EĞİTİM - 04 Ağustos 2018 Cumartesi 09:25

Bedri Yeltekin: En büyük misyonumuz iyi insan yetiştirmek!

A
A
A
Bedri Yeltekin: En büyük misyonumuz iyi insan yetiştirmek!

YKS’ye İhlas Koleji damga vurdu. Türkiye birincisi Mustafa Emir Gazioğlu’nun yanı sıra ilk 100, ilk 1.000 ve ilk 5.000’lik dilimde toplam 61 derece elde edildi. İhlas Eğitim Kurumları Genel Müdürü Bedri Yeltekin art arda gelen başarıların sırrını anlattı. Yeltekin “En büyük misyonumuz iyi insan yetiştirmek” dedi.

İhlas Kolejinin adını başarılarla duymaya alıştık. Son olarak üniversite sınavında Mustafa Emir Gazioğlu TYT ve AYT sayısal puanlarında Türkiye birincisi oldu. İhlas Eğitim Kurumları Genel Müdürü Bedri Yeltekin’le şampiyonu ve bu başarıların arkasındaki hikâyelerin detaylarını konuştuk. Yeltekin özetle şunları söyledi:

Türkiye derecesini bekliyor muydunuz?

Bekliyorduk ama sonuçlar resmî makamlar tarafından açıklanana kadar bekledik. Görüştüğümüzde öğrencimiz TYT sınavında sadece bir Türkçe sorusunun cevabından emin değildi. Diğer tüm soruların doğru olduğunu söylüyordu. Bu sonuç bir derece getirecekti elbette. Başarı hikâyemizi üç kelimeyle özetleyebilirim. İnandık, güvendik ve çalıştık. Bu üç kelime bir araya geldiğinde zaten başarıya ulaşmayacak hedef yoktur. Ama bizim sevincimiz sadece bununla sınırlı değil. Diğer öğrencilerimiz de çok başarılı oldular. İlk 100, ilk 1.000 ve ilk 5.000’lik dilimde toplam 61 derecemiz var. İhlas Kolejinde bizim başarı anlayışımız, her öğrencinin potansiyelini en iyi şekilde kullanarak elinden gelenin en iyisini yapmasıdır. Bu yüzden sadece birinci olan öğrencimizin değil, sınava giren tüm öğrencilerimizin sonuçları bizim için değerli. Türkiye birinciliği elbette çok önemli. Ama bu başarının diğer öğrencilerimizin durumunu gölgelemesini de istemiyoruz.

Bedri Yeltekin: En büyük misyonumuz iyi insan yetiştirmek!

Üniversite hazırlığında nasıl bir sistem uyguluyorsunuz? Öğrencilerin okul dışında bir dershaneye gitme ihtiyacı oluyor mu?

Tabii ki hayır. Hiçbir öğrencimiz dershaneye gitme ihtiyacı hissetmiyor. Çünkü öğrencilerimizin başarıya ulaşmaları için tüm çalışmaları okullarımızda yapıyoruz. Bizim 9. sınıfta başlayıp 12. sınıfa kadar devam eden bir sistemimiz var. Yani öğrencilerimiz liseye adımını attığı ilk andan itibaren sistemimizin içine giriyorlar. Son iki sene çalışmalar daha da yoğunlaşıyor ama bu sürecin dört yıllık bir maraton olduğunu herkese anlatmaya çalışıyoruz. Yani üç sene boş verip, dördüncü sene işe asılmak maalesef başarı getirmiyor. Öğrencilerimize önce bunu anlatıyoruz. 11. sınıftan başlayan yoğun bir üniversite hazırlık programımız var. Öğrenciler normal müfredat programlarının dışında iki seneden beri tüm kampüslerimizde ADA ismini verdiğimiz Akşam Ders Atölyesinde okul yöneticisi, danışman öğretmenleri, branş öğretmenleri ve rehber öğretmenlerimizin gözetiminde çalışıyorlar. Bu program akşam 10’a kadar devam ediyor. Bu yüzden İhlas Kolejinin ışıkları akşam da yanmaya devam ediyor.

Yani öğrenciler her gün sabah 9’dan akşam 10’a kadar okulda kalıp ders mi çalışıyorlar?

Evet. 11. sınıftan itibaren sistemimiz bu şekilde. Bunun dışında farklı şehirlerde düzenlediğimiz otel kampları, üniversite gezileri ve üniversitelerde deneme sınavları yapıyoruz. İçeri girenlerin üstleri aranıyor, geç kalanlar alınmıyor. Böylece öğrencilerimizin sınav stresini bir nebze de olsa azaltmayı hedefliyoruz. ADA, ETAP, SETAP ve benzer programlar çok ciddi bir şekilde uygulanmaktadır. Ayrıca tam gün etüt programları ve bire bir dersleri bu sistemin en önemli ayakları.

Üniversite gezilerinde öğrencilerin sınava motive olmaları mı amaçlanıyor?

Tabii ki evet. Aynı zamanda ileride seçeceği bölüm ve mesleğe göre bazı özel üniversite etkinlikleri de düzenliyoruz.

Sizin eğitim anlayışınıza göre akademik başarı her şey midir? Yoksa eğitimin niteliğini belirleyen başka faktörler de var mı?

Eğitim sadece akademik başarıyla tamamlanmayacak bir süreçtir. İhlas Kolejinin en büyük misyonu iyi insan yetiştirmektir. Ama biz iyi olmanın yanında, akademik açıdan başarılı olmalarını da istiyoruz. Bunun için onlara tüm imkânları seferber ediyoruz. Talim ve terbiye bir kuşun iki kanadı gibidir. Bir tanesi eksik olduğunda uçmak mümkün olmaz. O yüzden değerler eğitimine çok önem veriyoruz. Öğretmen alımlarında alan bilgisinin yanında, öğrencilere örnek olabilecek ve onlara ilham verebilecek öğretmenleri seçmeye çok özen gösteriyoruz. Biz, mezunlarımızın elde ettikleri bilgileri insanlığın yararına kullanmalarını istiyoruz ve bunun için onlardan söz alıyoruz. İnsanlığın faydasına kullanılmayacak olan bilgi bir işe yaramaz.

Yeni Millî Eğitim Bakanımız iki ay içinde üç yıllık planı açıklayacağını söyledi. Yeni dönemden ümitli misiniz?

Hem de çok. Ben meslek hayatım boyunca Millî Eğitim Bakanının eğitim kökenli olması gerektiğini savundum. Bu yüzden ayrıca sevinçliyim. Eğitimi bilen, tebeşir tozu yutmuş, öğrencilerle haşır neşir olmuş bir kişinin bakan olması ülke için büyük kazanımdır. Ziya Selçuk engin bir tecrübeye sahip. Şu anda ülke olarak yapmamız gereken şey bakanımızı desteklemektir. Siyasi görüşümüz ne olursa olsun, ülkemizin eğitim seviyesini iyi noktalara getirebilmek için bakanlığın çalışmalarına destek olmak zorundayız. Bakanımız yaptığı basın toplantısında “Artık diploma temelli değil, vasıf temelli öğrenciler yetiştirmek istiyoruz” dedi. Bu çok önemli bir açıklama. Diplomanın tek başına işe yaramadığını net olarak gördük. Problem çözme, eleştirel düşünme ve analitik düşünme becerileri gelişmemiş öğrenciler mezun olduklarında iş hayatında bocalıyor. Salt bilgi artık bir işe yaramıyor. Bu yaklaşım tüm okullarımızda yerleşirse kısa zamanda büyük yol katederiz.

Dünya şartlarına göre yetiştiriyoruz

Kodlama ve yazılım eğitimin gündemine çok hızlı girdi. İhlas Kolejinde kodlama eğitim veriliyor mu?
 Elbette. Biz çocuklarımızı bugünün şartlarına göre değil, yirmi yıl sonraki dünyanın şartlarına göre yetiştiriyoruz. Yirmi yıl sonra kodlama her meslek için vazgeçilmez bir beceri olacak. Bunun için öğrencilerimizin donanımlı yetişmesi adına okul öncesinden liseye kadar kodlama derslerini müfredatımıza ekledik. İhlas Koleji inşallah birçok alanda olduğu gibi yazılım alanında da çok başarılı öğrenciler yetiştirecek.

İşi sıkı tutunca başarı doğal olarak geliyor

YKS Sayısal ve TYT puan türlerinde Türkiye birinciliği büyük bir başarı... Mustafa Emir Gazioğlu bize sonradan gelen bir öğrenci değil... 9. sınıftan itibaren İhlas Kolejinde. Hem akademik başarısı hem de örnek kişiliğiyle gerçekten çok sevdiğimiz bir öğrencimiz. Kendisi de yapılan röportajlarda ifade etti ama ben tekrar söyleyeyim. Mustafa Emir düzenli çalışan bir öğrenciydi. Bir tek gününü bile boş geçirmedi, her gün mutlaka derslerine vakit ayırdı. Baştan beri işi sıkı tutunca da başarı doğal olarak geldi.

Yeni sistem okumayı şart koşuyor

Gençler kitap okusunlar, ders çalışmayı son aylara bırakmasınlar, bir hobileri olsun ve spor yapsınlar. Değişen sınav sistemleri artık kitap okumayı bir mecburiyet hâline getirdi. Kitap okuma kültürünü yaygınlaştırmak için en büyük görev ailelere düşüyor. Evde kitap yoksa aile üyeleri hiç kitap okumuyorsa, gençlerimizin kitap okumalarını nasıl bekleyebiliriz? Ailelerin çocukları üzerinde etkileri çok büyük. Özellikle akademik başarı konusunda ailenin tutumu çocuğun tüm eğitim hayatını etkiliyor.

ÖZ GÜVENİNİ YİTİRMEMELİ

Anne babaların dengeli bir yaklaşım içinde olmaları gerekiyor. Çocuklarıyla ilgili beklentileri çok yüksek olan anne babalar genelde çocuğun öz güvenini yitirmesine sebep oluyor. Baskıyla boş vermişlik arasındaki çizgide olmaları lazım. Çocuklarının her hareketini takip etmek yerine, kendi kendilerini kontrol edebilmelerini sağlayacak sorumluluk duygusunu kazandırmaları lazım. Her şey çocuklarımız, yani öğrencilerimiz için. Çünkü GELECEK ONLARLA GELECEK.

Bizim en özel ekibimiz öğretmenler

Bizim en özel ekibimiz öğretmenlerimiz. Ben de ömrümü eğitime adamış bir kişiyim. Kendimi bildim bileli eğitimin içindeyim ve çok farklı kademelerde görev yaptım. Doğuda da batıda da farklı okullarda öğretmen ve yönetici olarak görev yaptım. İhlas Kolejinde yıllarca biriktirdiğimiz tecrübelerin ışığında çok güzel bir ivme yakaladık. Çalışmaları öğretmen ve idarecilerimizle birlikte istişare ederek planlıyoruz. Farklı ülkelerde ve okullarda yapılan çalışmaları inceleyen ve bize raporlayan bir AR-GE birimimiz var. Bu birimde yapılan araştırmaları da inceleyerek öğrencilerimize en uygun programları tespit edip uyguluyoruz.

Mete’nin başarısı bizi gururlandırdı

Mete Gazoz’un okçulukta dünya şampiyonluğunu öğrenince çok mutlu oldum. Mete, İhlas Koleji mezunu. Öğrencilerimiz mezun olduktan sonra okulumuza gelip gitmeye devam ederler. Çünkü okulu ikinci evleri olarak görürler. Mete’nin başarısı bizi de çok gururlandırdı. Farklı branşlarda Türkiye şampiyonu olan öğrencilerimiz oldu. Ama dünya şampiyonluğunu şu ana kadar okçuluk ve hafıza alanlarında elde ettik. Bu başarılar diğer öğrencilerimize de ilham veriyor.

Mahmut Özay - Türkiye Gazetesi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Keçiören Belediye Başkanı Özarslan: "Eğer mahallemizde uyuşturucu tacirlerine göz yumuyorsanız hepimizin evine ateş düşsün" Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, muhtarlarla bir araya geldiği toplantıda, “Eğer mahallemizde uyuşturucu tacirlerini görüp de polisimize ve bizlere haber vermiyorsanız o mahallemizin caddesinde, sokağında, pazarında bunlara göz yumuyorsak sizin de bizim de hepimizin evine ateş düşsün” dedi. Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, ’Afet Sonrası Muhtarlarla Toplantı’ buluşmasında ilçedeki muhtarlarla Estergon Kalesi’nde bir araya geldi. Etkinliğin açılışında konuşan Keçiören Muhtarlık Dernek Başkanı Muhammet Kılıç, Özarslan’dan böcek ilaçlaması konusunda ve muhtarlara ödenen ödeneğin artırılmasına yönelik taleplerini iletti. Ardından konuşan Keçiören Belediye Başkanı Özarslan, seçim süreci kapsamında tüm muhtarları dinlediklerini dile getirerek Keçiören’de altyapıda, ulaşımda ve kültürel bölgelerde eksikliklerin bulunduğunu fark ettiklerini söyledi. "Şehrimizin en önemli problemi uyuşturucu" Muhtarların ödeneklerinin yükseltilmesini istemesine ilişkin de konuşan Özarslan, “750 lira gibi komik bir rakamla size yardım edeceğiz dediler. Ben sizin üşüdüğünüzü gördüm. Gelen halkınıza da mahcup olduğunuzu gördüm. Hatta beraber eleştirdik. Bu noktada benim sizlere sözüm var. En nihayetinde beraber karar vereceğiz. Ne şatafat içerisinde ve lüks, ne de sizin konumlarınızı aşağıya çekecek bir noktada olsun istiyoruz” ifadelerini kullandı. Özarslan, konuşmasını şöyle bitirdi: “Burada sizlere söz veriyorum. Açık ve net söyleyeyim, biz çaldırmayacağız o paraları tasarrufa alacağız. O paraların birçoğuyla ne yapacaktık? Fakirin, fukaranın, yaşlının, emeklinin, kimsesizin, engellinin yanında duracağız dedik. Benim size söyleyeceğim ve karşılıklı vebal bırakacağım üç noktamız var. Birincisi. Eğer bir mahallede bir kişi yatağa aç giriyorsa, üşüyorsa, baktığı yaşlının altına bez alamıyorsa, engellilerin ihtiyaçlarını karşılayamıyorsak, o ailenin evladı servis ücretini ödeyemediği için okula gidemiyorsa, eğer siz bana bildirirseniz de ben yardım etmezsem yüce Mevlam benden sorsun. Eğer siz tespit edemiyorsanız da sizden sorsun. İki, şehrimizin en önemli problemi uyuşturucu. Eğer bir mahallemizde uyuşturucu tacirlerini görüp de polisimize ve bizlere haber vermiyorsanız o mahallemizin caddesinde, sokağında, pazarında bunlara göz yumuyor isek siz de biz de hepimizin evine ateş düşsün. Üç, muhtarlarımız o mahallenin ihtiyacı olan insanları bize getirip de buna iş lazım, buna burs lazım, önceliğini kendi ailesine vermesini istemiyorum. Bu noktada da samimiyim."
Bolu Bir buçuk saat ikna etmeye çalıştılar: Sigara yakarken polis yakaladı Bolu’da eşi ve çocuğu sığınma evinde bulunan bir şahıs, yüksek bir noktaya çıkarak üzerine yanıcı madde döktü. 1 buçuk saatlik mücadelenin sonucunda polis, sigara yakan şahsı dalgınlığından faydalanarak bulunduğu yerden indirdi. Olay, saat 18.30 sıralarında Bolu Belediye binasının yanında bulunan terasta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bir süredir çocuğu göremeyen Mustafa B. (28), akşam saatlerinde sinir krizi geçirdi. Eşi ve çocuğu sığınma evinde bulunan, Mustafa B. belediye binasının yanında bulunan terasa çıktı. Yüksek bir noktadan benzin ve alkol şişesiyle intihar etmek istediğini söyleyen şahıs, ‘çocuğumu getirin bana’ diyerek bağırdı. Vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen polis ekipleri ve Mustafa B.’nin yakınları yaklaşık bir buçuk saat boyunca şahsı ikna etmeye çalıştı. İkna olmayan ve çocuğunun getirilmesini isteyen vatandaş, elinde bulunan alkol şişesinin kırık camıyla kendine zarar verdi. Aradan geçen bir buçuk saatlik sürenin ardından şahıs, yakınlarından sigara istedi. Polis vasıtasıyla şahsın dikkati dağıtılmak için sigara verildi. Sigarayı alarak yakmaya çalışan şahsı, polis ekipleri dalgınlığından faydalanarak bulunduğu yerden indirildi. Kelepçeyle elleri bağlanan Mustafa B., polis ekipleri tarafından ambulansa bindirildi. Üzerine benzin döken ve kollarında kesikler oluşan şahıs hastaneye götürüldü.
Bolu Bolu’da 2024’ün ilk 4 ayında 4 bin 615 asayiş olayı meydana geldi Bolu Valisi Erkan Kılıç, 2024’ün ilk 4 ayında gerçekleşen 4 bin 615 olayda 2 bin 933 şüpheli şahısın gözaltına alındığını ve bu şahıslardan 2 bin 628’nın adliyeye sevk edildiğini açıkladı. Bolu Valisi Erkan Kılıç başkanlığında, Bolu İl Emniyet Müdürü Ercan Dağdeviren, Bolu İl Jandarma Komutanı Mehmet Avcı’nın katıldığı Asayiş ve Güvenlik Bilgilendirme Toplantısı gerçekleştirildi. Vali Erkan Kılıç, Bolu’da 2024 yılının ilk 4 ayında yapılan operasyonları açıkladı. Bolu’da 2024’ün ilk dört aylık zaman diliminde yaşanan olayları dile getiren Vali Erkan Kılıç, “Huzur ve güvenin şehri Bolu’muzda, vatandaşlarımızın can ve mal emniyetlerinin sağlanması, güvenli ortamda hayatlarını devam ettirebilmesi için Valiliğimizce emniyet, jandarma ve diğer birimlerimizle ortak çalışmalarımız devam ediyor. İlimizde ilk dört ay içerisinde 3 bin 971 asayiş, 154 narkotik, 70 kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele, 165 siber, 255 ölümlü ve yaralanmalı trafik kazası olayı olmak üzere toplamda 4 bin 615 olay gerçekleşmiş, bu olaylarda 2 bin 933 şüpheli şahıs tespit edilmiş, bu şahıslardan 2 bin 628 şahıs yakalanarak adli mercilere sevk edilmişlerdir” dedi. Teröre ve göçmen kaçakçılığına yönelik yapılan operasyonları açıklayan Vali Kılıç, “İlk dört ay içerisinde, ilimizin ve ülkemizin huzur ve güvenliğini tehdit eden terör yapılanmalarına yönelik 5 operasyon gerçekleştirilmiş, 38 kişi gözaltına alınmış, 1 kişi tutuklanmış ve 6’si adli kontrol şartı ile olmak üzere toplam 37 kişi serbest bırakılmıştır. Düzensiz Göç ile Mücadele çerçevesinde 2024 yılı ilk dört ayında toplamda 8 operasyon yapılmış olup bu operasyonlarda 10 organizatör yakalanmıştır. Bunlardan 2’si tutuklanmış olup 1’i Adli Kontrol Kararı almış, 7’si ise serbest bırakılmıştır. İlimiz genelinde toplam 130 düzensiz göçmen yakalanmış olup 89’u sınır dışı edilmiştir” diye konuştu. Son olarak kentte yaşanan trafik kazaları hakkında konuşan Vali Kılıç, "Dört aylık dönemde ölümlü ve yaralanmalı kaza sayısı 255 olmuştur. Bu kazalarda maalesef 2 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. 439 vatandaşımız yaralanmıştır. Bu kapsamda, dört aylık dönemde, 305 bin 446 Adet araç kontrol edilmiş, bin 276 Adet Ticari Taksi, bin 295 Adet Okul Servis Aracı denetlenmiş olup denetimlerimiz aralıksız devam edecektir” ifadelerini kullandı.