Mustafa İberya Arıkan, şenliklerin sürmesi için Söke Belediyesi olarak destek vermeyi sürdüreceklerini ifade etti. Anadolu’nun zenginlikleri içinde barındıran vatan olduğunu belirten Kaymakam Ali Akça, kültürün yaşatılması ve tanıtımı için emek veren herkese teşekkür etti. Güzel bir havada Ovacık Yaylasında buluşan herkes piknik yaptı, şenliğin tadını çıkardı. Şenliğe, Söke Kaymakamı Ali Akça, Söke Belediye Başkanı Dr. Mustafa İberya Arıkan ve Söke Jandarma Komutanı Mehmet Emre Mengi başta olmak üzere çok sayıda davetli ve vatandaş katıldı.
İstanbul Esenyurt Belediye Başkanı Özer’den spora ve sporcuya tam destek Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, 4. Uluslararası Performans Ritmik Jimnastik Turnuvası’na katılarak spora ve sporcuya verdiği desteğe vurgu yaptı. Başkan Özer, “Gençler kırmızı çizgimiz, çocuklarımız bizim geleceğimiz. Her türlü kültür, sanat ve spor alanında onlar için Esenyurt Belediyesi’nin imkanlarını sonuna kadar kullanacağımızın sözünü veriyorum” dedi. Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, spora ve sporcuya verdiği desteği sürdürerek, 10 ülkeden 700 ritmik jimnastik sporcusunun yarıştığı, 4. Uluslararası Performans Ritmik Jimnastik Turnuvası’na katıldı. Performans Ritmik Jimnastik Spor Kulübü ev sahipliğinde düzenlenen ve üç gün süren program Beylikdüzü Spor Kompleksi’nde gerçekleşti. Çok sayıda miniğin başarılı jimnastik performansı ile renkli anlara sahne olan turnuvayı izlemeye gelenler arasında Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, İstanbul 3. Bölge Milletvekili Seyithan İzsiz, Beylikdüzü İlçe Gençlik ve Spor Müdürü Göksun Öz vardı. Performans Ritmik Jimnastik Spor Kulübü Başkanı Mehmet Hanifi Kaya, katılımından dolayı Başkan Özer’e plaket takdim etti. “Esenyurt’u bir kültür, sanat ve spor şehri yapmak için önümüze hedefler koyduk” Düzenlenen turnuvadan ve sporculara verilen destekten dolayı mutluluk duyduğunu belirten Esenyurt Belediye Başkanı Prof Dr. Ahmet Özer, Esenyurt’taki sporculara verdikleri desteklerin de artacağının da altını çizerek, “Bu turnuvayı düzenleyen Esenyurt’umuzun değerli Kent Konseyi Başkanı sevgili Mehmet Hanifi Kaya’ya ve emeği geçen herkese huzurunuzda teşekkür ediyorum. Bugün değerli Beylikdüzü’ndeyiz. Daha önce Beylikdüzü’nde bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni büyük bir başarıyla yöneten belediye başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu Beylikdüzü’nde bu dediğim alanlarla ilgili bir yürüyüş başlatmıştı. Ondan sonra sevgili Mehmet Murat Çalık bunu devam ettirdi ve yeni başarılarla taçlandırdı. Biz onların çalışmaları, başarılarıyla gurur duyuyoruz ve huzurunuzda kendilerini tebrik ediyoruz. Komşu ilçe olarak Esenyurt’umuzda bu anlamda çok ve çeşitli çalışmalar yapılıyor ve yapılacak. Biz de Esenyurt’u bir kültür, sanat ve spor şehri yapmak için önümüze hedefler koyduk. Ben geldiğim günden beri uluslararası alanda dünya birinciliği kazanmış sporcularımızı ödüllendirdim. Triathlon spor dalında Esenyurt’umuz bir dünya şampiyonu çıkardı. Ardından atletizmde Avrupa şampiyonları, jimnastikte, dövüş sanatlarında peş peşe bir ay içinde 12 tane sporcumuzu ödüllendirdik. Bu son derece önemli bir şey. Çünkü çağımızda bu tür başarıların bir şehri temsil etmesi ve onu dünyaya tanıtması parayla, pulla yapılacak bir şey değil. Trilyon verirseniz bu tanıtımı yapamazsınız. Ama gencecik bir delikanlı ya da bir genç kızımız çıkıyor, dünya şampiyonu oluyor, o ilçemizi, o ilimizi bütün dünyada tanıtıyor. Bu çok önemli bir şey. Biz de Esenyurt Belediyesi olarak bu anlamda bu sporları yapan kardeşlerimizi destekleyeceğiz. Sadece bununla yetinmeyeceğiz. Gazi Mustafa Kemal’in de dediği gibi, ‘Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur’ şiarıyla halkımızın da spor yapması yürüyüş alanlarını, spor alanlarını çoğaltmak durumundayız. Bununla ilgili birtakım projelerimiz var. Onların üzerinde çalışıyoruz ve geliştireceğiz. 14 tane salonumuzda 28 dalda 41 bin 739 kişiye spor hizmeti vermişiz. Ve bunu çoğaltarak devam ettireceğiz. Güncel olarak 6 çocuğumuza jimnastik dalında destek veriyoruz. Hem onları destekliyoruz hem eğitim veriyoruz, hem salonlarımızı açıyoruz hem de spor malzemesi anlamında katkıda bulunuyoruz. Bugün Beylikdüzü’nde böyle bir etkinliğin içinde bulunmaktan dolayı son derece mutlu olduğumu, gençlerle birlikte heyecan duyduğumu ve gençlerle birlikte olduğumuzda gençleştiğimizi de söylemek isterim. Gençler bizim kırmızı çizgimiz, çocuklarımız bizim geleceğimiz. Her türlü kültür, sanat ve spor alanında onlar için Esenyurt Belediyesi’nin imkanlarını sonuna kadar kullanacağımızın sözünü veriyorum” ifadelerini kullandı.
Eskişehir Halk Dansları Topluluğu’nda muhteşem yıl sonu gösterisi Odunpazarı Belediyesi Halk Dansları Topluluğu, yıl sonu gösterisi yaptı. Odunpazarı Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’ne bağlı Halk Dansları Topluluğu, yıl sonu gösterisi yaptı. Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi’nde (YKSM) gerçekleşen yıl sonu gösterisini, çok sayıda Eskişehirli izledi. Eğitmenliğini Oktay Şahin’in yaptığı Halk Dansları Topluluğu, yıl boyunca aldığı eğitimler sonunda hazırladığı gösteriyi gerçekleştirdi. Minikler, yıldızlar ve yetişkin olmak üzere 3 kategoride gerçekleşen gösteride Ankara, Eskişehir, Kütahya, Gaziantep, Bilecik, Burdur, Adana, Denizli ve İzmir yörelerinden halk dansları sahnelendi. Birçok yörenin halk danslarının sahnelendiği gecede, Odunpazarı Belediyesi Halk Dansları Topluluğu büyük alkış topladı. Halk Dansları Topluluğunun yıl sonu gösterisi, Ankara Seğmen Halk Oyunları Ekibinin gösterisi ile başladı. Eskişehir Kız Halk Oyunları Ekibinin gösterisi ile devam eden gecede, minik dansçı Arda Avcı solo olarak, Kütahya yöresinden Ferace Zeybeği’ni oynadı. Gecede Gaziantep Halk Oyunları ekibi, Bilecik Halk Oyunları ekibi, Bilecik Yöresi Küçükler Oyun ekibi, Burdur Halk Oyunları ekibi, Adana Yıldızlar Halk Oyunları ekibi ve İzmir Yöresi Büyükler Halk Oyunları ekibi muhteşem gösterilere imza attı. Gecenin bir diğer solo gösterisini Denizli yöresinden Yağar Yağmur Zeybek oyununu icra ederek Mustafa Batar yaptı. Halk Dansları Topluluğu’nun Yıl Sonu Gösterisi, izleyicilerin büyük bir beğenisini kazandı.