Davutoğlu Suriyelilerle birlikte slogan attı

Gaziantep’in Nizip ilçesinde bulunan çadır kentte Suriyelilerle iftar yapan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Suriyelilere seslendi.Çadır kentteki iftar yemeğinin ardından kalabalığa seslenen Bakan Davutoğlu, konuşmasına Arapça Suriyelileri selamlayarak başladı. Davutoğlu, konuşmasında birlik ve beraberlik mesajları vererek, “Bizim geleneğimizde Ramazan’ın ilk gününde aileler bir araya gelerek aynı sofrada iftar yaparlar. Bizde düşündük ki bizim ailemiz bugün Suriye sınırında Türkiye sınırında sembolik olarak bu iki halkı bir araya getiren bu misafirlerimizdir dedik ve sizlerle birlikte olmak için buraya geldik. Rabbimiz bizi ezelden beri bir aile kılmış ve ilan ediyoruz ki ebediyete kadar bir aile kalacağız. Bu mübarek gecede her şeyden önce Suriye’deki zulme karşı ayağa kalkan ve bu onurlu mücadelede şehit düşen bütün kardeşlerimi rahmetle anıyorum. Onlara selam olsun onlara sesleniyor ve diyoruz ki onların emaneti bizim emanetimizdir onların geride bıraktığı çocuklar yetimler bizim çocuklarımızdır. Onların bıraktığı eşler ebediyen bizim kardeşlerimizdir. Onların geride bıraktığı Suriye toprağı Türkiye toprağı gibi azizdir ve hürdür. Buradan ayrıca biz burada özgürce iftarımızı açarken Humus’ta rejimin uçaklarından atılan bombalar altında atılan top atışları ile şehit düşen ve yaralan kardeşlerimizi de buradan selamlıyorum. O kahraman kardeşlerimiz bilsin ki kalplerimiz ve dualarımız gece gündüz onlarla beraberdir. Ve bu zulüm bitene kadar Suriye’nin her bir şehrinde, her bir köşesinde insanlar hangi dinden hangi mezhepten hangi etnik kökenden olursa olsun özgürce onurlu bir şekilde yaşayana kadar onlarla beraber olacağız ve onlara desteğimizi hiçbir zaman eksiltmeyeceğiz” dedi.Konuşması sık sık Suriyelilerin sevinç gösterileri ile kesilen Bakan Davutoğlu, Suriyelilere 3 temel mesajı olduğunu ifade ederek, “Birincisi şudur ki burada kendinizi yabancı gibi hissetmeyin. Siz buranın ve bu toprakların asli kardeşlerisiniz ve ebediyen böyle olacaksınız. Biz size hürmeten misafirimiz diyoruz. Ama siz bütün bu coğrafyanın asli sahiplerisiniz ve burada hep bu şekilde muamele göreceksiniz. Bütün Türkiye’deki kardeşleriniz ve hassaten Gaziantep’teki kardeşleriniz sizleri kendi asli kardeşleri olarak görüyor ve şunu söylüyoruz, evimiz evinizdir, aşımız aşınızdır ve onurunuz onurumuzdur” diye konuştu.Bakan Davutoğlu kamplarda ve kampların dışında Türkiye’de yaklaşık 500 bin Suriyeli misafir ettiklerini hatırlatarak, “Sizleri misafir etmekten onur duyuyoruz ve biliyoruz ki eğer bizim başımız darda olsaydı, sizde bize böyle muamele ederdiniz. Bunu biz Gaziantep düşman işgali ile karşılaştığında biliyoruz Halep’in kalbi 1921’de Gaziantep, Şanlıurfa ve Kahramanmaraş ile birlikte atıyordu. Şimdide bizlerin kalbi Halep ile birlikte atıyor. Bu süre içinde 3 bin 806 Suriyeli bebek doğdu. Sadece Nizip kampımızda 183 Suriyeli bebek dünyaya geldi. Onlar bizim için Suriye’nin ve bizim ortak bebekleri ve ortak geleceğidir. Onları bağrımıza basıyoruz. Onların yüzünün gülmesi için az önce oturduğum masada yüzüne ay yıldız çizen Muhammet Fatih isimli kardeşimizin yüzünün gülmesi ve gerçek anlamda Fatih olması için elimizden ne geliyorsa her türlü yardımı yapacağız. İkinci mesajım ise buradan 40 kilometre güneydeki sınıra, oradan Cerablus’a, oradan Humus’a, Dara’ya yani bütün Suriyeli kardeşlerimiz bilsinler ki, onların büyük sıkıntılar içinde olduğunu biliyoruz. Ama onurlu bir mücadele veriyorlar. B:iz bu mücadelenin yanında olmaya devam edeceğiz. Onlar sadece kendileri içinde değil insanlık onuru için mücadele ediyorlar. İnşallah bu karalık gecelerin aydınlık bir sabahı olacak. Ve o sabahı birlikte karşılayacağız. Üçüncü mesajım ise uluslar arası topluma. Dünyanın her köşesinde oturup Suriye’deki katliama, Humus’taki katliama sessiz kalanlaradır. Sizler ne kadar sükut ederseniz edin Türkiye hiçbir zaman kim ne derse desin Suriyeli kardeşlerine mücadelelerinde yalnız bırakmayacaktır. Bu zulüm ne kadar sürerse sürsün, uluslar arası toplum bu zulme ne kadar sessiz kalırsa kalsın biz biliyoruz ki kahraman Suriye halkı bir gün kendi kanının karşılığını görerek özgür sabahlara uyanacak. O zaman şehitlerimizin ruhu şad olacak, o zaman gazilerimiz onurla doluşacaklar ve o zaman bu küçük kardeşlerimiz özgürce Suriye’de yaşayacaklar” şeklinde konuştu.