GÜNDEM - 05 Nisan 2020 Pazar 13:32

Bir umutla dükkanlarını açıyorlar

A
A
A
Bir umutla dükkanlarını açıyorlar

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan ve "En iyi korunan 20 kent" arasında bulunan Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bazı esnaflar müşteri gelir umuduyla dükkanlarını açıyor.

Osmanlı döneminden kalma han, hamam, cami, konak ve çeşmelerin yer aldığı, 3 bin yıllık geçmişe sahip olan İpek Yolu üzerinde kurulu tarihi ilçede yeni tip korona virüs (Covid-19) salgını nedeniyle hayat adeta durdu. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlayan Safranbolu’da korona virüs nedeniyle yaklaşık 2 aydır sokaklar boş kaldı. Özellikle Uzakdoğu’dan binlerce turist ağırlayan tarihi ilçede esnafların çoğu dükkanlarını kapattı.

Osmanlı şehir hayatı ve kültürünü yansıtması dolayısıyla "Osmanlı’nın parmak izi" olarak adlandırılan Safranbolu’da korona virüs tedbirleri nedeniyle vatandaşlar dışarı çıkmazken, bazı esnaflar müşteri gelir umuduyla dükkanlarını açmaya devam ediyor. Esnafların beklentisi ise korona virüsün ortadan kalkması ve eski günlerine geri dönmek. Yemenciler Arastası’nda 28 yıldır esnaflık yapan Mustafa Akgül, İhlas Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada hafta içi dükkanları açmadıklarını söyledi. Arasta Çarşısı’nın hafta içi kapılarının kapalı olduğunu ifade eden Akgül, "Hafta sonu belki gelen giden olur diye bir iki arkadaş dükkanımızı açıyoruz. Virüsün işlerimizi etkilemesi çok fazla. Özellikle son 25 günden beri Türkiye genelinde olduğu gibi hizmet ve turizm sektörü bu işten etkilendi. Bizim gibi Uzakdoğu müşterisine çalışan gruplar daha da etkilendi. Çarşıda in cin top oynuyor. Maskemiz, eldivenimiz var. Sabah geldiğimizde çarşımızı çamaşır ve sirkeli suyla güzelce yıkıyoruz. Elimizden gelen tedbiri alıyoruz, belediyemiz de bize yardımcı oluyor" dedi.

Beklenti sezonun eskiye dönmesi 

Tarihi Çarşı’da kolonya satışı yapan Mücahit Çalova da ürünlerinin genel bir ihtiyaç haline geldiğini, o nedenle dükkanlarını açtıklarını belirtti. Turistin gelmediğini, yerli halkın da çok az sayıda geldiğini aktaran Çalova, "Fiyatlarımız halen daha aynı. Bizimki zaten yöresel safran kolonyası. Fiyatları eskisi gibi aynı. Bunun sebebi elimizde hala ürün olması. Yeni ürün bize fiyatlı gelirse biz de zamlı satmak zorundayız. Ramazan sonunda sezonun tekrar eskiye dönmesi ama günümüz şartlarında biraz zor duruyor" diye konuştu.

Tarihi Çarşı’da 42 yıldır tarihi konakların kilitlerini yapan çilingir Hüseyin Şahin Özdemir ise Safranbolu’nun turizme dayalı bir kent olduğunu kaydetti. Safranbolu’da imalatın bittiğini anlatan Özdemir, "’Sen yap, ben satayım durumu söz konusu. Türkiye’de en güzel şey imalattır. Şuanda bizim yaptığımız iş asırlar önce kurulan Demirciler Arastası’nda imalatla geçinilmiş, biz de imalatla geçiniyoruz. İmal etmesek, hediyelik eşya satan arkadaşlarımız gibi biz de bu dükkanları kapatmak zorunda kalacaktık" dedi.

Virüs nedeniyle kimsenin evden çıkmadığını anlatan Özdemir, şunları kaydetti:
"Bu olaylar öncesinde başlamış olan restorasyonların tamamlanması ve bitirilmesi için yaptığımız ürünlere ihtiyaç olduğundan işimize devam ediyoruz. İşimizde azalma oldu. Ama daha önce başlamış olan restorasyon olmasaydı bizde evimizde kalacaktık. Şuan beklentimiz bir an önce virüs hastalığına çare bulup, herkes eskisi gibi gezmesinde, alışverişinde, akraba ziyaretinde, ticaretine kavuşması."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükçekmece’de kontrolden çıkan araç tırın altına girdi: 1 ölü, 2 yaralı Büyükçekmece’de gece saatlerinde kontrolden çıkan otomobil, seyir halindeki tırın altına girdi. Kazada araç içerisinde sıkışan 1 kişi hayatını kaybederken tırın ve kaza yapan aracın sürücüleri ise yaralandı. Kaza, saat 01.45 sıralarında Büyükçekmece E5 Karayolu Edirne istikametinde gerçekleşti. İddiaya göre kontrolden çıkan E.M. (42) idaresindeki 35 KH 1721 plakalı otomobil, E5 üzerinde seyir halinde olan S.G. idaresindeki 76 DE 334 plakalı tıra arkadan çarparak tırın altına girdi. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri intikal etti. Kazada tır sürücüsünün yaralandığı öğrenilirken tırın altına giren otomobilin sürücüsü E.M. ve yan koltukta bulunan Ahmet Andırın (58) araç içerisinde sıkıştı. İtfaiye ekiplerinin kurtarma çalışmaları sonucu sürücü E.M. bulunduğu yerden yaralı şekilde kurtarılarak ambulansla hastaneye kaldırıldı. Sağlık ekipleri yan koltuktaki Ahmet Andırın’ın ise olay yerinde hayatını kaybettiğini tespit etti. Olay yeri inceleme ekipleri ve nöbetçi savcının incelemelerini tamamlamalarının ardından Ahmet Andırın’ın cenazesi ceset torbasına koyularak ambulansla en yakındaki hastane morguna götürüldü. İtfaiye ekiplerinin çalışması sonucu tırın altına sıkışan araç bulunduğu yerden çıkarılırken polis ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.