POLİTİKA - 19 Ekim 2017 Perşembe 07:08

Erdoğan'dan belediye başkanlarına uyarı: Direnmenin bedeli ağır olur

A
A
A
Erdoğan'dan belediye başkanlarına uyarı: Direnmenin bedeli ağır olur

Polonya ziyareti dönüşünde uçakta bulanan gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan istifaları istenen başkanlarla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, istifaları istenen başkanların buna direneceklerini düşünmek istemediğini belirtti ve ekledi: Çünkü onun neticesi ağır olur!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’yi kastederek, “İran’a karşı yaptırımları uygulayanların, kendilerine de bakmaları lazım; ‘Bu iş benden başkasına haramdır’ şeklinde bir anlayış olamaz” dedi. Polonya ziyareti dönüşü gazetecilerin gündeme dair sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin FETÖ konusundaki tavrını eleştirerek “Obama döneminde iyi niyet tercih edilirken, Trump ile çok çok farklı süreç başlayabiliyor. Obama döneminde başka oyalandık, Trump döneminde başka oyalandık; kadrolarda değişiklik yok, aynı hava esiyor” dedi.

ABD ile vize krizinde son durum nedir?

Ben meseleyi, uzun süre gündemde kalması muhtemel bir sorun olarak görmüyorum. Gelen heyet burada bu işi bitirmek için geldi. Temennim görüşmelerden en kısa sürede netice elde edilmesi, vize meselesinin geride bırakılması, ilişkilerin normal seyrine girmesidir.

İstisna dendi? Hastalar için... Bunu ABD tarafının bir yumuşama sinyali olarak görmek mümkün mü?

Belirli durumlarda istisnalar olabileceğine dair haberler çıktı. Ama dediğim gibi, bu konudaki görüşmeler devam ediyor.

Barzani yüzünden, düne kadar sorunlu gördüğümüz (Şii) Haşdi Şabi örgütüne destek verdik gibi algı var. Türkiye bu ikisinden birine mahkûm olmak zorunda mı?

Türkiye, dediğiniz tarzda birilerine mahkûm değildir. Biz kendi politikamızı kendimiz belirleriz. Bildiğiniz gibi bu süreç yeni başlamadı. Biz Barzani’ye de yeğenine de bu konuları defaatle anlattık. ‘Bu gidiş iyi değil, yanlış yapıyorsunuz, gelin bu işleri yoluna koyalım’ dedik. Özel temsilcilerimizi gönderdik, sanki biz onlara borçluyuz gibi bizim özel temsilcilerimize farklı yaklaşım ortaya koydular. Kerkük’te, biliyorsunuz, orada farklı farklı paçavralar dalgalandırdılar. Maalesef bunlara da Barzani göz yumdu. Sonuçta ne oldu? Kerkük’ü sanki kendilerininmiş gibi pazarlık konusu yaparak havalara giren valileri kaçtı gitti. Bayrakların çekildiği gün orada eğlenceleri hangi noktadaydı, şimdi hangi noktaya geldik. Orada Haşdi Şabi denilen grubun içinde Şii Türkmenler de var, orada böyle bir gariplik söz konusu. Şu anda vekil olarak atanan vali ile ilgili bir süreç var. Bu geçiş sürecinden sonra Bağdat yeni bir ismi atayacak. Biz de gelişmelerin takip ediyoruz. Haşdi Şabi’nin Sincar ve Mahmur’u ele geçirdiği yönünde haberler de var. Bunlar kesinse muhataplarımızla ayrı bir çalışmayı yapmak durumunda kalabiliriz.

Bazı belediyelerdeki görev değişikliği süreciyle alakalı farklı farklı iddialar ortaya atılıyor. Mesela Melih Gökçek’in kimileri odasını topladığından söz ederken, kimileri de direndiğinden bahsediyor...

İstanbul’da, Kadir Topbaş Bey, Çevre ve Şehircilik Bakanımızın kendisiyle görüşmesine olumlu cevap verdi, istifasını o şekilde gönderdi. Ardından Düzce’yle, genel başkan yardımcımız görüştü, o da istifasını verdi. Niğde’nin de istifasını verdiğini duydum. Şu anda Balıkesir’e istifasını verme talebimiz iletildi. Hakeza Melih Bey’e, kendisine bu durum iletildi. Bursa aynı şekilde. Bursa’yla da yarın Sayın Başbakan veya ilgili genel başkan yardımcımız veya şahsım görüşeceğiz.

Geçtiğimiz günlerde diğer partilerin belediye başkanlarında da değişim gerekliliği olabileceğinden söz etmiştiniz...

Diğer partilerde hiçbir sorun yok gibi düşünülmemeli anlamında söyledim. Sorun varsa, ilgili partilerin yönetim kadroları gereğini yapmıyorsa, İçişleri Bakanlığı inceleme başlatmak durumunda kalabilir. Örneğin kayyum atanmasaydı o belediyeler devletten aldığı paraları yine Kandil’e göndermeye devam edeceklerdi.

Peki AK Parti’nin istifalarını istediği başkanlar buna yanaşmazlarsa, istifa etmemekte direnirlerse ne olacak?

Ben arkadaşlarımızın, öyle bir yola tevessül etmelerini düşünemem, düşünmek de istemem. Çünkü onun neticesi ağır olur.

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun, Sırbistan’dan gelecek etler besmele ile kesilmiyor diye bir açıklaması oldu...

Sayın Kılıçdaroğlu besmele konusunda öyle bir hassasiyet göstermişse, bu sevinç verici. Bu önemli bir gelişme. Fakat şunu bilmesi lazım. AK Parti hükûmeti bu tür alımlarda bunu en ince teferruatına kadar inceler, alımlarını da ona göre yapar. Kılıçdaroğlu, Sancak’ta kimlerin yaşadığından haberdardır inşallah...

İSMAİL KAPAN / Türkiye gazetesi 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Bereketli topraklarda soğan hasadı başladı Tarım kenti Şanlıurfa’da soğan hasadı başladı. Tarlada birinci ürün olarak ekilen soğanda yüksek verim üreticisinin yüzünü güldürdü. Şanlıurfa’nın Ceylanpınar, Harran, Akçakale ve Suruç ilçelerinde Güneydoğu Anadolu Projesinin (GAP) hayata geçirilmesiyle birlikte tarımda ekilebilir ürün çeşitliliği her geçen gün artmaya devam ediyor. Daha önceleri çiftçilerin buğday, arpa, mercimek gibi tek ürün ile yıllı kapatması bölgede tarihe karıştı. GAP projesiyle sulanabilir arazileri sayılarının artması çiftçileri farklı ürünlere teşvik etti. Bölge çiftçisi yer fıstığı, kornişon, soğan, sarımsak ve patates gibi alternatif ürünler yetiştirmeye başladı. Ürün çeşitliliğinin arttığı bereketli topraklarda, sezonun gelmesiyle birinci ürün olarak ekilen soğanın hasadı başladı. Tarım işçileri tarafından yapılan soğan hasadı bu yıl yüksek verimi ile çiftçisinin yüzünü güldürdü. İşçileri tarlada ziyaret ederek, onlarla beraber hasat yapan Şanlıurfa Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aksoy, hasadın bereketli olduğunu, dekarda 6 ile 6,5 ton arasında verim aldıklarını söyledi. “Verimler çok iyi hastalık yok” Verimin iyi olduğunu belirten Aksoy, “Şanlıurfa ilimizin toplam 9 bin dekar soğan alanı mevcut. Biz şu anda Ceylanpınar ilçemizde sınırdayız. Bu bölgemizde de 2 bin 500 dekardan fazla bir alanda soğan üretimi yapılmaktadır. Soğanı biz birinci ürün olarak ekimini yapıyoruz. Soğandan sonra pamuk, karpuz veya herhangi bir sebzeye devam ediliyor. Dolayısıyla bizim şu anda soğanla ilgili dekara aldığımız verim 6 ile 6,5 ton arasında, verimlerimiz çok iyi, bölgemizde hastalık yok. Bu sene bereketli ve verimli yağışlar olduğu için çiftçimiz de bu ürettiği soğandan şimdiye kadar memnun. İnşallah tarladaki fiyatlarda uygun bir durumda olur ve hem tüketici hem de üretici mutlu bir şekilde bu sezonu bitirmiş olur” dedi. Tarım işçisi Ali Kıran, “Sabahları saat 06.00 ile 06.30 gibi tarlaya geliyoruz, söküm yapıyoruz. Ondan sonra tekrardan makasa geçiyoruz, makastan sonra çuvallamaya geçiyoruz. Ortalama öğle araları bir saat falan mola veriyoruz. Verim bu yıl baya yüksek. Verimin yüksek olması bizim açımızdan da iyi oluyor. Güzel yani yevmiyelerimiz çıkıyor. Hava sıcak ama biz alıştık” diye konuştu.
Ankara Boğazından bıçaklanan kadının saldırıya uğradığı anlar kamerada Ankara’nın Sincan ilçesinde bir kadının ölümüne sebep olan bıçaklı saldırı an be an güvenlik kamerasına yansıdı.Sincan’da dün akşam saatlerinde meydana gelen olayda S.K. (34) isimli şahıs, bilinmeyen bir nedenden dolayı kavga ettiği Edanur K.’yi (28) boğazından ve vücudunun çeşitli yerlerinden bıçakladı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Ağır yaralanan Edanur K., hastanedeki tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Saldırgan S.K. ise polis ekiplerince kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Dün yaşanan olay ise çevredeki güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde S.K.’nin Edanur K.’ye saldırdığı anlar an be an kaydedildi.“Sadece sevgiye ihtiyacı olan bir kızdı”Öte yandan, Edanur K.’nin arkadaşı olan Kader Düzgün, olayın ardından açıklamalarda bulundu. Düzgün, Edanur’un psikolojik sıkıntıları olabilir fakat hiçbir insan bu şekilde öldürülmeyi hak etmiyor. Cinayete kurban giden birçok kadınlarımız, çocuklarımız var. lütfen kadınlarımıza ve çocuklarımıza sahip çıkalım. Edanur daha 27 yalındaydı. Arkadaşları tarafından sevilen, sayılan bir kızdı. Ailesi paramparça durumda, eşi de aynı şekilde. Tabi ki hepimiz hata yapabiliyoruz. Hepimizin psikolojik olarak sorunlarımız var. Kendisi de aynı şekilde psikolojik destek de alıyordu. Sadece sevgiye ihtiyacı olan bir kızdı” açıklamasında bulundu.
Erzurum ETÜ deprem felaketinde hayatını kaybeden Rabia’yı unutmadı Asrın felaketi olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) öğrencisi Rabia Elmacı anısına futsal turnuvası düzenlendi. ETÜ Spor Bilimleri Fakültesi ile öğrenci topluluklarından Eğitim ve Kültür Kulübü iş birliğiyle yarı yıl tatili için memleketi Hatay’a giden ve 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketinde yaşamını yitiren ETÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 1. sınıf öğrencisi Rabia Elmacı’nın hatırasını yaşatmak amacıyla futsal turnuvası düzenlendi. Turnuvanın final programına ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Dekanlar, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci ile Rabia Elmacı’nın yakınları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda Rabia anısına hazırlanan video gösterimi ve Kur’an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi. Açılışta konuşan Rektör Çakmak, yaşanan felaketin derin yaralar açtığını belirterek: “Böylesi zamanlarda konuşmak gerçekten zor. Her nefis ölümü tadacak. Ancak Rabia kızımız diğer depremzede kardeşlerimiz gibi şehadet mertebesine erişti. Ne mutlu siz yakınlarına ki şehit olan bir evladınız var. Rabia’mızın kıymetli hatırası her zaman bizlerle beraber olacak. Bu vesileyle afetlerde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Programın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. Rektör Çakmak’ın ardından konuşan Eğitim ve Kültür Kulübü Danışmanı, Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Elemanı Arş. Gör. Furkan Öget, yaşanan felakette hayatını kaybedenlerin üzüntüsünün hala çok taze olduğunu ifade ederek: Bizler şunu biliyoruz ki ölüm bedenin sonlanmasıyla değil, sevginin ve hatıraların son bulmasıyla başalar. Biz kardeşimizi her daim aramızda ve yakınımızda hissedeceğiz” diye konuştu. Son olarak söz alan Rabia’nın Dayısı Osman Köylü ise ETÜ’de olmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirerek, Rabia’nın hatırasına sahip çıkan ve etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Konuşmaların ardından başlayan final müsabakasında Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü penaltı atışlarında İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’nü 6-5 mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı. Şampiyon takım kupasını Rektör Çakmak’ın elinden aldı.