GÜNDEM - 20 Ocak 2022 Perşembe 12:31

Depremde eşini ve oğlunu kaybeden, kızı ile enkazdan çıkartılan anne o anları anlattı

A
A
A
Depremde eşini ve oğlunu kaybeden, kızı ile enkazdan çıkartılan anne o anları anlattı

Elazığ’da 6.8’lik depremde 5 katlı apartmanın enkazında kalan, 28 saat sonra minik kızı Yüsra ile çıkartılan, depremde eşi ve oğlunu kaybeden Ayşe Yıldız, yaşanan o anları ve oğluyla son konuşmasını anlattı. Anne Yıldız, "Oğlum, 'Anne, bana yardım et. Hakkını helal et, ben şehit oluyorum. Benim uykum geliyor, ben yatıyorum' dedi. İğne deliği kadar bir yerden bir ışık geldi. Yeni bir umuttur, dünyaya açılan yeni bir penceredir diye düşündüm" dedi.

Elazığ'da 24 Ocak 2020'de meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depremde Elazığ ve Malatya'da toplam 41 kişi hayatını kaybetti. Depremde merkeze bağlı Mustafa Paşa Mahallesi'nde bulunan Kalay apartmanı çökmüş, Yıldız ailesinden anne Ayşe (35), baba Hüseyin (36) ile çocukları Onur (12) ve Yüsra (4) enkaz altında kalmıştı. Anne Yıldız ve 4 yaşındaki kızı Yüsra, 28 saat sonra ekipler tarafından enkazdan sağ olarak çıkartılırken eşi ve oğlu ise hayatını kaybetmişti.

Depremde eşini ve oğlunu kaybeden, kızı ile enkazdan çıkartılan anne o anları anlattı

Depremden sonra ayak ve bacaklarındaki zedelenmeden dolayı çok sayıda ameliyat geçiren anne ve kızı, Bızmişen Mahallesi'nde TOKİ tarafından inşa edilen konutlarına yerleşti. Büyük bir acı yaşayan anne Yıldız, depremin ikinci yıl dönümünde yaşanan o anları ve oğluyla enkaz altındaki son konuşmasını anlattı.

"Çocuğum için ayakta durmak, mücadele etmek zorundayım"

Her gün kaybettiği eşi ve oğlunun kendilerinden biraz daha uzaklaştığını kaydeden Ayşe Yıldız, "En son onlarla iki sene önce yan yanaydık. Şuan onar yoklar, biz tek kaldık. O gün çok zordu. Zaten o günü unutmak hiç mümkün değil. Her an aklımızdalar ama çocuğum için ayakta durmak, mücadele etmek zorundayım. O gece annem de bizdeydi 5 kişi oturuyorduk. Herkes gibi biz de kapıya koştuk. Eşimin cenazesi üstümdeydi. Çocuklarım da 'Anne bizi kurtar' diye sesleniyordu. Benim acılarım vardı ama onların o çığlıklarını duyunca acılarımı unuttum” dedi.

Depremde eşini ve oğlunu kaybeden, kızı ile enkazdan çıkartılan anne o anları anlattı

"Anne, ben şehit oluyorum”

Oğluyla son konuşmalarını anlatan anne Yıldız, "Anne, bana yardım et. Hakkını helal et, ben şehit oluyorum. Son sözleri buydu. Benim uykum geliyor, ben yatıyorum dedi. Yattı daha da uyanamadı. Ben de çelik kapıya taş vura vura sesimi duyurdum ve beni fark ettiler. Çünkü bağıra bağıra sesim kısılmıştı. Kapıya vurduktan sonra duydular ve canlarını hiçe sayarak geldiler. İğne deliği kadar bir yerden bir ışık geldi. Yeni bir umuttur, dünyaya açılan yeni bir penceredir dedim. Orada kap karanlığın içine bambaşka bir ışık içeri girdi. Bir yandan oğlumla eşimi öldüğü için çıkmak istemiyor ölmek istiyordum. Sadece kızımı çıkarmalarını istiyordum. Diğer bir yandan da arkamda bir çocuk, bir umut var dedim” diye konuştu.

Depremde eşini ve oğlunu kaybeden, kızı ile enkazdan çıkartılan anne o anları anlattı

“Seni ve kızını kurtaracağız diyen JAK personeli ile tanışmak istiyorum”

Kendilerini kurtaran JAK ekiplerine teşekkür eden Yıldız, "Onlara ne kadar teşekkür ve dua etsem azdır. Onları unutmak mümkün değil, canlarını hiçe sayarak geldiler. Benimle konuşan kişi ile tanışmak isterim. Evet, bir defa gördüm ama o zaman tam tanışamadım. İnşallah, bir gün tanışmak nasip olur. Bizi kurtaranlar, Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ekibiydi. Beklerim gelirse çok mutlu olurum. Ben onlara ulaşamıyorum. Bir telefonla görüşsek bile çok mutlu olurum” şeklinde konuştu.

Kamil Can Kılıç - Rıdvan Yeşilırmak
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Karslı vatandaştan duyarlı davranış Ermeni-Türk harbinde Kars’ta 1920 yılında şehit düşen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarına duyarlı vatandaş tarafından önce bayrak dikildi, ardında da mezarın bulunduğu bölge temizlendi. Tarihi Benli Ahmet İstasyonu’nda dört tarafı duvarla çevrili olan Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının anıt mezar haline getirilmesini isteyen vatandaşlar, mezarlıkta 5 ayrı mezarın bulunduğuna dikkat çekerek mezarın olduğu bölgenin koruma altına alınması gerektiğini veya buraya anıt mezar yapılmasını istedi. Kars’ın en işlek caddelerinden birisi olan Faikbey Caddesi’ne ismi verilen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının tarihi istasyonda bulunduğunu ifade eden vatandaşlar, "Kars ve civarının Ermenilerden geri alınması için yapılan harekat esnasında 12. Tümen, 36. Alay 1’inci tabur komutanı yüzbaşı Faik bey 14 Ekim 1920 tarihinde Ermeni-Türk harbinde, Berne (Koyunyurdu) Köyü’nün doğusundaki tepede birliğin başında olduğu sırada çarpışmalarda şehit düştü. Ben de her sene geliyorum. Otlarını temizliyoruz, bayrağını taktık. Her yıl bu ayalarda gelip buranın bakım ve onarımı yapıyorum" dedi. Duyarlı vatandaş daha sonra Yüzbaşı Faik Bey’in bulunduğu mezarın etrafını temizledi, mezarın üzerinde bulunan ağaç parçalarını ve istenmeyen otlarını topladı, mezarlığın içerisindeki bayrağı değiştirdi. Şehitlere dua eden vatandaş daha sonra bölgeden ayrıldı.
Antalya Eşinden para istedi, ’param yok’ cevabını alınca hayatı değişti, kendi işinin patronu oldu Kocası harçlık vermeyince kendi dükkanını açan kadın, 36 yıldır mesleğini icra ediyor. Antalya’nın Serik ilçesinde yaşayan Fahriye Altınkaynak, 36 yıldır hayali olan olan terzilik mesleğini sürdürüyor. Altınkaynak, terziliğe hobi olarak başladı. Eşinden bir ihtiyacı için bir miktar para istediğinde “Param yok” cevabını alan Altınkaynak, kendi iş yerini açtı. Evindeki el makinesi ve kumaşlarla birlikte dikiş, giyim üzerine açtığı küçük bir dükkanla geçimini sağlamaya başlayan Fahriye Altınkaynak (62), “Herkes bana, "Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın” dedi. Ben de yapabilirim dedim” dedi. Terzilik mesleğiyle çocuklarını okuttu İş yeri açtığı zaman müşteri gelmesi için konfeksiyonlara broşür ve kartvizit dağıttığını anlatan Fahriye Altınkaynak, mesleğinin çocukluk hayali olduğunu aktardı. Eşinin işine karşı gösterdiği tüm direnişlere rağmen, 36 yıllık zaman zarfında 3 çocuğunun üniversite öğrenimini tamamladığını açıklayan Altınkaynak, meslekte nasıl başarıya ulaştığını şu sözlerle ifade etti: "Mesleğim, çocukluk hayalim. Bu işe önce evde başladım. Fakat evde olmuyordu, eve gelen çocuklarıyla geliyordu, çalışma imkanım olmuyordu. Sonra çok acil bir para ihtiyacım oldu. Eşimden para istedim, ’Param yok’ dedi. Eşimin bana öyle demesi çok üzdü. Oturup düşündüm ve bir iş yeri açmaya karar verdim. Hemen araştırmaya başladım ve dikiş, giyim üzerine bir dükkan kiraladım ama hiçbir şeyim yoktu, sadece küçük bir el makinem vardı. Herkes bana, ’Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın’ dedi. Ben de ’Neden, ben de yapabilirim’ dedim. Evimdeki makinemi iş yerime getirdim. Broşürler, kartvizitler bastırdım. Bütün konfeksiyonları dolaşarak dağıttım. ’Yapılacak tadilat işlerinize talibim’ dedim. Evdeki kumaşlarımı getirdim, dükkanıma yerleştirdim, badana yaptım. Eşim şiddetle karşı çıktı, ’Yapamazsın, uğraşamazsın, otur evde yemeğini yap’ dedi. Ama ben kararlıydım. Çok ağır bir kelime kullandı. Eğer hayat müşterekse ve ben çalışmıyorsam, almakla mükelleftir kendisi. Almıyorsa, ben de bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Kimseye muhtaç olmak istemedim. O kadar zor ki birilerine muhtaç olmak. Azmettim ve yavaş yavaş müşterilerim gelmeye başladı. Sonra eşimden ayrıldım." Kadınların hayatta her zaman üretken olması gerektiğini anlatan Altınkaynak, “Elimden geldiği kadar helalinden olsun diye gece gündüz, gece yarılarına kadar çalıştım. 3 çocuğum ve 8 torunum var. Oğullarım ve kızım üniversiteyi bitirdi ve hepsinin mesleği var. Torunlarımla mutluyum ve en güzeli bir işim var. Bir kadın, üretken ve karınca gibi olmalı. İlla ki, iş yeri açması gerekmiyor. Evde, tarlada, fabrika başka bir iş yerinde çalışsın ama üretsin. Kadınlar, kimseye muhtaç olmamalı, dimdik ayakta kalmalı” diye konuştu.
Aydın Didim Fenerbahçeliler Derneği’nde görev değişimi Didim Fenerbahçeliler Derneği’nin uzun süredir başkanlığını yürüten Dilaver Demir, Başkan Yardımcısı Özkan Çaymaz’a başkanlık görevini devretti. Demir, yaptığı açıklamada, bu görevi başarılı bir şekilde yürüteceğine inandığı Çaymaz’a güvenle görevi devrettiğini belirtti. Demir, Çaymaz’ın başkanlık sürecinde önemli projelere imza atacağına olan inancını da dile getirdi. Dernek üyeleri arasında bir aile bağı bulunduğunu vurgulayan Demir, yeni dönemde birlikte daha güzel işlere imza atacaklarına olan inancını dile getirdi. Özkan Çaymaz ise görevi devralırken, derneğin birlik ve beraberlik içinde daha da ileriye taşınması için çalışacaklarını belirtti. Didim Fenerbahçeliler Derneği üyeleri, yeni başkanlarına desteklerini belirterek birlik ve beraberlik içinde hareket edeceklerini ifade etti. Demir’in görevi devretmesinin ardından Çaymaz, yaptığı açıklamada, bu yeni sorumluluğun kendisi için büyük bir onur ve gurur kaynağı olduğunu belirtti. Kendisinin uzun yıllardır derneğin içerisinde aktif olarak yer aldığını ve bu süreçte Demir’in yanında önemli tecrübeler edindiğini ifade eden Çaymaz, yeni başkanlık görevini büyük bir heyecanla kabul ettiğini vurguladı. Çaymaz, derneğin önümüzdeki dönemde daha da büyüyüp gelişmesi için elinden geleni yapacağını vurgulayarak, üyelerle birlikte hareket ederek önemli projelere imza atacaklarını dile getirdi. Aynı zamanda dernek üyeleri arasında sağlam bir dayanışma ve dostluk bağı olduğunu vurgulayan Çaymaz, bu birlikteliğin derneğin hedeflerine ulaşmasında büyük bir avantaj olduğunu söyledi.