POLİTİKA - 15 Kasım 2016 Salı 19:37

Başbakan Yıldırım'dan referandum açıklaması!

A
A
A
Başbakan Yıldırım'dan referandum açıklaması!

Başbakan Binali Yıldırım, “Referandumu en kısa zamanda milletin önüne getireceğiz. 2017'de seçim falan yok. 2018'de de yok. 2019'a kadar hiçbir şey yok” dedi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından Ekonomi Bakanlığının koordinasyonuyla gerçekleştirilen İhracat Zirvesi 2016 Grand Tarabya Otel'de düzenlendi. Zirveye Başbakan Binali Yıldırım'ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, İstanbul Valisi Vasip Şahin, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ve sektör temsilcileri katıldı.

Zirvenin kapanış konuşmasını yapan Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye’de 14 yılda büyük değişimlerin olduğunu söyleyerek, “Bunu hep beraber yaşadık. Devletle özel sektör, üniversiteler arasındaki mesafe daha da yaklaştı. Bir yanda sektör temsilcileri, diğer tarafta hükümet temsilcileri bir araya gelerek sorunlarımızı bütün detaylarıyla konuşma fırsatları bulduk. Daha müreffeh daha kalkınmış bir Türkiye için hepimizin düşüncesi hedefleri ayın. İstiyoruz ki işadamlarımız daha fazla yatırım yapsın üretsin ihraç etsin. Bunu başarırsak daha fazla insanımıza iş aş temin etme imkanımız olur. Refahımızı daha fazla arttırabiliriz cari açığımızı azaltabiliriz. Döviz rezervlerini daha çok arttırırız. Türkiye’nin gücüne güç katarız. Açıkça her fırsatta ifade ediyorum ihracatçılar, işadamlarımız, yatırımcılarımız ekonomini bel kemiğini oluşturuyor. Ekonomimizin çarkını sizler döndürüyorsunuz. Türkiye ismini Türkiye bayrağını dünyanın dört bir yanına taşıyorsunuz. Sizlerin ödediği vergiler dev yatırımların kısa sürede hayata geçmesine vesile oluyor. Sizler sayesinde Türk ürünleri dünyanın dört bir yanına yayılıyor. İftihar ediyoruz” şeklinde konuştu.

“Ekonomik gelişmenin olmazsa olmazı güven ve istikrardır”
İşadamlarına daima milletten yana oldukları için teşekkür eden Başbakan Yıldırım, “Daima milletten yana oldunuz. Demokrasiden, hukuktan adaletten yana oldunuz. Bunun farkındayız. İster siyasette ister ticarette milletine güvenen mutlaka kazanır. Şu veya bu örgüte sırtına dayayanlar şu veya bu devletin yönlendirmesiyle hareket edenler hem siyasette hem ticarette kaybetmeye mahkumdur. Ekonomik gelişmenin olmazsa olmazı güven ve istikrardır” dedi.

“Hem darbeyi hallettiniz hem ekonomiyi yoluna koydunuz”
Bazı işadamlarının kötümser ruh halinde gördüğünü belirten Başbakan Yıldırım, “Bu durum doğrusu bizim ülkemiz için hakettiğimiz bir durum değildir. Büyük bir darbe belasından kurtulduk. Tanka topa tüfeğe uçağı karşı hiçbir silahı olmayan iman gücüyle karşı koyan bir milletin zaferiydi 15 Temmuz. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinde bu kahramanlarımız bu ülkenin daha huzurlu olması için gereken her şeyi yapıtlar. Böyle bir dönemden geçen Türkiye’de çok daha farklı şeyler beklendi. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası her şey altüst olacak ekonomik istikrar bozulacak toplumda çok büyük kargaşa ve huzursuzluk olacak diye beklendi. Ama hesapları tutmadı. Sizler sadece darbeyi önlemediniz. Türkiye’nin ekonomisine yapılmak istenen darbeyi de engellediniz. Hem darbeyi hallettiniz hem ekonomiyi yoluna koydunuz” diye konuştu.

“Yeni bir takım çareler üretmek lazım”
Dünyanın zor günlerden geçtiğini belirten Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti: “2008’den beri küresel kriz devam ediyor küresel krizin en önemli sonucu küresel ticarette daralmadır. Dolayısıyla en önce sizleri etkiliyor. İhracatçıları etkiliyor. Pazar daralınca rekabet konusu ön plana çıkıyor. Yeni bir takım çareler üretmek lazım. Hükümet olarak işbaşına geldiğimiz de dedik ki ekonomideki hedefimiz, yatırım istihdam, üretim, ihracat bu dört hususta çok büyük destek vereceğiz. Dedik. Bu geçtiğimiz 6 ay içerisinde bu anlamda düzenleme olarak çok şeyler yaptık. Burada da görüyorum. 15 Temmuzu yaşamış bir ülke olarak kamu kurumlarının içerisine yuvalanmış bütün kurumların sistemini zehirlemiş alçak örgütün oluşturduğu mikropları hala temizleyebilmiş değiliz. Bunun için mücadele devam ediyor. Bürokraside, kollukta yargıda, askerde bu temizlik harekatı devam ediyor. Bazıları giderayak hainlik yapmaya devam ediyor. Kararlar alınıyor ama uygulamalarla ilgili hala problem var. Demek ki karar almak yetmiyor takip edeceğiz uygulamaları aksaklıkları gidereceğiz. 65. Hükümetin başbakanı olarak söz veriyorum. Karşılaştığınız her sorunun çözümü için şahsen yanınızdayım. Enerjimizi azaltan hızımızı kesen bu bürokrasi canavarına karşı birlikte mücadele edelim. Devletin görevi vatandaşın işini zorlaştırmak değil işini kolaylaştırmak, sorunlarını çözmek. Burada da ciddi bir direncin olduğunu biliyoruz. Kaynağını da biliyoruz sabredin bunların hepsinin üstünden geleceğiz.”

“Bu örgüt küresel bir terör örgütüdür”
FETÖ’nün yurt dışında algı operasyonuna devam ettiğini söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, “Alçak terör örgütünün ülkemiz dışında acımasızca algı operasyonu devam ediyor. Asla başarılı olamayacaklar çünkü yaptıkları iş yanlıştı ne insanlığa ne hukuka ne de vatandaşlığa sığıyor. Bu örgüt küresel bir terör örgütüdür. Sadece Türkiye’nin başının belası değil birçok ülke için potansiyel tehdit olan örgüt. Bize verdikleri tahribatın ölçülmesi adeta imkansız hale geldi. Yapacakları en son iş silahlı darbe girişimiydi. Orda da boylarının ölçüsünü aldılar. Bundan sonra ne yapmak isterlerse bu millet misliyle karşılık verecek” şeklinde konuştu.

“2017 yılı çok daha güzel olacak”
Ümitsiz olmaya gerek olmadığını ifade eden Başbakan Binali Yıldırım, “2017 yılı çok daha güzel olacak. Hesabınızı ona göre yapın. Beklemeye gerek yok. Bu yapılan algı operasyonları Türkiye’nin gerçek yüzünü yansıtmıyor. Türkiye’nin gerçek yüzü potansiyeli bunun çok çok üzerinde ama ne yapılıyor önce bir moralleri bozalım verimi düşürelim geleceğe yönelik ümitlerini azaltalım darbeyle yapamadığımız işleri belki yaparız diye uğraşıyorlar ama başaramayacaklar” dedi.

Türkiye’nin geleceğinde belirsizlik olmadığını söyleyen Başbakan Yıldırım, “Varmış algısı oluşturmaya çalışanlar var. Türkiye’nin önünde bir iş kaldı. Onda bir mesafe katettik. Darbeden kalan 2007 Cumhurbaşkanı seçilememesinden kaynaklı daha sonra referandumla Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçiminin gerçekleşmesiyle ortaya doğan bir durum mevcut. Bu durum anayasa ile uyuşmuyor. Şimdi yapacağımız iş bu hükümet sistemini mevcut Anayasayla uyumlu hale getirmek, böylece bu alandaki enerji kaybına do son vermek. Bu çok kapsamlı bir değişiklik olmayacak. Sınırlı bir değişiklik yapacağız. En kısa zamanda da referandumu milletin önüne getireceğiz. 2017’de seçim falan yok. 2018'de de yok. 2019 ‘a kadar hiçbir şey yok. İşinize gücünüze bakın kardeşim seçim zamanı değil, geçim zamanı. Millet seçim yorgunu” diye konuştu.

İhracatlara tavsiyelerde de bulunan Başbakan Yıldırım, “Birbirinizin müşterini kapmaya çalışmayın. Yeni müşteri bulun” şeklinde konuştu. 

Mustafa Bakırhan - Sadık Kahraman

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul MomTalks 8. yılında İstanbul’da ebeveyn ve eğitimcilerle buluştu Ebeveyn-uzman buluşma platformu MomTalks, 8. yılında İstanbul’da ebeveyn ve eğitimcilerle buluştu. Tüm gün süren ve alanının sevilen isimlerini bir araya getiren etkinliğe yediden yetmişe, çocuklarla ilgilenen ve kendini geliştirmek isteyenler katıldı. Ebeveyn-uzman buluşma platformu MomTalks, 8. yılında İstanbul’da hibrit olarak gerçekleşti. Ebeveynleri, eğitimcileri bilinçlendirmeye ve güçlendirmeye odaklanan etkinlik, 4 Mayıs Cumartesi günü Grand Pera’da gerçekleşti. Ebeveynler, ebeveyn adayları ve eğitimciler bir araya geldi Eğitimci Dr. Bahar Eriş ve Aile Çocuk Yazarı Zeynep İşman ortaklığında gerçekleştirilen etkinlikte her yaş grubundan çocuğu olan ebeveynler, ebeveyn adayları ve eğitimciler için zengin içerikler sunuldu. Girişimci Yazar Gamze Cizreli ve Başarı Uzmanı Mümin Sekman, İlham Verenler oturumunda “Ateşle Oynamak” ve “Rağmenci Olmak” başlıklı konuşmalarını yaptılar. Matematikçi ve eğitim girişimcisi Burcu Haboğlu Baba “Matematiksel hayat becerileri” başlıklı sunumuyla matematik öğrenimi üzerine kritik bilgiler verdi. Geleceğe Dokunan Anneler ev sahipliğinde gerçekleşen diğer oturumda ise Prof. Dr. İsmihan Çetin Artan, toplumda çok yaygın olan ancak fark edilmeyen çocuklukta duygusal ihmal konusunu anlattı. Artan, aynı zamanda toplumsal cinsiyet rollerini erken yaşta kazandırmanın ve aile kültürünün önemine dikkat çeken Evde Eşitlik Var projesinden bahsetti. Öğleden sonra ise Klinik psikolog Damla Til, Boşanma ve Ebeveynlik, Klinik psikolog Şule Önce “Kendini Doğurmak” konularında konuştu. Günün son oturumunda Eğitimci Prof. Dr. Soner Yıldırım, "Her Çocuk Öğrenir Ama Nasıl?" başlıklı konuşmasını yaptı. Tüm oturumların sonunda soru cevap bölümleri yapıldı. “MomTalks bilgi küratörlüğü hizmetiyle ayrışıyor” MomTalks’un fikir annesi Dr. Bahar Eriş, “Bilgiye erişimin çok kolay hale geldiği bu çağda, bilgi kirliliği de ciddi bir sorun. Ebeveynlerin kafası çok karışık. Özellikle çocuk yetiştirme gibi hassas bir alanda, doğru kişilerden kaliteli bilgiye ulaşabilmek büyük önem taşıyor. MomTalks 8 yıldır alanın en değerli uzmanlarını ebeveynler ve eğitimcilerle buluşturarak kaliteli içerik küratörlüğü hizmeti sunuyor. Geleceğin aileden başladığını düşünürsek, anne baba eğitiminin bir memleket meselesi olduğunu görebiliriz. Sorumluluğumuzun ne kadar büyük olduğunun bilincindeyiz ve etkinliğimizi her yıl daha çok sayıda aileye ve eğitimciye ulaştırmayı hedefliyoruz” dedi. “Mutlu çocuklar mutlu aile ortamında yeşerir” MomTalks’un ortağı, Aile ve Çocuk Yazarı Zeynep İşman ise aile eğitiminin her geçen zaman daha da kritik hale geldiğini söyleyerek, “Mutlu, ahlaklı, değerleri olan bireyler yetiştirmek, sağlıklı bir toplum için olmazsa olmaz. Aile bir çocuğun ilkokuludur ve pek çok değer ailede yeşerir. Bu inançla, bugüne kadar binlerce ebeveyn ve eğitimciye dokunduk. Etkinliklerimizi hibrit yaparak yurt içi ve yurt dışından aileler ile de buluştuk. MomTalks artık bir aile ve ülkemizin her yanına bu güzel platformu taşıyacağız” dedi. Gün boyu fuaye alanında markaların standları katılımcılarla buluştu. Ürün tanıtımları ve çeşitli atölyeler gerçekleştirildi.
Eskişehir Kayı Boyu’ndan bugüne gelen ‘kös oyunu’ Türk Ocağı’nda öğretildi Eskişehir’deki Türk Ocağı’nda, Kayı Boyu’ndan bugüne gelen ve geleneksel bir tahta oyunu olan ‘kös’ katılımcılara öğretildi ve tarihçesi anlatıldı. Yaklaşık 8 asırdır Anadolu’da varlığını sürdüren ve Kayı Boyu’nun Kara Keçeli Yörükleri’nden kaldığı öğrenilen kös oyununun oynanışı Türk Ocakları’nda katılımcılara öğretildi ve tarihçesi anlatıldı. Çocukluğundan beri kös oynadığını belirten Bekir Ok, bu oyunu öğreten az sayıda kişilerden biri olduğunu dile getirdi. Kütahya’dan Eskişehir’e sırf kös oyununu anlatmak için geldiğini belirten Ok, bu oyuna geçmiş nesillerin sahip çıktığı gibi günümüzdeki vatandaşların da sahip çıkması gerektiğini söyledi. “Bu oyun genellikle Ramazan aylarında oynanıyor” Kös oyununu öğretmek ve tarihçesini anlatmak için Eskişehir’deki Türk Ocağı’na gelen Bekir Ok, bu oyunun Kayı Boyu’nun Kara Keçeli Yörükleri’nden günümüze geldiğini belirterek, “Oyunun kökü, Türklere dayanıyor. Tabii bu oyun zamanla köyde, halk arasında hayvan otlatmak için mi gittiklerinde meralarda oralarda zaman geçirmek için oynanan bir oyun. Bu oyun stratejiye dayalı zihin geliştirmeye yönelik bir oyun. Çünkü oyunun içerisinde plan yapılması gerekiyor. Burada maksat karşılıklı erlerimizi yok etmek. Bir nevi küçük savaş diyebiliriz bu oyuna. Şu anda ben 51 yaşındayım. Bundan 30 sene önce daha çok oynanıyordu bu oyun. Köy odalarında Ramazan aylarında bayan, erkek, gençler arasında oynanıyordu. Ama son 10 yıldır 15 yıldır bu oyun ekseriyetle Ramazan aylarında oynandı. Ramazan gecelerinde ve gündüz oruçluyken zaman geçirmek için oynanan bir oyun haline geldi. Ramazan gecelerinde ise sahura kadar gruplar halinde oyun oynanmaya devam ediyor. Bu oyunu oynayan ortalama yaş şu anda 35 ila 80 yaş arasında” ifadelerine yer verdi. "Amacımız bu köslerle çomaklık atış şekillerine göre bu erleri yok etmek" Kös oyununun tarihçesinin yanı sıra nasıl oynandığını da katılımcılara anlatan Bekir Ok, “Kös oyununun oyun aletleri 4 tane çomaktan oluşur. Bunların en uzunu 23 santimden fazla olmayacak şekildedir ve bombelidir. Ağaçların bir tarafı düz, uç kısımları da biraz çeltiktir. Bu 4 çolakla oynanır. Bu 4 çomağı havaya atarak onların geniş şekillerine göre onların isimleri var. Kös, iki linç, üçü lünç, ak dört ve altı. Bunun geliş şekline göre bir de bizim savaş alanımız var. Orada alanın sol tarafında 20 delik, sağ tarafında yine bir 20 delik. Burada 10 tane çomak vardır. Biz bunlara er yani asker deriz. Oyunda amacımız bu köslerle, çomakların atış şekillerine göre bu erleri yok etmek” dedi.
Niğde ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ sloganı ile pedal çevirdiler Niğde’de ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ sloganıyla 11. Geleneksel Yeşilay Bisiklet Turu gerçekleştirildi. Yeşilay’ın öncülüğünde Gençlik ve Spor Bakanlığı işbirliği ile düzenlenen bisiklet turunda Niğde Valisi Cahit Çelik ve bisikletçiler, Ömer Halisdemir Meydanı’nda toplandı. Vali Çelik, Belediye Başkanı Emrah Özdemir, Yeşilay Niğde Şube Başkanı Hayri Yıldız, Gençlik ve Spor İl Müdürü İlker Ötgünlü ve bisiklet tutkunları Şehit Ömer Halisdemir Meydanı’ndan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’ne kadar yaklaşık 10 kilometrelik mesafede bisiklet sürdü. Niğde Valisi Çelik burada yaptığı açıklamada, amaçlarının sağlıklı yaşam bilinci oluşturmak olduğunu ifade ederek, "Türkiye’nin dört bir yanındaki bisiklet severleri bir araya getirerek sağlıklı yaşam bilincini artırmayı hedefleyen Geleneksel Yeşilay Bisiklet Turu’nun 11’incisine kıymetli vatandaşlarımızla birlikte katılmanın heyecanını yaşıyoruz. Bu yıl ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ sloganıyla düzenlenen bisiklet turu bugün Türkiye genelindeki 81 ilde eş zamanlı olarak şehrimizde de gerçekleştirilmektedir. Yeşilay’ın öncülüğünde Gençlik ve Spor Bakanlığı işbirliğiyle düzenlenen etkinlik, bağımlılıkların zararlarına dikkat çekmek ve sağlıklı yaşam bilincini artırmak amacıyla icra edilmektedir. Yeşilay’ın yıl boyunca düzenlediği bisiklet turlarıyla spor yaparak bağımlılıklarla mücadeleyi ve sağlıklı yaşamı teşvik etme çabalarına katkı sağlayacak vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Dileğimiz ve isteğimiz tüm vatandaşlarımızın her türlü bağımlılıktan uzak keyifli bir şekilde spor yaptıkları, doğayla çevreyle uyumlu bir şekilde bir hayat sürmeleridir. Bisiklet turuna katılan tüm katılımcılara teşekkür ediyorum. Kazasız belasız bir bisiklet turu diliyorum" dedi. Bisiklet tutkunları ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ ve ’Arabadan in, bisiklete bin’ sloganları ile pedal bastı.