GÜNDEM - 11 Mart 2021 Perşembe 09:27

Erkeklere oranla kadınların üst yönetime katılması daha zor olabiliyor

A
A
A
Erkeklere oranla kadınların üst yönetime katılması daha zor olabiliyor

Boğaziçi Zirvesi’nde düzenlenen ‘Kadın Liderler’ başlıklı panelde konuşan Prof. Dr. Özlem Arzu Azer, kadınların istihdam oranının Ocak 2021 itibariyle yüzde 27,5 olduğunu belirterek, “Görünmeyen engeller devamlı kadınların önünde duruyor. Erkeklerle aynı bilgi ve beceriye sahip olsa da kadınların özellikle üst kademelere gelmesi oldukça zor olabiliyor” dedi.

Uluslararası İşbirliği Platformu’nca düzenlenen 11. Uluslararası Boğaziçi Zirvesi'nde, ‘Kadın Liderler’ başlıklı bir panel gerçekleşti. Panele konuşmacı olarak katılan İstanbul Esenyurt Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Özlem Arzu Azer, kadınların çalışma hayatında karşılaştığı güçlükler ve üst yönetime katılması noktasındaki engellere yönelik bilgiler aktardı. Türkiye nüfusunun yüzde ellisinin kadın olduğunu hatırlatarak konuşmasına başlayan Azer, “Buna rağmen 2019 yılında yüzde 28,7 olan kadın istihdam oranı Ocak 2021’de yüzde 27,5’e gerilemiş olup, iş gücüne katılım ise yüzde 32’ye gerilemiş. TUIK verilerine göre kadınların iş yerinde kalma süresi 19 yıl olarak belirlenmişken erkeklerde bu sürenin 39 yıl olduğunu görüyoruz. Arada çok ciddi bir fark var” dedi.

Kadınların görünmeyen engelleri

Yöneticilik ve liderliğin farklı kavramlar olduğuna değinen Prof. Dr. Azer, “Lider olmak için bir takım başka özellikler de gerekiyor. Her yönetim koltuğunda oturan kişi kadın ya da erkek olsun fark etmez, çalışanlarını aynı vizyon etrafında harekete geçiremiyorsa, bu güveni sağlamıyorsa lider diyemeyiz. Kadınlar bu duyarlılığa sahip. Bir kadın olarak lider olmanın zorlukları var. Görünmeyen engeller devamlı kadınların önünde duruyor. Kadınların mücadeleye hazır olması, özgüven sahibi olması gerekiyor. Erkeklerle aynı bilgi ve beceriye sahip olsa bile üst kademelere gelmesi oldukça zor olabiliyor” ifadelerini kullandı.

Kız çocuklarının eğitime erişimi sağlanmalı

Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda Dünya Ekonomik Formu tarafından her yıl açıklanan rapordan bahseden Prof. Dr. Azer, “2020 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Raporunda, Türkiye 153 ülke arasında 130’uncu sırada yer alıyor. Önceki yıllara göre yerimiz oldukça kötüye gitmiş. Burada birçok faktör var: Mesela, politikaya katılım. Türkiye’de kadın milletvekillerinin oranı yüzde 17. Ekonomiye ne kadar katıldığı, istihdam ve eğitime erişimi son derece önemli. Burada topluma da devlete de çok büyük iş düşüyor. Çünkü politika oluşturmak çok önemli ve bu politikalarla kız çocuklarının eğitime erişimini sağlamak lazım” diye konuştu.

Cam tavan olgusuna ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Azer, “Kadına biçilen toplumsal bir rol var. Aile kavramında çocukların bakımını anneler üstleniyor. Öncelikle çocuk ve aile büyüklerinin bakımından kadın sorumlu oluyor. Bu sebeple, kadının önündeki engellerde içsel faktörler de var. Erkek egemen bir toplumda kadınların üst düzeyde yer alacağına inancı zayıf. Görünmeyen hem içsel hem dışsal faktörler var. Dışsal faktörlerin kırılması için politik kararlar gerekiyor. İçsel engellerin kırılmasında ise öncelikle kadının özgüven sahibi olması gerekiyor. Aynı bilgi beceriye sahip erkek hızla yükselirken, kadın bunu kendine hak görmeyebiliyor. Böyle öğretildiği için içsel ve dışsal sebeplerle kendisini frenleyebiliyor” dedi.

Kadın dayanışmasına ihtiyacımız var

Almanya’da Ocak ayında alınan bir karara değinen Azer, “Bu karara göre yönetim kurullarında dört ve üzeri üyesi bulunan şirketlere kadın kotası getirildi. Artık bu şirketler yönetim kurulunda en az bir kadını yönetim kurulunda görevlendirmek zorunda. Bu bir hükümet politikasıdır. Bu yöndeki uygulamalara ihtiyacımız var. Kadınların da iş hayatında yönetim katında çok önemli fonksiyonları olması gerekiyor. Kadınlar arasında bir dayanışma oluşması hem erkek egemen söylemin kırılmasını sağlayacak hem de kadınların önünü açacaktır. Hükümet politikaları kadar toplumdaki önyargıları kıracak kadın dayanışmasına ihtiyaç var” diyerek konuşmasını sonlandırdı.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Son bir haftada 43 terörist etkisiz hâle getirildi Milli Savunma Bakanlığı, son bir haftada 43 teröristin etkisiz hale getirildiğini duyurdu. Milli Savunma Bakanlığı tarafından basın bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Bakanlıkta gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, “30 Nisan ve 1 Mayıs’ta şehit olan kahraman silah arkadaşlarımız Porsun Sözleşmeli Er Rıdvan Gürsoy ile Piyade Uzman Çavuş Sait Toktaş’a bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz” ifadelerini kullandı. “Son bir haftada 43 terörist etkisiz hâle getirilmiştir” Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, terörü kaynağında yok etme stratejisi çerçevesinde sürekli ve kapsamlı operasyonlar gerçekleştirdiğini belirten Tuğamiral Zeki Aktürk, “Son bir haftada 43 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Böylece, 1 Ocak’tan bugüne kadar etkisiz hâle getirilen terörist sayısı 376’sı Irak’ın, 469’u Suriye’nin kuzeyinde olmak üzere 845 olmuştur” diye konuştu. “Yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 364 şahıs yakalanmıştır” Sınır hattının cumhuriyet tarihinin en yoğun ve etkin tedbirleri ile korunduğuna dikkati çeken Tuğamiral Aktürk, “Teknolojik vasıtalarla desteklenmiş fiziki güvenlik tedbirleri ile korunan hudutlarımızda alınan dinamik ve çok yönlü etkin tedbirler sayesinde son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 364 şahıs yakalanmıştır. Yakalanan şahıslardan 9’u terör örgütü mensubudur. 2 bin 264 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. Böylelikle, 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 3 bin 133’e yükselmiştir. Hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 50 bin 860 olmuştur. Son bir hafta içerisinde yapılan operasyonlarda 40 kilogramdan fazla uyuşturucu madde (Metamfetamin) ele geçirilmiştir” açıklamasında bulundu. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in programına ilişkin konuşan Tuğamiral Aktürk, “26-27 Nisan’da beraberinde komuta kademesiyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne giden Bakanımız, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı ile bir araya gelmiş ardından büyükelçiliğimizi ziyaret etmiş, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri ve Güvenlik Kuvvetleri komutanlıkları ile 28’inci Mekanize Piyade Tümen Komutanlığında inceleme ve denetlemelerde bulunmuş, Tümen Komutanlığındaki Mehmetçiklerle akşam yemeğinde bir araya gelmiştir. 29 Nisan’da ise Genelkurmay Başkanımızın resmî davetlisi olarak Ankara’ya gelen Mısır Genelkurmay Başkanı’nı kabul etmiştir. 29-30 Nisan’da Pakistan’a resmî ziyarette bulunan Kara Kuvvetleri Komutanımıza, Pakistan Cumhurbaşkanı tarafından ‘Pakistan İmtiyaz Nişanı’ tevdi edilmiştir” şeklinde konuştu. Tuğamiral Aktürk konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ülkemizin öncülüğünde, Karadeniz’deki mayın tehlikesine karşı Karadeniz Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu (MCM Black Sea) teşkil edilmesine yönelik 11 Ocak 2024 tarihinde Türkiye, Bulgaristan ve Romanya arasında imzalanan Mutabakat Muhtırası’nın (MOU) İç Hukuk Süreci 4 Nisan 2024 tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararı ile tamamlanmıştır. Karadeniz Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu (MCM BLACK SEA) ilk aktivasyonunun, haziran ayında icra edilecek Deniz Kuvvetleri Komutanları Toplantısını müteakip temmuz ayı içerisinde gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir. Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu arasında imzalanan Memorandum ile Karabağ bölgesinde ateşkesin kontrolü ve ihlallerin önlenmesi amacıyla 30 Ocak 2021’de Ağdam/Azerbaycan’da teşkil edilen Türk-Rus Ortak Merkezinin faaliyetleri; Azerbaycan’ın Anti Terör Operasyonu ile bölgenin istikrara kavuşması neticesinde Rusya Federasyonu ve Azerbaycan ile yapılan görüşmeler sonrası 26 Nisan’da gerçekleştirilen törenle sonlandırılmıştır.” Ayrıca Tuğamiral Aktürk, “Harita Genel Müdürlüğümüzce, 30 Nisan’da Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üye ve gözlemcilerinin katılımıyla haritacılık alanında eğitim ve iş birliğini geliştirmek amacıyla ‘Haritacılık Çalışma Grubu’ kurulmasına yönelik toplantı gerçekleştirilmiştir” açıklamasında bulundu. Personel ve askerî öğrenci temin faaliyetlerinin planlandığı şekilde devam ettiğini belirten Tuğamiral Aktürk, “3 Nisan’da başlayan ‘2024 Yılı Millî Savunma Üniversitesi Harp Okulları ve Astsubay Meslek Yüksekokulları Askerî Öğrenci Aday Tercih İşlemleri’ 10 Mayıs’a kadar devam edecektir” diye konuştu. Irak sınır muhafızlarının üs bölgeleri kurması Milli Savunma Bakanlığı kaynakları ise Irak sınır birliklerinin Türkiye’nin operasyon bölgelerine yakın noktalarda üs bölgeleri kurduğuna dair sorulara “Irak ile başlayan diyalog sonucunda PKK terör örgütününün faaliyetlerinin engellenmesine yönelik olarak operasyon bölgelerimize komşu alanlarda Irak sınır muhafızlarının yaptığı faaliyetlerdir. Bu faaliyetler bizimle de koordineli şekilde gerçekleştirilmektedir. Bundan sonraki süreçte; PKK’nın faaliyetlerinin engellenmesi, hudut güvenliğinin sağlanması ve bölgede yaşayan sivil Irak halkının can güvenliğinin korunması maksadıyla Irak ve ülkemiz arasında çalışmalar koordineli olarak devam edecektir” yanıtını verdi. Mısır ile askeri işbirliği Bakanlık kaynakları, Mısır Genelkurmay Başkanı’nın Ankara’yı ziyaretine ilişkin sorular üzerine “Mısır Genelkurmay Başkanı’nın Bakanlığımızı ziyareti hem askeri ilişkilerin geliştirilmesi hem de savunma sanayiindeki işbirliği bakımından yeni bir döneme işaret ediyor. Kendilerinin talebiyle bazı savunma sanayi şirketlerimizi ziyaret ettiler. Önümüzdeki dönemde ilişkilerin karşılıklı olarak artmasını bekliyoruz” dedi.