POLİTİKA - 17 Şubat 2017 Cuma 18:59

Başbakan Binali Yıldırım: "KKTC tarafı çözümde bir adım önde"

A
A
A
Başbakan Binali Yıldırım: "KKTC tarafı çözümde bir adım önde"

Başbakan Binali Yıldırım, “Her zaman Türkiye çözümde daha doğrusu KKTC tarafı çözümde bir adım önde, hiçbir zaman çözümü kesintiye uğratacak davranış içerisinde olmuyorlar” dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Malta’da Başbakan Joseph Muscat ile görüştü. İkili görüşmenin ardından ortak basın toplantısı gerçekleştirdi. Başbakan Binali Yıldırım, “Malta’ya başbakan düzeyinde ilk ziyareti gerçekleştirmiş olmanın hazzını yaşıyorum. Aynı zamanda bu yıl diplomatik ilişkilerimizin 50. yıldönümü. Şüphesiz Akdeniz’deki ilişkilerimiz bununla sınırlı değil asırlar öncesine dayanan köklü bir ilişki. Memnuniyetle Malta’nın Türkiye’de büyükelçilik açma kararını öğrenmiş bulunuyoruz. Yakın zamanda büyükelçide görevine başlamış olur” dedi.

Yıldırım, “Sayın Başbakan Muscat’la önemli ikili konuları ele aldık. Karşılıklı ticaretin geliştirilmesi, yatırımların daha da arttırılması konularını detaylı bir şekilde görüştük. Malta’da iki tane liman işletmecimizin burada görevini başarıyla yapmış olduğunu öğrenmek bizi mutlu etti. İşbirliği alanımız sadece denizcilik ile sınırlı değil, birçok alanda işbirliği alanımız mevcut. Bugün iki anlaşma imzaladık. Birincisi sağlık alanında işbirliği ve aile ve sosyal politikalar konusunda işbirliğini öngörüyor. Bilindiği gibi Malta, Avrupa Birliği dönem başkanlığını ocak ayından itibaren devraldı. 6 ay boyunca bu görevini sürdürecek. Malta daima Türkiye’nin AB’ye tam üyeliği konusunda şartsız koşulsuz destek veren bir ülke. Bunu takdir ediyoruz. Malta’nın dönem başkanlığı içerisinde de Avrupa Birliği-Türkiye ilişkilerinin daha da geliştirilmesi, yeni fasılların açılması ve güncellenmesine karar verilen, AB ve Türkiye arasındaki Gümrük Birliği Anlaşması’nın çalışmalarına başlanmasını ümit ediyoruz. Bu konuda gereken desteği Sayın Başbakanın vereceğinden eminiz” diye konuştu.

“15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ KARŞISINDA MALTA DEMOKRASİDEN YANA, HÜKÜMETİMİZDEN YANA AÇIK VE NET BİR TAVIR GÖSTERDİ”

15 Temmuz darbe girişimi karşısında Malta’nın demokrasiden yana, Türk hükümetinden yana açık ve net bir tavır göstermesini, açık destek vermesini takdirle karşıladıklarını ifade eden Başbakan Yıldırım, “Ayrıca Sayın Başbakanla bölgesel konuları da ele aldık. Mülteci sorunu, Suriye kaynaklı başta olmak üzere Suriye’de barışın tesis edilmesi, siyasi çözümün bulunması, Libya’da benzer şekilde sorunların üstesinden gelinerek istikrarın sağlanması gibi konuları ele aldık. Bu konuda müşterek olarak neler yapabileceğimizi de etraflıca değerlendirdik” dedi.

“AVRUPA -TÜRKİYE ARASINDAKİ VİZE SERBESTLİĞİ KONULARI VE GEÇMİŞTE KARŞILIKLI MUTABIK KALINAN KONULARLA İLGİLİ BUGÜN YAŞANAN SORUNLARI DA DEĞERLENDİRDİK”

Başbakan Yıldırım, “AB ve Türkiye arasındaki mültecilerin durumu ile ilgili, Avrupa -Türkiye arasındaki vize serbestliği konuları ve geçmişte karşılıklı mutabık kalınan konularla ilgili bugün yaşanan sorunları da değerlendirdik ve bu konularda AB’nin daha hızlı adım atması, yeni bir bakış açısı getirmesinin gerekli olduğunu ifade ettik.Liman ticaretinde Malta ile işbirliklerinin devam edeceğini söyledi.Yabancı dil eğitim alanında işbirliği güçlendirilecek.Özellikle Libya Suriye de olduğu gibi Malta Türkiye için önemli Libya’da istikrarın sağlanması grupların bir araya gelip istikranın sağlanması göçmen sorunu çözümü terörle mücadele gayretleri var bu gayretlerin sonuca ulaşması önem arz ediyor” diye konuştu.

“KKTC TARAFI, HİÇBİR ZAMAN ÇÖZÜMÜ KESİNTİYE UĞRATACAK DAVRANIŞ İÇERİSİNDE OLMADI”

“Her zaman Türkiye çözümde daha doğrusu KKTC tarafı çözümde bir adım önde, hiçbir zaman çözümü kesintiye uğratacak davranış içerisinde olmuyorlar” diyen Başbakan Yıldırım, “Buna özen gösteriyorlar. Çözümün mutlaka sağlanması lazım. Çünkü çözümsüzlüğün bedelini Kuzey Kıbrıs Türk tarafı kısıtlamalar yüzünden ödüyor. Rum tarafı maalesef 2004’te tüm uyarılarımıza rağmen adanın tümünü temsil edecek şekilde birliğe tam üye yapıldı. Dolayısıyla o gün çok daha kolay olan çözüm gerçekleşmedi. Bugün daha zor olanı başarmakla karşı karşıyayız. Burada varılacak çözüm adada güvenliği sağlayacak, Türkiye’nin etkin garantisini, sürekli olarak temin edecek ve her iki tarafın adil eşit yönetişim hakkını da beraberinde getirecektir. Bu konuda AB’nin de üzerine düşen görevi var“ şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE’DE NE KADAR GÖÇMEN VAR AVRUPA DA NE KADAR GÖÇMEN VAR”

Başbakan Yıldırım, “Türkiye’de ne kadar göçmen var Avrupa’da ne kadar göçmen var birisi bana bunun cevabını versin. Türkiye 5 yıldır 3 milyon göçmene ev sahipliği yapıyor. Onlarla aşını paylaşıyor, eğitim veriyor, sağlık yardımı veriyor. Başkaları ne yapıyor sadece uzaktan bakıyor. Türkiye zorda olanlara darda olanlara yardım eden bir ülkedir. Ama unutmayın Türkiye DEAŞ terörüyle, PKK bölücü terörüyle, FETÖ terörüyle amansız mücadele eden bir ülkedir. Soruyorum hangi Avrupa ülkesinin Parlamentosu uçaklarla bombalandı. Hangi AB ülkesinde tanklar insanların üzerinden geçti. Hangi AB ülkesinde silahsız, savunmasız insanlar acımasızca öldürüldü” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE’DE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNE KARŞI BİR DURUŞ VARMIŞ GİBİ BİR SONUÇ ORTAYA ÇIKARILMAYA ÇALIŞILIYOR”

Başbakan Yıldırım, “Basın özgürlüğü evrensel bir haktır. Türkiye bir hukuk devletidir. Bu hakları Türkiye’de herkes sonuna kadar kullanıyor, kullanmaya devam edecektir. İki şeyi birbirine karıştırmamak gerekiyor basın özgürlüğü , gazetecilik ayrı bir şey, basın özgürlüğü kisvesi altında terör faaliyetleri içerisinde olmak ayrı bir şey bizim bunlarla mücadelemiz var. Bir basın kartı alıp teröristlere lojistik destek sağlamak, teröristlerin işini kolaylaştıracak faaliyetler içinde bulunmak basın özgürlüğü faaliyetiyle izah edilen bir şey değildir. Maalesef gerçekler ters düz ediliyor. Bir algı operasyonuyla sanki Türkiye’de basın özgürlüğüne karşı bir duruş varmış gibi bir sonuç ortaya çıkarılmaya çalışılıyor. Ben bu iddiada bulunanlara şunu teklif ediyorum. Basın özgürlüğü Avrupa için çok önemli adalet, hukuk devleti olmak çok önemli 23. 24. Fasıllar AB üyeliği için adalet ve medya basınla ilgili fasılları AB açsın, ne söyleyeceklerse söylesinler. Bizde cevabını verelim” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana İşçiler bayrama tamirhanede girdi Adana’nın Kozan ilçesinde oto tamir atölyelerindeki ustalar 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde de yoğun mesailerini sürdürürken, artık geleceğin işçi ve ustalarının yetişmediğini kaydetti. Kozan’da oto tamir sanayi sitesindeki esnaf Adana sıcağında zorlu mesleklerini sürdürürken, 1 Mayıs işçi bayramında da mesai başındaydı. Ustalar memurdan daha fazla kazanmalarına rağmen artık çalıştıracak işçi bulamadıklarını ifade ederek, ileride belki de 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde işçi bayramını kutlayacak işçi bulunamayacağını söyledi. "İşçi bayramı ama işçi yok" Usta Himmet Karakurt, “22 senedir sanayide çalışıyorum. Bugün bayram ama sanayide bayram yapamıyoruz. Yoğun bir tempoda çalışıyoruz. Eskiden pek kazancı yoktu ama 2015 yılından bu yana kazancı güzel bir meslek. Memur olmaktansa tamirci olmanın getirisi daha iyi. Eleman bulamıyoruz. İşçi bayramı ama işçi yok. İşi öğreteceğim, dükkanı açacak eleman yok. Çıraklık okulu bizim bölgemizde pek etkili ancak bize pek yaramadı. Ama diğer mesleklere yaradı. Adana sıcağında çalışmak ateşle oynamak gibi bir şey bizim için. Sabah ve akşam üstü sıcakta yoğun çalışıyoruz. Öğlen sıcakta daha esnek çalışıyoruz” diye konuştu. Oto elektrik ustası Yasin Sarıkaya da yoğun bir mesai yaptıklarını ifade ederek, “Çok sıcak bir havada çalışıyoruz. Eleman sıkıntısı da var. Son bayramlar. İşçi yok, çıraklık okulu olmasa işçi hiç yok. Maaş olmasa o da yok. Gençler çalışmadan, oturalım para kazanalım istiyor. Zor bir sektör ama getirisi yüksek” diye konuştu.
Ankara Nisan ayında markette fiyatı en fazla artan ürün kuru soğan oldu Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Nisan ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 73,8 ile kuru soğan oldu. Kuru soğandaki fiyat artışını yüzde 52 ile patates takip etti” dedi. TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, nisan ayında üretici ve market arasındaki fiyat değişimleri ile aylık ve yıllık girdi fiyatlarındaki değişimlere ilişkin basın açıklaması yaptı. Bayraktar, nisan ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 284,3 ile kuru incirde görüldüğünü belirterek, şunları kaydetti: “Kuru incirdeki fiyat farkını yüzde 229,9 ile limon, yüzde 227,4 ile karnabahar, yüzde 176,6 ile kuru üzüm, yüzde 169,5 ile patates takip etti. Kuru incir 3,8 kat, limon ve karnabahar 3,3 kat, kuru üzüm 2,8 kat, patates 2,7 kat fazlaya satıldı. Üreticide 115 lira olan kuru incir markette 441 lira 99 kuruşa, 7 lira 50 kuruş olan limon markette 24 lira 74 kuruşa, 10 lira 88 kuruş olan karnabahar 35 lira 61 kuruşa, 60 lira olan kuru üzüm 165 lira 99 kuruşa ve 10 lira olan patates 26 lira 95 kuruşa satıldı.” “Nisan ayında markette fiyatı en fazla artan ürün kuru soğan oldu” Nisan ayında markette 39 ürünün 22’sinde fiyat artışı, 17’sinde ise fiyat azalışı görüldüğünü ifade eden Bayraktar, “Nisan ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 73,8 ile kuru soğan oldu. Kuru soğandaki fiyat artışını yüzde 52 ile patates, yüzde 47,9 ile limon, yüzde 23,2 ile tavuk eti ve yüzde 22,9 ile karnabahar takip etti. Markette fiyatı en fazla azalan ürün ise yüzde 51 ile patlıcan oldu. Patlıcandaki fiyat düşüşünü yüzde 50,7 ile sivri biber, yüzde 31,4 ile salatalık, yüzde 19,5 ile yumurta ve yüzde 14,5 ile kabak izledi” ifadelerini kullandı. “Üreticide en çok fiyat düşüşü patlıcanda görüldü” Nisan ayında üreticide 31 ürünün 8’inde fiyat artışı, 14 üründe fiyat düşüşü olduğunu söyleyen Bayraktar, “Üreticide en çok fiyat düşüşü yüzde 60,4 ile patlıcanda görüldü. Patlıcandaki fiyat düşüşünü yüzde 58,6 ile sivri biber, yüzde 35,6 ile salatalık, yüzde 34,1 ile karnabahar, yüzde 25,8 ile yumurta ve yüzde 12,5 ile kabak izledi. Üreticide en çok fiyat artışı yüzde 114,3 ile limonda görüldü. Limondaki fiyat artışını yüzde 68,1 ile yeşil soğan, yüzde 20,1 ile maydanoz, yüzde 13,8 ile dana eti ve yüzde 7,2 ile kuzu eti izledi” açıklamasında bulundu. Üreticide yaşanan fiyat değişimlerine de değinen Bayraktar, “Limonda sezonun sonuna gelindiği için fiyatlar yükseldi. Arzdaki azalışa bağlı olarak yeşil soğan ve maydanozda fiyatlar arttı. Mevsim sonu itibarıyla havuca olan talebin azalmasıyla fiyat düştü. Yumurta sektöründeki dönemsel arz fazlası ile ihracatta yaşanan sıkıntılar birleşince yumurta fiyatları geriledi” şeklinde konuştu. Sera ürünlerinde ise fiyatların düştüğünü aktaran Bayraktar, şu ifadelere yer verdi: “Genel Müdürlüğü verilerine göre şubat ayı son 53 yılın en sıcak ikinci şubat ayı, mart ayı ise son 53 yılın en sıcak dokuzuncu mart ayı oldu. Nisan ayında da sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde olduğu, 30 dereceleri aştığı görüldü. Mevsim normalleri üzerinde gerçekleşen aşırı sıcaklıklar serada yetiştirilen sebzelerde erken olgunlaşmayı sağladı, verimi artırdı. Olgunlaşmanın hızlanması ile birlikte hasat edilen ürün miktarındaki artış, diğer taraftan ihracata giden ürün talebinde azalma ile patlıcan, sivribiber, salatalık ve kabakta fiyatlar düştü.” Bayraktar, nisan ayı aylık ve yıllık girdi fiyatlarında yaşanan değişimlere ilişkin ise şöyle konuştu: “Ziraat odalarımız aracılığıyla girdi piyasalarından aldığımız fiyat verilerine göre nisan ayında mart ayına göre 20.20.0 gübresi yüzde 1,8, amonyum sülfat gübresi yüzde 1,7 ve DAP gübresi yüzde 1,6 oranında artış gösterdi. Buna karşın ÜRE gübresi yüzde 2,6, amonyum nitrat gübresi ise yüzde 2,2 oranında düştü. Geçen yılın nisan ayına göre son bir yılda amonyum sülfat gübresi yüzde 40,2, ÜRE gübresi yüzde 38,7, DAP gübresi yüzde 31,2, amonyum nitrat gübresi yüzde 29,5 ve 20.20.0 gübresi yüzde 26,5 oranında arttı. Nisan ayında mart ayına göre süt yemi yüzde 3, besi yemi yüzde 2,7, son bir yılda süt yemi yüzde 49, besi yemi yüzde 47 oranında arttı.” Bayraktar, tarım ilacı fiyatlarında ise yüzde 56,6 oranında artış yaşandığını kaydetti.