POLİTİKA - 22 Kasım 2017 Çarşamba 11:32

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İslam dünyasına kritik mesajlar

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İslam dünyasına kritik mesajlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam dünyası üzerinde oynanan oyuna dikkat çekti ve "Burada asıl hedef İslam medeniyetinin hayat pınarlarını kurutmaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi’nin (İSEDAK) 33. Toplantısına katıldı.

Burada bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İslam dünyası olarak son yıllarda gerek ekonomik gerekse siyasi ve sosyal açıdan kelimenin tam anlamıyla bir fitne döneminden geçtiğimiz aşikardır. Şehirlerimiz maalesef bugün yıkımla acıyla kıvranıyor. Sadece sakinlerine değil mazlumlara eman yurdu olmuş beldelerimizden annelerin feryatları yükseliyor. Halep'in asırlık camilerinde ezan sesleri artık duyulmuyor. Bağdat'ın kütüphaneleri talan edildi. Yemen'in mekanları giderek bir enkaz yığınına dönüşüyor. Şehirlerimizle birlikte 1400 yıllık medeniyetimiz tek tek yok oluyor. İzleri silinen sadece İslam medeniyetinin o topraklar vurduğu mühürler değil, aynı zamanda onurumuzdur. Manzaranın görünürdeki müsebbibleri diktatörler ve elbette terör örgütleridir. DEAŞ, Boko Haram, YPG, FETÖ gibi örgütlerin büyük bir kan gölüne dönüştürdüğünü hepimiz görüyoruz. Asıl aktörleri, senaristleri görmemize engel olmamalıdır. Karşımızdaki fotoğraf bize şu gerçeği net göstermektedir. İslam dünyasının birliğini, istikbalini yok etmeye yönelik kirli bir senaryo uygulanıyor. Kimi zaman etnik, kimi zaman dini kimi zaman da mezhebi farklılıklar kaşınarak İslam toplumları içeriden çökertilmeye çalışılıyor” dedi.

"Hedef İslam medeniyetinin hayat pınarlarını kurutmak"

Hedefin yalnızca petrol, doğal kaynaklar, insan gücü olmadığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burada asıl hedef İslam medeniyetinin hayat pınarlarını kurutmaktır. Amaç, Müslümanların omurgasını çürütmek, hepimizi felç etmektir. Müslümanların son 2 asırda yaşadıkları onca saldırıya rağmen küresel anlamda iddialarını sürdürmeyi başarmışlardır. Batılı kurum, kuruluş ve değerlerin itibarı giderek daha fazla örseleniyor. Suriye'de 7 yıldır vahşete karşı sergilenen kayıtsızlık, mültecilere sınır kapılarında insanlık dışı muameleler, Batı'nın gerçek yüzünü gösterdi. Özgürler, demokrasi gibi değerlerin yerini, neo nazizm ve ırkçılık aldı. İslam ülkelerinin Batı'ya verdikleri yüzlerce milyon dolarlık silah siparişlerinin gerçek kazananları kimlerdir? Ülkelerimizin yeniden yapay sınırlarla parçalanması aslında kimlerin işine geliyor? Bu soruların cevaplarının meseleye daha farklı yaklaşmamıza vesile olacağına inanıyorum. Bize düşen görev kalkınma hamleleri ile İslam coğrafyasını önemli bir üretim havzasına dönüştürmek, bunun modelini ortaya koymaktır. Bunun için İslam İşbirliği Teşkilatı ve İSEDAK gibi imkanları daha etkin şekilde kullanmanın yollarını bulmalıyız. İSEDAK'ı etkin bir platform olarak kullanmak mecburiyetindeyiz. Elimizdeki imkanları olması gerektiği etkinlikte kullanmıyoruz. Ticaret ve yatırımlarımızı artırırken kendi sorunlarımızı çözme kabiliyetimizi geliştirmeliyiz. Tercihli ticaret sistemine ivedilikle adım atmalıyız. Ülkeleri bu doğrultuda harekete geçmeye davet ediyorum. Bir helal akreditasyon komitesi kurduk. Kendi sorunlarımızı çözme kabiliyetimizi de gösterebilmeliyiz. TOBB ile İslam Ticaret, Sanayi ve Tarım Odası'nın çalışmalarını yakından takip ediyorum" ifadelerini kullandı. 

Doğan Can Cesur

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Eğitim-Bir-Sen’den Ankara’da öğrencisi tarafından bıçaklanan öğretmen için basın açıklaması Ankara’da bir araya gelen Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) üyeleri, Pursaklar’da bir lisede öğrencisi tarafından bıçaklanan müdür yardımcısı için basın açıklaması düzenledi. Saldırının meydana geldiği okulun önünde toplanan grup, eeğitimde şiddetin son bulmasını talep etti. Pursaklar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi müdür yardımcısı Sadettin Dinçer (55), öğrencisi R.U.’yu (17) okulda elektronik sigara ile yakalayarak ailesine haber verdi. Bunun üzerine öğretmenine kin besleyen R.U., pusu kurduğu Dinçer’i bacağından bıçakladı. Dinçer, hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edilirken, saldırgan öğrenci ise yakalanarak gözaltına alındı. Son zamanlarda artan öğretmen şiddeti olaylarına dikkat çekmek isteyen Eğitim-Bir-Sen yetkilileri ise saldırının olduğu lise önünde bir araya gelerek duruma tepki gösterdi. Ellerinde pankartlarla birlikte slogan atan grup, hep bir ağızdan eğitimde şiddetin son bulmasını talep etti. Grup adına açıklamalarda bulunan Eğitim-Bir-Sen Ankara 8 Numaralı Şube Başkanı Güngör Erdoğan, şu ifadelere yer verdi: “Eğitim çalışanlarına yönelen şiddetin genel ve yaygın bir görünüm arz etmesi, psikolojik ve sosyolojik kökenleri olan toplumsal bir sorun hâline geldiğini göstermektedir. Şiddeti önleyecek önemli bir aktör olması gereken eğitimciler, maalesef şiddetin mağduru durumuna gelmiştir. Eğitimcinin itibarını artıracak, konumunu güçlendirecek, onu tehlikelere karşı koruyacak tedbirleri almak zorundayız. Eğitimci, şiddete karşı yasal güvenceyle korunan, kendisi bizzat şiddeti önleyen; eğitim ise şiddeti ortadan kaldıran bir enstrüman olmalıdır. Mevcut düzenlemelerin caydırıcı olmadığı, bilakis şiddeti beslediği artık görülmelidir. Sorun üreten bir sistem çare olamaz. Yapılması gereken, medeniyet değerlerimizi merkeze alan bir kültür seferberliğine ve eğitim programına geçmektir. Şu da bilinmelidir ki bir tek sebebi ve kaynağı olmayan şiddet, ancak topyekûn bir duyarlılık ve bilinçle önlenebilir. Varlık ve medeniyet iddiamızı sürdürmek istiyorsak, bu seferberliği başlatmaya ve başarmaya mecburuz, yoksa pırıl pırıl olması gereken kalplerine attığımız karanlık kördüğümlerle hem çocuklarımıza şiddet uygulamış hem de onları şiddete yönlendirmiş olacağız. Eğitim merkezli düzenlemeler ciddi bir duyarlılık ve sorumlulukla yeniden tanzim edilmelidir. Öğretmenlik mesleğine itibar kazandırılmalı, eğitim çalışanlarımız saldırılara açık, korumasız, korunaksız, güvensiz bırakılmamalıdır. Çocuklarımızı, umudumuzu, geleceğimizi emanet ettiğimiz öğretmenlerimiz her bakımdan korunmalı, etkinleştirilmelidir. Bu kapsamda, değerler eğitimi, aileyi de içine alacak şekilde ve sosyal çevrenin öğrenci üzerindeki muhtemel negatif etkilerinden arındıracak kapsamda yeniden ele alınmalıdır.”
Sakarya Döner Avrupa ile kültürel bütünleşmenin simgesi oldu Bir radyoda yayınlanan ‘Memleket Treni’ adlı programa katılan SUBÜ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serkan Şengül, AB’nin Türk dönerini tescile hazırlanmasına yönelik açıklamalarda bulunarak dönerin Türklerin Avrupa’ya göçünde kültürel bütünleşmenin bir simgesi haline geldiğini söyledi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ), Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serkan Şengül, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT), Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda (TSR) yayınlanan ‘Memleket Treni’ programının canlı yayın konuğu oldu. Sunucu Gülnur Akalın’ın sorularını cevaplayan Şengül, Avrupa Birliği’nin (AB) Türk dönerini geleneksel ürün adı olarak tescile hazırlanmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türk döneri için kritik bir adım atıldığını kaydeden SUBÜ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serkan Şengül, “Uluslararası Döner Federasyonu’nun başvurusu ile başlayan süreçte döner, 2021 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından geleneksel ürün adı olarak tescillendi. Daha sonra 2022 yılında AB’ye tescil için başvuru yapıldı. Geçtiğimiz günlerde AB Resmi Gazetesi’nde başvuru olarak yayınlanan dönerin kabulü için önümüzde 3 aylık bir itiraz süreci var. Bu süreçte herhangi bir itiraz olmaz ise tescil kesinleşecek. Döner, 1962’den 1979’a kadar yoğun bir şekilde devam eden Türklerin Avrupa’ya ve özellikle Almanya’ya göçünü neticesinde kültürel bütünleşmenin bir simgesi haline geldi. Dönerin adı ve üretim süreci değişmeden Almanya ve diğer Avrupa ülkelerine yayıldı. Türk mutfağında da dönerin ayrı bir yeri vardır. Avrupa’da en popüler sokak lezzetleri arasında olan döner, Türkiye’den AB’de tescillenen ilk geleneksel ürün adı olacak” ifadelerini kullandı.
İstanbul İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan Eyüpsultan Belediyesi’ne ziyaret İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Eyüpsultan Belediye Başkanı Dr. Mithat Bülent Özmen’e tebrik ziyaretinde bulundu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, yerel seçimlerde Eyüpsultan Belediye Başkanlığını kazanan Dr. Mithat Bülent Özmen’i, başarısından dolayı tebrik etmek amacıyla Eyüpsultan Belediyesi Başkanlık Binasında ziyaret etti. Beraberindeki heyetle birlikte başkanlık binasına gelen İBB Başkanı İmamoğlu’nu bina girişinde belediye çalışanları tarafından karşıladı. İmamoğlu, ziyareti sırasında Başkan Dr. Mithat Bülent Özmen ile başkanlık makamında bir süre görüştü. “Güzel bir hizmet dönemini birlikte yapacağımıza inanıyorum” Ziyareti sırasında Başkan Dr. Mithat Bülent Özmen ile başkanlık makamında bir süre görüşen İmamoğlu, “Eyüpsultan İstanbul’un odağındaki ilçelerinden biri, hassasiyetimiz yüksek. Geçtiğimiz 5 yılda da özellikle hizmetlerimizi verirken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak çok cömert davrandığımızı düşünüyorum. Çok güzel işler yaptığımızı düşünüyorum. Ama Eyüpsultan keşfedildikçe, aslında yapacak çok işimiz olduğunun da farkındayız. Bu yönüyle çok uyumlu, karşılıklı diyaloğu en üst seviyede tutan hem Eyüpsultan’ın maneviyatına hem buranın tarihi dokusuna, İstanbul’un geçmişten bugüne gelen ayrılmaz bir parçasına dönük hassasiyetimizi gösteren, güzel bir hizmet dönemini birlikte yapacağımıza inanıyorum. Sizin de hassas kamu deneyiminizin buraya yansıyacağından hiç kuşkumuz yok” diye konuştu. “Hassas bir dönemi yöneteceksiniz” İBB Başkanı İmamoğlu belediyelerde bu değişim sürecinde dikkat etmeleri gereken çok önemli hususların olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Elbette bir hizmet fark oluşturmamız lazım, bizden vatandaşın beklediği bu. Tabii burada yüksek ilgi, ayrımcılık yapmamak, bir de gerçekten hizmet verirken, topyekûn tüm karma duyguları içinde tutan, nitelikli, liyakatli, ahlaklı davranan herkesin bizimle yol yürüyebileceğini ispat eden, hassas bir dönemi yöneteceksiniz. Bu kapsamda, başkanlarımıza çok güveniyoruz. Tabii sizinle 5 yıllık sıkı bir yol arkadaşlığımız var. Dolayısıyla en örnek hamleleri ya da en örnek çalışmaları beklediğimiz başkanlarımızdan birisi de sizsiniz. Bizim de en üst seviyede takibimiz, yol arkadaşlarımızla ilçemize olan ilgimiz devam edecek. Umuyorum 5 yıl sonrasında Eyüpsultan halkımız hem Eyüpsultan Belediyemizi, sizi, ekibinizi hem de Büyükşehir Belediyemizin sizlerle olan uyumunu alkışlayan bir süreci hep beraber yaşarız. Başarılar dilerim. Allah utandırmasın. Size ve bütün arkadaşlarınıza yolunuz açık olsun, diyorum.” "Eyüpsultan’ı hak ettiği değere ulaştırma niyetimiz var" İBB Başkanı İmamoğlu’nun ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Eyüpsultan Belediye Başkanı Özmen ise şöyle konuştu: “Eyüpsultan Belediye Başkanı olarak sizi karşılamaktan dolayı heyecanlıyım. 2019’da sizi, İGDAŞ Genel Müdürü olarak karşılamıştım. O zaman da çok heyecanlıydık, güzel işler yapmak konusunda hevesimiz ve umudumuz vardı. Çok şükür ki, 5 yıl boyunca, 16 milyon İstanbulluya ve size mahcup olmadan, çok güzel işler yaptığımıza inanıyoruz. Şimdi, Eyüpsultan Belediyesi’nde Eyüpsultan Belediye Başkanı olarak sizi ağırlamaktan büyük onur duyuyorum. Buraya geldiğim kısa süre içerisinde belediyemizde ve ilçemizde yapılan süreçlere baktığımda, sizin bundan evvel her yerde ısrarla vurguladığınız gibi, bütün İstanbul’a ayrım gözetmeksizin hizmet götürmek konusundaki o yaklaşımın geçtiğimiz 5 yıldaki yansımalarını buradaki birçok işte gördük. Ama inanıyorum ki sizlerin önderliğinde, Büyükşehir’in koordinasyonunda ve desteğiyle Eyüpsultan’da, Eyüpsultanlılara çok güzel hizmetleri önümüzdeki 5 yılda yapacağız. Eyüpsultan’ı gerçekten hak ettiği değere ulaştırma niyetimiz, gayretimiz var, inşallah başarılı olacağız." İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Başkan Özmen ziyaret sonunda, Eyüpsultan’ın sorunlarına ve çözüm yollarına dönük ortak bir toplantı gerçekleştirdi.