EKONOMİ - 19 Nisan 2023 Çarşamba 14:28

'BES büyümeye devam ediyor'

A
A
A
'BES büyümeye devam ediyor'

Türkiye Sigorta Birliği, BES hakkındaki bazı yanıltıcı haberlere ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, bireylerin tasarruflarını, emeklilikte yaşam standartlarını korumaları açısından olduğu kadar, ülke ekonomisi için de kritik değer taşıyan BES’in pozitif büyümesinin sürdürdüğü belirtildi.

Sigorta sektörünün çatı kuruluşu Türkiye Sigorta Birliği (TSB), son yıllarda yapılan düzenlemelerle bütünsel yapıya kavuşarak ‘tasarrufun merkezi’ hâline gelen Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) hakkında açıklamalarda bulundu. Birkaç gündür bazı mecralarda BES’e ilişkin yanlış bilgilere dayanan kamuoyunu yanıltıcı haberlere dikkat çeken TSB, BES’in pozitif büyümesinin sürdüğünü ve BES fonlarının uzun vadede enflasyonun üzerinde kazandırdığını vurguladı.

Söz konusu haberlerde yayınlanan istatistiklerin, resmi verilerle uyuşmadığını ve sistem hakkında yanıltıcı olduğunu vurgulayan TSB, iddia edildiğinin aksine; BES’e girişlerin önceki yıllara göre artarken çıkışların azaldığını belirtti. Emeklilik Gözetim Merkezi’nin verilerine göre, 2023 yılının ilk çeyreğinde BES’e giriş yapan yeni katılımcı sayısı 460 bin 44’e ulaşırken, vefat, maluliyet ve emeklilik gibi zorunlu nedenler de dâhil olmak üzere BES’ten çıkış yapanların sayısı 264 bin 793 ile sınırlı kaldı. BES’teki son 5 yıllık değişim incelendiğinde ise özellikle Haziran 2021’de başlayan 18 yaş altı katılımcıların sisteme girişiyle, BES istikrarlı büyümesine devam etti.

TSB ayrıca, BES fonlarının ortalama getirilerinin son dönemde birçok alternatif yatırım aracını geride bırakması, özellikle de devlet katkısının yüzde 30’a yükseltilmesinin sisteme olan güveni daha da arttırdığına dikkat çekti. Açıklamada, tüm bu nedenlere bağlı olarak sistemin ilk yıllarında yaşanan çıkış oranlarının hızla düştüğü belirtildi. Kurulduğu 2003 yılından itibaren düzenli olarak genişleyen BES’in katılımcı sayısı Otomatik Katılım Sistemi’ndeki (OKS) çalışanlarla birlikte bugün 15 milyona yaklaştı. BES ve OKS’de 2013-2022 yılları arasındaki bileşik yıllık büyüme oranı yüzde 37 olarak gerçekleşti.

‘Katkı’ sözcüğü katılımcının ödediği katkı paylarını ifade emektedir ve mevcut sistemde BES katılımcıları, zaten hesaplarındaki birikimlerini diledikleri zaman sistemden tamamını alarak sözleşmelerini sonlandırabilmektedirler. Dünyada başka bir örneği olmayan, BES’in en önemli cazibe noktalarından biri olan yüzde 30’luk ‘devlet katkısı’nın tamamı ise emeklilikte ve aynı zamanda vefat ve maluliyet durumlarında alınabilmektedir.

Ayrıca 2022 sonunda yapılan değişiklikle, yıllık limitin üzerinde ödenen katkılar için takip eden yıllarda ‘devlet katkısı’ alabilme imkânı getirildi. Böylelikle bir katılımcı, yatırmak istediği katkı payını yıllara bölüp erteleyerek yatırmak yerine, toplu yatırdığı tutar için ilgili yıla ait denk gelen ‘devlet katkısı’nı aldıktan sonra kalan katkı payını, bir sonraki takvim yılının ilk günü yatırmış gibi müteakip takvim yılının limiti dâhilinde faydalanabilecek ve varsa hâlâ limitini aşan katkı payını gelecek yıllara devredebilecektir. Bu sayede katılımcılar, katkı payının bir kısmını gelecek yıllarda yatırmak üzere bekletmek yerine, tamamını ilk andan itibaren fonlarda yatırıma yönlendirebilme imkânına kavuşmuşlardır.

Her türlü risk profiline uygun fonun bulunduğu BES’te kısa vadeli yatırım tercihleri ekonomik dalgalanmalardan etkilenebilse de uzun vadeli fonlar sayesinde ciddi kazanımlar elde edilebiliyor. TSB, sistemin uzun vadeli yapısına uygun tercihlerin katılımcıları koruduğunu ve birikimlerini ciddi anlamda büyüttüğünü vurguladığı açıklamasında şu bilgilere yer verdi:

“BES, bireylere uzun vadeli tasarruf alışkanlığı kazandırma ve ülke tasarruflarını artırma rolü ile katılımcılarımızın menfaatlerinin en iyi şekilde korunması, getirilerinin maksimize edilmesine yönelik tüm paydaşların desteğiyle önemli bir görevi yerine getirmektedir. Geçmişe dönük uzun vadeli getirilere baktığımızda 5 yıllık dönemde BES ve OKS fonlarının ortalama getirisinin (yüzde 252) TÜFE’nin (yüzde 208) üzerinde getiri sağladığı görülmektedir.”

2022 yılında sisteminin tabana yayılmasını teminen özellikle ‘devlet katkısı’nın yüzde 30’a yükseltilmesi ve toplu katkı paylarına ödenecek devlet katkısının yıllara sâri verilmesinin BES’in sürdürülebilir büyümesine katkı sağlayacağı vurgulanan açıklamada, OKS’ye 45 yaş üstü çalışanların da dâhil olabilmesi, kısmi çekişe ve birikimlerin temlik edilmesine imkân verilmesi ve hediye sertifika düzenlenmesi uygulamalarının, sistemi daha bütünsel bir yapıya kavuşturarak tasarrufun merkezi hâline gelmesine büyük katkılar sunmaktadır denildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Türk müziğinin ineklerin süt verimini artırdığı akademik olarak ispatlandı Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Çiftliğinde Devlet Konservatuarı ile ortak düzenlenen Türk Müziğinin süt ineklerinin hormon ve süt veriminin incelenmesi projesi çerçevesinde ineklere Türk müziği dinletilerek süt veriminin arttığı gözlemlendi. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı, Veteriner Fakültesi, Gıda Tarım ve Hayvancılık MYO, MAKÜ Çiftliğinin de işbirliği yaptığı “Müziğin süt ineklerinin hormon ve süt verimi üzerindeki etkisinin incelenmesi ”projesi meyvelerini veriyor. Çiftlikte yetiştirilen ineklere dinletilen Türk Müziği’nin ardından ineklerin daha sakin ve huzurlu bir ortamda beslendikleri için süt veriminde de artış sağlandığı gözlemlendi. Proje sorumlusu MAKÜ Müzik Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü Prof. Dr. Zeki Nacakcı projesi hakkında MAKÜ çiftliğindeki ineklere uyguladıkları projelerinde müziğin her bir tarzına ineklerin farklı tepkiler verdiklerini, müzikli ortamda durmalarının onlardaki mutluluk hormonlarında değişim gösterdiğini ve bu sayede de süt verimlerinin de arttığını aktardı. Daha önce birçok farklı yerde uygulanan bu yöntemin MAKÜ’de uygulanan bu sistemin farkının ise Türk Halk Müziği ve yöresel müzikler dinletmeleri olduğunu belirtti. Ayrıca Proje hakkında bilgi veren Prof. Dr. Zeki Nacakcı; “Müziğin canlılar üzerindeki etkisine yönelik bir çok çalışma vardır. Bizim de bu projede çıkış noktamızdan bir tanesi de ineklerin süt verimini arttırabilir miyiz düşüncesiyle hareket ederek MAKÜ çiftliğinde müzik denemeleriyle ineklerimizin süt verimini arttırmaya yönelik bir proje başlattık. Bizim dünyada yapılan diğer projelerden farkımız onlar klasik müzik temelli araştırmalar yaparken biz bunu Türk Halk Müziği ile, yöre müzikleri ile, meditasyon müzikleri ile şekillendirme çalışması başlattık. Bunun öncelikli etapta dünyadan çok daha farklı olarak fareler üzerinde, atlar üzerinde, onlarında stres hormonlarını ve süt verimini arttırıcı hormonları üzerinde çalışmalarını yaptık. Bu çalışmalarda belli başlı müzikleri belirledik ve hangi desibelde vereceğimizi, hangi sürelerde vereceğimizi, ne kadar vereceğimiz gibi konuları önce atlar üzerinde yapılan araştırmalar ile belirledikten sonra çiftlikte ineklere günün belirli saatlerinde müzik dinletiyoruz. Bir de biliyoruz ki inekler en çok süt sağarken strese giriyorlar. Onlara o noktada farklı müzikler dinletip Pavlov’un şartlı deneysel olarak yapmış olduğu araştırma gibi bizde farklı denemeler yapıyoruz. Tabi bunların sonuçlarını daha almadık ama görünen o ki şu anda olumlu yönde gidiyoruz. Çünkü yaptığımız ön araştırmalara göre ineklerin müziğe çok güzel tepki verdiğini görüyoruz. Hatta ben ilk projeye başladığımda çok da şaşırmıştım, bu kadar aşırı bir tepki beklemiyordum. Direk bütün sese odaklanarak hareket ediyorlar. İlk etap araştırmalarımızda Türk Halk Müziğine, caz müziğine, meditasyon müziklerine diğer müziklere oranla daha çok tepki verdikleri görülüyor. Proje sonuçlandıktan sonra bunun bilimsel verileri makaleler ve bilimsel ortamlarda açıklanacak. O zaman çok daha net veriler elimize ulaşmış olacaktır.” dedi. -İneklerin stresleri az olunca süt verimi de artıyor İneklerin süt veriminin dış etkenlere bağlı olduğunu ve mutlu olduklarında süt veriminde artış yaşandığının altını çizen Prof. Dr. Nacakcı; “Benim diğer uzman arkadaşlardan aldığım davranışları ile ilgili bilgilere göre inekler stresleri ne kadar az olursa o kadar süt verimleri artıyor. Dolayısıyla normal yemeklerini yedikten sonra dinlenme modlarındaki müziklerin aslında meditasyon ve onları çok hareket ettirmeyecek bir tarzda müzik olduğu zaman onların çok daha rahat yattıkları ya da dinlendiklerini görüyoruz. Bu da onların günlük süt üretimlerini artırdığı gibi hareketli müziklerde de çok daha canlı hissediyorlar. İnsanlar nasıl farklı müziklere farklı tepkiler gösteriyorlar aynı hayvanlar da farklı müziklere farklı tepkiler gösteriyorlar ve bunun sonuçlarını da alıyoruz. Proje başlayalı bir yıl oldu. Bir yıl süresi içerisinde değerli veriler elde ettik. Bunu gerek kan alma örneklerinde, gerekse davranışlarını gözlemleyerek de görüyoruz. Projenin sonlarına doğru geldik. Yaklaşık 3 ay içinde de projemiz sonuçlanacak. 3 ay sonra da basın mensupları ile bu verileri paylaşacağız.” şeklinde konuştu. Projede farklı fakültelerden 15 kişi yer alıyor Projenin büyük katılımlı bir proje olduğundan bahseden Prof. Dr. Nacakçı; “Proje ekibimiz büyük. Veteriner Fakültesinde branşları çok farklı olan hekim arkadaşlarımızdan da destek alıyoruz. Laborantından hayvan davranışlarını gözlemleyen veterinerlere kadar. Yine biz de konservatuvar bölümünden farklı müzik türleriyle uğraşan arkadaşlarımızdan çok farklı destekler alıyoruz. Projemize yaklaşık 15 kişi destek veriyor. Bu da projenin büyüklüğünü ve başarıya ulaşmasında katkı veriyor.” sözlerini sarf etti. Merkezimizde hayvanlar üzerinde 40’ın üzerinde çalışma yapılıyor MAKÜ çiftliğinde yer alan hayvanlar üzerinde farklı çalışmalar yapıldığını dile getiren Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi ve Tarım Hayvancılık ve Gıda Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü Dr. Öğr. Üyesi İlktan Baştan ise proje ile ilgili olarak; “Merkezimiz bünyesinde 40’ın üzerinde çalışma yapılmakta. Lisans ve lisansüstü öğrencilerimizin yanı sıra birçok bilimsel araştırma da uygulanmaktadır. Bunlardan bir de müziğin süt verimi üzerindeki artmasının araştırılması. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Bölgesel Kalkınma Odaklı üniversite ve hayvancılık alanında özel desteklenen bir üniversite. Burada da bu üniversitenin farklı birimlerinde farklı disiplinlerinde hayvancılığın veriminin nasıl artırılabilir, nasıl daha iyiye götürülebilir, onun bir çalışma örneğini görüyoruz. Burada Güzel Sanatlar Fakültesi, Konservatuvar, Fen Edebiyat Fakültesi, Mimarlık Mühendislik Fakültesinden bir çok hocamızın aynı zamanda eşgüdümlü araştırmaları yürütülmektedir. Amacımız bölgemizdeki hayvancılığa bir örnek, bir rol model olabilmektir” dedi.
Malatya Battalgazi Belediyesi’nden bilgilendirici Trafik Haftası etkinliği Battalgazi Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından Karayolu Trafik Haftası kapsamında Battalgazi Belediyesi Çocuk Trafik Eğitim Parkı’nda öğrencilere yönelik bilgilendirici etkinlikler düzenlendi. Battalgazi Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü koordinesinde çocuklarda trafik bilincinin oluşturulması amacıyla Battalgazi Belediyesi Çocuk Trafik Eğitim Parkı’nda etkinlikler düzenlendi. Battalgazi İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Battalgazi İlçe Jandarma Komutanlığı’na bağlı Trafik Şube ekiplerinin katılımıyla gerçekleşen programda Gazi ve Fırat İlköğretim Okulu öğrencileri, trafik kurallarını simgeleyen figürlerle etkinlikler gerçekleştirdi. Dans, şiir, koro ve resim sergisinin büyük beğeni topladığı programda öğrenciler akülü araçların direksiyonlarına geçerek renkli görüntüler ortaya çıkardı. Trafik parkında düzenlenen etkinlikler ile unutulmaz bir gün geçiren öğrenciler eğlenerek trafik kurallarına uymanın önemini öğrendi. Düzenledikleri gösterilerin ardından konuşan öğrencilerden Gazi İlköğretim Okulu Öğrencisi Muhammed İshak Bülbüloğlu, “Sürücülerin kırmızı ışıklarda durmalarını ve yayaların dikkatli bir şekilde geçmeleri gerekiyor. Yaptığımız etkinlik çok güzeldi. Bunu düzenleyen belediye başkanımıza, yardımcı olan bütün arkadaşlarıma, bütün büyüklerime teşekkür ediyorum” dedi. İbrahim Çağrı Gürbüz, “Gazi İlkokulu olarak Trafik Haftası ile ilgili etkinlikler düzenledik. Çok mutluyuz, eğlendik. Bütün araba kullananların trafik kurallarına uymalarını diliyorum” şeklinde konuştu. İlker Sefa Mostur ise, “Bugün birlikte çok eğlendik. Arabalara bindik. Gösteri hazırlamıştık. Bize hediyeler verdiler” ifadelerini kullandı. Asrın Efe Karadoğan ise, “Resimlerimiz sergilendi. Arkadaşlarımla beraber gösteri yaptık. Bunu gerçekleştirenlere çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.