POLİTİKA - 15 Temmuz 2025 Salı 15:32 | Son Güncelleme : 15 Temmuz 2025 Salı 16:43

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Yeni kutup başı Türkiye olacaktır''

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Yeni kutup başı Türkiye olacaktır''

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, " Terörsüz Türkiye terörsüz bölgeye giden sürecin kilidini açacak. Türkiye yüzyılının inşası daha da hızlanacak. Çok kutuplu dünyada Türkiye'miz yeni bir kutup başı olarak inşallah hak ettiği yeri alacaktır" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde( TBMM) gerçekleşen 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Anma Programında konuştu. Erdoğan ,"Ateşten gömlek giydiğimiz bu imtihan gecesinde olduğu gibi yine güçlü bir şekilde omuz omuza vermiş birbirimize sıkıca kenetlenmiş durumdayız. Az önce seyrettiğimiz videoda o geceyi bir kez daha hatırladık. Acıyla, hüzünle, öfkeyle birlikte dayanışmayı, cesareti ve direnişi de tekrar gözlerimizin önünden geçirdik. İstiklal ve istikbalimize sahip çıkan, bu uğurda canlarını feda eden aziz şehitlerimizin ruhları için Fatiha-i Şerifelerimizi okuduk. Rabbim dualarımızı kahraman şehitlerimizin ruhlarına nail eylesin. 15 Temmuz gecesi cesur ve vakur bir tavırla hainlere karşı duran, gövdesini siper edip o hayasız akını durduran, başverip ama işgalcilere baş eğmeyen tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Yeni kutup başı Türkiye olacaktır''

O gece canlarını ortaya koyarak vatanına, devletine, ezanına, bayrağına sahip çıkan tüm gazilere teşekkürlerini sunduğunu belirten Erdoğan," Darbe girişiminin ilk anlarından itibaren sokakları, caddeleri, meydanları dolduran, havalimanlarına akın eden, geleceğine ve iradesine sahip çıkan, zilleti esaret, şehadeti nimet bilen tüm vatandaşlarıma aynı şekilde şükran duygularımı ifade ediyorum. O gece eli yüreğinde bizler için dua eden, nerede olursa olsun tepkisini güçlü bir şekilde ortaya koyan yurt dışındaki 7 milyon vatandaşımıza, gönül coğrafyamızın dört bir tarafında bize destek olan Türkiye ve Türk milleti için kaygılanan dost ve kardeşlerimize de minnettarlığımı iletiyorum. Şu gerçeği o gün hepimiz bizzat özellikle tecrübe ettik. İstanbul'da okunan ezanlar, Bursa'da yükselen salalar, Üsküp'te, Bakü'de, Kahire'de yankılandı. Pakistan'dan Endonezya’ya Bosna'dan Somali'ye, binlerce kilometre ötede eller Türkiye için, Türkiye'nin selameti, kurtuluşu için semaya kalktı. Dualar bizim için edildi, Kur'anlar bizim için okundu. Dost ve kardeşlerimiz dualarıyla direnişlerimize, gözyaşlarıyla zaferimize ortak oldular" ifadelerini kullandı.

15 Temmuz’un devlet ve milletin birlikte verdiği en zorlu imtihanlardan olduğunu belirten Erdoğan, "Ufku ve vicdanı dünyanın dört bir yanına uzanan bu mübarek toprakların ışığı, yeryüzünün farklı köşelerini de aydınlattı. O gece millet olmanın şuuruna bir kez daha erdik. O gece ümmet olmanın ne manaya geldiğini bir kez daha gördük. O gece Cihan Şümul kardeşliğimizin sırrına bir kez daha vakıf olduk. Türkiye'nin Türkiye'den büyük olduğu hakikati 15 Temmuz gecesi bir kez daha hem de çok güçlü bir şekilde anlaşılmıştır "dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Yeni kutup başı Türkiye olacaktır''

 

15 Temmuz’da milletin omuz omuza verdiğini kaydeden Erdoğan, "Şurası bir gerçek ki asırlardır şehit kanlarıyla sulanan bu topraklar tarihe yön veren destanların yazıldığı topraklardır. Zengin birikimiyle, müstesna seciyesiyle, taşıdığı güçlü imanla bu millet tam bin yıldır mazlumlara umut, düşmanlara korku ören bir millettir. İşte o millet Çanakkale ve milli mücadeleden sonra 15 Temmuz gecesi canıyla, kanıyla, bütün varlığıyla kıyamete kadar iftiharla alınacak şanlı bir destan yazmıştır. Bu destan çıplak ellerin tanklara, uçaklara, bombalara karşı zaferidir" diye konuştu.

FETÖ’nün hain tuzaklarının milletin dik duruşu ve kahramanlığıyla darmadağın edildiğini ifade eden Erdoğan,"Bu destan kökü bu topraklarda olan cesur insanların ruhuyla birlikte vatanını da satan mankurtlara galip gelişidir. Bu destan milletçe bir ve beraber olduğumuzda nedenli, diri diri güçlü ve yenilmez olduğumuzun en son örneğidir. Son nefesini 60 bin kilometre ötede vatansız olarak verdikten sonra tam da cibilliyetine yakışır şekilde bir çukura atılan FETÖ hele başının kurduğu tuzak 15 Temmuz gecesi milletimizin dik duruşuyla, cesur duruşuyla, kahramanca direnişiyle darmadağın olmuştur. FETÖ'cülerin ülkemizi sürüklemek istediği kirli bataklık o gece sabaha kadar verilen kararlı mücadeleyle ebediyen kurutulmuştur. Milletimiz göğsünü kurşunlara siper ederek sadece hain darbeyi boşa çıkarmakla kalmamış aynı zamanda bir işgal girişimini de püskürtmüştür" açıklamasını yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan,15 Temmuz gecesinin hem devlet hem de millet olarak verilen sınavın en kritik dönemeçlerden biri olduğunu belirterek," O gece uğradığımız büyük ihanetin tarihimizde bir eşi, bir benzeri daha yoktur. 15 Temmuz milletimiz için bir turnusol kağıdı vazifesi gördü. Atalarımızın sözüyle ifade edersek o gece akı da karası da geçitte belli olmuştur. Bir yanda milletimiz tanklara, uçaklara, mermilere karşı kahramanca direnirken diğer yanda birileri geç bile kalınmıştı diyordu. Şehitlerimiz, gazilerimiz, bu milletin öz evlatları asker üniforması giymiş teröristlere geçit vermezken kimileri bu kutlu direnişe tiyatro diyor, oyun diyor, senaryo diyor, ahlaksızca kontrollü darbe iftirası atıyordu" değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Yeni kutup başı Türkiye olacaktır''

Darbeye alkış tutanların, zaferi karalamaya çalışanların ve sürece göre pozisyon alanların milletin hafızasında daima utançla anılacağını belirten Erdoğan, "Birileri de güvenli evlerde önlerine koyulan keyif kahvelerini yudumlayarak bekle gör stratejisi izliyordu. Bunları ve çok daha fazlasını o gece hep beraber yaşadık. Meydanlara koşanlar ile bankamatiklere koşanları, çıplak elleriyle darbeye direnenler ile darbecileri elleri patlayıncaya kadar alkışlayanları, gün vatana sahip çıkmak günüdür diye öne atılanlar ile pusuya yatıp kimin kazanacağının hesabını yapanları gördük, yaşadık, bizzat tecrübe ettik. Şundan kimsenin şüphesi olmasın. Tüm bunlar milletimizin hafızasında silinmemek üzere yerlerini almıştır. Darbeye alkış tutanlar, 15 Temmuz'da yazılan şanlı destana gölge düşürmeye çalışanlar, milletin zaferine çamur atanlar ve gidişata göre pozisyon alanlar emin olun daima utançla alınacaklardır. O gece burada, bu yüce çatı altında milli iradeye sahip çıkanların isimleri de aynı şekilde milletimizin kalbine altın harflerle nakşedilmiştir. Türk milleti sokakta kahramanca istiklalini savunurken sizler de bu yüce çatı altında demokrasiye, milletin muazzez iradesine canlarınız pahasına sahip çıktınız" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Yeni kutup başı Türkiye olacaktır''

Milletvekillerine 15 Temmuz gecesi gösterdikleri duruş için teşekkür eden Erdoğan, "Şehitlerimizin fedakarlıkları asla boşa gitmedi ve gitmeyecek. Gazilerimizin mücadeleleri asla boşa gitmedi ve gitmeyecek. Adım adım inşa ettiğimiz terörsüz Türkiye inşallah onların eseri olacaktır. Ülkemiz yarım asırlık terör boyunduruğundan kurtuldukça her alanda şahlanışa geçecek. Ekonomide, savunmada, kalkınmada, güvenlikte, iç ve dış politikada yepyeni bir dönem başlayacak. Terörsüz Türkiye terörsüz bölgeye giden sürecin kilidini açacak. Türkiye yüzyılının inşası daha da hızlanacak. Çok kutuplu dünyada Türkiye'miz yeni bir kutup başı olarak inşallah hak ettiği yeri alacaktır. Bundan asla ve asla şüphe duymuyoruz. Çünkü biz milletimize güveniyoruz. Ezeli ve ebedi kardeşliğimize güveniyoruz" diye konuştu. Demokrasinin sorun çözme kapasitesine sonuna kadar güvendiklerini belirten Erdoğan, "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin tıpkı 15 Temmuz gecesi olduğu gibi tüm farklılıkları bir yana bırakıp dayanışma içinde ülkemizin terörden kurtulma mücadelesine de güçlü destek vereceğine yürekten inanıyorum. Bu düşüncelerle 15 Temmuz şehitlerimizle birlikte cümle şühedanın aziz ruhları şad olsun diyor. Gazilerimize hayırlı ömürler niyaz ediyorum" diyerek sözlerini tamamladı.

Hülya Keklik

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van’da "Mide Kanseri Farkındalık Semineri" düzenlendi Van İl Sağlık Müdürlüğü tarafından mide kanserine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen "Mide Kanseri Farkındalık Semineri" gerçekleştirildi. İpekyolu İlçe Kütüphanesi’nde düzenlenen seminerde, mide kanserinin risk faktörleri, erken tanının önemi ve korunma yolları ele alındı. Program kapsamında halka yönelik bilgilendirici sunumlar yapıldı. Programda endoskopi taramaları hakkında bilgilendirme yapılırken, seminere katılan muhtarlar ve vatandaşlar da merak ettikleri konular hakkında uzman hekimlerden bilgi alma imkânı buldu. Seminerde konuşan Van İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, halkla bire bir temas halinde olan muhtarların toplumun doğru şekilde bilgilendirilmesinde çok önemli bir role sahip olduğunu belirtti. İl Müdürü Op. Dr. Tosun, "Bu nedenle öncelikle muhtarlarımızı bilgilendirerek, onların halkla temasını artırmayı; vatandaşlarımızın bu kanser türüne yakalanmadan önce neler yapması gerektiğini ve hastalığa yakalanmış bireylerin nasıl takip edilmesi gerektiğini anlatmayı amaçlıyoruz. Bugün bu konuları, kıymetli hocalarımız bizlere aktaracak. Sizlerle birlikte bizler de bu eğitimden faydalanacağız. Van özelinde halk sağlığını doğrudan etkileyen bu ve benzeri önemli konularda, paydaşlarımızla birlikte eğitim ve bilgilendirme çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi. "Sıcak çay masum çıktı" Bölgeye özgü mide kanseri risk faktörlerinden bahseden Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrah Prof. Dr. Sabahattin Çelik ise "Mide kanseri için araştırdığımız birkaç faktör vardı. Bunlardan ilki otlu peynir, tuzlu balık, sıcak çay ve tandır maruziyetiydi. Bu çalışmada sıcak çay masum çıktı; bu faktörle ilgili herhangi bir olumsuzluk tespit edilmedi. Ancak otlu peynirin günlük 150 gramdan fazla tüketilmesinin kanser riskini iki kat artırdığı belirlendi. Bu çalışma, birçok dergide yayımlandı" diye konuştu. Genel Cerrah Dr. Ezgi Sönmez’in sunumuyla devam eden seminer, Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Remzi Kızıltan, Dr. M. Salim Demirci ve Radyasyon Onkolojisi Uzman Dr. İlyas Anıl Kılınç’ın yöneltilen soruları yanıtlamasıyla sona erdi. Seminere İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, akademisyenler, uzman hekimler, sağlık personeli ve muhtarlar katıldı.
Muğla Menteşe’de çocuklar İngilizceyi eğlenerek öğreniyor Muğla Menteşe’de faaliyet gösteren Uluslararası Gençlik Merkezi, çocukların dil gelişimine ve akademik başarılarına katkı sağlamak amacıyla düzenlediği İngilizce Konuşma Kulübü ve Akademik Destek programını başarıyla tamamladı. Menteşe Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü bünyesindeki Uluslararası Gençlik Merkezi, çocuklara yönelik örnek bir eğitim çalışmasına imza attı. Program iki temel sütun üzerine inşa edildi: Pratik iletişim becerileri ve okul müfredatına uyumlu akademik destek. Konuşma kulübü etkinliklerinde çocuklar; oyunlar, grup çalışmaları ve günlük hayat senaryolarıyla İngilizceyi teoriden pratiğe döktü. Bu etkinliklerle öğrencilerin Kelime dağarcıklarının zenginleştirilmesi, Doğru telaffuz alışkanlığı kazanmaları, Yabancı dilde özgüvenli iletişim kurmaları sağlandı. Programın diğer ayağında ise öğrencilerin okul derslerindeki performanslarını artırmaya yönelik çalışmalar yürütüldü. Dil bilgisi, okuma-anlama ve kelime pekiştirme seanslarıyla öğrencilerin okuldaki sınav başarılarına doğrudan katkı sunuldu. Bireysel ihtiyaçlara göre yapılan yönlendirmeler sayesinde çocuklar, zorlandıkları konuları uzmanlar eşliğinde aşma fırsatı buldu. Gençlik Merkezi yetkilileri, erken yaşta yabancı dil öğreniminin kişisel gelişimdeki kritik rolüne dikkat çekerek şunları kaydetti: "Çocuklarımızın yabancı dile karşı olumlu bir tutum geliştirmesi en büyük önceliğimiz. Eğlenceli ve etkileşimli yöntemlerle hem derslerine destek oluyor hem de dünya ile iletişim kurabilecekleri bir kapı aralıyoruz. Bu tür gelişim odaklı projelerimiz önümüzdeki dönemde de artarak devam edecek "ifadesi kullanıldı.
Samsun 800 milyonluk umut, depresyon riski taşıyor Yılbaşı ikramiyesi beklentisiyle kurulan hayallerin psikolojik zararlarına dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, "İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. Umut satın almak, küçük gibi görünse de çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir" dedi. Yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin 800 milyon TL olarak belirlenmesini ve bunun insanların psikolojisine etkisini değerlendiren Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, ikramiyenin çıkmaması durumunda bazı kişilerin ruh halinde ümitsizlik ve yoğun hayal kırıklığı yaşanabileceğini söyledi. "Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor" Dr. Taşdemir, "Piyango bileti satın almak, altında ekonomik, psikolojik, sosyal ve kültürel nedenleri olan bir davranış biçimidir. İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. İnsanlar istatistiksel olarak o paranın kendilerine çıkma ihtimalinin farkındadırlar. Umut satın almak küçük görünse bile çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. İnsanlar bu umudu ucuza satın aldıkları için bir hayal kuruyorlar. Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor. ’Bu bilet bana çıkarsa borçlarımı öderim, yeni bir iş kurabilirim, çevremdeki insanların hayatını değiştirebilirim’ gibi hayal kurmak insanları mutlu edebiliyor. İnsanlar, ’almayacağım bilete ikramiye çıkarsa’ diye kaçırma korkusuyla da yöneliyorlar. Bundan dolayı birçok insan hayal kırıklığına uğruyor" diye konuştu. "Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir" İkramiyenin çıkmamasının herkeste aynı etkiyi oluşturmadığını belirten Taşdemir, "Aslında birçok insanda o ikramiyenin çıkmaması derin bir hayal kırıklığı oluşturmuyor. O biletin üstüne kurduğu hayaller boşa gittiğinde ilk başta derin bir iç çekiş ve hayal kırıklığı yaşayabilir. Birçok insan bunu mantıkla onarır. ’Zaten bana çıkma ihtimali çok düşüktü, hayırlısı böyleymiş’ diye düşünebilir. Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir. Bardak dolmuştur ve taşmak için son bir damlayı bekliyordur. Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir. Bu, insanların çok azında görülen bir durumdur" şeklinde konuştu. "Umut ile bağımlılık arasındaki çizgi çok ince" Yoksulluk süresi uzadıkça insanların risk algısının değişebildiğine dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Taşdemir, "Yoksul insanların yoksulluk süresi uzadıkça, maalesef başka bir çıkış yolu ümidi insanların zihninde kalmıyor. Birikim veya çalışma ile bu gidişatı değiştiremeyeceklerini düşünüyorlar. Kısa bir yoldan çıkış arayışına giriyorlar. Bu durum, insanların bu umuda sıkı sarılmasına sebep olabiliyor. Yoksul insanların yoksulluk süresi uzadıkça onların risk algıları da değişebiliyor. ’Battı balık yan gider’ misali ’son parayı da buna harcayayım’ diye düşünebilirler. İkramiye çıkmayınca diğer bilet tarihini bekleyerek, ’bu sefer olmadı ama bir dahaki sefere olabilir’ diyerek boş bir ümide tekrar kapılabilirler. Umutla bağımlılık arasındaki kısa çizgi budur" ifadelerini kullandı.