SAĞLIK - 08 Nisan 2020 Çarşamba 13:10

'COVID- 19 belirtilerinde KBB hekimlerini ilgilendiren şikayetler de göz önünde bulundurulması gerekir'

A
A
A
'COVID- 19 belirtilerinde KBB hekimlerini ilgilendiren şikayetler de göz önünde bulundurulması gerekir'

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Şaban Çelebi, koronavirüs belirtilerinde KBB hekimlerini ilgilendiren şikayetlerin de göz önünde bulundurulması gerektiğini söyledi.

Koronavirüs (COVİD-19) pandemisinin tüm dünya ile birlikte ülkemizi de etkileniyor. Alınan tedbirlerle birlikte salgının azaltılması hedefleniyor. Görülen semptomları hastalığın teşhisinde önemli yer tutuyor.

Korononavirüslü hastalarda en yaygın olarak ateş, öksürük, yorgunluk, nefes darlığı, boğaz ağrısı, baş ağrısı, yaygın vücut ağrısı, bulantı, kusma, ishal, gözlerde kızarma gibi şikayetlerin bir ya da birkaçının görülebildiğine dikkat çeken Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Şaban Çelebi, bu şikayetlerin içerisinde en önemlisinin ateş ve öksürük olduğunu, bununla birlikte KBB hekimlerini ilgilendiren şikayetlerin de göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade etti.

'' Güney Kore'de koronavirüs hastaların yüzde 30’unda tat ve koku bozukluğunun tespit edildi''
Hiçbir semptomu olmayan sadece tat ve koku bozukluğu gelişen hastalarda da koronavirüs enfeksiyonunun olabileceğini dile getiren Doç. Dr. Çelebi, Güney Kore’de koronavirüs hastaların yüzde 30’unda tat ve koku bozukluğunun tespit edildiğini belirtti.

Bu tat ve koku bozukluğunun herhangi bir başka belirti olmadan ani olarak gelişebileceğini, ateş, ağrı, öksürük, solunum sıkıntısı gibi koronavirüsün yaygın şikayetlerinin görülmeyebileceğini sözlerine ekleyen Doç. Dr. Çelebi, bu kişilerin sosyal mesafeye ve izolasyon kurallarına uyarak koronavirüs kliniklerine müracaat etmesinde fayda olduğunu vurguladı.

Tat ve koku kaybına dikkat
Tat ve koku kaybına dikkat çeken Doç. Dr. Çelebi, ''Normalde keskin olarak aldığımız tat ve kokularda (örneğin; soğan, baharat, kolonya, kahve) kaybolma olur. Tat ve koku bozukluğu koronavirüse özgü bir bulgu olabilir. Bu şikayeti olan kişiler, hastalığın yayılmasının önlenmesi açısından daha dikkatli olmalıdır'' dedi.

Tat ve koku bozukluğunu açıklayan başka bir sebep olmadığında, özellikle bu koronavirüs salgını döneminde hastanın, bu hastalık yönünden değerlendirilmesinin göz önünde bulundurulması gerektiğinin altını çizen, Doç. Dr. Çelebi, genetik ve çevresel faktörlerdeki farklılıktan dolayı bu şikayetlerin her hastada görülmediğini, tat ve koku bozukluğu şikayeti olan kişileri muayene eden KBB hekimlerinin, bu hastaları potansiyel koronavirüs pozitif hasta olarak değerlendirip muayene önlemlerini alması gerektiğini belirtti.

''Belirtilere doğru yaklaşım çok önemli''
Doç. Dr. Şaban Çelebi, virüsün en fazla burun ve boğazı içine alan üst hava yolunda bulunduğunu ve muayene ederken hastanın hapşırması ile bulaşıcı riskin arttığını vurguladı.Tat ve koku duyusu kaybının genellikle geçici bir şikayet olduğunu ve birkaç gün ila birkaç hafta içerisinde düzeleceğini anlatan Doç. Dr. Çelebi, burada ürkütücü olan durumun, tat ve koku duyusunun kaybı değil, bu hastaların göz ardı edilerek diğer hasta olmayan kişilere koronavirsü yayma ihtimalleri olduğunu belirtti.

''Burun tıkanıklığı şikayeti de koronavirüs hastalarda nadiren görülmekle''
Doç. Dr. Çelebi sözlerine şöyle devam etti: ''Burun akıntısı ve burun tıkanıklığı şikayeti de koronavirüs hastalarda çok çok nadiren görülmekle birlikte bunun dışındaki daha önce görülmemiş hasta yakınmaları da daha dikkatlice değerlendirilip özellikle bu pandemi döneminde göz önünde bulundurulmalıdır'' dedi.

''Koronavirüsün yüz felci ve işitme kaybı yapması ile ilgili herhangi bir bilimsel veri yok''
Koronavirüsün yüz felci ve işitme kaybı yapması ile ilgili herhangi bir bilimsel veri olmadığını ifade eden Doç. Dr. Çelebi, ''İşitme kaybı olan hastaların yalnızlık, anksiyete, depresyon gibi nedenlerden dolayı immün sistemler zayıflayabilir. Aynı zamanda işitme kaybı olan hastaların çoğunluğu ileri yaşlarda ve hipertansiyon, diyabet gibi ek hastalıkları var. İşitme kaybı olan bu hastaların koronavirüse karşı direncinin zayıf. Yani işitme kaybı olması, koronavirüse yakalanma riskini arttırabilir gibi bir durum söz konusu değil'' şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Başkan Görgel: “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda” Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikada çıkan yangınla ilgili olarak “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Kahramanmaraş’ta ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikadaki alanda incelemede bulunan Başkan Görgel, yetkililerden bilgi alıp fabrika sahiplerine ve yakınlarına geçmiş olsun dileklerini iletti. Yangının büyük bir bölümünün kontrol altına alındığını ifade eden Başkan Görgel, “Burası büyük bir mobilya fabrikası, bize gelen ihbarın ardından kısa sürede gelip yangını söndürmeye çalışıyoruz. Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Kimyasal maddelerin de olduğu için yangının söndürmek kolay değil. Gerçekten arkadaşlarımız büyük bir özveri ile çalışıyor. Biraz önce kum ocağı atölyemizde kaza meydana geldi, bir kardeşimiz canımız vefat etti. Ne yazık ki zor bir gece geçiriyoruz. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Başkan Görgel, yangın söndürme çalışmalarına itfaiye daire başkanlığının ekiplerinin yanı sıra orman bölge ve emniyet teşkilatının da destek verdiğini ifade etti.
İstanbul Akademisyenin kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadına adli işlem başlatıldı Türk-Alman Üniversitesi Akademisyeni ve Akşam Gazetesi yazarı Tacettin Kutay’ın 6 yaşındaki kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadın hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama-Hakaret" suçlarından adli işlem başlatıldı. Kutay, olaya ilişkin sosyal medya hesabından videolu bir paylaşım yaparak şunları kaydetti: “6 yaşındaki kızım Fulya ile Göztepe’de yürüyorduk. İlahi söylemek istedi ve ’Ey aşıkı dildade’ okumaya başladı. ’Lailahe illallah Muhammedurrasulullah’ derken videodaki kadın yanımızdan geçiyordu. Durdu ve Fulya’ya ’Bunları size nerede öğretiyorlar anaokulunda mı?’ diye sordu. ’Ben öğretiyorum’ dedim. ’El kadar çocukların beynini bu saçmalıklarla yıkıyorsunuz. Ben üniversite hocasıyım, siz ne cahil insanlarsınız’ dedi. Bu gemi azıya almışlık, şuursuzluk sokak ortasında altı yaşında çocukları sözlü taciz etmeye kadar vardı. Varın gerisini siz hesap edin.” Edinilen bilgilere göre, Kutay’ın polisi araması üzerine M.G. (73) isimli şüpheli işlemler için karakola götürülürken her iki taraf da birbirinden şikayetçi oldu. Emekli hemşire olduğu öğrenilen M.G. hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama- Hakaret" suçlarından, Kutay hakkında ise "Hakaret" suçundan adli işlem başlatıldı. Dosyaları ikmalen adliyeye gönderilen şahıslar adli makamlarca karakoldan serbest bırakıldı.
Bursa “Mahzen-32” operasyonunda yakalanan 27 şüphelinin tamamı tutuklandı Bursa İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü ile Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan çalışmalar sonucu Bursa merkezli 7 ilde eş zamanlı düzenlenen “Mahzen-32” operasyonunda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 27 kişi, kıskıvrak yakalandı. Hakim karşısına çıkarılan şüphelilerin tamamı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bursa merkezli İstanbul, Ankara, Trabzon, Sakarya, Yalova ve Diyarbakır’da düzenlenen “Mahzen-32” operasyonları ile elebaşılığını cezaevinde olan Ümit Saral’ın kardeşi Hakkı Saral’ın yaptığı suç örgütü çökertildi. Organize suç örgütü üyesi şüphelilerin, Bursa merkez ve İnegöl’de vadeli araç alım satım faaliyetlerinde bulunarak vatandaşlardan silah zoruyla yüksek miktarlarda para tahsilatı yaptıkları tespit edildi. Bunun yani sıra Bursa’ya il dışından getirdikleri yaşları 17 ile 25 arasında tetikçiler vasıtasıyla para vermeyi kabul etmeyen kişilere ve bu kişilerin iş yerlerine yönelik silahlı saldırı düzenledikleri öğrenildi. Sıkı takibin ardından çete çökertildi Bursa’ya farklı illerden gelerek vadeli araç alımı yapanların adreslerini tespit ettikleri ve bu kişileri hürriyetlerinden yoksun bırakarak darp ettikleri, araç alım satımı nedeniyle kişiler arasında meydana gelen alacak-verecek konularına müdahil oldukları ve sözde mahkemeler kurarak haksız menfaat sağladıkları, silahla ölüm tehdidinde bulundukları kişilerin iş yerlerine ve araçlarına zorla el koydukları ve bu malları örgüt üyelerinin üzerine geçirdikleri, silah ve tehdit zoru ile el konulan araçları hediye adı altında örgütün elebaşına verdikleri ve suç faaliyetleri esnasında, güvenlik güçlerine yönelik silahlı saldırıda bulundukları tespit edildi. Operasyon için düğmeye basan polis, çeteyi çökertti. Operasyonlarda çetenin elebaşını Hakkı Saral’ın da arasında bulunduğu organize suç örgütü üyesi 27 şüpheli yapılan operasyon ile kıskıvrak yakalandı. Operasyonlar sonucu 10 iş yeri ile 34 evde yapılan aramalarda 16 adet tabanca, 56 milyon 434 bin TL değerinde 53 adet çek ve senet, bin 272 adet farklı çaplarda fişek, 430 bin 400 TL nakit para, 123 bin 800 dolar, 20 bin 800 euro ve 2 tane lüks araç ele geçirildi. İnegöl’de çetenin faaliyetlerini başlatan kişinin ise 41 yaşındaki iş kadını D.T. olduğu öğrenildi. Çetenin elebaşının da aralarında bulunduğu 27 kişi adliyeye sevk edildi. Çıkarıldığı mahkemece 27 şüphelinin tamamı tutuklanıp cezaevine gönderildi.