GENEL - 17 Ağustos 2010 Salı 12:23

Çeçen adası'nda tek başına yaşam

A
A
A
Çeçen adası'nda tek başına yaşam

Konya'nın Beyşehir ilçesinde evli ve 2 çocuk babası olan Abdurrahman Harcı, 8 yıldır Beyşehir Gölü içerisindeki Çeçen Adası'nda yalnız bir yaşam sürüyor.

ALİ RIZA ÖNSES /KONYA

 

Abdurrahman Harcı, adada 28 yıl önce inşa edilen içerisinde odaları, mutfağı, banyo ve tuvaleti olan bir evde kalırken, ihtiyacı olan elektriği rüzgar ve güneş enerji sistemlerinden yararlanarak kendisi üretiyor, suyunu ise evin önünde bulunan sondaj kuyusundaki tulumba sayesinde ya da gölün temiz olduğu günlerde buradan karşılıyor.

 

Evli ve 2 çocuk babası olmasına rağmen yalnız bir yaşam sürmeyi sevdiğini, yalnızlıktan hiç sıkılmadığını belirten Harcı, Çeçen Adası'nda tarım ve hayvancılıkla uğraştığını belirtti. 80 koyunluk bir sürüyle adada yaşadığını, bunun yanı sıra aynı mekanda buğday ekerek geçimini sağlamaya çalıştığını kaydeden Harcı, "Eşim ve çocuklarım adaya yaklaşık 1 kilometre mesafedeki Gölkaşı köyünde ikamet ediyor. İşin durumuna göre bazen köye gidiyorum. Bazen de onlar geliyor. Ama genelde bu adada yalnız başına yaşıyorum. Burada rüzgar gülü var, güneş enerji paneli var. Tek başıma kaldığım bu evdeki küçük televizyonum ile lambaların elektriğini bunlar sayesinde temin ediyorum. Suyu ise
genelde evimin önündeki tulumbadan karşılıyorum. Burada yaşamamın sebebi biraz maddi durumla ilgili, biraz da doğanın rahatlığı açısından. 8 yıldır bu adada yaşıyorum. Ada yaşamını çok seviyorum ve yalnız yaşamdan sıkılmıyorum. Topluma çıktığım zaman daha çok rahatsız oluyorum" şeklinde konuştu.


Adada kendisinin kaldığı evden başka ada sakinlerine ait milli park ilan edilmeden önce yapılan evler de olduğunu hatırlatan Harcı, "Ancak bu evlerin sahipleri yaz mevsimlerinde gelip kısa süreli olarak kalıyor. Bu adayı bir bekçi gibi bekleyen, en uzun süreli kalan insan benim. Burada hiçbir problem yaşamıyorum. Gazetem geliyor, küçük bir televizyonum var" diye konuştu.

 
Beyşehir Gölü'nde 25 yıl balıkçılık yaptığını ancak bu mesleği daha sonra bıraktığını kaydeden Harcı, kış mevsiminde adada yaşamın daha zor hale geldiğini, göl içerisindeki adada aralık, ocak ve şubat aylarında daha soğuk bir dönem yaşandığını, gölün donduğu aylarda ise bazen adada günlerce mahsur kalabildiğini söyledi. Gölün donduğu yıllar önce adada 15 gün süreyle mahsur kaldığını ancak bunu dert etmediğini anlatan Harcı, "Göl buz tutuğu için köyüme gidip gelemedim. Bu sürede kendi ihtiyaçlarımı karşıladım. Doktor gerektirecek bir sağlık problemim ise şu ana kadar olmadı. Böyle bir problemim yok. Ama olursa da cep telefonum var. Ona da ulaşacağımı düşünüyorum" dedi.


Adada kendi yetiştirdiği organik sebzelerle beslendiğini, ihtiyaçlarını karşılamak için tekne ile köye gidip gelebildiğini kaydeden Harcı, beslediği koyun sürüleri ile bir dana ile de uzun yıllardır birlikte yaşadığı için çok iyi anlaşabildiğini de belirterek, şunları kaydetti:


"Yetiştirdiğim koyunları ben 'kızlar' diye çağırdığımda yanıma geliyorlar. Onları bazen kendi ellerimle besliyorum. Yaz aylarında ada geniş olduğu için otlanarak besleniyorlar. Kış aylarında ise saman ve yemlerini veriyorum. Bir de danamız var. Ona da 'Aliş" diye sesleniyorum. Çağırdığımda yanıma geliyor. Burada köpeğim 'duman', koyun sürüleri ve bir danamla birlikte dostça bir yaşam sürüyoruz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa’da kestanenin geleceği ele alındı Bursa Orman Bölge Müdürü Erdal Şahan, Kardelen ve Yaylacık markalarıyla iç pazara, Cardelion markasıyla dış pazara Bursa kestane şekeri üreten İlka Şekerleme tesislerini ziyaret ederek, kestanenin şekere dönüşüm sürecini yerinde inceledi. Ziyarette, Bursa’da kestane yetiştiriciliğinin yeniden güçlendirilmesine yönelik yürütülen çalışmalar ele alındı. Bursa’nın coğrafi işaretli ürünü kestane şekerinin üretim sürecini yakından incelemek amacıyla İlka Şekerleme’nin Nilüfer Yaylacık’taki modern tesislerine gelen Bursa Orman Bölge Müdürü Erdal Şahan, üretimin her aşamasına ilişkin detaylı bilgi aldı. Ziyarette İlka Şekerleme Genel Müdürü Mümin Akgün ev sahipliği yaptı. Ziyaret kapsamında Bursa Orman Bölge Müdürü Erdal Şahan, orman meyvesi olan kestanenin işlenerek katma değeri yüksek bir ürüne dönüşme sürecini yerinde gözlemledi. Üretim hattı, hijyen ve sanitasyon uygulamaları, kalite kontrol süreçleri ile ihracata yönelik üretim standartları hakkında bilgilendirilen Şahan, kestane yetiştiriciliğinin Bursa ekonomisi ve orman köylüsü açısından taşıdığı öneme dikkat çekti. Ziyarette, Bursa’nın kestane şekeri üretiminde merkez konumda olmasına rağmen, kestane ağaçlarında görülen gal arısı ve mavi mürekkep hastalığı nedeniyle son yıllarda verim düşüşü yaşandığı, bu nedenle üreticilerin hammaddeyi ağırlıklı olarak Ödemiş ve Kiraz bölgelerinden temin etmek zorunda kaldığı değerlendirildi. Bu tablonun tersine çevrilmesi amacıyla Bursa Orman Bölge Müdürlüğü’nün, Orman Genel Müdürlüğü koordinasyonunda kestane yetiştiriciliğine yönelik yürüttüğü çalışmalar da gündeme geldi. Orman Genel Müdürlüğü’nün son yıllarda kestane zararlılarına karşı yürüttüğü biyolojik mücadele ve ıslah çalışmaları sayesinde, sahada verim artışlarının gözlemlenmeye başlandığı, bu çalışmaların kestane yetiştiriciliğinin sürdürülebilirliği açısından önemli bir eşik oluşturduğu vurgulandı. Ziyarete ilişkin yapılan açıklamada, Bursa Orman Bölge Müdürlüğü’nün kestane gal arısına karşı yürüttüğü biyolojik mücadelenin somut sonuçlar verdiği belirtildi. 2025 yılında yürütülen çalışmalar kapsamında 650 bin gal yumrusunun toplandığı, bu yumrulardan 75 bin adet gal arısının doğal düşmanı olan Torymus sinensis üretildiği ve yüzde 11,5’lik üretim oranına ulaşıldığı ifade edildi. Bursa Orman Bölge Müdürü Erdal Şahan, Bursa’da kestane yetiştiriciliğinin geliştirilmesine yönelik çalışmaların Orman Genel Müdürlüğü’nün destekleriyle kararlılıkla sürdürüldüğünü vurguladı. Kestanenin hem çevresel hem de ekonomik açıdan önemli bir orman ürünü olduğuna dikkat çekildi. İlka Şekerleme Genel Müdürü Mümin Akgün ise firma olarak Bursa’da kestane yetiştiriciliğinin yeniden güçlenmesi adına üzerlerine düşen sorumluluğu almaya hazır olduklarını ifade etti. Akgün, yerel üretimin artmasının hem sektör hem de Bursa ekonomisi açısından önemli kazanımlar sağlayacağını dile getirdi.
Kayseri Başkan Palancıoğlu KAYSO heyetine gözde projelerini gezdirdi Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, ilçenin gözde projeleri arasında yer alan Çarşı Melikgazi projesi ile Melikgazi Belediyesi Mehmet Altun Havacılık ve Uzay Teknolojileri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni Kayseri Sanayi Odası Başkanı Mehmet Büyüksimitci, Meclis Başkanı ve yönetim kurulu üyelerine gezdirerek, bu iki yatırım hakkında bilgiler verdi. 2 projeyi heyete gezdirerek yapılan çalışmaları detaylarıyla birlikte paylaşan Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, "Kayseri Sanayi Odası Başkanımız Sayın Mehmet Büyüksimitci, Meclis Başkanımız Sayın Abidin Özkaya ve değerli yönetim kurulu üyeleri ile Çarşı Melikgazi ve Havacılık Lisemize teknik ziyaret gerçekleştirdik. Çarşı Melikgazi’yi 13 Şubat’ta inşallah açmaya karar verdik. Firmalarımızla anlaşmalarımızı yaptık. Birçoğu üretime başladı. Çarşı Melikgazi Kayseri’nin ticaretinin yeni güler yüzü olacak. Havacılık Lisesi de bizim için son derece önemli. Melikgazi Belediyesi Mehmet Altun Havacılık ve Uzay Teknolojileri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Kayseri’nin sanayisine yeni bir yön verecek şekilde, İngilizce hazırlık olmak üzere 50 öğrencimiz ile eğitime başladı. İnşallah Sanayi Odamızın, sanayicilerimizin, savunma sanayi şirketlerimizin ve Savunma Sanayi Başkanlığımızın, hepsinden önemlisi Kayserililerin burayı sahiplenmesi; Kayseri’nin ve ülkemizin geleceği açısından son derece önemli. Kayseri’mizde özellikle Sanayi Odası Başkanımız, bakanlarımız, milletvekillerimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımız ile el ele vererek ortaya çıkartacağımız havacılık ve uzay bilimleri ile ilgili bir OSB çalışması var. Bu yeni kurulacak olan OSB’ye bu okulumuz bir zemin teşkil edecek. Kayseri’nin geleceğine ve sanayisine yön verecek çocukların yetişmesine vesile olacak. Ben değerli başkanlarıma, sanayicilerimize ve yönetim kuruluna ziyaretlerinden dolayı teşekkür ediyorum." dedi. "Çarşı Melikgazi Kayseri’nin marka değerine çok ciddi katkıda bulunacak" Kayseri Sanayi Odası Başkanı Mehmet Büyüksimitci de çok faydalı bir gezi gerçekleştirdiklerini söyleyerek projelerle ilgili şunları dile getirdi: "Hakikaten bugün çok faydalı bir gezi yaptık. Tabii ki biz sosyal medyadan sizleri takip ediyoruz ama özellikle Çarşı Melikgazi bence Türkiye’de örneği olmayan bir konseptle kurulmuş. Kayseri’ye Kayseri’nin marka değerine çok ciddi katkıda bulunacak. İçerideki konsept gereği Kayseri’nin belli firmalarının olması ve dışarıdan gelecek misafirlerin ilk adres olarak seçeceğine inanıyorum. Vatandaşımız da çok teveccüh gösterecektir. Standart işler dışında güzel işler yapıldığı için size ve ekibinize çok teşekkür ediyoruz. Kayseri’ye değer katıyorsunuz. Havacılık Lisemiz ise Türkiye’nin geleceği ile ilgili çok güzel bir okul. Vizyoner bakış açısıyla mesleki eğitimle ilgili böyle bir girişimde bulunmanın bugün de sonuçlarını alıyoruz. Çocukların en yüksek okulları kazanacak puanlarla bir meslek lisesi seçmiş olmaları aslında bu okulun ne kadar doğru kurgulandığını gösteriyor. Gelişmiş ülkelerde de gördüğümüz gibi mesleki eğitimle ilgili demek ki bizim bir şeyler yapmamız gerekiyordu. Bunu da yine siz yaptınız. Kayseri’nin 1926’da başlayan havacılıkla ilgili bir serüveni vardı. Bu okul ile bunu tekrar bir imza altına almış olduk. Önümüzdeki yıllarda kurulacak olan Uzay, Havacılık ve Savunma İhtisası OSB ile endüstriyel üretim Kayseri’de başlayacak. Sizlere tekrar tekrar teşekkür ediyorum."
Kocaeli Başiskele’de ulaşım konforu için yeni çalışma Başiskele ilçesinde ulaşım konforunu artırmak amacıyla Hoca Ahmet Yesevi Caddesi’nde başlatılan yenileme çalışmaları sürüyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yol Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı ekipleri, ilçenin önemli güzergahlarından biri olan 3 bin 200 metre uzunluğundaki caddede altyapı ve üstyapı çalışmalarını eş zamanlı yürütüyor. Güzergahın 2 bin 500 metrelik bölümünde binder asfalt serimi ve yaya kaldırımı imalatlarını tamamlayan ekipler, bu kısımda 5 bin 500 ton aşınma tabakası asfalt serimi gerçekleştirdi. Yol genişletme ve altyapı çalışmaları sürüyor Caddenin kalan 1 kilometrelik kısmında altyapı yenileme çalışmaları devam ederken, 800 metrelik bölümde ise yol genişletme işlemi yapılıyor. Çalışmalar kapsamında elektrik hatları yer altına alınırken, dekoratif aydınlatma direklerinin montajı ve orta refüj düzenlemeleri gerçekleştiriliyor. Dere ıslahı ve menfez inşası tamamlandı Proje dahilinde Kanlı Dere üzerinde yürütülen ıslah çalışmaları neticesinde bir menfez inşa edildiği, güzergah üzerinde iki ayrı kavşak düzenlemesinin yapıldığı kaydedildi. Özellikle hafta sonları Yuvacık Barajı güzergahını kullanan sürücüler için alternatif ve konforlu bir ulaşım aksı oluşturulması hedeflenen caddedeki taş duvar ve çevre düzenleme imalatlarının kısa sürede tamamlanacağı belirtildi.
Antalya Dağın zirvesinde mahsur kalıp çığlığını 4 gün sonra duyurabilen genç: "Devletimden Allah razı olsun, gelmeseler ölecektim" Antalya’da 800 metre rakımlı dağa çıkıp 650’nci metresinde mahsur kaldıktan sonra yardım çığlığını dördüncü gün duyurabilen genç, ihbarla bölgeye yönlendirilen JAK ve AFAD ekiplerinin başarılı operasyonuyla kurtarıldı. Geceyi dağda ekiplerle birlikte ateş yakıp yemek yiyerek geçiren genç, zirveden 5’inci gününde indirildi, "Allah razı olsun devletimizden. Gelmeseler orada ölecektim ya da kendimi atacaktım. Gece geldiler ateş yaktılar, yemek yedirdiler. Çok minnettarım" dedi. Antalya’nın Konyaaltı ilçesi Çakırlar Mahallesi’nde, cumartesi günü yaklaşık 800 metre rakımlı dağın 650’nci metresinde mahsur kalan Samet Kara (29), günlerce sesini duyurmaya çalıştı. Pazartesi gecesi ise dağlık alandan bir kişinin bağırdığını ve yardım istediğini duyan bölgedeki kum ocağındaki çalışanlar çevreyi kontrol etti. Sesin geldiği bölgeyi kontrol eden güvenlik görevlileri yardım çağrısının sarp kayalıkların olduğu dağlık alandan geldiği fark etti. Bölgede kendi imkanları ile arama yapan çalışanlar kimseye rastlayamadı. Ancak dün sabah saatlerinde tekrar bir kişinin yardım istediğini duyan çalışanlar durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. Drona el salladı Aynı zamanda bölgede ikamet eden bir vatandaşın dağlık alanda bir kişiyi gördüğü ve el salladığı ihbarı üzerine bölgeye Jandarma Komando Arama Kurtarma timi (JAK) ve AFAD ekipleri sevk edildi. Verilen konuma gelen AFAD ekipleri ilk olarak termal ve kızılötesi kameralı dronlar ile bölgede arama yaptı. Yapılan aramada ilk olarak mahsur kalan gencin yeri tespit edildi. Kayaların arasında bir oyuğa sığındığı ve oldukça bitkin halde olduğu gözlenen genç, mahsur kaldığı yerden kurtarmak için gelen AFAD ekiplerinin gönderdiği drona el sallayarak mutluluğunu gösterdi. 10 saatlik tırmanış ile ulaştılar Gencin yerini tespit eden AFAD ekipleri gencin bulunduğu noktanın sarp kayalık ve ulaşımın imkansız olması nedeniyle Jandarma Komando Arama Kurtarma (JAK) timinden yardım istedi. Dağlık alanın diğer yanından dün öğlen saatlerinde tırmanışa başlayan JAK ekipleri yaklaşık 10 saatlik uğraş sonunda 4 gündür bölgede mahsur kalan Samet Kara’nın yanına gece saatlerinde ulaşmayı başardı. Sığındığı oyukta kendisini kurtarmak için gelen JAK ekibini karşısında gören genç büyük mutluluk yaşarken, yapılan ilk kontrolde herhangi bir yaralanma olmadığı belirlendi. Ateş yakarak geceyi birlikte geçirdiler Yağışın devam etmesi ve saatin geç olması nedeniyle herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması adına gencin sağ salim kurtarılması için JAK ekibi geceyi bölgede geçirip hava aydınlanınca inişe geçme kararı aldı. Gencin bulunduğu noktaya kamp kuran JAK timi ıslanan ve üşüdüğü görülen gencin ısınması için ateş yakarak yiyecek ile su verdi. Sabah erken saatlerde ise genci aşağı indirme çalışmaları tekrar başladı. Ayağındaki terliği kullanılamaz hale gelen Samet Kara’ya ekipler ayakkabı getirip giydirdi. Ardından Kara, gerekli emniyet tedbirleri alınarak, JAK ve AFAD ekipleri tarafından dağcılık ekipmanları ile indirilerek kurtarılması sağlandı. "Allah razı olsun devletimizden" Kurtarılmasının sevincini yaşayan Kara, "Tedbirsiz dağa çıktım. 4 ya da 5 gündür oradaydım. Allah razı olsun devletimizden. Gelmeseler orada ölecektim ya da kendimi atacaktım. Gece geldiler ateş yaktılar, yemek yedirdiler. Çok minnettarım" dedi. "Canım sıkılmıştı, yıldızlara bakacaktım" Kara, neden dağa çıktığı yönündeki soruya da "Yıldızları bakacaktım. Canım çok sıkılmıştı" cevabını verdi. Bölgede hazır bekleyen sağlık ekiplerince kontrolleri yapılan genç, ardından tedbir amaçlı hastaneye götürüldü.