GÜNDEM - 26 Mayıs 2017 Cuma 22:19

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Karatepe: “Diyarbakır olmazsa Türkiye olmaz”

A
A
A
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Karatepe: “Diyarbakır olmazsa Türkiye olmaz”

Diyarbakır’ın fethinin 1378. yıldönümü nedeniyle düzenlenen programa katılan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Şükrü Karatepe, Diyarbakır olmazsa Türkiye’nin olmayacağını ifade ederek, “Kapısı olmayanın nesi olacak. Türkiye olmazsa Allah korusun coğrafyamız olmaz. Diyarbakır olacak, güçlü Diyarbakır olacak” dedi.

Diyarbekir Kültür Platformu tarafından Diyarbakır’ın fethinin 1378. yıldönümü nedeniyle Büyükşehir Belediyesi Kongre Merkezinde bir program düzenlendi. Programa Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Şükrü Karatepe, İçişleri eski Bakanı Abdulkadir Aksu, İl Müftüsü Burhan İşleyen, Sur İşadamları ve Toptancıları Derneği (SİDER) Genel Başkanı Şükran Yılmaz, Diyarbekir Kültür Platformu Sözcüsü Abdulkadir Arslanoğlu, sivil toplum örgütlerini temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda bir konuşma yapan Prof. Dr. Şükrü Karatepe, Diyarbakır’ın tarihi ve kültürel önemine dikkat çekerek, “İnsanlığın birikimi işte buradadır diyebileceğiniz tek merkez Diyarbakır’dır. Başka yok. Şam’dan çıktıktan sonra İstanbul’a kadar olan bütün değerleri toplayın yine Diyarbakır etmez. O kadar ihtişamlı, o kadar kıymetli bir şehir” dedi.

“Diyarbakır yöneticiler tarafından yeterince kollanmamıştır”

Diyarbakır’ın ihtişamlı imajının son dönemde değiştiğine dikkat çeken Prof. Dr. Karatepe, “Eğri oturup doğru konuşmak lazım. Maalesef bir de geldiğimiz bir dönem var. Bir de bakıyorsunuz bu imaj değişiyor. Ben bunu tek başına, çıkıp da kendi başlarına bu imajı bozacak davranışta bulunan insanların suçu olarak da görmüyorum. Biraz nefis muhasebesi yaparak bakmak lazım. Diyarbakır bizim kendi tarihimizin son dönemlerinde maalesef devlet tarafından, yöneticiler tarafından yeterince kollanmamıştır, yeterince gözetilmemiştir. Bölgeye tepeden bakılmıştır, bölge insanı aşağılanmıştır. Bölge insanlarının değerleri reddedilmiştir. Bu da kötülük yapmak isteyenlere zemin hazırlamıştır” diye konuştu.

“Bu bölgeye devletin yeniden gelmesi gerekiyor”

Buna bakarak devletin bunu telafi etmesi gerektiğini vurgulayan Karatepe, “Bu noktada belli adımların atıldığını görüyoruz. Bu yetmez. Özel bir durum gerekiyor. Türkiye’nin her tarafından farklı olarak Diyarbakır’dan başlayarak, bu bölgeye devletin yeniden gelmesi, meseleye uzaktan değil dürbünle değil, büyüteçle yakından bakıp çok detaylı bir şekilde ince ince bakması gerekiyor. Öyle kazmayla baltayla çalışmakla olmaz. Burada dantel işler gibi her bir ilmiğin ayrı ayrı buradan yeniden ilave edilmesi, o büyük halının, büyük desenin kopan parçalarını yeniden bir araya getirmek için bizim buradan başta devlet olarak sonra da birliğe bütünlüğe kardeşliğe inanan sivil toplum kuruluşlarının bu değeri korumak için mutlaka el ele vermemiz çalışmamız gerekiyor. Bölge istismara müsait hale gelmiş. Diyarbakır olmazsa Türkiye olmaz. İnanın olmaz. Kapısı olmayanın nesi olacak. Türkiye olmazsa Allah korusun coğrafyamız olmaz. Diyarbakır olacak, güçlü Diyarbakır olacak. Bütün yollarından Diyarbakır’a girdiğimizde barış içinde güvenlik içinde yaşadığımızı bileceğiz. Dışarıdan gelenler bu görüntüleri görmeyecek. En önemli durumun güvenlik olduğu görünüyor. Bir an önce bunun halledilmesi, bitirilmesi ve insanı normal hayatın dışına iten, normal hayatın dışında şeyler düşünmemize sebep olan özellikle dışarıdan gelen insanların ürpermesini sağlayan bu tür görüntülerin bir an önce bitirilmesi ve bütün kapılarından bu şehrin insanların gönül rahatlığıyla girmeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.

Konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır ile ilgili söylediği sözleri paylaşan Prof. Dr. Karatepe şunları kaydetti:

“Cumhurbaşkanımızın Diyarbakır ile ilgili söylediği birkaç güzel şeyi paylaşacağım, Diyor ki; ‘Diyarbakır bizim kalbimizdir. Diyarbakır’ı bizden koparmak isteyenler kalbimiz sökmek istiyorlar. Diyarbakır Türkiye’nin mührüdür. Kaderimiz bu topraklarda beraberdir. Diyarbakır İstanbulsuz, İzmirsiz, Kayserisiz, Konyasız olamaz. Konya, Kayseri, İzmir de Diyarbakırsız öksüz kalır, olamaz. Kardeşi kardeşten ayırmaya da hiç kimsenin gücü yetmez.”

Diyarbekir Kültür Platformu Sözcüsü Abdulkadir Arslanoğlu’nun yaptığı sunumun ardından program Grup Tillo’nun söylediği ilahilerle sona erdi. 

Emrah Kızıl - Ejder Ediz Işık 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya Ahlak Büro Amirliği tarafından 2022, 2023 ve 2024 Yılı ilk 4 aylık dönemde yapılan işlemler Kütahya İl Emniyet Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği tarafından 2022, 2023 ve 2024 Yılı ilk 4 aylık dönemde yapılan işlemler açıklandı. Valilikten yapılan açıklamaya göre, 2022 yılında, 18 cinsel saldırı, 21 cinsel istismar, 3 cinsel taciz ve 7 diğer olmak üzere toplam 49 adli olay meydana geldi. Olaylara karışan, 14 şahıs adli kontrol kararı ile serbest bırakılırken, 8 şahıs tutuklandı. 5 adli, 27 idari olmak üzere toplam 33 fuhuş olayı meydana geldi. 5 erkek, 31 kadın (2’si yabancı uyruklu) şahsa işlem yapılırken, yabancı uyruklu şahıslarla ilgili deport işlemleri gerçekleştirildi. Toplam 41 bin 250 TL idari para cezası uygulandı. 6 apart, 27 ikametgah olmak üzere toplam 32 adres 90 gün süre mühürlendi. Kumar oynanması için yer ve imkan sağlamak suçundan 5 şahsa adli işlem yapılırken, kumar oynayan 30 kişiye toplam 56 bin130 TL idari para cezası uygulandı. 3 kıraathane ve 2 dernek olmak üzere toplamda 5 işletme 30 gün süre ile mühürlenerek kapatıldı. “2023 Yılı” 2023 yılında,11 cinsel saldırı, 13 cinsel istismar, 2 cinsel taciz ve 3 müstehcenlik olmak üzere 29 olay meydana geldi. Olaylara karışan 12 şahıs adli kontrol kararı ile serbest bırakılırken, 6 şahıs tutuklandı. 2023 yılında 7 adli, 7 idari olmak üzere toplam 14 fuhuş olayı meydana geldi, 5 erkek, 21 kadın (4’ü yabancı uyruklu) şahsa işlem yapılırken, yabancı uyruklu şahıslarla ilgili deport işlemleri gerçekleştirildi. Olaylara karışan 7 kişi adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı, 5 şahıs tutuklandı. Toplam 189 bin 277 TL idari para cezası uygulandı.1 apart,1 adet masaj salonu, 14 ikametgah olmak üzere toplam 16 adres 90 gün süre ile mühürlendi. Kumar oynanması için yer ve imkan sağlamak suçundan 4 şahsa adli işlem yapıldı. Kumar oynayan 23 kişiye 89 bin 827 TL idari para cezası uygulandı. 4 kıraathane ve 1 dernek toplamda 5 işletme 30 gün süre ile mühürlenerek kapatıldı. “2024 Yılı ilk 4 ayı” 2024 yılı ilk 4 ayında, 2 cinsel saldırı, 13 cinsel istismar, 3 diğer suçlardan toplam 18 olay meydana geldi. Olaya karışan 18 şahıs adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı, 4 şahıs tutuklandı. 5 idari fuhuş olayı meydana geldi. 2 erkek (1’i yabancı), 3 kadın şahsa işlem yapıldı, yabancı uyruklu şahısla ilgili deport işlemleri gerçekleştirildi. Toplam 561 bin 705 TL idari para cezası uygulandı. 8 ikametgah 90 gün süre ile mühürlendi. Ayrıca 1 trans bireyde frengi, 1 yabancı uyruklu gay şahısta AIDS hastalığına rastlandı. Kumar oynanması için yer ve imkan sağlamak suçundan 4 şahsa adli işlem yapıldı, kumar oynayan 15 kişiye 96 bin 375 TL idari para cezası uygulandı. 5 kıraathane 30 gün süre ile 1 dernek süresiz olarak mühürlenerek kapatıldı. 2022 yılı - 2023 yılı Ahlak Büro Amirliği tarafından takip edilen olaylar karşılaştırıldığında, fuhuş olaylarında yüzde 57.7 oranında, kumar olaylarında yüzde 20 oranında, cinsel istismar olaylarında yüzde 38 oranında, cinsel saldırı olaylarında yüzde 38,8 oranında, cinsel taciz olaylarında yüzde 33 azalma meydana geldi. 2023 yılı İlk 4 ayı ile 2024 yılı ilk 4 ayında Ahlak Büro Amirliği tarafından takip edilen olaylar karşılaştırıldığında, fuhuş olaylarında değişim oranı yüzde 0, kumar olaylarında yüzde 33 oranında, cinsel istismar olaylarında yüzde 366 oranında artış, cinsel saldırı olaylarında değişim oranı yüzde 0, cinsel taciz olaylarında değişim oranı yüzde 0 olarak gerçekleşti.
Samsun Çöl tozları Samsun’un havasını bozdu: Türkiye’deki en kirli hava Çöl tozlarının etkili olduğu Samsun, hafta sonuna Türkiye’nin ‘en sağlıksız’ havası ile başladı. Bakanlık tarafından yapılan uyarıda “Hassas gruplar ciddi sağlık sorunları yaşayabilir. Genel halkın bazı sağlık etkileri yaşaması muhtemeldir” ifadeleri yer aldı. Ortalama 2 bin 500 kilometre uzaklıktaki Kuzey Afrika’dan gelen çöl tozları, Karadeniz’in en gözde şehri Samsun’da hayatı olumsuz etkiledi. Sis gibi şehrin üzerine çöken toz bulutu, dün akşam saatlerinde etkili olan yağmurla yere düştü. Kapalı ve puslu bir havayla hafta sonuna uyanan Samsunlulara, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağı web sayfasında ’sağlıksız hava’ uyarısı yapıldı. “Hava kalitesi sağlıksız, hassas gruplar ciddi sağlık sorunları yaşayabilir” Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağı (UHKİA) verilerinde Samsun’un İlkadım ilçesinde hava kalitesi ‘hassas’ durumdan ‘sağlıksız’ seviyeye yükseldi. Hava kirliliğinin 157 hava kalitesi indeksine yükseldiği duyurulan Samsun’da UHKİA’dan tarafından “Hassas gruplar ciddi sağlık sorunları yaşayabilir. Genel halkın bazı sağlık etkileri yaşaması muhtemeldir” uyarısı yapıldı. Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağı verilerine göre Samsun’daki hava kalitesinin son 1 hafta ‘iyi’den, ‘orta’, ‘hassas’ ve ‘sağlıksız’a doğru yükseldiği görüldü. Öte yandan Bafra, Canik ve Tekkeköy ilçelerinin hava kalitesi de ’hassas’ seviyede olduğu sayfada yer aldı.
Osmaniye Devlet desteğiyle kurdukları çiftlikte ’hanım ağa’ oldular Osmaniye’de kadın girişimciler, kooperatif aracılığıyla devletten aldıkları hibe desteğiyle kurdukları büyükbaş hayvan çiftliğinde aile ekonomisine katkı sağlıyor. Osmaniye Düziçi Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi çatısı altında 23 ev hanımı, Ticaret Bakanlığı KOOP-DES, Sanayi Bakanlığı SOGEP ve Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı’ndan aldıkları desteklerle kurdukları büyükbaş hayvan çiftliğinde süt ve süt ürünleri üretimiyle ekonomiye katkı sunuyor. Kooperatif bünyesinde kurdukları çiftlikte 10 baş süt ineğinin bakımını yapan kadınlar, 7 kişi başladıkları yolda 23 kadınla faaliyet göstermenin ve 300 kadınında hayatlarına dokunmanın mutluluğunu yaşıyor. Kooperatifin en genç ortaklarından biri olduğunu söyleyen Mine Sina Yüksel, "Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde yaşıyorum. Düziçi Kadın Kooperatifinin en genç ortağıyım, liseyi bitirdikten sonra çıktım bu maceraya aslında. Girişimcilik yapmak istedim, girişimciliğe merak sardım. Kendimi geliştirdim, bu konuda daha sonra Düziçi Kadın Kooperatifini buldum. Onlar da sağ olsunlar bana kucak açtılar, bende onların bir ortağı oldum. Şu an burada bizim hayvanlarımız da var, hayvanlarımızla ilgileniyorum. Onların yemleriyle, onların sütleriyle ilgileniyorum arta kalan zamanımızda da yukarıdaki atölyemizdeki çalışan kadınlara yardım edip destek oluyorum. Kooperatif bünyesinde 10 büyük baş hayvanımız var. Bunların sütlerini sağıyor, sütlerinden peynirler, çökelekler, tereyağı yapıyoruz ve sütlerini ayrıca evleri gezerek satıyoruz" dedi.