POLİTİKA - 24 Temmuz 2024 Çarşamba 13:23 | Son Güncelleme : 24 Temmuz 2024 Çarşamba 15:14

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz”

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz. Enflasyon, inşallah bundan sonra daha hissedilir biçimde düşecektir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin başında bugün vefatının 29'uncu yıl dönümü olan Batı Trakya Türklerinin efsanevi lideri merhum Doktor Sadık Ahmet'i rahmetle yad etti. Erdoğan, Doktor Sadık Ahmet'in inandığı değerleri savunmaktan, bu uğurda bedel ödemekten çekinmeyen ismiyle müsemma bir dava adamı olduğunu vurguladı. Erdoğan, Batı Trakya Türk azınlığın bugün sahip olduğu kazanımlarda merhum Sadık Ahmet'in yürüttüğü mücadelenin çok büyük payı olduğunu belirtti. Türkiye olarak tüm imkanlarla Batı Trakya'daki soydaşların yanlarında olunacağını ifade eden Erdoğan, “Yunanistan'la gelişen diyaloğumuzdan Batı Trakya Türk azınlığın hak ve hukukunun korunması noktasında da istifade ediyoruz. Yunan makamlarıyla görüşmelerimizde Batı Trakya'daki soydaşlarımızın sorunları gündemimizin ilk sırasında yer alıyor. Özellikle din ve ibadet hürriyetiyle eğitim haklarına dair meseleler sürekli takibimizdedir. Yunanistan tarafından atılan bütün adımları takip ediyor, ihtiyaç halinde gerekli müdahalelerde bulunuyoruz. İnşallah bundan sonra da Batı Trakya Türk azınlığa kol kanat germeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz”

“Kıbrıs Türk halkı 1960'lardan beri neredeyse üç çeyrek asırdır haksızlığa, hukuksuzluğa ve ayrımcılığa maruz kalıyor”

Kıbrıs Türk halkının 1960'lardan beri neredeyse üç çeyrek asırdır haksızlığa, hukuksuzluğa ve ayrımcılığa maruz kaldığını söyleyen Erdoğan, “Aynı durum Kıbrıs Türk halkının gasp edilen hakları için de geçerlidir. Kıbrıs Türk halkı 1960'lardan beri neredeyse üç çeyrek asırdır haksızlığa, hukuksuzluğa ve ayrımcılığa maruz kalıyor. 1963 ile 1974 yılları arasında yaşanan katliamları birçoğumuz daha dün gibi hatırlıyoruz. Yakılan köyleri, öldürülen çocukları adanın sadece yüzde 3'lük bölümüne sıkıştırılmak istenen Kıbrıslı kardeşlerimizin dramlarını asla unutamayız. Tüm bu zulümler işlenirken Batılı kurum ve kuruluşlar hiçbir şey yapmadı. Bugün Gazze Soykırımı'nı seyrettikleri gibi Kıbrıs Türk halkına yönelik etnik temizlik teşebbüslerini de uzaktan izlediler” şeklinde konuştu.

“Federalizme dayalı tekliflere bizim de Kıbrıs Türkünün de karnı tok”

20 Temmuz 1974 Barış Harekatı'yla Türkiye'nin, Kıbrıs Türk halkının varlığına uzanan kirli ve kanlı elleri kırdığını ifade eden Erdoğan, “1983 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin ilanıyla Barış Harekatı taçlandırılmıştır. Ancak Kıbrıs Türkünün bağımsızlık iradesini kırmaya yönelik politikalar o günden bu yana artarak devam etti. Son olarak 2004 yılında Annan Planı'na 'evet' diyen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti cezalandırılırken plana 'hayır' diyen Rum kesimi Avrupa Birliği'ne tam üye yapılarak ödüllendirildi. Daha sonra oturulan müzakere masalarından ne yazık ki hiçbir sonuç çıkmadı. Eski yöntemlerle bir yere varılamayacağını artık görmüş durumdayız. Federalizme dayalı tekliflere bizim de Kıbrıs Türkünün de karnı tok. Anavatan ve garantör ülke olarak duruşumuzu Barış Harekatı'nın 50'nci yıl dönümünde çok net biçimde tekrar ortaya koyduk. 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nı ülkemizden geniş bir heyetin de katılımıyla Kıbrıs Türkü kardeşlerimizle beraber büyük bir coşkuyla kutladık. Kıbrıs davasına ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına verdiğimiz önemi böylece bir kez daha tüm dünyaya ilan etmiş olduk” dedi.

Hedeflerinin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınırlığını artırmak olduğunun altını çizen Erdoğan, “İslam İşbirliği Teşkilatı ve Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde attığımız adımların devamını getirmekte kararlıyız. Aynı şekilde Kıbrıs Türk Halkının kendi ayakları üzerinde durması için de desteklerimizi, yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Bu vesileyle Barış Harekatı’nda şehit olan Mehmetçik ve Mücahitleri tekrar rahmetle, kahraman gazilerimizi şükranla yad ediyorum. 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'na iştirak etmek suretiyle Kıbrıs Türk halkına varlıklarıyla destek olan; Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımız Sayın Numan Kurtulmuş’a, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye, Cumhur İttifakı’nda beraber yol yürüdüğümüz ortaklarımıza, siyasi partilerin genel başkanlarına ve milletvekillerine hassaten teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz”

“Özellikle muhalefetin, Türkiye’yi yabancılara şikayet eden eski siyasetini terk etmeye başlamasını önemsiyoruz”

“Özellikle muhalefetin, Türkiye’yi yabancılara şikayet eden eski siyasetini terk etmeye başlamasını önemsiyoruz” diyen Erdoğan, “Hatırlanacağı üzere ‘Sâbık Genel Başkan’ döneminde Cumhuriyet Halk Partisi’nin dış politikada yaşadığı savrulmalar, siyasi rekabet kavramıyla açıklanamayacak boyutlara ulaşmıştır. Kimi CHP milletvekilleri, Avrupa’da ülke ülke dolaşıp, PKK’nın Suriye’deki uzantılarının gönüllü avukatlığını yapıyorlardı. Geçen hafta 8’inci yıl dönümünü geride bıraktığımız 15 Temmuz ihanetinin faillerini aklama görevini de yine CHP yönetimi üstlenmişti. Milletin, bir gecede 252 evladını şehit vererek yazdığı milli irade destanına, ‘kontrollü darbe’ yaftası vuranlar da, bu kifayetsizlerden başkası değildi. Türkiye’ye ve Türk siyasetine yakışmayan bu tavrın değişim işaretleri göstermesini, açık söyleyeyim muhalefetin normalleşmesi adına kayda değer buluyoruz. Lefkoşe’de sergilenen birlikteliğin, başta terörle mücadele olmak üzere milli meselelerde istikrarlı bir şekilde sürdürülmesini temenni ediyorum. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın şahsında Kıbrıs Türk halkına samimi ev sahiplikleri için buradan ayrıca şükranlarımı sunuyorum” açıklamalarında bulundu.
Türkiye’nin komşularıyla ilişkilerinde gerilim peşinde asla olmadığını vurgulayan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Yakın çevremizden başlayarak tüm ülkelerle dostluğumuzu ilerletmeye, bölgemizde ve dünyada dostlarımızın sayısını artırmaya bakıyoruz. Bu politikamızda da son derece samimiyiz, kararlıyız, iyi niyetliyiz. Tokalaşmak amacıyla uzatılan hiçbir eli havada bırakmayız. Ortak çıkarlar ve karşılıklı saygı çerçevesinde hareket edildiği takdirde aşılamayacak hiçbir engel görmüyoruz. Nitekim son bir yılda bu yönde önemli adımlar attık. Komşularımızın yanı sıra, pek çok uluslararası kuruluşla iş birliğimizi ilerlettik. Artan güvenlik tehditleri karşısında Türkiye’nin manevra alanını genişletmek için gayretlerimizi inşallah daha da yoğunlaştıracağız.”

“Enflasyon, daha hissedilir biçimde düşecektir”

Dış siyasette tüm bu hamleleri yaparken, bir diğer temel öncelik olan ekonomide de sıkıntıların üstesinden geldiklerini belirten Erdoğan, “Orta Vadeli Program'ın olumlu sonuçlarını görmeye başladık. Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz. Enflasyon, inşallah bundan sonra daha hissedilir biçimde düşecektir. Aşırı kâr hırsının şişirdiği fiyat balonu, kimi sektörlerde yavaş yavaş sönüyor. Fiyatlama davranışlarının, tekrar piyasa gerçekleriyle uyumlu hale gelmeye başladığını görüyoruz. Bu dengelenme önümüzdeki dönemde güçlenerek devam edecek. Sene sonunda enflasyonu, hedeflediğimiz seviyelere mutlaka indireceğiz. Bunun piyasadaki ana aktörler tarafından da kabul edilmesi, ekonomideki yol haritamızın sağlamlığının delilidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz”

“Türkiye doğru yoldadır ve hedeflerine emin adımlarla ilerlemektedir”

Kredi derecelendirme kuruluşları da Türk ekonomisiyle ilgili daha objektif değerlendirmeler yaptıklarını belirten Erdoğan, “Moody’s geçen hafta kredi notumuzu iki kademe birden artırması, bunun en son örneğiydi. Tam 11 yıl sonra gelen bu not artırımı, esasen Türkiye için çok geç kalmış bir adımdı. Peki bunlar yeterli mi? Elbette değil. Türkiye’nin ekonomik kapasitesinin bu oranların çok çok üzerinde olduğunu gayet iyi biliyoruz. Kredi derecelendirme şirketleri adaletli davrandıkça, inşallah bu notlar da hak ettiğimiz seviyelere çıkacaktır. Burada şunu çok net vurgulamak isterim: Milletimiz gönlünü ferah tutsun. Türkiye, doğru yoldadır ve hedeflerine emin adımlarla ilerlemektedir” ifadelerine yer verdi.
Daha önce nasıl enflasyonu tek haneye indirdilerse, inşallah aynısını yine başaracaklarını aktaran Erdoğan, bunu AK Parti ve Cumhur İttifakı'ndan başka yapabilecek kimse de olmadığını söyledi.

Muhalefetin riyakarlığa seçim döneminde de başvurduğunu hatırlatan Erdoğan, “Her gün yeni bir vaatle arzıendam eden muhalefet, bize göre havanda su dövmektedir. Bunlar, aynı riyakarlığa seçim döneminde de başvurdular. Lütfen 4-5 ay öncesini şöyle bir hatırlayın. Suyu ucuzlatmaktan bahsediyorlardı; şimdi suya yüzde 400-500 oranında zam yapıyorlar. Liyakatten bahsediyorlardı; şimdi belediyeleri akraba çiftliğine çeviriyorlar. Ortalıkla boş gezen ne kadar eş, dost, hısım, tanıdık varsa; eğitimine bakmadan, hepsini belediyelere üst düzey yönetici olarak atadılar. Otoparkından toplu taşımaya belediye bünyesinde hangi hizmetler sunuluyorsa, hiç sektirmeden hepsinin ücretlerinde fahiş artışa gittiler. Emeklilere verdikleri sözleri zaten hatırlamak bile istemiyorlar. Daha 4 ay öncesinde meydanlarda bol keseden para dağıtıyorlardı, şimdi emeklilerimizi kapılarına dahi yaklaştırmıyorlar. Seçim bitti, sandıklar kapandı, verilen sözlerin tamamı rafa kalktı” şeklinde konuştu.

CHP’li belediyelerin alametifarikası olan çöp, çamur, çukur, yolsuzluk, hırsızlık girdabına vatandaşların tekrar sürüklendiğini aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Vals ve dans gösterisi düzenlemeyi belediyecilik zannediyorlar. Beceriksizlik, iş bilmezlik, ideolojik bağnazlık adeta bunların paçalarından akıyor. Buradan Sayın CHP Genel Başkanı'na şunu söylemek isterim: Dürüst siyaset verilen sözlerin arkasında durmayı gerektirir. Tutmadığınız sözlerin mahcubiyetini, daha büyük vaatlerde bulunarak gizleyemezsiniz. Gücünüz yetiyorsa, belediye başkanlarınıza söyleyin, ‘bedava yapacağız’ diyerek milletten oy istedikleri, ancak 3 ayda 3-4 kez zam yaptıkları hizmetlerin fiyatlarını düşürsünler. Emeklilere faydanız dokunsunuz istiyorsanız, talimat verin, belediyeleriniz Sosyal Güvenlik Kurumuna olan birikmiş borçlarını ödesinler. Meydanlarda ‘oy verene bedava traktör vereceğiz’ demek kolaydır; zor olan sözünün eri olmaktır, ahdine sadık kalmaktır. Şu anda belediyelerin borçlarıyla ilgili Hazine ve Maliye Bakanlığımız kaynağında bu borçların tahsiline başlayacaktır. Milletin varlığını değişik yerlerde harcamaya yer yok. Maliye Bakanlığımız bunların tahsilatını yapacaktır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz”

“Gayretlerimize ve samimiyetimize halkımız şahittir”

Siyasette hiçbir zaman ucuz yollara meyletmediklerini ifade eden Erdoğan, “Sırf seçim kazanmak uğruna tutamayacağımız sözler vermedik. Meydanlarda ne söylediysek, neyi taahhüt ettiysek, milletten yetki alınca bunları yerine getirmeye çalıştık. Sandıkta verilen görevin hakkını, sahada ter dökerek; koşarak, koşturarak ödemeye gayret gösterdik. Gerçekten yapmak isteyip de irademizi aşan sebeplerden dolayı yapamadığımız hususlar elbette olmuştur. Ama gayretlerimize ve samimiyetimize halkımız şahittir. Hiçbir ayrım yapmadan 85 milyonun tamamının huzuru, refahı, esenliği için verdiğimiz çetin mücadeleye milletimizin hepsi şahittir. Şunu tüm kalbimle söylemek istiyorum: Benim çiftçim, üreticim, sanayicim, işçim şüphesiz en iyisine layıktır” açıklamalarında bulundu.

Ömrünün en güzel yıllarını; ailesine, ülkesine, milletine hizmet etmek için harcayan emeklilerin hakkını ödeyemeyeceklerini söyleyen Erdoğan, “Hayatlarının ikinci baharında emeklilerimizin yanında yer almayı asli görevimiz olarak görüyoruz. Son 21 yılda emeklilerimizin hayat kalitesini yükseltecek birçok adım attık. Bizden önce emekli maaşları gerçekten insani standartların çok altındaydı. Kasım 2002’de nasıl bir ücret tablosuyla karşı karşıya olduğumuzu burada sizlerle paylaşmak istiyorum. Ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde en düşük emekli aylığı 66 lira, yani 43 dolardı. Yine bu dönemde asgari ücret 184 lira olarak uygulanıyor, bu rakam da 122 dolara tekabül ediyordu. Emeklilerimizin önemli bir kısmı asgari ücretin 3’te biri civarında aylık almaktaydı. Bu dengesizliği giderecek pek çok düzenlemeyi hayata geçirdik. En düşük emekli aylığını, geçtiğimiz hafta yapılan artışla 12 bin 500 liraya, yani 380 dolara yükselttik. Son 2 yılda en düşük emekli aylığını yüzde 257 oranında artırmış olduk. Bu yıl ocak ayında bütçe imkanlarımızı zorlayarak tüm emekli aylıklarını yüzde 49,3 oranında artırmıştık” ifadelerini kullandı.
"Temmuzda da SSK ve BAĞ-KUR emeklilerinin aylıklarına yüzde 24,7; Emekli Sandığı emeklilerimizin aylıklarına yüzde 19,3 oranında zam yaptık" diyen Erdoğan, "Dolayısıyla 2024 yılında emekli maaşlarında yüzde 78 ilâ 86 oranında artışa gitmiş durumdayız. Yaptığımız bu artış, enflasyon beklentisinin oldukça üzerindedir. Yine geride bıraktığımız dönemde emeklilerimize tek seferlik 5’er bin lira ödeme yaparak, onlara destek olduk. Bunun yanı sıra, emeklilerimize bayram ikramiyesi ödemesini biz başlattık. 2018 yılında bin lira olarak başlayan bu ödemeleri, son iki bayramdır 3 bin lira olarak gerçekleştiriyoruz" dedi.

“Tüm bunlarla birlikte Çalışma Bakanlığımız, ‘emekliler yılı’ kapsamında bu sene emeklilerimize farklı alanlarda pek çok imkân sağladı”

Emeklilere sundukları bir diğer imkânın banka promosyonu olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Son olarak kamu bankalarımızın öncülüğünde emeklilerimize ödenen promosyon tutarlarının yükseltilmesini temin ettik. Maaş düzeylerine göre emeklilerimiz 8 ile 12 bin lira arasında promosyon alıyor. Hatta özel bankalarda bu tutar 18 bin liraya kadar yükseliyor. Tüm bunlarla birlikte Çalışma Bakanlığımız, ‘emekliler yılı’ kapsamında bu sene emeklilerimize farklı alanlarda pek çok imkân sağladı. İnşallah çok daha fazlasını yapacağız” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Enflasyonda en kötü tabloyu geride bıraktığımıza inanıyoruz”

“Depremin faturası azaldıkça, ortaya çıkan ilave kaynağı halkımızın emrine sunacağız”

Depremin toplam 104 milyar doları bulan faturası azaldıkça, ekonomide uygulanan politikalar daha fazla sonuç verdikçe ortaya çıkan ilave kaynağı, başta emekliler olmak üzere halkın emrine sunacaklarını açıklayan Erdoğan, “Emekli kardeşlerimizin şunu bilmesini arzu ediyorum: Gösterdiğimiz tüm bu çabalara rağmen, Cumhurbaşkanınız olarak yaşadığınız sıkıntıların tamamının farkındayım. Serzenişlerinizi duyuyorum. Sorunlarınızı çözmek için tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz. Bizim popülizmle işimiz yok. Bizim hayal tüccarlığıyla da işimiz yok. Biz meydanlarda söz verip sonra unutanlardan değiliz; verdiği sözün her zaman dimdik arkasında duranlardan olduk. Bizden öncekilerin yaptığı yanlışları tekrarlamamakta da kararlıyız. Bu ülke, yakın geçmişte kendi çıkarı için ülkeyi popülizm bataklığına sürükleyen siyasetçilerden çok çekti. Bu ülke, meydanlarda vaat yarıştıranlardan, sırf seçim kazanmak için vatandaşın umutlarıyla oynayanlardan çok çekti. Böyle bir hataya yeniden düşme lüksümüz yoktur. Amacımız; ekonomimizi, enflasyonu körükleyecek bir kısırdöngüye sokmadan insanlarımızın refahını kalıcı olarak artırmaktır. El ele, gönül gönüle vererek bunu başaracağımıza yürekten inanıyorum. Siz dava arkadaşlarımdan da bu hususları, vatandaşlarımıza anlatmanızı özellikle rica ediyorum” ifadelerini kullandı.

Mehmet Kalay - Muhammed Musab Gümüşer

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Hızar tek aday Avrupa’da yaşayan yaklaşık 400 bin Kayserilinin en güçlü temsil yapısı olan AKİB-Avrupa Kayserili İşverenler Birliği, Olağanüstü Genel Kurulu için 13 Aralık’ta Hollanda’nın Dordrecht şehrindeki AKİB Hizmet ve İrtibat Ofisi’nde toplanıyor. Genel kurul, Avrupa saatiyle 14.00’te hem fiziki hem de online katılımla gerçekleştirilecek. Avrupa Kayserili İşverenler Birliği’nin mevcut Kurucu Başkanı Ali Hızar, genel kurulda tek aday olarak güven tazeleyecek. Yapılacak olan Olağanüstü Genel Kurulda tek aday olan Başkan Ali Hızar, yeni yönetime 4-5 isim takviyesi yaparak Avrupa Kayserili İşverenler Birliği’nin daha da güçlenmesini ve sahip olduğu büyük potansiyeli daha efektif kullanmasını sağlayacak kurumsal yapıyı oluşturmayı hedefliyor. Avrupa diasporasında her geçen gün artan etki alanıyla öne çıkan AKİB’in bu kritik genel kurulu, sadece bir seçim süreci olarak değil, Avrupa’daki Kayserili iş dünyasının geleceğini belirleyecek stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor. Yeni dönemde AKİB’in hem Avrupa genelinde hem de Türkiye’de ticaret, yatırım, sosyal etkileşim ve şehir tanıtımına yönelik projeleri daha geniş bir vizyonla hayata geçirmesi bekleniyor. 13 Aralık’ta yapılacak bu önemli buluşmanın, Avrupa’daki Kayserili iş insanlarının birlik içinde daha güçlü adımlar atmasına, yeni yatırım köprülerinin kurulmasına ve 400 bin kişilik diaspora kitlesinin sesinin Avrupa’da daha gür duyurulmasına katkı sağlaması öngörülüyor.
Mersin Tarsus Belediyesi ve MESKİ muhtarlarla değerlendirme toplantısında buluştu Mersin’in Tarsus ilçesinde muhtarlarla buluşan Belediye Başkanı Ali Boltaç, altyapı, asfalt ve kentsel dönüşüm başta olmak üzere kentte yürütülen çalışmaların hız kesmeden süreceğini belirterek, sorunların Büyükşehir Belediyesi ve MESKİ ile ortak koordinasyonla çözüleceğini söyledi. Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, kent genelindeki muhtarlarla kapsamlı bir değerlendirme toplantısında bir araya geldi. Toplantıya, MESKİ Genel Müdürlüğü adına İşletmeler 3. Bölge Daire Başkanı Önder Yandımata, MESKİ Doğu Abone Şube Müdürü Muhammed Güzel, Doğu İçme Suyu Şube Müdür Vekili Efe Tangüler, Doğu Kanalizasyon Şube Müdür Vekili Hasan Baltacı, Çamlıyayla Tarsus Koordinasyon Şube Müdürü İsmail Belli, Tarsus Belediyesi Başkan Yardımcıları ve Mersin Tarsus Muhtarlar Derneği Başkanı Rıza Türkmen katılım sağladı. "Vatandaş sizleri seçti, bizi idari olarak seçti" Muhtarların yerel yönetim için vazgeçilmez olduğunu belirten Başkan Boltaç, "Yoğun katılımınız beni çok mutlu etti. Sizler bu memleketin zor zamanlarında sorumluluk almış insanlarsınız. Vatandaş sizleri seçti, bizi idari olarak seçti. ‘Birbirinize omuz vereceksiniz, 5 yıl boyunca çalışacaksınız’ dedi. Biz de bu anlayışla hareket ediyoruz" ifadelerini kullandı. Göreve geldikleri günden bu yana 50-55 kilometreye yakın asfalt çalışması gerçekleştirdiklerini belirten Başkan Boltaç, kentte yürütülen projelere ilişkin önemli bilgiler paylaştı. Yakında açılacak olan Kent Meydanı Projesinin Tarsus’a yeni bir yaşam alanı kazandıracağını ifade eden Başkan Boltaç, proje kapsamında ortaya çıkarılan gladyatör ve balıkçı mozaiğinin kentin tarihi zenginliğini gözler önüne serdiğini söyledi. "Bu dönüşüm, tarımda, sanayide ve turizmde yeni bir geleceğin kapısını açacak" Malta ziyaretinde Tarsus halkı adına aldıkları ödülün de gurur verici olduğunu ifade eden Boltaç, "Tarsus’un merkezinde turistlerin gezdiği, gecesi ayrı gündüzü ayrı güzel bir kent oluşturuyoruz. Bu dönüşüm; tarımda, sanayide ve turizmde yeni bir geleceğin kapısını açacak" dedi. Toplantıda muhtarların taleplerinin tek tek not alınmasını isteyen Başkan Boltaç, Büyükşehir Belediyesi, MESKİ ve Tarsus Belediyesi arasında koordineli bir çalışma ile sorunların öncelik sırasına göre çözülmesi talimatını verdi. Beş yıl boyunca asfalt çalışmalarının hız kesmeden süreceğini belirten Başkan Boltaç, kentsel dönüşüm konusunda da kapsamlı bir plan yürüttüklerini dile getirdi. Özellikle Yeni Mahalle’nin öncelikli alan olduğunu söyleyen Başkan Boltaç, "Alt yapı ve üst yapı sorunlarını biliyoruz. Hiç merak etmeyin, bu süreci kararlılıkla yöneteceğiz" diye konutu.
Malatya Malatya Büyükşehir’den amatöre 43 milyonluk yatırım Malatya Büyükşehir Belediyesi, Yeşiltepe Amatör Spor Kulüpleri Tesisinin temelini atarak şehrin spor altyapısını güçlendirecek bir hizmete imza attı. Projenin maliyeti 43 milyon olarak açıklandı. Malatya Büyükşehir Belediyesi amatör spor kulüplerinin daha profesyonel bir alanda çalışmaları için 3 bin 700 metrekare alanda 43 milyon lira maliyetle Yeşiltepe Amatör Spor Kulüpleri Tesisinin temelini attı. Yeşiltepe Spor Kompleksi’nde yapılan temel atma törenine Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, siyasi parti temsilcileri, TFF Malatya Bölge Müdürü Işılay Çalışkan, MASKF Başkanı Seyfullah Özdemir, Gençlik ve Spor İl Müdürü Ebu Bekir Kayhan, ilçe başkanları, muhtarlar ile amatör spor kulüplerinin idarecileri ve başkanları katıldı. "Malatya geçmişte bir spor şehriydi" Törende konuşan Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, Malatya’nın geçmişte bir spor şehri olduğunu söyledi. Başkan Geçit, "Malatya geçmişte bir spor şehriydi. Evet, önemli siyasi figürler yetiştirmiş bir şehiriz ama aynı zamanda sporuyla bir marka şehirdi. Bu hepimiz için bir gurur kaynağıydı. Ancak zaman içinde, yalnızca bize özgü olmayan ülke genelindeki sorunlar nedeniyle spor kulüplerinin yönetimleri zayıfladı. Şeffaf olmayan yönetim anlayışları ve hesap verilebilirliğin gelişmemesi sonucunda kulüplerimizin geldiği nokta ortadadır. Ben inanıyorum ki; açık, dürüst ve şeffaf bir yönetimle, mütevazı bütçelerle bile büyük başarılar elde edilebilir" dedi. "Bugün herkes şehirde ne kadar büyük bir değişim olduğunu görüyor" Malatya’da üstün bir çalışmanın yürütüldüğünü söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er ise, "Türkiye bir deprem bölgesi. Malatya’da çok büyük bir operasyon devam ediyor. Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliği, bakanlarımızın yoğun çabaları ile depremin yaralarını hızla sarıyoruz. Başta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Murat Kurum ve AFAD’dan sorumlu İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya olmak üzere tüm bakanlarımıza şehrimize verdikleri katkılar için teşekkür ediyorum. Gençlik ve Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak’ın Malatya’daki spor tesislerinin yapımında büyük emeği oldu. Kendilerine daha önce verdiğimiz ’Hemşehrilik Beratı’yla teşekkürlerimizi iletmiştik. Merkezde bu destekleri alırken, yerelde de valiliğimizin, milletvekillerimizin, belediyelerimizin ve tüm siyasi partilerimizin katkılarının çok kıymetli olduğunu ifade etmek isterim. Valimizin göreve geldiği günden beri şehirde çok güçlü bir sinerji oluştu. Kamu kurumlarımız, siyasi temsilcilerimiz ve milletvekillerimiz arasında sağlanan bu birliktelik olmasaydı bugün bu kadar hızlı yol alamazdık. Evet, başlangıçta bazı eleştiriler vardı. Şehrin toparlanması sürecinde zorluklar yaşadık. İnsanlarımız rezerv alan uygulamasını anlamakta zorlandı, yaklaşık 14-15 ay patinaj yaptık. Ancak bugün herkes şehirde ne kadar büyük bir değişim olduğunu görüyor. O gün itiraz edenlerin pek çoğu bugün pişman. Çünkü Malatya’nın dört bir yanında yükselen projeler, verilen emeği açıkça ortaya koyuyor. Şu anda Malatya’nın her tarafı bir şantiye. Tam bin 200 ayrı lokasyonda inşaat yürütülüyor. Malatya, bir yıl gibi kısa bir sürede yeniden ayağa kalktı. Hepimiz görüyoruz; şehir eskisinden daha güçlü, daha dirençli ve daha yaşanabilir bir Malatya oluyor. Sadece konut ve işyerleri değil, altyapıda da çok ciddi yatırımlar var. Altyapı görünmez ama çok büyük bir yükün altına giriyoruz. Şu anda sadece belediye olarak yaklaşık 15 milyar lira altyapı yatırımı yürütüyoruz" diye konuştu. İl Müftüsü Ramazan Dolu’nun duasının ardından Yeşiltepe Amatör Spor Kulüpleri Tesisinin temeli atıldı.
Kocaeli Kocaeli’nde 6 kız öğrencisine "cinsel istismar" uyguladığı iddia edilen öğretmene 130 yıl hapis Kocaeli’nin Kartepe ilçesindeki özel kolejde öğrencilerine cinsel istismar uyguladığı iddia edilen öğretmen, ’çocuğun cinsel istismarı’ suçundan 130 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Kartepe’deki Sınav Koleji’nde sınıf öğretmenliği yapan M.A. (45) iddiaya göre, 2023-2024 yılları arasında 12 yaşından küçük 6 kız öğrencisine cinsel istismarda bulundu. M.A.’nın, "Sizi ödüllendireceğim" diyerek sınıftakileri dışarıya çıkardığı ve bazı öğrencileri kucağına almak suretiyle taciz ettiği iddia edildi. Öğrencilerin durumu ailelerine anlatmasıyla konu polise intikal etti. M.A., 6 ailenin şikayeti üzerine 7 Ocak’ta gözaltına alındı. İfadesi alınan öğretmen M.A’nın emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcı karşısına çıkarılan öğretmen 8 Ocak’ta tutuklanarak cezaevine gönderildi. 84 yıl 6 aydan 204 yıl 5 aya kadar kadar hapis Sanık, 2023-2024 yılları arasında ’12 yaşından küçük mağdurların cinsel istismarı’, ’basit tehdit’, ’12 yaşını tamamlamayan çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ suçlarından yargılanırken, iddianamede 84 yıl 6 aydan 204 yıl 5 aya kadar kadar cezalandırılması istendi. Dava sürecinde mağdur çocuklar, sınıf öğretmenlerinin kendilerine müstehcen hareketlerde bulunduğunu dile getirdi. "Hiç kimseye karşı cinsel içerikli veya uygunsuz hiçbir davranışım olmamıştır" Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık M.A., mağdur çocukların aileleri ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada söz hakkı verilen sanık M.A., hakkındaki suçlamaları reddetti. Okulun fiziki yapısının iddia edilen eylemlerin gerçekleşmesine uygun olmadığını savunan M.A., "Odalar şeffaftır, kapılar camlıdır ve çocuklar benim her hareketimi görmektedir. Böyle bir eylemin gizlice yapılması mümkün değildir. Yapılmış olsaydı çocuklar bunu açıkça anlatırlardı. Meslek hayatım boyunca hiçbir zaman hiçbir öğrenciyi kucağıma almadım. Kimseye sır vermedim, özelimi göstermedim ve kimsenin özel alanına müdahalede bulunmadım. Hiç kimseye karşı cinsel içerikli veya uygunsuz hiçbir davranışım olmamıştır. Böyle biri olsaydım, aile yaşantım da bu durumu yansıtır ve çevrem tarafından fark edilirdi" dedi. "Hayatım boyunca iyi bir insan ve iyi bir öğretmen olarak görev yaptım, vicdanım rahattır" M.A., savunmasına şöyle devam etti: "Öğrenciler zaman zaman boynuma sarılmış, şaka amaçlı bana güç uygulamışlardır. 20 yıllık meslek hayatım boyunca sevilen, aranan ve öğrencilerini başarıya ulaştırmış bir öğretmen oldum. Hakkımda daha önce yapılmış hiçbir şikayet bulunmamaktadır. Aksine çocuklar ve aileleri memnuniyetlerini defalarca ifade etmiş, mesajlarla da belirtmişlerdir. Eğer iddia edilen türden bir davranışım olsaydı, aileler çocuklarını bana emanet etmez, beni tercih etmezlerdi. Ben çocukların eğitimine katkı sağlamak için gece gündüz çalıştım, sorularını çözdüm, özel durumlarında rehberlik edilmesi istendiği için onları sürekli gözlemledim ve gerekli gördüklerimi rehberliğe bildirdim. Buna rağmen, kendi yaşadıkları sorunları bana yansıtarak beni suçlamaya çalışmaktadırlar. Bu suçlamaların tamamı iftira ve karalama niteliğindedir. Sağlık sorunlarım nedeniyle zaman zaman zorluklar yaşadım ve temiz kalabilmek için yanımda bazı kişisel eşyalar bulunduruyordum. Bu durumların hiçbirinin suçlamalarla bir ilgisi yoktur. Ben iyi bir babayım. Eşimin ve kızımın bana ihtiyacı vardır. Haksız yere suçlandığım bu süreçte beraatımı talep ederim. Hayatım boyunca iyi bir insan ve iyi bir öğretmen olarak görev yaptım, vicdanım rahattır." Öğretmene 130 yıl hapis cezası verildi Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık M.A.’yı ’çocuğun cinsel istismarı’ suçundan toplam 130 yıl hapis cezasına çarptırdı.