POLİTİKA - 01 Aralık 2015 Salı 00:25

Davutoğlu muhalefet ile görüşecek

A
A
A
Davutoğlu muhalefet ile görüşecek

Başbakan Ahmet Davutoğlu, muhalefet partilerine çağrıda bulunarak, geçici bütçe yerine asıl bütçeye yoğunlaşılması konusunda destek istedi, yaşanacak zaman kaybının Türkiye’ye zarar vereceğini söyledi. Davutoğlu, en kısa zamanda muhalefet liderlerinden görüşme talebinde bulunacağını söyledi.

64. Hükümetin Meclisten güvenoyu almasından sonra yaptığı teşekkür konuşmasında muhalefet partilerin liderlerine teşekkür eden Başbakan Davutoğlu, önümüzdeki dönemde görüşmeleri başlayacak olan bütçe ile ilgili ricada bulundu.

Geçici bütçe yerine esas bütçenin yapılması önerisinde bulunan Davutoğlu, ”Bir teşekkürü de genel başkanlara ifade etmek istiyorum. Gerçekten güzel bir başlangıç yaptık. Meclis başkanımız Sayın İsmail Kahraman’ın daveti ile geçtiğimiz gün hükümet programı görüşülerken arkada iki kere Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın bahçeli ile görüşme imkanı buldum. Diğer Eş Başkanlar da burada olsaydı onlarla da görüşürdüm Bu Meclis çatısı altında kimseyi dışlamadık, dışlamayacağız. Bu görüşmede kendilerine yapıcı bir şekilde bir teklifte bulunarak, Türkiye’nin kaybedecek vakti yok, hep beraber gelin geçici bütçe yerine esas bütçe üzerine yoğunlaşalım, esas bütçeyi doğrudan çıkartarak ciddi bir zaman kazanalım. Çünkü gerçekten dün AB-Türkiye zirvesinde de açık bir şekilde görüldüğü gibi önümüzde kat edecek çok yol var. Çok ciddi yasama faaliyetine ve reforma ihtiyacımız var. Zaten 7 Haziran’dan bu yana bütün iyi niyetli çabalarımıza rağmen hükümet kuramamış olmamızın sonucunda yılın yarısını neredeyse iki seçimle geçirmek durumunda kaldık. Yine ricam, milletim, adına, hükümet adına değil, AK Parti adına değil, milletim adına ricam bütün muhalefet partilerine, geliniz normal, düzenli bütçemizi bu zaman dilimi içinde çıkartalım ve 4 yılın önünde en sağlam adımı bütün bir Meclis olarak atmanın onurunu taşıyalım, milletimizin huzuruna çıkıp size teşekkürleri de bizzat ben ifade edeceğim. Ama gecikirsek, ama bunu bir pazarlık konusu yaparsak ve vakit kaybedersek hepimiz kaybederiz. En önemlisi Türkiye kaybeder. Bu ay içinde rahatlıkla bu bütçeyi çıkartabiliriz. Sayın genel başkanlar o görüşmemde ilk intiba olarak bu ricamı dinlediler, olumlu bir intiba edindim. Ümit ederim grup başkanvekillerimiz bu konuda anlaşırlar ve önümüzdeki ilk aşama olan bütçeyi birlikte gerçekleştirerek güzel bir adım atmış oluruz” dedi.

“GENEL BAŞKANLAR İLE GÖRÜŞME TALEBİNDE BULUNACAĞIM”

En kısa zamanda muhalefet liderleri ile bir araya gelmeyi planladığını da kaydeden Davutoğlu, “Ayrıca buradan doğrudan da ifade ettim, inşallah ilk fırsatta da davetimi ileteceğim, sayın genel başkanlarla ilk fırsatta önümüzdeki 4 yılın temel konularını da görüşecek şekilde, önü açık, hiçbir zaman limiti olmayan bir görüşme talebinde bulunacağım. Tabi taktir kendilerine ait. Ama bu görüşme gerçekleşirse Türkiye’nin önündeki en temel sorunlarda da dahil olmak üzere hemen atacağım adımlar ve ileride gerçekleştireceğimiz orta ve uzun vadeli reformlarla ilgili bizzat kendilerine doğrudan bilgi aktaracağım ve destek talep edeceğim” diye konuştu.

“AB ÜLKELERİNE VİZE MUAFİYETİ EN GEÇ EKİM AYINDA”

AB-Türkiye zirvesinde gerçekleştirdiği görüşmeler hakkında bilgi veren Davutoğlu, “Dün AB liderleri ile bir aradaydık, çok verimli görüşmeler yaptık. Kapalı oturumda yaklaşık 4 saat Türkiye’nin AB sürecini ve bu süreç içindeki önündeki engelleri, siyasi konuları, açılması gereken fasılları, vize muafiyetini, bölgedeki gelişmeleri, jeopolitik riskleri, küresel-ekonomik-politik meydan okumaları çok açık bir süratle kendileri ile paylaştım. Bütün AB liderleri de söz alarak bu konularda Türkiye’nin taşıdığı öneme atıf ile beyanda bulundular ve önümüzdeki dönemde Türkiye-AB ilişkilerinin ufkunun açılacağı yönünde açık teminatta bulundular. Çok önemli karalar da aldık. 11 yıldır hiç yapılmayan, 11 yıl önce de Avrupa anayasası çerçevesinde yapılan bir toplantıda gerçekleşen Türkiye-AB zirveleri yılda iki defa yapılacak. Yine inşallah 50-60 yıllık bir özlem sona erecek ve bütün Avrupa ülkelerine vize muafiyeti ile gidiş imkanı en geç Ekim ayında gerçekleşmiş olacak. AB ile ekonomik diyalog mekanizması, üst düzey enerji diyalog mekanizması ve üst düzey siyasi diyalog mekanizmalarını harekete geçireceğiz. Bölgedeki jeopolitik riskler konusunda Suriye başta olmak üzere birlikte çalışacağız. Mülteciler konusunda AB külfet paylaşımını kabul etmesi dolayısıyla ve ortak bir program etrafında mülteciler sorunu ile ilgilenmesi dolayısıyla yeni bir dönem önümüzde açılacak. Hiç kimse Türkiye’nin bütün bu tartışmalar üzerinden, bütün mültecileri ülkesinde barındıran bir açık hava hapishanesi haline, mülteciler diyarı haline gelmesini beklemesin, böyle bir şey söz konusu olmayacak. Ama bize sığınan kim olursa olsun bu kapıya gelen geri döndürülmeyecek. Biz Hacı Bektaş-ı Veli’nin dergahından geçmişiz, biz Hazreti Mevlana’nın dergahından geçmişiz. Aşımızı, kapımızı, gönlümüzü bize ümit besleyen, bizden medet uman herkese açık tutacağız. Allah bize öylesine bir güç ve kudret versin ki, değil namerde, merde dahi muhtaç eylemesin. Allah bize öyle bir güç, öyle bir kudret versin ki, elimizin eriştiği her mazlum o kudret çınarının altında huzur bulsun, ferah bulsun” şeklinde konuştu.

“ÇANAKKALE SAVAŞINDA OLDUĞU GİBİ ÜLKEMİZİN ONURUNU HEP BERABER KORUYALIM”

Teröre ve şiddete karşı omuz omuza mücadele etme teklifinde bulunan Davutoğlu, “Her konuda ihtilaf edelim ama Türkiye’nin birliği, ülkemizin dirliği, milletimizin kardeşliği söz konusu olduğunda omuz omuza verelim. Her konuda ihtilaf edelim ama ülkemizin neresinde olursa olsun bir damla kan döküldüğünde hep beraber bu kanın dökülmesine engel olmaya çalışalım ve teröre, şiddete karşı omuz omuza duralım. Her konuda ihtilaf edelim ama ülkemizin onuru, itibarı söz konusu olduğunda omuz omuza verelim Çanakkale Savaşında olduğu gibi ülkemizin onurunu hep beraber koruyalım. Bu meclisten her görüş çıksın ama milletimize yakışmayan hiçbir söz, ülkemizin itibarını rencide edecek hiçbir kelam bu kubbeden gökkubbeye yükselmesin. Bu çatıdan gökkubbeye sadece hoş bir seda, güzel bir kelam, iyi bir dilek ve milletimizin hayır duasını alacak icraatlar nasip olsun. 1 Kasım akşamı Hazreti Mevlana’nın bir sözünü ifade ederek, Hazreti Mevlana’nın huzurunda, Konya’da, 1 Kasım seçimleri ile ilgili ilk yorumumu yapmıştım, şimdi burada o sözü tekrar ederek bunu bir taahhüt olarak milletime söylüyorum, bize en fazla karşı olan kimse özellikle onun gönlüne, onun ruhuna, onun kulağına hitap ederek söylüyorum, biz bu bereketli topraklara sadece sevgi tohumu etmeye geldik. Allah bu hükümeti sevgi tohumu ekenlerin hükümeti eylesin. Vakitler hayrola, hayırlar feth ola, şerler def ola. Allah önümüzdeki 4 yıl vakti hayırlı eylesin, hep beraber hayırları feth etmeyi, şerleri def etmeyi bize nasip eylesin” ifadelerini kullandı.

DERYA YETİM 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Eski mezunlar bir araya gelerek öğrencilik günlerini canlandırdı Bursa’da 1468 yılında kurulan Hoca İlyas Ortaokulu’nun eski mezunları, her sene geleneksel olarak okula gelerek öğrencilik günlerini canlandırıyor. Bir araya gelen mezunlar okul hatıraları hakkında konuşup eski fotoğraflara bakıyor. 1468 yılında kurulan Hoca İlyas Ortaokulu’nun eski mezunları tarafından düzenlenen gelenek bu sene de devam etti. Okulda adeta mezuniyet töreni düzenleyen eski öğrenciler, bir araya gelip okul hatıraları hakkında konuştu. Hatıralarını dün gibi yaşayan eski okul mezunlar, birlikte fotoğraf çektirip hatıra defterine okul günleri hakkında yazı yazdı. Özlem gideren eski öğrenciler sınıfta oturarak öğrencilik dönemlerinde yaşadıkları hatırları anlattı. Eski Milli Eğitim Bakanı Orhan Cemal Fersoy, eski Milli Savunma Bakanlarından Haluk Bayülgen, eski Milli Güvenlik Konseyi Üyesi ve Kara Kuvvetleri Komutanı Nurettin Ersin de Hoca İlyas Ortaokulu’nda eğitim gören kişiler arasında yer alıyor. Mezuniyet günlerin her okulda yapılması gerektiğini belirten Hoca İlyas Ortaokulu eski mezunu Hüseyin Özler, "6 yıl önce komite grubu oluşturup ilkokullarda böyle bir birliktelik oluşsun istedik. Türkiye’de 556 yıldır ismi değişmeyen ve halen eğitim-öğretimim devam ettiği tek okul. Mutlaka buna benzer okullar var ama bunların ismi değişmiş ya da okul olarak kullanılmıyor. Burası tarihi bir değer. Bunun okul olarak devam etmesi için uğraşıyoruz. Mezunlar olarak mezuniyet günümüzü yapıyoruz. Artık geleneksel oldu. Her yıl nisan ayının son haftası yapıyorduk ama bu sene mayısta yapalım da havalar güzel olsun dedik. Kısmetimize hava yağmurluydu ama yine de katılım çok güzel. Yürümekte zorlanan mezunlarımız bile yanında birisiyle gelerek katılmaya çalışıyor. Bu sene 4’üncüsünü yapıyoruz. Okul eskiydi restorasyona girdi. Bizim eski mezunlarımızdan İsmail Hakkı Akoğlu okulun bütün sıralarını yeniledi. Restorasyon bittikten sonra Atatürk büstü alçıdan yapılmış olduğu için mezunlar olarak rahmetli Tankut Öktem’in kızından son kalan büstü aldık ve okula hediye ettik. Sınıflarda çocukların koşuşturması müdür odasındaki pervane sallanıyordu o gürültüden pervane sesi müzik gibi geliyordu. Okul arkadaşlarımızdan bazıları ile görüşüyoruz. Mezuniyet birliktelik günlerince 40 yıl önce görüştüğün arkadaşını görüyorsun. Mezuniyet günleri bütün okullarda yapılmalı" şeklinde konuştu.
Ankara Bakan Göktaş: "Aile Destek Merkezlerinden geçtiğimiz yıl yaklaşık 140 bin kişi yararlandı" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, kadınların kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlayan Aile Destek Merkezlerinden (ADEM) geçtiğimiz yıl yaklaşık 140 bin kişinin yararlandığını açıkladı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, başta kadınlar olmak üzere vatandaşların hayatına değer katmak ve pozitif değişimler oluşturmak için çeşitli hizmetleri sunduklarını bildirdi. "Kadınlarımızın potansiyellerini ortaya çıkarmak için hizmetlerimizi de çeşitlendiriyoruz" Bakanlık olarak başta kadınlar olmak üzere her bir vatandaşların potansiyeline güvendiklerini kaydeden Bakan Göktaş, “Sosyal kalkınma ve toplumsal adaleti tam anlamıyla gerçekleştirmek, ancak kadınlar hayatın her alanında güçlü olursa mümkün. Kadınlarımızın potansiyellerini ortaya çıkarmak için hizmetlerimizi de çeşitlendiriyoruz” diye konuştu. Aile Destek Merkezlerinin 2012 yılından bu yana faaliyet gösterdiğini kaydeden Bakan Göktaş, “ADEM’lerimizde kadınların psikososyal, sosyokültürel, mesleki ve kişisel gelişimlerine katkıda bulunacak kurs ve eğitimler veriyoruz. ADEM’lerde yapılan her çalışmanın kadınların güçlenmesinde fark oluşturacağına inanıyoruz. Kadınlarımızın ekonomik hayatın içerisinde daha çok yer almasını hedefliyoruz” dedi. "Bugüne kadar 3 milyon kişi faydalandı" İhtiyaçlar doğrultusunda ülke genelinde ADEM’lerin yaygınlaştırılmasına devam edeceklerinin altını çizen Bakan Göktaş, “Kadınların kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlayan ADEM’lerimizden geçtiğimiz yıl 140 bin kişi yararlandı. Bugüne kadar faydalanan vatandaşlarımızın sayısı ise yaklaşık 3 milyona ulaşmış oldu” ifadelerini kullandı. "75 ilde faaliyet gösteriyor" Bakan Göktaş, “Güçlü kadın, güçlü aile ve güçlü Türkiye" ilkesiyle aile yapısını güçlendirmeye yönelik çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, "Hiç kuşkusuz toplumun en güçlü kalesi ailedir. Hali hazırda 75 ilde faaliyet gösteren 544 ADEM’imiz de bu amaca en iyi şekilde hizmet ediyor" dedi. ADEM’lerde kadınların mesleki ve kişisel gelişimlerinin yanı sıra aile içi iletişim, temel afet bilinci, sağlıklı beslenme ve çocuk haklarına dair eğitimlerin de bulunduğunu belirten Bakan Göktaş, şunları söyledi: "Merkezlerimizde el sanatları, kuaförlük ve giyim kursları oldukça rağbet görüyor. Bunlara ek olarak Halk Eğitim Merkezlerinden gelen usta öğreticiler tarafından terzilik, aşçılık, bilişim teknolojileri, okuma-yazma, halı dokumacılığı, yabancı dil, yağlı boya, satranç kurslarının yanı sıra müzikal, kültürel, sosyal ve sportif kurslarımız da bulunuyor."
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar: "Türkiye’ye örnek kentsel dönüşüm gerçekleştiriyoruz" Kocasinan Belediyesi, Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde Yunusemre Mahallesi’ne sosyal tesis kazandırıyor. Yunusemre bölgesinde 2015 yılından beri ‘İğne oyası oyar’ gibi dönüşüm çalışmalarını hızla yerine getirdiklerini belirten Başkan Çolakbayrakdar, Türkiye’ye örnek ve model kentsel dönüşüm gerçekleştirdiklerini söyledi. Kocasinan Belediyesi olarak kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlı bir şekilde devam ettiğini ve dönüşümle birlikte sosyal dönüşümü de aynı anda gerçekleştirdiklerini vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar, “İlk günden beri ne söz verdiysek, hepsini yerine getiriyoruz” dedi. Kayseri’ye daha iyi bir şekilde hizmet edebilmenin gayreti içinde olduklarını Başkan Çolakbayrakdar; “Yunusemre Mahallemizdeki kentsel dönüşüm alanı içerisinde hak sahiplerine dönüşümle yapacağımız konutların hepsini teslim ettik. Geçen yıl, en son etabında anahtarların teslimatını yaparak, söz vermiş olduğumuz vatandaşlarımızın hepsinin konutlarını yaptık. İyi günlerde otursunlar. Şimdide kentsel dönüşüm alanı içerisinde yaptığımız sosyal tesisimizde kadın erkek yüzme havuzları, spor alanları ve fitness gibi donatılarıyla bir mekânı daha Yunusemre ve Yavuzlar Mahallemize kazandırıyoruz. Tesis, bin 185 metrekare zemin katı ve 345 metrekare büyüklüğünde bir bayan bir erkek olmak üzere iki adet yüzme havuzu olacak. Ayrıca 350 metrekare alanı kapsayan bir bayan bir erkek olmak üzere iki adet spor aktivitelerin yapılabileceği salon olacak. Tamamlandığı zaman bu tesis, bölgenin beklentilerini karşılayacak ve bölgenin çehresini değiştirecek. Dönüşümle birlikte yine bölgeye park inşaatı devam ediyor. Bu tesisi inşallah bu yılın sonunda tamamlayıp, hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız. Tesisi; kadın, erkek, genç ve yaşlı herkesin istifadesine sunmuş olacağız. Kazasız belasız inşaatın tamamlanması ve güzel günlerde bu tesislerin kullanması nasip olsun diliyorum. Bizim bir tek kaygımız var, şehrimizi güzelleştirmek ve şehre hizmet etmektir” ifadelerini kullandı. Başkan Çolakbayrakdar, Kayseri’ye daha iyi bir şekilde hizmet edebilmenin gayreti içinde olduklarını belirterek; “Biz, şehrimizi ve vatandaşlarımızı seviyoruz. Bu şehre sevdalı ve bu milleti seven ekip ruhuyla çalışmalarımıza devam edeceğiz” diyerek noktaladı.
Şırnak 5 bin insan, 400 bin küçükbaş hayvanın zorlu yolcuğu başladı Şırnak’ta havaların ısınması ile birlikte göçer hayvancılığı ile uğraşan 5 bin insan ile 400 bin küçükbaş hayvanın kışlaklardan yaylaklara doğru zorlu yolculuğu başladı. Kasım ayında kışlaklara inen göçerler, havaların ısınması ile birlikte Şırnak-Hakkari-Van üçgeninde bulunan 2 bin rakımlı çayır, mera ve otlakların bulunduğu Faraşin Yaylası’na doğru engebeli ve zorlu yolcuğu başladı. Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Görümlü beldesinde bulunan kışlaklarda bulunan göçerleri ziyaret ederek, hayvanların zorlu yolculuğu öncesi göçerleri bulundukları kışlaklarda ziyaret eden Şırnak Tarım ve Orman İl Müdürü Oktay Sezgin, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine Şırnak’ta bulunan küçükbaş hayvanlarının 3’te 1’nin göçer hayvancılığına ait olduğunu söyledi. Şırnak il genelinde 1 milyon 100 bin küçükbaş hayvanın olduğunu belirten Sezgin, “Şırnak ilinde 1 milyon 100 bin küçükbaş hayvan varlığımız bulunmaktadır. Bu hayvan varlığımız 3’te 1’lik kesimi göçer hayvancılık ile yürütülmektedir. Göçer hayvancılık modelinde kışlak olarak Şırnak ilinin ovalarını tercih eden göçerlerimiz yılın 5 ayını kışlaklarda, geriye kalan zamanı da yayla yollarına çıkarak tamamlamaktadır” dedi. Burada göçerlerin hava sıcaklığının 20 dereceye ulaşması ile beraber yayla yoluna, rakımın 2 bin olduğu çayır, mera ve otlakların olacağı alanlara doğru seyahat etmekte olduğunu belirten Sezgin, "Özellikle Hakkari, Şırnak Faraşin Yaylası göçerlerimizin yaylak olarak kullandığı, hayvanlarını otlattığı oldukça zengin bir beslenme ortamı sunmaktadır. Göçer hayvancılık ile uğraşan Şırnak ilinde yaklaşık 247 aile, toplam 5 bin nüfusa yakın bir topluluk, toplamda da 400 bin küçükbaş hayvanımız bugün büyük bir göç ile yayla yollarını tutmuştur. Göçer hayvancılığın ülke ekonomisine, ilimize ve bölgemize büyük destekleri ve katkıları bulunmaktadır. Tarım ve Orman İl müdürü olarak bizzat göçerlerimizin kışlak döneminde Tarım ve Orman Bakanlığımızın hayvancılık desteklerinden yararlanabilmesi için tüm şartları sağlıyor, gerekli kolaylıkları göstermekteyiz" ifadelerini kullandı. Göçer İdris Aşkara ise havaların ısındığı zaman yaylaya gideceklerini dile getirerek, "4-5 ay yaylada kalıyoruz. Ondan sonra da tekrar geri Silopi, Cizre ve İdil taraflarına gideceğiz. Kış aylarında 4-5 ay burada kalıyoruz. Ondan sonra da yaylaya gidiyoruz” şeklinde konuştu.