İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanıklar katılmazken, avukatları hazır bulundu. Duruşmada görüşünü açıklayan savcı, 2863 sayılı Tabiat ve Kültür Varlıkları Kanunu’nun 65. maddesinde belirtilen suç unsurlarından tebligat unsurunun oluşmadığını belirterek, sanıkların bu nedenle ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesini talep etti. Savcı, yargılama aşamasında hayatını kaybeden Demir Toros Doruk hakkındaki davanın ise düşürülmesini talep etti.
Kararını açıklayan mahkeme, sanıklar Yıldırım Demirören, Erdoğan Demirören, Fikret Demirören, Tülin Demirören ve Meltem Okay hakkında 2863 yasanın dava açıldığında yapılan yargılama sonunda suç unsurları gerçekleşmediğinin anlaşıldığını belirterek, sanıkların beraatine karar verdi. Mahkeme, dava aşamasında hayatını kaybeden Demir Torus Doruk hakkındaki davanın ise düşürülmesine karar verdi.
5 YILA KADAR HAPİS İSTENMİŞTİ
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından sanıklar hakkında hazırlanan iddianamede, korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilen Beyoğlu’nda yer alan taşınmazın onaylı projesine aykırı olarak izinsiz yıkım yapıldığı ifade edilmişti. Söz konusu taşınmazın sanıklar Yıldırım Demirören, Erdoğan Demirören, Fikret Demirören, Tülin Demirören ve Meltem Okay adına kayıtlı olduğu belirtilen iddianamede, sanık Demir Toros Doruk’un ise şirketin yetkili temsilcisi olduğu ifade edilmişti. İddianamede sanıklar hakkında Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na muhalefet suçlamasıyla 2 yıldan 5 yıla kadar hapis istenmişti.
