EKONOMİ - 08 Şubat 2016 Pazartesi 10:30

Faruk Kalkavan: 'Emlak sektöründe 2016’nın parlayan yıldızı yabancılar olacak'

A
A
A
Faruk Kalkavan: 'Emlak sektöründe 2016’nın parlayan yıldızı yabancılar olacak'

Faruk Kalkavan emlak sektörüne yönelik 2016 öngörülerini açıklayarak, emlak sektörünün 2016’da önceki yıllara göre daha hareketli geçeceğini söyledi

Emlak sektörünün önemli isimlerinden Self Investment Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Kalkavan, emlak sektörünün 2016’da önceki yıllara göre daha hareketli geçeceğini söyledi. Özellikle yabancı yatırımlarının sektörde adından sıkça söz ettireceğini söyleyen Kalkavan, “Sektörün ileri gelenleri 2015’e göre kıyaslamalı bilgiler veriyor. Aktarılan bilgilere göre, 2016, 2015’e göre daha olumlu ve satışların daha yoğun gerçekleşeceği bir yıl olacak” dedi.

Faruk Kalkavan, “Geçtiğimiz yılın özellikle ikinci ve üçüncü çeyreğinde sektörde durgunluk gözlemlendi. Bunda seçimin büyük etkisi var. Sadece yatırımcılar değil, konut almayı ya da konut değiştirmeyi düşünen müşteriler de beklemede kaldı. Herkesin önünü görmek istediği, belirsizlik ortamının bir an önce değişmesinin gerektiği bir dönemden geçtik. Buna rağmen son çeyrekte sektörümüz canlandı ve hareketlilik yaşadık. Bununla birlikte son çeyrekte yaşanan bu canlılık, sektörün beklentileri ile örtüşmedi çünkü beklentiler yüksekti. Bu bağlamda 2016, bu beklentinin ve satış oranlarındaki beklentinin karşılandığı bir yıl olacak. 2016, geride bıraktığımız seneye göre satışlarının yüzde 20 dolaylarında artacağı bir yıl olacak” dedi.

YURT DIŞINDAN GELEN YATIRIM KONUTLARIN EN AZ YÜZDE 20’SİNE TALİP
Geçen sene emlak sektöründe yaşanan gelişmeler sektörün beklentilerini tam karşılamadı. 2016 için emlak sektörünü değerlendiren Self Investment Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Kalkavan, sektörde yaşanması olası gelişmeler hakkında şu bilgileri verdi: “2016’nın henüz ilk çeyreği bile bitmedi şimdiden büyük yatırımların yapıldığını görüyoruz. Bu sene hem yerel hem de yabancı yatırımcıların önemli ölçüde alım yapacağını öngörüyoruz. Son beş yılın istatistiklerine bakıldığında emlak sektöründe önemli satın almaların ve canlılığın olduğu çok rahat bir şekilde izlenebiliyor. Bu sene ise çıta biraz daha yükselecek. Özellikle yabancı müşterilerin satın alma hacminde önemli bir artış olacağını düşünüyoruz. Bunun nedenleri arasında istikrar, uygun bir pazar ve giderek değerlenen emlak sektörü sayılabilir. Yabancı yatırımcılar açısından Türkiye oldukça verimli bir pazar. Her fırsatı değerlendirmeye çalışan yabancı yatırımcılar olduğu gibi, büyük arazi, AVM, otel gibi farklı ve özel yatırımlar yabanlar da mevcut. Konuta ilgi gösteren yabancı müşterilerin ise bu sene daha fazla alım gerçekleştireceğini söyleyebiliriz. 10 ve üzerinde konut alıp kiraya verenler olduğu kadar, özellikle henüz gerçek değerini bulmamış lokasyonlarda arazi alanlar da mevcut. Sonuç olarak bu sene emlak sektörü için verimli ve karlı bir yıl olacak. Satış oranları konusunda bir oran vermek gerekirse 2015’e göre en az yüzde 20 seviyelerinde bir artış göreceğiz. 2016, aslında geçen sene yaşanan durgunluğun telafi edildiği bir yıl olacak”.

“EMLAK SEKTÖRÜNDE 2016 YABANCILARIN YILI OLACAK, SATIŞLAR İKİYE KATLANACAK”
Emlak sektörünün, son birkaç yılda oldukça hareketliğini söyleyen Kalkavan, sadece yatırımcılar için değil, vatandaşın da özellikle takip ettiği bir sektör olduğunu söyledi. Geçen sene yapılan seçimlerden önce pusuda bekleyen yatırımcıların artık kesenin ağzını açtığını ve büyük ölçekli alımlara başladığını belirten Kalkavan, “2016 yılında her zamanki gibi yerel yatırımlar ve alımlar yine olacak ama bu seneyi diğerlerinden ayıran başka bir beklenti var. Uzmanlar, 2016’da emlak sektöründe yabancı yatırımın hiç olmadığı kadar varlığını hissettireceğini ifade ediyor” ifadelerini kullandı.

Faruk Kalkavan, emlak sektörü için önemli bilgiler verdi. Türk konut piyasasının 2016’da uçuşa geçeceğini söyleyen Faruk Kalkavan, Türkiye’nin yabancı yatırıcılar için cazibe merkezi olduğunu söyledi.

Faruk Kalkavan, “7 Haziran seçimler emlak sektörü için bir el freni oldu. Yatırım çekilemeyen bölgelerde yaşanan durgunluk, belirsizlik ortamında bizim de başımıza geldi. Olması gerekenden uzun süren istikrarsızlık tedirginliğe yol açtı. Cebinde parası olan yatırımcı istediği halde emlak sektörüne yatırım yapamadı, konut, arsa alamadı. Şu anda ise böyle bir durum yok. Türkiye emlak sektöründe yabancı ilgisi çok ve büyük bir ilgi var. 2015 yılına nazaran 2 katı bir satın alımın yapılacağını bekliyoruz. 2016, bu yüzden emlak sektörü için çok hareketli geçecek” diye konuştu.

Emlak sektöründe daha hacimli yatırımların ve satın alımların mümkün olduğunu aktaran Self Investment Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Kalkavan, “Eğer damga vergisi konusu çözülürse, tapu harçları düşürülürse sektör şaha kalkar. Sektörümüzün bazı teşviklere ihtiyacı olduğunu söylemek istiyorum. Örneğin yabancıya satılan konutların döviz girdisi işlemler arasına girmesi mümkün olsa, eminiz ki beklediğimizden daha fazla satış gerçekleşir. Beklentilerimiz, 2016’da geçen yıla oranla en az iki kat daha fazla konutun satılması ama bu bahsettiklerimiz hayat geçirilirse emlak sektörü rekora gidecektir. Gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını önemle tekrar hatırlatıyoruz çünkü Türkiye bunu hak ediyor” dedi.

“YÜKSEK GELİRLİ YATIRIM EMLAK SEKTÖRÜNÜ BEKLİYOR”
Self Investment Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Kalkavan, yatırımcılar için ise şu açıklamada bulundu: “Yatırımların özellikle Körfez ülkelerinden ve Arap Yarımadası’ndan gelecek. Geçtiğimiz yıllarda yatırımlar yine bu bölgelerden geliyordu ama bu eğilim değişmeye başlıyor. Yatırım yapanlar artık orta ve üst gelirli, varlıklı kişi ve gruplardan geliyor. Dolayısıyla yapılan yatırımların hacmi de artacak. Bu yatırımlar Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayacak. Bazı lokasyonlarda bilhassa dikkat çeken bir yatırım söz konusu. Öyle ki 800 konutun 500’ünü, bin 200 konutun bin tanesini hemen alan yatırımcılar var. Arap yatırımı konur sektörünü dönüştürmeye devam ediyor. Artık siyasi belirsizlikler sona erdi. Yatırımın artık önünde herhangi bir engel yok. Olabildiğince önü açık olan emlak sektörünün önümüzdeki günlerde dinamik, enerji ve kar dolu günlere gebe olduğunu söylemek mümkün”.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesinde karla mücadele için tedbirler alındı Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi yönetimi, kar ve buzlanmaya karşı kapsamlı bir hazırlık süreci yürüterek tedbirler aldı. Kentte yarın ve perşembe günü yaşanması öngörülen kar yağışına karşı ekiplerin hazır şekilde beklediği, bu gece de dâhil olmak üzere tuzlama ve buzlanmaya karşı önleyici çalışmaların planlı ve koordineli biçimde sürdürüldüğü bildirildi. Özellikle gece ve sabah saatlerinde oluşabilecek buzlanmalara karşı yol güvenliğinin sağlanması amacıyla sahada kesintisiz çalışmalar yapılacağı ifade edildi. Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Mustafa Fidan, OSB sınırları içerisinde bulunan yaklaşık 45 kilometrelik yol ağının tamamının açık ve güvenli tutulmasının öncelikleri olduğunu söyledi. Başkan Fidan, bu amaç doğrultusunda 15 araç ve 25 kişilik karla mücadele ekibiyle sahada teyakkuz hâlinde olduklarını, tüm hazırlıkların tamamlandığını vurguladı. Fidan, bu gece boyunca buzlanmaya karşı tuzlama ve önleyici çalışmaların aralıksız devam edeceğini, yarın ve perşembe günü beklenen kar yağışı süresince de ekiplerin sahada aktif görev yapmayı sürdüreceğini ifade etti. Karla mücadele sürecinde sanayicilerin, çalışanların ve OSB’yi kullanan tüm sürücülerin can ve mal güvenliğinin öncelikli olduğunu dile getiren Fidan, sürücülere de dikkatli ve tedbirli olmaları çağrısında bulundu.
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. İki lider görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’yle her alanda gelişmeye devam eden ilişkilerimizin temelinde köklü, tarihi, beşeri ve kültürel bağlarımız vardır. 2026’da Somali ile diplomatik ilişkilerimizin tesisin 60’ıncı senesini idrak edeceğiz. Bu sağlam temel üzerinde ilişkilerimizi ilerletmeye ve Somali’nin güvenlik ve istikrarına destek vermeye devam edeceğiz. 2011 yılında Başbakanlığım döneminden kuraklık felaketiyle mücadele eden Somali ziyaretimin özellikle ardından kapsamlı bir insani yardım kampanyası başlatmıştık. Tüm dünyanın Somali’den ümidi kestiği bir dönemde Türkiye tarafından uzatılan dostluk eli iki ülke arasındaki kardeşlik duygularının pekişmesine vesile oldu. Aradan geçen süre zarfında Somali, eşine az rastlanır bir ilerleme kaydetti" diye konuştu. "Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor" "Somali’nin yeniden ayağa kalkmasını istemeyenlerin çeşitli sabotajlarına rağmen Somali’de güvenlik açısından ciddi bir iyileşme sağlandı. Bizler bu süreçte Somali’nin terörle mücadelesine kapsamlı desteğimizi sürdürdük sürdürüyoruz" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Somali ulusal ordusuna verdiğimiz eğitimler ve ekipman desteğimizle teröre karşı Somali’nin yanında olduğumuzu gösterdik. Somali ordusunun terörle mücadelesinde son dönem de önemli başarılar elde ettiğini memnuniyetle müşhade ediyoruz. Güvenlik ortamındaki iyileşme Somali siyasetinde reform adımlarını beraberinde getirdi. 25 Aralık tarihinde başkent Mogadişu’nun da dahil olduğu Benadir idari bölgesinde uzun sürenin ardından yerel seçimler düzenlendi. Seçim sonuçlarının Somali halkı için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor. Oruç Reis Sismik Araştırma Gemimiz Somali deniz alanlarında 9 ay süren araştırma faaliyeti yürüttü. 4 bin 465 km karelik bir alanda yürütülen bu çalışmalar ile ülke tarihinde bir ilke imza atıldı. Gelinen noktada 2026 yılında sondaj faaliyetlerine başlamayı planlıyoruz. Bu faaliyetlerimiz Somali halkının refahına önemli katkılar yapacaktır" dedi. "Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz" Türkiye’nin 4’üncü büyük filoya sahip olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada şu müjdeyi de sizlerle ve Somalili kardeşlerimle paylaşmak isterim. Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz. İsimlerini Çağrı Bey ve Yıldırım olarak belirlediğimiz bu iki gemimizden ilki Somali açıklarında diğeri Karadeniz’de görev yapacak. Çağrı Bey ve Yıldırım’ın da eklenmesiyle bu alanda dünyanın 4’üncü büyük filosuna sahip olduk. Her iki güzel haberimizin de hayırlı uğurlu olmasın diliyorum. Diğer taraftan balıkçılık alanında Somali ile imzalanan anlaşma ile işbirliğimiz yeni bir boyut kazanmıştır. Bu anlaşma kapsamında Somali’nin teknik kapasitesinin geliştirilmesine destek olurken, kaçak avlanma ile mücadelesine de katkı sağlayacağız" diye konuştu. "Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz" "Somali Cumhuriyeti ile tarihi nitelikte bir işbirliğini uzay alanında hayata geçiyoruz" diyen Erdoğan, "İmzaladığımız anlaşmalar çerçevesinde Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz. 3 fazdan oluşan projenin ilk fazının projelendirilmesini tamamlayıp Türkiye Uzay Ajansı eliyle yapımına başladık. Projemizle uzay fırlatma ve uzay uydu teknolojileri alanında önemli bir alt yapı oluşturmayı hedefliyoruz. Tüm bu projeleri hayata geçirirken Türk Kızılay, TİKA ve AFAD başta olmak üzere ilgili kuruluşlarımızla Somali’ye destek olmayı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı. "Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz" Sözlerine devam eden Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez. Elinde 71 bin Filistinli kardeşimizin kanı olan Netanyahu hükümeti Gazze, Lübnan,Yemen, İran, Katar ve Suriye’ye yönelik saldırılarının ardından şimdi de şimdi de Afrika boynuzunu istikrara sürüklemektedir. Mısır ve Suudi Arabistan başta olmak üzere bölge ülkelerinin yanı sıra Avrupa Birliği İslam İşbirliği Teşkilatı, ve Arap ligi de İsrail’in kararını reddeden açıklamalar yaptı. Amerikan Başkanı Trump’ın konuya dair ilk beyanatı da gayet anlamlıydı. Kendisinin göreve geldiğinden itibaren ortaya koyduğu bizimde destekliğimiz küresel barış vizyonunu teyit eder nitelikteydi. Somali’nin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine vurgu yapan bütün bu açıklamaları oldukça kıymetli buluyoruz. Bizim buradaki tavrımız tamamen ilkeseldir. Çözüme hizmet etmeyen her adım sorunu daha da büyütür derinleştirir. Somali Federal Cumhuriyeti ve Somaliland bölgesinin geleceğine ilişkin kararlar tüm Somalilerin iradesini yansıtacak şekilde alınmalıdır. Biz bu süreçte Somali’nin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini kararlılıkla desteklemeye ve Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz. Somalili kardeşlerimizin de birlik, beraberlik ruhu içinde hareket edeceklerine yürekten inanıyoruz" dedi.