GÜNDEM - 10 Şubat 2015 Salı 09:41

Erdoğan: Fidan'a gitme dedim

A
A
A
Erdoğan: Fidan'a gitme dedim

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'la istifa diyaloğunu anlattı: "Bırakma dedim", "Yoruldum" dedi.

Kolombiya, Meksika ve Küba'da üst düzey temaslarda bulunacak olan Erdoğan, yolculuk sırasında Türkiye Gazetesi Ankara temsilcisi ve köşe yazarı olan Nuri Elibol'un sorularını cevapladı. Hakan Fidan'ın MİT Müsteşarlığı'ndan istifasına ilişkin 'olumlu bakmıyorum' çıkışının arka planını anlatan Cumhurbaşkanı'nın, paralel yapıyla mücadeleden, başkanlık sistemi ve iç güvenlik paketine açıklamalarından satır başları şöyle:

'Hakan Fidan'ın istifasını doğru bulmuyorum' dediniz. Daha detaylı bilgi vermeniz mümkün mü?

MİT sıradan bir kurum değil. Sıradan bir insanı da getiremeyiz oraya. Nitekim ben 'sır küpüm' olarak görebileceğim birini getirmiştim. Bu makama gelmiş olan kardeşimizin milletvekili adayı olmak, ya da ötesinde görevleri planlamak gibi durumu olabilir. Ya da belki bu tür vaatlerde bulunmuş olabilirler, orasını bilemem. Ama kendisine net olarak “Ayrılmanı doğru bulmuyorum. Göreve devam etmen gerekir, çünkü burası rastgele bir yer değil. Siz gidersiniz, yerinize bir başkası gelir, o ayrı mesele. Bunu normal bir memuriyet olarak görebilirsiniz. Ama bu öyle bir makam değil.”

Ama kendileri yorulduklarını, devam edemeyeceklerini söyleyerek maalesef böyle bir adım atmayı uygun buldular. Bundan sonraki süreç Sayın Başbakan'a ait. Yerine kim gelecekse, teklif yapar. Biz de onar ya da onamayız. Kimin geleceği çok önemli, çünkü paralel yapıyla mücadelede neler çektiğimiz ortada…


Bugün PKK bile uluslararası camiada paralel yapının Türkiye'ye verdiği zararı vermemiştir. Bazı yazarlar “Opus Dei”ye benzetiyor ama daha ziyade ABD'deki radikal “Evangelist”leri çağrıştırıyorlar.

Bu süreçte sıkıntı olur mu?

Yok, ne sıkıntı olacak. Hep söylüyorum. Tek kişi dahi kalsam mücadeleyi sonuna kadar sürdürürüm. Kılıçdaroğlu'nun “Başbakanlıkta boşluk var, orayı doldurmak için istifa etti” dedi. Başbakan'ın gidip gitmeyeceğiyle ilgileneceğine, sen nereye gelebiliyorsun ona bak. 'Ben başbakan olabilir miyim' diye düşünmüyor, Davutoğlu üzerinden politika üretmeye kalkıyor.New York Times'ta Gülen imzalı yazı yayımlandı. Ardından, Temsilciler Meclisi'nden 88 imzalı mektup gönderildi Kerry'ye. Artık lobi oluşturmayı da geçtiği görüntüsü çıkıyor ortaya.

Parlamento'da Amerika-Türkiye Dostluk Grubu milletvekillerimizin bu mektuba yönelik Sayın Kerry'e bir karşı yazısı olacak. Zannediyorum hazırlıyorlar bu yazıyı. 

Artık iş derinleştirilmeye başladı. Başka şeyler de ortaya çıkmaya başlayacak. Türkiye'deki şehir imamları açıklandı ve hepsi birden kaçıverdi. Yakında belki de ülkelerin imamları açıklanacak. Bakalım uluslararası camiada neler olacak.

'Bana ve aileme tehditler geliyor' dediniz. Nedir bu? 

Öldürmek ve benzeri türden tehditler söz konusu. Siz tabii korumalarınızı falan güvendiğiniz insanlar olarak görüyorsunuz, ama bakıyorsunuz onların içinden de çıkıyorlar. Böcek olayında olduğu gibi.
Bugünkü operasyon neticesinde de nelerin olabileceğini göreceğiz. Temenni ederim ki, burada aynı yanlışa düşülmez. Daha isabetli yargı kararı oluşur. Bu kararın uluslararası boyutu da olabilir.
Bugün PKK bile uluslararası camiada bunların Türkiye'ye verdiği zararı vermemiştir. Uluslararası parlamentolarda, devlet başkanlarıyla her türlü kirli ilişkiye girerek Türkiye'yi kötüleme gayreti içindeler. Bazı yazarlar bunların “Opus Dei”yi (İspanya'da ortaya çıkan katolik tarikatlarından) çağrıştıran bir yapılanma olduklarını ileri sürüyor. Aslında daha ziyade ABD'deki “Evangelist”lerin radikal unsurlarını çağrıştırıyorlar. Tarikat havasında değiller. Türkiye'den gidişten itibaren orada yüklenilen görev ve yapılan şeyler orada. Tabanları bunu tamamen dini meşruiyet olarak algılıyor. Bunlar da o meşruiyete sarılıyorlar. Öyle şeyler var ki bulunduğumuz makam bunları söylememize müsaade etmiyor…


ERDOĞAN NET KONUŞTU:

7 Haziran seçiminde başkanlık oylanacak

“Çalışmalarımız hazır. Bizim için ekonominin ve demokrasinin atbaşı gittiği bir sistemdir başkanlık”

Başkanlık meselesinde içerik belli mi? Tartışılsın dediniz ama, muhalefet konuşulsun dahi istemiyor. Sizin hayalinizde nasıl bir sistem var? 

Başkanlık sisteminin denetim mekanizmasını kaldırdığı yalanını da söylüyorlar. Olabilir mi böyle bir şey. Aksine, denetimin daha da arttığı bir sistemdir. Çalışmalarımız hazır. Bizim için ekonominin ve demokrasinin atbaşı gittiği bir sistemdir başkanlık sistemi. Yeni anayasanın içinde Başkanlık da çözüm süreci de demokrasi paketleri de mutlaka yerini almalıdır.

Haziran seçimi yeni anayasa ve başkanlık sisteminin oylanacağı bir seçim mi olacak?

Evet. Aynen öyle olacak. Sayın Başbakan da böyle söylüyor. Seçim bunun üzerine… Bunun oylanacağı bir seçim olacak. 

Seçmen ne düşünüyor? Bir çalışma var mı?

Kamuoyu araştırmalarına bakıldığında tabanın elbette ki yüzde yüz evet demesi söz konusu değil. Ama kahir ekseriyet 'evet' diyor. Bu seçim Türkiye açısından kırılma dönemini yaşayacak. Muhalefetin başkanlığa karşı olmasının nedeni başkanlık olursa sadece 2 güçlü parti olacak. Bundan korkuyorlar. 

İç Güvenlik paketiyle ilgili eleştirilere ne dersiniz?

Güvenliğin olmadığı ortamları seviyorlar. Bu paket çıkmazsa bu seçimleri bundan öncekiler gibi silahların gölgesinde yaparız. Özellikle Doğu ve Güneydoğu'da. Vatandaş ne diyor? 'Bizim can güvenliğimizi sağlayın ki oyumuzu güvenle kullanalım.' Muhalefet ne diyor? 'Elinde molotoflarla gidenlerin önünde giderim' diyor. Ellerinde molotof, demir bilye olanlara 'direnme hakkını kullanın' diyor. Ana muhalefetin başı molotof için 'direnme hakkı' diyor. Bu tarz anlayışlarla demokrasiden özgürlüklerden bahsetmek mümkün değildir. Bakıyorsunuz MHP de onların yanında yer alıyor. Dördüncüsü de paralel yapı.

“Barajı aşamazsak Diyarbakır'da alternatif meclis kurarız” ifadeleri kullanılıyor.Siyasetin içinde adeta doğdum büyüdüm bu noktalara geldim. Bu süreçte bu isimlerin yaptığı açıklamanın Türkiye gerçekleriyle bağdaşır bir durumu yok. Eğer A partisi B partisi barajı aşamazsa bu durum yüzde elli oyla anayasayı değiştirecek noktaya getirir sizi. Onların Diyarbakır'a ayrı bir parlamento sözleri bir anlam ifade etmiyor. İç güvenlik paketi de bu kaosun önlenmesi için de önemli. Çıktığı takdirde illegal yapılanmaların tamamının önüne geçilecektir.

MUHABBETİ ARTTIRALIM İSTİYORUZ

TC-TUR uçağında gazetecilerin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyarete ilişkin şunları söyledi: “Fiziken uzağız ama, siyasi-iktisadi ön yargıları yıkalım, Türkiye'ye olan muhabbeti daha da artıralım diyoruz. Latin Amerika ziyaretinin ikinci etabında da Brezilya, Venezüella, Bolivya olacak.”

NURİ ELİBOL 

TÜRKİYE GAZETESİ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Thomas Reis: "Takımımın performansı sebebiyle hayal kırıklığı yaşıyorum" SAMSUN (İHA) – Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis,Mainz 05 maçının ardından takımının performansı nedeniyle hayal kırıklığı yaşadığını söyledi. UEFA Konferans Ligi 6. hafta maçında deplasmanda Almanya temsilcisi Mainz ile karşılaşan Samsunspor sahadan 2-0 mağlup ayrılarak ilk 8’e adını yazdıramadı. 12. sırada lig aşamasını tamamlayan kırmızı-beyazlılarda Alman Teknik Direktör Thomas Reis, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında mücadeleyi değerlendirdi. "Takımımın performansı sebebiyle hayal kırıklığı yaşıyorum" Futbolcularının gösterdiği performanstan memnun olmadığını dile getiren Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis, "Açıkçası bir sonraki karşılaşmayla alakalı çok bir şey söylemek istemiyorum. Bugünkü göstermiş olduğumuz performans sebebiyle hayal kırıklığı yaşıyorum. Mainz’e baktığımızda bugün galip gelmeyi hak ettiler. Çünkü biz ikili mücadelelerde o agresifliği gösteremedik ve ikinci topları da onlar kazandı, bizler kaybettik. Emre Kılınç ile yakalamış olduğumuz çok net bir pozisyon vardı. O pozisyonu golle sonuçlandırabilmiş olsaydık normalde 1-0 öne geçen taraf olacaktık ve belki de şu an farklı şeyler konuşuyor olurduk. Göstermiş olduğumuz performanslar ötürü üzgünüz" dedi. Dar bir kadro ile mücadele ettiklerini ve sakatlıktan dönen Ntcham’ın tekrar sakatlanmasının kendilerini üzdüğünü ifade eden Reis, "Olivier Ntcham’ın bir kas sakatlığı oldu. Arka adalesinden sakatlandı Tabi bu bizim adımıza iyi olmadı. Zaten çok eksikle devam etmek zorunda olduğumuz bir dönemde bunun gerçekleşmiş olması bizi üzdü. Maçta da belli oldu. Takımın bir yorgunluğu da var. Birçok eksiğimiz olması sebebiyle genç oyunculara da şans vermeye çalışıyoruz. Ama tabi bu durum onlar için de zor olabiliyor. Çünkü sonradan oyuna girmek her oyuncu için zor olduğu gibi genç oyuncular için de zor oluyor. Bir şekilde yolumuza devam etmemiz gerekiyor. Sonuçta çok kısa bir süre sonra Pazar günü oynamamız gereken bir karşılaşma var. Daha sonrasında yine kısa bir aradan sonra oynamamız gereken bir kupa karşılaşması var. Umarım sakat oyuncularımız en kısa sürede tekrardan bize katılırlar. Açıkçası bu durum bizim adımıza zor bir dönem. Var olan sakatlıklar sebebiyle zoe bir süreçten geçiyoruz ama bir şekilde yolumuza devam etmek zorundayız" diye konuştu.
İstanbul Bakırköy Adliyesi’nde tahliye vaadiyle dolandırıcılık yapan polis memuru hakkında 17 yıla kadar hapis talebi Bakırköy Adliyesi’nde 2021 yılında görev almış polis memurunun, ‘tefecilik’ suçundan tutuklanan 2 şahsın yakınından tahliye vaadiyle 95 bin euro talep eden ve para alışverişi sırasında 1 şüpheliyle beraber tutuklanmasına ilişkin iddianame hazırlandı. İddianamede, 2 şüpheli hakkında 17 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Bakırköy Adliyesi’nde, 2021 yılında polis memuru olan H.K.’nin, ‘tefecilik’ suçundan tutuklanan C.B. ve B.B.’nin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın bilgi ve belgelerine erişerek bunları 3’üncü şahıslar ile paylaştığı iddia edildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru H.K.’nin eriştiği belgeleri, tutuklu şüphelilerin yakını olan A.D. ile Whatsapp üzerinden paylaştığı, bu bilgiler karşılığında ise A.D.’nin ise tutuklulardan tahliye vaadiyle 95 bin euro, işe başlamak için ise ön ödeme olarak 50 bin euro talep ettiği olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, A.D. ve H.K. isimli şahıslar ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Şüphelilerin serbest bırakılmaları için 95 bin euro talep etmiş Hazırlanan iddianamede, 30 Eylül 2020 tarihinde haklarında yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltına alınan Z.Y. ile A.M.Y. isimli şahısların yakını olan A.D.’nin, H.K. aracılığıyla, gözaltındaki şahısların serbest bırakılmaları ve el konulan malların iade edilmesi şüphelilerden 95 bin euro talep ettiği, işe başlamadan önce ise 50 bin euro almak için sözleştikleri aktarıldı. İddianamede, A.D. isimli şahsın, 2 Ekim 2021 tarihinde, M.A. ile Bakırköy’de buluşup, 40 bin euro teslim alacağı sırada gözaltına alındığı, ardından ise bir diğer şüpheli H.K. ile birlikte tutuklandıkları anlatıldı. 17 yıla kadar hapis talebi İddianamede, şüpheliler A.D. ve H.K. hakkında, ‘soruşturmanın gizliliğini ihlal’, ‘kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma’ ve ‘kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle dolandırıcılık’ suçlarından toplamda 6 yıldan 17 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi. Ayrıca, iddianamede, şüpheli H.K. hakkında ise ‘kamu görevlisi tarafından görevinin verdiği yetkiyi kötüye kullanmak’ suçundan 2 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.