DÜNYA - 29 Ekim 2025 Çarşamba 23:23 | Son Güncelleme : 29 Ekim 2025 Çarşamba 23:24

Belçika'da askeri üs üzerinde tanımlanamayan dronlar tespit edildi

A
A
A
Belçika'da askeri üs üzerinde tanımlanamayan dronlar tespit edildi

Belçika Savunma Bakanı Theo Francken, ülkedeki Marche-en-Famenne Askeri Üssü üzerinde cumartesi günü ve dün akşam tanımlanamayan dronlar tespit edildiğini açıkladı.

Belçika'da ülkenin güneyindeki Marche-en-Famenne Askeri Üssü üzerinde tanımlanamayan dronlar tespit edildi. Durumun polise ihbar edilmesi üzerine güvenlik ve istihbarat birimlerinin harekete geçti. Belçika Savunma Bakanı Theo Francken konuya ilişkin açıklamasında, "Askerlerimiz cumartesi akşamı askeri üssümüzün önemli bölgeleri üzerinde uçuş gerçekleştiren 4 veya 5 dron tespit etti. Burada ordumuzun ana kışlası ve önemli altyapı unsurları bulunuyor. Bu dronları kullananlar amatör değil, profesyonellerdi. Üsse ilişkin önemli bilgiler edinmeyi hedefliyorlardı" ifadelerini kullandı.
Francken ayrıca, aynı askeri üs üzerinde dün akşam 2 tanımlanamayan dronun daha tespit edildiğini belirtti.
Bakan Francken açıklamasında, gelişmelerin hibrit bir savaşın parçası olduğu, Avrupa'nın panik havasına sokulmaya ve sindirilmeye çalışıldığını ifade etti. Belçika basınındaki haberlerde saldırılarda Rusya'nın rol oynadığına ilişkin iddialara yer verilse de Bakan Francken, bunun henüz teyit edilemeyeceğini bildirdi.

"Rusya, Brüksel'i vurursa, Moskova'yı haritadan sileriz"

Francken ayrıca daha önce basına yaptığı açıklamada, Rusya'ya sert eleştirilerde bulunmuştu. Francken, kendisine yöneltilen Rusya'nın Brüksel'e füze saldırısı gerçekleştirmesi ihtimaline karşı ne düşündüğü sorusuna, "Rusya Brüksel'i vurursa, Moskova'yı haritadan sileriz" cevabını vermişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Serdal Adalı: "Transfer ile ilgili tam gaz çalışıyoruz" Beşiktaş Kulübü Başkanı Serdal Adalı, takımdaki eksikleri gidermek için transfer çalışmalarını tam gaz sürdürdüklerini belirterek, siyah-beyazlı taraftarların endişeye kapılmamasını istedi. Beşiktaş Kulübü ile Dokuz Eylül Üniversitesi arasında yapılan iş birliği anlaşması ve pilot takım protokolü imza töreni Dokuz Eylül Üniversitesi Merkez Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. Siyah-beyazlı kulübün başkanı Serdal Adalı, törenin ardından gündeme dair basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. "Türkiye’nin en büyük altyapı tesislerini planladık" Altyapı tesislerine dair önemli planlamalar yaptıklarına değinen Başkan Adalı, "Diğer illerde de bunu devam ettireceğiz. İstanbul’da havaalanı civarında bir arazi talebimiz vardı. Onunla ilgili 1-2 pürüz var. Onlar çözmeye çalışıyoruz. İnşallah pürüzler çözülür. Beşiktaş’a ait, çok daha geniş, Türkiye’nin en büyük altyapı tesislerini planladık. İki ay önce Sancaktepe’deki tesisleri devraldık. Fulya’daki kadın futbol takımımızı Sancaktepe’ye taşıyoruz. Elimizden geldiğince altyapıya özen göstermeye çalışıyoruz. Yatırım yapmaya gayret ediyoruz" ifadelerini kullandı. "Dikilitaş’ta ilk kazma mayıs ayında vurulur diye düşünüyorum" Adalı, Dikilitaş projesine dair de son bilgileri paylaştı. Siyah-beyazlıların başkanı, "Dikilitaş’ta projeler bitti. Dairelerden görüşler olumlu olarak çıktı. Bir askı süreci var. İki alternatifimiz var: ya bir gelir paylaşımı yapacağız ya da inşaatı biz yapacağız. Onun üstünde çalışıyoruz. Alternatifleri deneyebiliriz. Hoşumuza giderse onu yaparız, hoşumuza gitmezse diğerini yaparız. Herhangi bir aksilik yok. Ocak ayının içinde de bir hareket olacak. Maket hazır. İlk kazma mayıs ayında vurulur diye düşünüyorum ama bu tip ruhsat işlerinde pürüzler çıkabiliyor" şeklinde konuştu. "Bu takıma kötü diyecek adamla tartışırım" Siyah-beyazlı taraftarlara da seslenen Başkan Adalı, transfer konusunda içlerinin rahat olması gerektiğini söyledi. Adalı, "Transfer ile ilgili tam gaz çalışıyoruz. Bu takıma kötü diyecek adamla tartışırım. Bu takım, iyi takım, eksik olabilir. 9 yeni futbolcunun beraber oynadığı bir takımda elbette ki aksilikler, yaşadığımız şanssızlıklar ve kasıtlı şanssızlıkları da bir araya getirdiğinizde, 4 tane bireysel hata olmasaydı şu anda belki bir puan farkla liderdik. Ne olacaktı? Ben çok iyi başkan, Sergen Yalçın da çok iyi hoca mı olacaktı? Futbolun içinde bunlar var. Olmaması için de çalışıyoruz. Devre arasında da bu eksikleri tamamlayacağız. Hiç kimse merak etmesin. Böyle yarım bırakacak bir halimiz yok. En iyisini yapacağız. Taraftarımızın da içi rahat olsun. Bir yere gittiğimiz falan da yok. Bu iş düzelene kadar da çalışacağız" dedi. "Önümüz aydınlık" Beşiktaş’ın borçlarını bitirene kadar gayrimenkul projelerine devam edeceklerinin altını çizen Beşiktaş Başkanı Adalı, "Beşiktaş, Türkiye’de hiçbir kulübün yapmadığı bir işi yapıyor. Bir öğrenci yurdu yapıyor. Futboldaki kötü gidişat maalesef oraları görmenizi engelliyor. Beşiktaş camiası Türkiye’de bugüne kadar hiçbir camianın yapamadığı bir işi yapıyor. Şişli’de 16 bin metrekare civarında bir yurt yapıyoruz. İnşallah orada da iyi öğrenciler yetişir. Ülkemize, milletimize hayırlı öğrenciler yetişir. Arazi çalışmalarımız var. Ama sırayla gitmek istiyoruz. İlk önce Dikilitaş’ı bir başlatıp, ekonomik olarak rahatladıktan sonra devamını da getireceğiz. Bu borçlar sıfırlanana kadar da bir inşaat şirketi gibi, bir gayrimenkul şirketi gibi çalışacağız. Nasıl ki rakiplerimiz çalışıyorsa o şekilde yürüyeceğiz. Önümüz aydınlık. Başladığımızda camianın morali bozukken daha da bozmak istemedim. Maalesef tünelin ucunda ışık yoktu. Beşiktaş adına şimdi ben o ışığı görüyorum. Karanlıktan çıkarız, tünelden de çıkarız. Hiç kimse de merak etmesin. Zaman alıyor. Bir transfer sezonu geçirdik. 12 futbolcu almışız. Yetişmedi diyorum. ’Nasıl yetişmez?’ diyorlar. Eksik olabilir. Takımımız iyi takım, yine iddiayla söylüyorum. Sonuçlar farklı olsaydı 1-2 puan önde olacaktık, olmadı. Olması için de elimizden gelen ne varsa yapacağız. İnşallah iyi olacak" diye konuştu. "Hataların engellenmesi için yabancı VAR hakem şart" Sahadaki hakem kararlarını minimize etmek için yabancı VAR hakemi getirilmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Serdal Adalı, "Bir gerçek var ortada. 150 hakemin devreden çıktığı bir yerde eğer siz geri kalanlarla hepsini yapmaya kalkarsanız maalesef hatalar yapılıyor. Yani kasıtlı yapılıyor, kasıtsız yapılıyor. Bu hataların engellenmesi için yabancı VAR hakem şart. Diğer kulüplerle de görüşüyorum. Hakkımızla kazanmayı isteyen bir camiayız. Hiçbir zaman da kimseden öyle bir hak talep etmedik. Yeter ki bizim hakkımız yenilmesin. Onun için de mücadele edeceğiz" cümlelerine yer verdi.
Edirne Ebeveynlere 3 yaş altına telefon ve tablet uyarısı Edirne’de "2025 Aile Yılı" etkinlikleri çerçevesinde ebeveynlere yönelik düzenlenen seminerde konuşan Psikolojik Danışman ve Eğitimci Mehmet Hilmi Eren, 3 yaşından önce telefon ve tablet kullanımının çocuk gelişimine ciddi zarar verdiğini söyledi. 2025 Aile Yılı etkinlikleri çerçevesinde Edirne Valiliği himayelerinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SODAM) tarafından ailelere yönelik ’Eğitimin ABÇ’si: Anne, Baba, Çocuk’ konulu seminer düzenlendi. Seminerde ebeveynlere ekran bağımlılığına karşı uyarılar yapıldı. Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen seminer saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Seminerde sunum yapan Psikolojik Danışman ve Eğitmen Mehmet Hilmi Eren, aile ve çocuklar arasında sağlıklı iletişim kurma yolları, sosyal medyayı etkin kullanım, çocukların zeka gelişimi, çevresel faktörler gibi çeşitli konularda bilgilendirmelerde bulundu. Her çocuğun içinde bir yetenek ve bir cevher, bir kapasite olduğun dikkat çeken Eren, bu cevherin ev ortamında artırılabileceğini ve ebeveynlerin sosyal, duygusal ve zihinsel gelişime katkı sunabileceğini söyledi. Psikolojik Danışman ve Eğitmen Eren, çocuklarda ekran bağımlılığına dikkat çekti. Eren, 3 yaşından önce telefon, tablet ve televizyon kullanımının çocuk gelişimine ciddi zarar verdiğini vurguladı. Eren, erken yaşta ekrana maruz kalan çocuklarda dil gelişimi, dikkat süresi ve sosyal becerilerin olumsuz etkilendiğini belirtti. 3 yaşından önce çocuğa ekran vermenin yapılabilecek en büyük kötülüklerden biri olduğunu söyleyen Eren, aileleri bu konuda duyarlı olmaya çağırdı. Çocukların zeka gelişimi ile ilgili bilgilere de yer veren Eren, "Sıfır atık projesi çok gündemde ya, sıfır atık diyoruz. Ama zihinlerdeki sıfır atık da çok önemli. Hep heba edilen peynirlerden, çöpe giden ekmeklerden bahsediyoruz; bu güzel. Ama bir de heba edilen yetenekler ve kapasiteler var. Bugün bu salondaki aileler buradan ayrıldıktan sonra ’Aslında ben çocuğum için şunları yapabilirim ve onun kapasitesini de geliştirebilirim’ duygusunu yaşarsa, ben bahtiyar olacağım" ifadelerine yer verdi. Dil gelişimi ile zekanın paralel olduğuna değinen Eren, "Çocukların kelime dağarcığında ne kadar çok kelime haznesi varsa, zeka gelişimi de o kadar iyidir. Bu yüzden daha okul öncesi dönemde, bebeklikten itibaren çocuklarımızla iletişim kurarken bolca diyalog kurmak, konuşmak gerekir" dedi. Son yıllarda bebek arabalarında, restoranlarda, kafelerde, mama sandalyelerinde telefon tutamaçları olduğunu aktaran Eren, "Annesiyle sokağa çıkan bebek, bebek arabasında ağaca, çiçeğe, böceğe bakacağına telefondan çizgi film izliyor. Yapmayın, yaptırmayın. Etrafınızdakileri de kibarca, nazikçe uyarın. Özellikle altını çizerek söylüyorum; 3 yaşından önce çocuğa telefon, tablet ve televizyondan bir şeyler izletmek İngilizceye bebeklikten itibaren alışsın, kulak dolgunluğu olsun gibi yalan yanlış düşüncelerle ekrana maruz bırakmak, çocuğa yapılabilecek en büyük kötülüklerden biridir" şeklinde konuştu.