Erfelek ilçesinde kestane ve mantar ekonomiye katma değer olarak kazandırılırken, bölgedeki endemik meyveler aynı kaderi yaşamıyor. Meyve suyu ve kurutma tesisi olmadığı için pazarlanamayan binlerce ton elma ağaçlarında çürümeye terk edildi. Elma bahçeleri görenlerin içini acıtan manzaralara sahne oluyor.
Sinop’un Erfelek ilçesi endemik meyve türleriyle de öne çıkıyor. İlçede 106 çeşit armut türü ve endemik elma türleri bulunuyor. Bu ürünler organik olarak yetişiyor. Vatandaşlar pazarda satabildikleri 2-3 kiloyu değerlendirebilirken binlerce ton meyve göz göre göre çürüyor. Elma hasat döneminin yaşandığı bugünlerde ağaçların dipleri görenlerin içini acıtıyor. Armudun da sezonu geldiğinde aynı kaderi yaşadığı biliniyor.
Vatandaşlar ürünlerin meyve suyu veya kurutma tesislerinde değerlendirilmesini istiyor. Sinop’ta bu tesisler bulunmadığı için ürünlerin heba olduğunu belirtiyor. Yetkililerden konuya bir çözüm bulunmasını istiyor.
Erfelek Ziraat Odası Başkanı Ali Koca, “Erfelek’te yetiştirdiğimiz kestanemiz başta olmak üzere, kestane balımız, elma, armut çeşitlerimiz bol miktarda var. Bunun yanında fındık üreticiliğimiz ve hayvancılığımız devam ediyor. Diğer ürünlerde satışımızı pazarlamamızı yapabiliyoruz. Mesela fındığımızın, kestanemizin satışı yapılabiliyor ama ilçemizdeki elma ve armutları değerlendiremiyoruz. Çünkü Erfelek’te bir meyve suyu fabrikası veya kurutma tesisi ilçemizde ve Sinop’ta da olmadığı için bu çiftçilerimize gelir olarak
kaydedilemiyor maalesef. Pazarlarda sattığımız birkaç kilo satıştan başka ileriye geçemiyoruz. Binlere ton meyvemiz heba olup gidiyor. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nin yaptığı çalışmada ilçemizde 106 çeşit endemik armudun ve bununla birlikte her yerde bulunmayan elma çeşitlerimizin olduğu tespit edildi. Bu meyvelerin böyle heba olması bizleri üzüyor. Üreticilerimize de ekonomik bir kayıp.
Bu yüzden bir tesis istiyoruz. Meyve suyu tesisi veya herhangi bir girişimcimizin yapabileceği bir tesisle heba olan bu ürünlerimizin ekonomiye kazandırılmasını istiyoruz. Avrupa’da kurutulmuş ürün kullanım şekli yayınlaşıyor. Bizim meyvelerimizde bu şekilde kurutularak veya meyve suyu yapılarak işlenebilir arz edilebilir” dedi.
Vatandaşlardan Selman Yiğit, “Haziran ayından bu yana bölgemiz çok ciddi yağışlar alıyor. Hal böyle olunca da ürünlerimize yansıdı. Bu yıl mantarda çok ciddi gelir getiren bir ürün oldu. Kestanelerde de yine aynı şekilde geçen sene yaşadığımız kurtlanma gibi sorunlar çok şükür bu sene yaşanmadı.
Tam bu ürünlerimizi hasat ettiğimiz vakitte elma ve armudun da hasat dönemi başlıyor. Ancak bahçelerde ürünlerimiz hep yerlerde. Gerek bölgemizde meyvelerin değerlendirilmesi noktasında hem bir tesisimiz yok. Hem de bununla alakalı bir çalışma yok. Hal böyle olunca ürünlerimizi değerlendiremiyoruz. Hepsi ağaçlarda çürümeye bırakılıyor. Yetkililerden bölgemizin endemik türlerini değerlendirme noktasında yardım istiyoruz. İçimiz acıyor yerde bu ürünleri görmekten. Çünkü bunlar çok küçük tesislerde daha uzun süre saklayabileceğimiz daha değerli ürünler haline gelebilir” diye konuştu.
