KÜLTÜR SANAT - 13 Eylül 2021 Pazartesi 10:42

Başkent’in binlerce yıllık gizemli piramitleri

A
A
A
Başkent’in binlerce yıllık gizemli piramitleri

Anadolu tarihindeki en farklı uygarlıklardan biri olan Friglere ait yaklaşık 85 tümüsün bulunduğu Gordion Antik Kenti, Anadolu’nun binlerce yıllık tarihine ışık tutuyor. UNESCO Geçici Listesi'nde yer alan Gordion’un ana listeye alınması için UNESCO‘dan bir heyet geçtiğimiz günlerde antik kentte incelemelerde bulundu.

Ankara’nın Polatlı ilçesinde bulunan Yassıhöyük köyü 4 bin yıllık tarihin izlerini taşıyor. Gordion olarak bilinen Yasıhöyük köyü, irili ufaklı onlarca tümülüse ev sahipliği yapıyor. Mitolojide dokunduğu her şeyi altına dönüştürdüğüne inanılan ve eşek kulaklı olarak anılan Kral Midas’ın tümülüsü de yer alıyor.

Friglerin efsanevi kralı Midas’ın tümülüsü Gordion Müzesi’nin tam karşısında yer alıyor. Bu tümülüs, 55 metre yüksekliği ve 300 metre genişliğiyle antik dünyanın ikinci büyük tümülüsü olma özelliği taşıyor. Büyük tümülüsün binlerce yıllık ardıç tomruklarıyla desteklenen çam ağacından yapılmış ahşap mezar odası, dünyada tek örnek olarak günümüze kadar ulaşmış. 1957 yılında Zonguldaklı madenciler tarafından kazısı yapılan tümülüs, 1960’ların başında Türk mühendislerin başarılı çalışmalarının ardından ziyarete açıldı.

Kazılar sırasında ortaya çıkan ahşap mezar odasında Kral Midas’a ait olduğu düşünülen kemikler, fibulalar, bakır ve tunç kaplara ulaşılırken, mezar odasından çıkan kemikler ve eserler Anadolu Medeniyetleri ve Gordion Müzesi’nde sergileniyor. Bilim insanlarının mezardan çıkan parçalar üzerinde yaptığı incelemelerde Kral Midas’ın mezar odasında son bir yemek yendiğine ve menünün içinde kırmızı et ve mercimek bulunan acı baharatlı türlü, bal ve bira ile kaynatılmış üzüm veya şaraptan oluştuğuna yönelik kalıntılara ulaşıldı.

Tümülüsün hemen karşısında bulunan Gordion Müzesi her yıl çok sayıda ziyaretçiyi ağırlıyor. Tarihin izlerine tanıklık etmek isteyen her yaştan ziyaretçi hem tümülüsleri hem antik kent kazısından çıkarılan eserleri görmek için Gordion’un yolunu tutuyor. Müzede Eski Tunç Çağı'ndan başlayarak Orta ve Geç Tunç Çağı, Erken Frig Çağı’na ait çanak çömlekler, Erken Demir Çağı’na ait demir aletler, dokumacılıkta kullanılan ağırşaklar, Geç Frig ve ithal seramikler, Lidya Helenistik ve Roma dönemine ait eserler yer alıyor.
Türkiye’nin en önemli müzelerinden olan Gordion Müzesi’nde bunların dışında Frig yazıtlı ve baskılı çanak çömlekler, Frig mimari terrekotaları, diğer malzemelerden yapılmış eserler ile matar (Kybele) kabartmaları ve figürleri önemli yer tutuyor. Polatlı Höyük’ten getirilen ve Anadolu’nun en eski halkı olarak bilinen Hattilere ait ölü gömme şekillerini gösteren mezarlar müzenin diğer sergi alanlarında bulunuyor. Vitrinlerde cam mühür ve mühür baskıları, Lidyalılar tarafından bulunan ve Gordion’da kullanılmaya başlanan sikkeler sergileniyor. Dünyanın en eski çakıl taşı mozaiği olan Frig, Roma mozaikleri ile Galat Mezarı ise bu müzenin bahçesinde sergileniyor.

Müzeyi ziyaret eden Mustafa Cenk Önsel, “Müze güzel, eskilere nazaran daha derli toplu. Daha çok arazileri geziyorum ben. Buraya da Yazılıkaya’dan geliyoruz. O bölgedeki yazıtları gezdik, buradan da Sakarya Şehitliği’ne gideceğiz. Burada en çok bizim Türk Runik harfleri diye bildiğimiz yani ön Türk harfleri diye bildiğimiz harflerle buradakilerin Frig harfleri diye okuduğu, daha çok Grekçe'ye, Yunanca'ya kaydırdığı bizim kültürümüzden uzaklaştırdığını düşündüğümüz şeyler ilgimizi çekti. Çanakların üstündeki yazılar, bu harfleri Orhun Abideleri'ndeki harflerle karşılaştırdığınız zaman aynıdır. Orhun Abideleri daha yakın tarihtir. Çünkü 532’ye, 552’ye tekabül eder. Bizim runik dediğimiz, Asya runik harfleri, Türk runik harfleri dediğimiz 3500, 4000 yıllık harflerdir” dedi.

Manisa Salihli’den gelen Şaban Çetin ise, "Müze, gerçekten tamamen bu yörenin eserlerinden oluşuyor. Orijinal buluntular sergileniyor. Kronolojik olarak da Prehistoria'dan Helenistik Dönem sonlarına kadar eserleri gördük. Büyük ölçüde topraktan yapılmış Frig eserleri benim ilgimi çekti açıkçası. Bol miktarda Frig kap-kacak var. Onun dışında Lidyalıların bu bölgeye ele geçirmesiyle Lidya sanatını yansıtan bölümleri de gördüm. Kendim de Lidya bölgesinde yaşadığım için memnun oldum. Daha sonra Helenistik Dönem’de Yunan ve Batı sanatının figürlerini burada gördük. Bizden önce bu topraklarda yaşayan, bizim vatanımızda asırlar önce kimler yaşamış, nasıl yaşamış? Onların kullandığı kap-kacaklardan, malzemelerden, onların yaşam tarzlarını görmek bizi mutlu etti. Bir bıçak, bir balta, bir para, bunların hala kullandığımız eşyalara benziyor olması, insanlığın akıp gelen hayatında sürekliliğin kanıtıdır. Bu çok ilginç bir şey" diye konuştu.
Gordion Antik Kenti'nin UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alınması için 2018 yılında başvuru yapılmıştı. UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi'ne alınan tarihi şehrin ana listeye girebilmesi için UNESCO'dan bir heyet incelemelerde bulundu. UNESCO, Gordion için kararını gelecek sene verecek. Kararın olumlu çıkması halinde listede ilk kez Ankara'dan da bir kültür mirası yer almış olacak.

Hülya Keklik - Ömer Faruk Karataş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya 18. Uluslararası Kemer Paris 2 Batığı Dalış Etkinliği düzenlendi Akdeniz Üniversitesi Sualtı Sporları Topluluğu "18. Uluslararası Kemer Paris 2 Batığı Dalış Etkinliği" düzenlendi. Dünya askeri tarihinde ilk defa bir uçak gemisi batıran Topçu Yüzbaşı Mustafa Ertuğrul Aker kabri başında anılırken, tarihe geçen bu askeri başarının izleri de hem karada hem de denizde takip edildi. Akdeniz Üniversitesi tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen Uluslararası Kemer Paris 2 Batığı Dalış Etkinliği’nin 18.’si düzenlendi. Akdeniz Üniversitesi Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı Sualtı Sporları Topluluğu’nun Kemer Belediyesi’nin destekleriyle düzenlediği etkinlik, 1. Dünya Savaşı’nın büyük kahramanı Topçu Yüzbaşı Mustafa Ertuğrul Aker’in mezarının ziyaret edilmesiyle başladı. Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, Akdeniz Üniversitesi Sualtı Topluluğu Başkanı Onur Kuş ve topluluk üyeleri, dünya askeri tarihinde ilk defa bir uçak gemisi batıran Topçu Yüzbaşı Mustafa Ertuğrul Aker’in kabri başında İstiklal Marşı okuyarak saygı duruşunda bulundu. Denizde dev Türk bayrağı açıldı 60 katılımcı ile 3 gün boyunca gerçekleşen etkinlikte, Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu tarafından katılımcılara etkinlik hakkında bilgilendirmeler ve Paris II Batığı hakkında sunumlar yapıldı. Etkinliğin ikinci gününde şanlı zaferimizi hatırlatmak ve şehitlerimizi anmak adına suda 54 metrekare büyüklüğünde Türk bayrağı açıldı ve Paris II Batığı’na anlamlı bir dalış gerçekleştirildi. Sonrasında katılımcılarla beraber Ayışığı Koyu’nda resif dalışı gerçekleştirildi. Tarihe yolculuk yapıldı Etkinliğin son gününde Türk bayrakları ve marşlar eşliğinde Paris II savaş gemisini batırmak için topların konuşlandığı siperlere tırmanıldı. Zirvedeyken topların askeri açıdan nasıl mevzilendirildiği, o anda yaşananlar, o günün yaşam şartları ve askerlerimizin hayatı idamesi konusunda tarihi bilgiler katılımcılara aktarılarak tarihe yolculuk yapıldı. Son aktivite olarak Phaselis Antik Kenti’ne gezi düzenlendi. Gezi süresince arkeologlar tarafından kentin tarihi hakkında katılımcılara bilgiler verildi.
İstanbul Lansmana özel kampanya Fuyapı tarafından Kuşadası’nın en çok tercih edilen bölgesi Davutlar’da 14 bin metrekarelik alanda gerçekleştirilen Citylife projesinde lansmana özel kampanyalı satışlar hız kesmeden devam ediyor. Projede yer alan villa ve daireler, kişiye özel vade farksız ödeme seçeneği ve peşin satın alımlarda avantajlı fiyatlarla alıcısıyla buluşuyor. Sınırlı sayıdaki villa ve konutlar için geçerli olan kampanyadan yararlanmak isteyen alıcılar satış ofisinde yoğunluk oluşturuyor. Fuyapı Yönetim Kurulu Başkanı Özer Ünsal, "Doğa ile çevrelenmiş şehir hayatının canlılığını taşıyan projemiz, merkezi konumu, her ihtiyaca karşılık veren ticari alanları, lüks villa ve daireleriyle ayrıcalıklı bir hayatın kapılarını aralayacak. Ayrıca şehrin içinde doğa ve denizle bir bütün olan proje bölgenin en çok tercih edilen projesi, Kuşadası’nın uçsuz bucaksız sahiline 5 dk., tabiatıyla hayran bırakacak Dilek Yarımadası Milli Parkı’na sadece 8 dk. mesafedeyken bir yandan da merkeze yakınlığıyla ihtiyacınız olan sosyal hayatın hemen yanı başında yer alan projede bir evde olması gereken tüm konforu sağlayacak her detayı özenle düşünüldü. Citylife projesi, akıllı ev sistemi, elektrikli araç şarj ünitesi, multi klima iklimlendirmesi, su arıtma altyapısı ve bunun gibi birçok özelliğiyle bir evden daha fazlasını sunuyor. 28 lüks daire, 26 lüks villa ve 6 ticari alandan oluşan projede 2+1 ve 3+1 daire tipleri yer alıyor. Yoğun talep ve beğeni gören projemizde kaba inşaatımız biterek ince işçilik safhasına geçmiş bulunmaktayız" dedi.